Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/358 E. 2018/286 K. 04.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/358
KARAR NO : 2018/286
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2017
KARAR TARİHİ : 04/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkemize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın … tanzim tarihli … vade tarihli 12.500,00 TL tutarlı bono, … tanzim tarihli … vade tarihli 12.500,00 TL tutarlı bono, … tanzim tarihli … vade tarihli 12.500,00 TL tutarlı bono, … tanzim tarihli … vade tarihli 12.500,00 TL tutarlı bono ile müvekkili aleyhine Antalya …İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile toplam 50.000,00 TL asıl alaca bedelli kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, davalı çalışanı …’a un siparişi vermek amacı ile teminat olarak verilen bonoların sanki müvekkilerinin davalı şirket’e borcu armış gibi haksız ve hukuka aykırı işlem yapılmıdığını, müvekkili ile davalı şirket arasında 5-6 yıldır devam eden ticari ilişkinin bulunduğunu, müvekkilleri tarafından vadeli çalışılan dönemde, davalı tarafa verilen tüm senet bedelleri de ödendiğini ve siparişlere ilişkin faturalar da davalı tarafça gönderildiğini, davalı firma yetkilileri ile yapılan görüşmede çalışanları …’a elden …, …, … ve … vade tarihli senetleri un siparişine karşılık teminat olarak teslim ettiklerini … çuval un kadar sipariş verdikleri alacakları un bulunduğunu senetlerin vade tarihinin yakın olması sebebiyle unların teslimini ve teminat olarak verdikleri senetlerin de kendilerine iadesini ve borçları bulunmamasına ve … çuval un alacakları olmasına rağmen unların kendilerine teslimi talebinde bulunulduğunu, davalı firma çalışanı … ile görüşerek bu sorunların çözüleceğini, ve akebinde teminat olara kyedinde bulunan senetlerin de müvekilllerine iade edileceğinin bildirildiğini, dava konusu olayda davacı müvekkillerinin borcu tamamıyla reddettiklerini, icra takibine konu bonolar teminat amaçlı olarak davalı taraf çalışanına teslim edildiğini, müvekkillerinin borçlu olmadığını tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın haksız davasını kabul etmediklerini, müvekkili şirketin düzenlemiş olduğu ve davacı tarafın imzalarının bulunduğu ayrıca takibe konu bonoların düzenlenmesi konusunda ihtilaf olmaması dolayısıyla genel ispat yükü kuralları geçerliliğini yitireceğini, bununla birlikte ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiklerini, taraflarınca başlatılan icra takibine konu olan senetlerin davacının senetlerinin verildiği ve imzalarının müvekkillerine ait olduğu hakkında bir itilafın olmadığını, bononun geçerlilik şartlarından biri olmadığı gibi bononun geçerliliğine bir etkisi de bulunmadığını, davacı tarafın iddiası “bonoların verilmesine karşın tarafımıza unların verilmedi” ve bu sebeple borçları olmadığının sayın mahkemece tespitinin istendiğini, Ancak bonoların üzerinde bulunan “malen” kaydı zaten malların tespit edildiğine delil teşkil edeceğini, Bonoların bağımsız borç ikrarını içeren senetler olması dolayısıyla ve üzerlerinde “malen” seçimlik şartının varlığı nedeniyle bu kayıtların aksinin savunulması senedin talili (nedene illete bağlanması) anlamına geleceğini, böyle bir durumda kanıt yükümlülüğü yer değiştireceğini, davacı tarafın … ve müvekkil şirketle davalık olan diğer fırın işletmelerinden bahsetmesi tarafımızca anlamlandırılamadığını, müvekili ile … arasında; ceza dosyası devam ettiğini, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, takipten sonra açılan bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı tarafından takibe dayanak bonoların taraflar arasındaki süre gelen cari hesap ilişkisi nedeniyle teminat olarak davalı tarafa verildiği iddiasında bulunulmuştur.
6100 sayılı HMK 201.maddesinde “Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz.” düzenlemesi mevcuttur.
Davacı taraf dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığından mahkememizin … tarihli oturumunda davanın ispatına yönelik olarak açıkça yemin deliline dayanıp dayanmadıkları hususu sorulmuş, davacı vekili “yemin deliline dayanmadıklarını ve bu hususta davalı tarafa yemin teklif etmediklerini” beyan etmiştir.
Dava konusu somut olayda; Her ne kadar davacı tarafından takibe konu bonoların taraflara arasındaki süre gelen cari hesap ilişkisi nedeniyle teminat olarak davalı tarafa verildiği gerekçesiyle menfi tespit isteminde bulunulmuş ise de; bonoların bedelsiz olduğu hususu yukarıda belirtilen kanun kapsamında senetle ispat edilemediğinden ve yemin deliline de dayanılmadığından davacının ispatlanamayan davasının reddine karar vermek gerekmiş oluşan vicdani kanaatle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 35,90 TL. ret harcının peşin alınan 1.115,95 TL. harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 1.080,05 TL.harcın karar kesinleştikten sonra davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 7.538,06 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/04/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza