Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/309 E. 2018/66 K. 26.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/309 Esas
KARAR NO : 2018/66
DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 30/05/2017
KARAR TARİHİ : 26/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahmekemize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkili … ile … … diş hekimi olduklarını, … Ltd. Şti’nin ortak ve müşterek imza ile şirketi temsile yetkili müdürleri olduğunu, şirketin diş hekimliği alanında hizmet verdiğini, …’in … günü vefat ettiğini, ardında küçük … … … ve … … … isminde iki mirasçı bıraktığını, …’in vefatından sonra küçük çocukların velayetinin kedisine geçen …’un … ….Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … gün ve …/… esas – …/… karar sayılı ilamı ile kayıtsız şartsız mirası çocuklar adına reddettiğini, bu kararın … tarihinde kesinleştiğini, aynı şekilde …’in anne ve babasının da …Sulh Hukuk Mahkemesi’ne miras reddi için başvurduklarını ancak …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … gün ve …/… esas -…/… karar sayılı ilamı ile husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğini, müvekkili …’nın şirketle ilgili kredilerin ödenmesi, yapılandırılması vb gibi kararları almak ve işlemleri yürütmek için gerek …’a gerekse sonraki yasal mirasçılar olan …’in anne babasına ulaştığını ancak görüştüğü kişilerin “biz mirası reddettik yada mirası reddedeceğiz” şeklinde beyanda bulunup, miras kalan şirket hissesi konusunda işlemde bulunmaktan kaçındıklarını, müvekkilinin özellikle bankalardaki kredilerin yapılandırılması için yaptığı görüşmelerde banka tarafından kendisine “Özgür hanımın mirasçılarının da onay vermesi gerektiği” bildirildiğini ve tüm mirasçıların mirası red işlemlerine devam etmeleri nedeniyle müvekkilinin herhangi bir iş ve işlem yapamadığını, bu nedenle …Ltd Şti’nin idaresi için kayyın atanması amacıyla iş bu davayı açmak zorunluluğunun hasıl olduğunu, şirketin yaklaşık 4 aydır kamu kurum ve kuruluşlarına SGK, Vergi dairesi vb. yerlere verilmesi zorunlu evraklarını veremediğini, yakın zamanda son ödeme günü gelecek krediler ve diğer ödemelerle ilgili yapılandırmalar için şirketin temsil eksikliğinin giderilmesi gerektiğini, bu nedenle dava sonuna kadar geçerli olmak üzere dosya üzerinden şirkete tedbiren kayyım olarak müvekkili …’nın atanmasını talep ettiğini, yapılacak yargılama neticesinde müvekkili …’nın …Ltd. Şti’ne kayyım olarak atanmasına, vekalet ücreti dahil tüm yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve …’in mahkememize sundukları cevap dilekçesinde; haklarında açılmış bulunan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, kızlarının 02/02/2017 tarihinde vefat ettiğini, taraflarınca …Sulh Hukuk Mahkemesi’ne mirasın kayıtsız şartsız reddi için başvuruda bulunulduğunu, … gün ve …/… esas ve …/… karar sayılı ilamı ile murisin birinci derecede yasal mirasçısı olmadıkları ve yasal mirasçılar … … ve … ’in murisin mirasını reddetmeleri halinde ret sürelerinin başlayacağı gerekçesiyle husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğini, bu karar üzerine yasal mirasçılar taarfından mirasın reddi talep edildikten ve karar kesinliştikten sonra taraflarınca …/…/… tarihinde …SulhHukuk Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyasında mirasın kayıtsız şartsız reddi talebinde bulunulduğunu, mirası reddettikleri çin haklarında açılmış olan dava ile bir ilgilerinin bulunmadığını, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun meşruhatlı davetiye çıkartılmıştır.
Tüm deliller toplanmış ve …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas …/… Karar sayılı dosyası uyap sisteminden gelerek dosyamız içerisine alınmıştır.
Mahkememizin yapılan yargılaması sırasında;
Dava dosyası şirketin aktif ve pasif mal varlığı hususunun tespiti için mali müşavir bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen ve dosyaya sunulan …/…/… tarihli raporda özetle; “… tarihi itibariyle …Ltd. Şirketi’nin nakit değerlerinin toplamının 18.989,86 TL olduğu, şirketin sahip olduğu taşıtlar, makineler, cihazlar ve sair demirbaşların bilanço değerlerinin 457.873,50 TL olduğu, böylece Aktif Varlıklar toplamının 476.863,36 TL olduğu, pasif kaynakların değerlendirilmesinde şirketin bankalara 151.004,59 TL kredi borcu; ortaklara 388.179,15 TL borçlu olduğu ve bu meblağın 387.699,04 TL’sinin …’ya olduğu, ayrıca 2.958,75 TL ticari borcunun ve 2.163,57 TL vergi ve SGK prim borcunun bulunduğu, Taahhüt edilen sermayesinin tamamının ödenmiş olduğu kanuni yedek akçeler tutarının 2.309,62 TL olduğu, şirketin 2017 Kasım itibariyle 180.859,77 TL zararda olduğu, şirketin borçlar toplamının 544.306,06 TL olduğu dolayısıyla şirketin özkaynaklarının 67.442,70 TL eksi olarak görüldüğü tespit edilmiştir…” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, şirkete kayyım atanması istemine ilişkindir.
TTK’nın 126.Maddesinde; (I)Her şirket türüne özgü hükümler saklı kalmak şartıyla, Türk Medeni Kanununun tüzel kişilere ilişkin genel hükümleri ile bu kısımda hüküm bulunmayan hususlarda Türk Borçlar Kanununun adi şirkete dair hükümleri her şirket türünün niteliğine uygun olduğu oranda, ticaret şirketleri hakkında da uygulanır.
TTK’nın 1.Maddesinde; (I) Türk Ticaret Kanunu, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ayrılmaz bir parçasıdır. Bu Kanundaki hükümlerle, bir ticari işletmeyi ilgilendiren işlem ve fiillere ilişkin diğer kanunlarda yazılı özel hükümler, ticari hükümlerdir.
(2)Mahkeme, hakkında ticari bir hüküm bulunmayan ticari işlerde, ticari örf ve adete, bu da yoksa genel hükümlere göre karar verir.
Türk Medeni Kanununun 427/4 Maddesi uyarınca ; “Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa,” tüzel kişiliğe yönetici kayyımı atanır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı limited şirketin müdürü …’in vefat ettiği, mirasçılarının mirası red ettiği, şirketin organsız kaldığı ve faaliyetlerini yürütemediği anlaşılmış olup T.M.K.’nun 427/4 maddesi uyarınca davacının şirkete yönetici kayyım olarak atanmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; …’ne davacı …’nın YÖNETİM KAYYUMU olarak ATANMASINA,
2-Kararın bir suretinin Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne ve Ticaret Odası Başkanlığı’na gönderilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin olarak alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,5 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/01/2018

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır