Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/380 E. 2018/724 K. 03.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/380
KARAR NO : 2018/724
DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 05/07/2017
KARAR TARİHİ : 03/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili …/…/… tarihli dava dilekçesinde özetle; Müflis şirketinde bulunduğu grup şirket olan şirket aleyhinde, isçi alacaklarından kaynaklı alacağı için şirket tarafından imzalanarak verilen belgelere dayanılarak 44.803.92 TL üzerinden …/…/… tarihinde iflas Masasına kaydettirdikleri, … tarihinde kendilerine sıra cetveli ve red kararı tebliğ edildiği, müvekkilinin alacağının sıra cetvelinde … sıra no su ile reddedildiği, müvekkilinin alacağının, şirketin imza ve kaşesi ile belirlenmiş ve kesin alacak olduğu, müvekkilinin … ve … … şirketlerinin işçisi olarak yıllarca çalışmış olduğu, İflas Müdürlüğü tarafından verilen “dayanak belgeler müflis şirket adına olmadığından” seklinde gerekçe ile verilen red kararının usule, yasaya ve hakkaniyete aykırı olduğu, dosyaya sundukları bazı belgelerden de … ve … şirketlerinin organik bağa sahip grift bir yapıda olduğu açıkça anlaşıldığı, sunmuş oldukları fatura ve diğer belgelerde … tarafından kesilen faturada davalı şirkete ait logo ve bilgilerin bulunduğunun açıkça görülmekte olduğu, müvekkilinin …yılına kadar … şirketinin personeli olarak çalışmış olduğu, aynı zamanda davalı şirketin müvekkilinin isçisi olarak göründüğü … şirketinin resmi ortağı olduğu, sıra cetveli oluşturulup buna göre işlem yapılacağından ve müvekkilinin alacağı sıra cetvelinde gösterilmediğinden telafisi imkansız zararların oluşmasına engel olmak için İflas Dairesi tarafından kaydedilen red kararının kaldırılarak müvekkilinin alacağı olan 44.803,92 TL’nin başvurulan ve işçi alacağı olarak 1. Sıradan kabul ve kayıt edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça, …A.Ş. ile ilgili evraklar kapsamında … tarihli başvuru dilekçesinde 44.803,92.-TL. alacak talebinde bulunulduğunu, davacı tarafın bu alacak talebinin Müflis şirket ile ilgili olmamasından dolayı reddedildiğini, davacı tarafça başvuru dilekçesinde de, herhangi bir icra takibinden bahsedilmediğini, anılan belgelerin de müflis şirket ile ilgili bulunmadığını, bu kapsamda da talebin reddedildiğini, Müflis şirket ile davacı tarafın asıl alacaklısı olduğu …AŞ. ayrı ayrı tüzel kişilikler olduklarını, ayrı ayrı adreslerinin olduğunu, birbirinden bağımsız şirketler olduklarını, davacının …AŞ.’nde çalıştığını, bu çalışmasından dolayı ödenmeyen ücret vs. hak edişleri ile ilgili olarak da …AŞ. ile protokol imzaladığını, bu durum çevresinde davacı tarafın, alacak konusu iddia hususlarını ispatlaması gerektiğini, davacı tarafın, dava dilekçesinde belirtmiş olduğu grup şirket olmasının davacının …AŞ.‘nden ayrı olarak müflis şirkette çalıştığı anlamına gelmediğini beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkememizce davacıya ait SGK’ya müzekkere yazılarak davacının işe giriş ve çıkışlarını gösterir sicil dosyası celp edilmiştir.
İcra takip dosyasından tebliğ tarihi itibariyle davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında; dosyanın SGK iş hukuku alanında uzman bir bilirkişiye tevdii ile; …AŞ. ve …AŞ. kayıtları ve ticaret sicil kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle davacının işçi alacağının miktarı, …Aş’ nin bu işçi alacağından sorumlu olup olmadığı, …AŞ ve …AŞ arasında organik ve yönetsel bağ bulunup bulunmadığı, bu suretle davacının işçi alacaklarından her iki şirketin müteselsil sorumlu tutulması gerekip gerekmediği ile davacının işçi alacağının iflas masasına kayıt/kabulünün gerekip gerekmediğine ilişkin rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi …tarafından tanzim edilen …/…/… tarihli raporda özetle; “…davacının dava dışı işverenden talep edebileceği net 39.679,19 TL kıdem tazminatı, 3.128,17 TL ihbar tazminatı alacaklarına hak kazanabileceği…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, davacının müflis şirket ve müflis şirketle aynı grup şirket olduğu belirtilen şirketlerde çalıştığı döneme ilişkin işçi alacağı nedeniyle iflas masasına başvurulduktan sonra iflas masası tarafından talebin reddi nedeniyle açılan sıra cetveline itiraz ile alacağın kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
İİK.245.maddesinde”Alacaklıların masa tarafından neticelendirilmesine lüzum görmedikleri bir iddianın takibi hakkı isteyen alacaklıya devrolunur. Hasıl olan neticeden masraflar çıkarıldıktan sonra devralanın alacağı verilir ve artanı masaya yatırılır.” şeklinde belirtilmiştir.
…İcra Müdürlüğünün …İflas sayılı dosyasında müflis …A.Ş. İle borçlu …A.Ş. Arasında organik bağ bulunduğu gerekçesiyle iflas masasına alacağın kaydı istemiyle talepte bulunulduğu, iflas idare memurluğunun …tarihli kararı ile alacağın iflas masasına kaydı talebinin reddedildiği görülmüştür.
Mahkememizce çözümlenmesi gereken uyuşmazlığın; borçlu …A.Ş. İle …İcra Müdürlüğünün …İflas sayılı dosyasında müflis …A.Ş. Arasında organik bağ bulunup bulunmadığı, davacının alacağını iflas masasından talep edip edemeyeceği noktasında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlığın çözümüne ilişkin olarak müflis şirket ile borçlu …A.Ş.’nin ticaret sicil kayıtları da dikkate alınmak suretiyle davacı tarafından talep edilen işçi alacağından müflis şirketin sorumlu olup olmadığı, her iki şirket arasında organik ve yönetsel bağ bulunup bulunmadığı hususlarında rapor alınmasına karar verilmiş, mahkememizce yukarıda tarih ve sayısı belirtilen bilirkişi raporu dosyaya ibraz edilmiştir.
Yargıtay 22.Hukuk Dairesinin 19/06/2017 tarih, 2017/35577 Esas, 2017/14610 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Her iki şirketle ilgili ticaret sicil kayıtları getirtilmeli, ortakları ve faaliyet alanları belirlenmeli, dava dışı şirket ile davalı arasındaki ilişkinin gerçek bir işyeri devrine dayanıp dayanmadığı tespit olunmalıdır. Ticaret sicil kayıtları ile gerekirse Vergi Dairesi ve Sosyal Sigortalar Kurumu kayıtları da getirtilerek etraflıca incelenmelidir. Bu doğrultuda çalışmanın devamı olgusu … … ile … … arasındaki ilişki değerlendirilmeli ve çalışma süresi yeniden tespit edilmelidir…” şeklinde belirtilmiştir.
Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 16/09/2015 tarih, 2015/31421 Esas, 2015/15318 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Uygulamada işverenlerin değişik isimler adında işletme ve şirket kurdukları, aynı yerde değişik isimler adı altında faaliyet yürüttükleri görülmektedir. Buna paralel olarak da işçi bu değişik şirketlerde girdi çıktı veya tabela şirketinde çalışırken sigortası başka bir şirket tarafından yatırılıyor gösterilmektedir. Bu gibi olayların çözümünde organik bağ ve birlikte istihdam konuları araştırılmalıdır.
Ticaret sicil kayıtlarından şirketlerin hakim sermaye ortakları ile diğer şirketin ortaklarının aynı olması, şirketlerin ticaret sicilinde kayıtlı adreslerinin aynı olması, faaliyet konularının aynı olması, aynı adreste faaliyet göstermeleri hallerinde organik bağdan söz edilebilir.
Firmaların ticari merkezleri, faaliyet alanları ve yönetim kurulu üyelerinin aynı kişiler olması, davacının ara vermeksizin bir şirketten diğerine geçiş yapması, kesintisiz çalışmaya devam etmesi hallerinde şirketler arasında organik bağ bulunmaktadır
Bir şirketin kapatılarak kapanan şirketin çalışanlarının aynı ortaklara bağlı başka şirkette çalıştırılması halinde de işyeri devrinden değil organik bağdan hareket etmek gerekir.
Organik bağ birlikte istihdam şeklinde de karşımıza çıkabilir. Birlikte istihdam bir işçinin aynı hizmeti, birbiri ile yönetimsel, ticari veya sözleşmesel bir bağı bulunan birden fazla işverene sunmasıdır. Bu şirketler genel olarak grup veya aile şirketleri olarak karşımıza çıkar. Kısmi süreli çalışma gibi ayrım yapılması hangi şirkete ne kadar hizmet verdiği çalışma içiçe girdiğinden bilinmesi mümkün değildir. Tüm şirketlerin idare müdürlüğünün aynı şahıs tarafından yapılması, şirketlerin birlikte kullandığı binanın girişinde verilen güvenlik hizmetleri, ulaşım, temizlik, kafeterya ve yemek hizmetlerinin yine tüm işverenlere karşı verilmesi, işçinin bütün şirketlere aynı anda hizmet etmesi halinde, ücret işverenlerin biri ya da birkaçı tarafından ödense veya sosyal sigorta priminin başka bir işverence yatırılsa bile birlikte istihdam sözkonusudur.
Organik bağ ve birlikte istihdam hallerinde bütün şirketler işçilik alacaklarından müteselsilen sorumludurlar…” şeklinde belirtilmiştir.
Dava konusu somut olayda, yukarıda belirtilen kanun maddesi ve emsal içtihadlar doğrultusunda yapılan değerlendirmede: Mahkememizce alınan hüküm kurmaya, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizdeki aynı müflis şirkete karşı açılan ve karar verilen diğer sıra cetveline itiraz ve kayıt-kabul davalarında da tespit edildiği üzere; Müflis şirket ile borçlu şirketin yönetim kurulu başkanlarının aynı olduğu, yönetim kurulu üyelerinin de çoğunluk olarak aynı kişilerden oluştuğu ve şirketin aynı kişiler tarafından yönetildiği, müflis şirketin borçlu …AŞ.’nin logosunu kullandığı, müflis şirketin faturalarındaki kaşelerde de fatura düzenleyen olarak her iki şirketin isminin belirtildiği, davacının müflis şirkette işe başladığı ve borçlu şirkette çalışmasına kesintisiz olarak devam ettiği, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde her iki şirket arasında organik ve yönetsel bağ bulunduğu, buna göre davacının işçilik alacağı ile ilgili olarak müflis şirket ile borçlu şirket arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu anlaşılmakla davacının brüt 39.982,66 TL (net 39.679,19 TL, ihbar tazminatı olan brüt 3.713,36 TL(net 3.128,17 TL ‘nin) TL’lik işçi alacağından davalı müflis …A.Ş.’nin sorumlu olduğunun kabulü ile alacağın …İcra Müdürlüğünün …İflas dosyasına kayıt ve kabulüne karar vermek gerekmiştirtir.
Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin 26/02/2018 tarih, 2017/1979 Esas, 2018/542 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Kayıt kabul davaları maktu harç ve maktu vekalet ücretine tabidir. Bu nedenle mahkemece davalı müflis şirket hakkında nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır…” şeklinde belirtildiği üzere Mahkememizce açılan davada alınması gereken harcın maktu harç olduğu ve yine taraf vekilleri lehine de maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği kabul edilmiş ve açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL; KISMEN REDDİNE,
Buna göre; davacının ihbar ve kıdem tazminatı olan brüt 39.982,66 TL (net 39.679,19 TL, ihbar tazminatı olan brüt 3.713,36 TL(net 3.128,17 TL ‘nin) …İflas Müdürlüğünün …İflas sayılı dosyasına işçi alacağı olarak KAYIT VE KABULÜNE, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90-TL harçtan peşin alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan; 90,00 TL davetiye, 53,60 TL müzekkere, 350,00 TL bilirkişi giderinden ibaret toplam 493,60 TL yargılama giderinden harcın tamamından davalı sorumlu olmak kaydıyla davanın kabul ve ret oranı gözetilerek 471,89 TL ile 119,10 TL ilk dava masrafı toplamı 590,99 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
5-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 2.180,00- TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davalı lehine takdir edilen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/12/2018

Katip …
¸E- İmzalı

Hakim …
¸E- İmzalı