Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/367 E. 2019/18 K. 14.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/367
KARAR NO : 2019/18
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 14/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket alacağına karşılık keşidecisi … Tic. A.ş olan 31/05/2017 tarihli, 55.000,00 TL bedelli … Şubesine ait … nolu, Keşidecisi … Tic. A.ş olan 30/06/2017 tarihli, 57.031,99 TL bedelli …, … Şubesine ait … nolu ve keşidecisi … olan 02/06/2017 tarihli, 54.280,00 TL bedelli …, … Şubesine ait … nolu çekleri aldığını, söz konusu çeklerin kaybedilmesi üzerine ödemedne men kaarı verilmesi amacıyla Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… esa ssayılı dosyası ile dava açıldığını, mahkemece çeklerin toplam bedelleri üzerinden %15 teminat karşılığında ödemeden men kararı verildiğinive 24.950,00 TL teminat taraflarından dosyaya yatırılarak ödemeden men kararı ile ilgili Bankalara bildirildiğini, söz konusu çeklerin çalınması nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının …/… soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, ödemeden men kararı alınan çeklerden 31.05.2017 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çekin davalı tarafından Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine konulduğunu, çekin arkasına müvekkili şirket adına imza atılmak suretiyle çekin ciro işlemi ve imzanın sahte olduğunu, çeki alan kişiler müvekkili şirket adına sahte imza atarak cirolandığını, müvekkilinin çekte cirosu olmadığnıdan müvekkilinin bu hususta ispat yükü bulunmadığını, bu hususta ispat yükü müvekkilinde olmadığı gibi, davalı alacaklı yetkili meşru hamil olmadığından kendisinden önceki cirantadan alacaklı olsa dahi, müvekkilinden hak talebinde bulunamayacağını, yetkisiz ve haksız olan alacaklıya hem keşideci hem de müvekkilinin ödem yapmasını engellemek amacıyla icra takibinin durdurulmasına ve yatacak paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesi ile davanın kabulü ile … tarihli 55.000,00 TL bedelli çekin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; … Şubesinden verilen …çek nolu 31.05.2017 keşide tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çekin kaybolduğnudan bahisle davalı tarfından imzalanmadığı ve çekteki kaşenin davalıya ait olmadığının belirtildiği, davacı vekilinin çekteki ciro silsilesinin bozulduğunu ve müvekkili şirketin yetkisiz hamil durumuna geleceğnii iddia ettiğini, Yargıtay içtihadlarında da belirtildiği üzere mahkemece alınan raporlar doğrultusunda ilk ciroya ilişkin imzaların lehtar şirket yetkilisine at olmadığı belirlenmiş ise de bu gerekçe ile sadece lehtar yönünden imzaya itirazın kabulü gerekirken, keşideci şirket yönünden ise ilk ciro lehtara ait olmadığnıdan bahisle alacaklının yetkili hamil olmadığı sonucuna varılarak takibin iptaline karar verilemeyeceğinin açık olduğunu, her ne kadar sahte imza nedeniyle ciro silsilesinin bozulmuş olduğundan bahisle davacı şirketin asıl alacaklı olduğu belirtilşi ise de Yargıtay Özel Dairelerinin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun anılan kararlarında da görüleceği üzere imzaların istiklali ilkesi gereği her ciranta sadece kendi imzasından sorumlu olup buna ilişkin itirazlarını da kendinden önceki cirantalara yada keşideciye yapabilmekte olduğunu, müvekkili şirketin davacının sahtelik iddiasının kabul edilmesi durumunda dahi diğer borçlu şirketten alacağını talep etme hakkının bulunduğunu, davacı şirket ile … Ltd. Şti ile müvekkil şirket arasında herhangi bir bağlantı yada iş ilişkisinin bulunmadığını, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının …/… soruşturma dosyasında müvekkil şirket yetkililerinin taraf olmadığını, davacı şirketin başta tedbir ve kötüniyet tazminat talepleri olmak üzere tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, çek nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı ve istirdat davasıdır.
Davacı vekili mahkememize verdiği … havale tarihli dilekçesi ile … tarihli dava dışı sulh protokolü gereğince davadan kayıtsız şartsız fergat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadıklarını, davalı vekili … tarihli dilekçesi ile de, davacı traafın feragati nedeni ile dava dışı suh protokolü nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığın bildirmişlerdir. Feragat ile dava sona erdiğinden, feragatten sonra yapılan duruşmaya taraflar gelmeseler bile, mahkeme, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar veremez; davanın feragat nedeniyle reddine karar vermelidir. (Hukuk Muhakemeleri Usulü-Prof Baki Kuru, Cilt:4, 2001 Basım, sf:3618)
Feragat davayı sona erdiren taraf işlemi olup, geçerliliği için Mahkemenin veya karşı tarafın kabulüne gerek bulunmadığından feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL peşin harcın peşin olarak alınan 1.038,45 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan bakiye 994,05 TL harcın talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Yapılan yargılama masraflarının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
5-Tarafların beyanları doğrultusunda taraf vekilleri lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6- Mahkememizin … tarihli ara kararıyla vermiş olduğu tedbir kararının tarafların talebi üzerine kaldırılmasına, talep halinde teminatın davacı tarafa iadesine,
Dair; Tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.14/01/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza