Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/303 E. 2018/563 K. 19.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/303
KARAR NO : 2018/563
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/05/2017
KARAR TARİHİ : 19/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait iş yerine bayrak ve aydınlatma direği yapılması hususuda davalı şirketin talebi üzerine mail yolu ile davalıya 3 adet teklif formu gönderildiğini, … tarihinde davacının …, … …bank şubesindeki hesabına avans olarak … TL ödeme yapıldığını, ancak taraf arasında malzeme ve işçilik dahil … TL bedelle yapılıp teslim edilmesi hususunun kararlaştırıldığını ve eksiksiz olarak yapılıp teslim edildiğini, ancak bakiye kalan kısmın ödenmediğini, bu nedenle Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında … TL alacağın tahsili için icra takibi yapıldığını, yapılan takibe borçlu olmadığını iddia ederek itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle davalının yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin numune gönderebilmesi için … TL talep ettiğini, bu paranın şirketçe davacıya gönderildiğini, davacı şirket tarafından teklif formunda bahsedilen ürünlerin kalitesiz numunelerinin göndelimesi üzeine söz konusu numunelerden sonra teklif formundaki ürü8nlerin devamı talep edilmemiş, davacıdan herhangi bir mal veya ürün alımı olmadığını, dolayısıyla yapılan hiçbir sipariş talebinin olmadığını, işin eksiksiz ve zamanında yapılarak teslim edildiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, gönderilen … TL karşılığında numunelik ürün gönderildiğini, dava dilekçesinde belirttiği hiçir mal yada hizmeti verdiğini, verildiği iddiası var ise davacı şirketin bu iddiasını yazılı olarak kanıtlaması gerektiğini, davaya teşkil eden hiçbir belgede yazılı bir beyanın ve imzanın bulunmadığını, kaldı ki yapılan … TL ödemenin faturasının da gönderilmediğini bu nedenle icra takibinin dayanağının olmadığını, yapılan takibin iptaline, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, davalı tarafın ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için dosya bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi … Mahkememize sunduğu … havale tarihli raporunda özetle; “…davacının davalı adına … yılında düzenlediği … tarhi ve … seri nolu, … TL bedelli, imza üstte açık irsaliyeli faturada teslim alan kısmında imza mevcut olmadığı dolayısıyla, faturanın tebliğ edildiği ve fatura muhteviyatı mal ve hizmetinde davalıya teslim edildiğine dair bir tespit yapılamadığı, davacının, davalı adına düzenlediği fatura davalının … yılına ait ticari defterlerinde, kayıtlarda mecut olmadığı ve … dönemine ait düzenlediği form (BA) bildirgesinde de beyan edilmediği görüldüğü, davalının … yılına ait yevmiye defterlerinin TTK’nun 64 ve 65 maddesine uygun olarak tutulduğu, noterden açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıdığı, dolayısıyla bütün defterlerin kapsamının birbirini doğruladığı, sahibi lehine delil olduğu…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı tarafın ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, bilirkişi …’ın talimat mahkeesine sunduğu … havale tarihli raporunda özetle; “…davacı ve davalının tacir oldukları, davacı tarafından davalıya e-mail yolu ile 3 adet teklif formu gönderildiği, ancak bu formların hiç birinde davalının onayının bulunmadığı, davacının incelenen … yılına ait ticari defterlerinin T.T.K. Ve V.U.K’nun ilgili hükümlerine usulüne uygun olarak yasal süresi içinde noter açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırdığı, buna göre da vacının ticari defterlerinin HMK 222. Mad. Göre kendi lehine kesin delil teşkil edip etmediğini, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu … tarhi ve … seri nolu irsaliyeli faturanın açık olarak davalı adına düzenlendiği, davacının ticari defterlerinde davalının hesabına borç olarak kaydedildiği, davalı daına düzenlenen, icra ve davaya konu irsaliyeli fatura muhteviyatı malın davalıya teslim ve faturanın davalıya tebliğine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belgenin bulunmardığı, davacının dava dilekçesinde beyan ettiği, …bank …,… şubesindeki hesabına … tarihinde davalı tarfından gönderilen … TL’nin davacının yukarıdaki ticari deftrelerinde (davalının alacağına) kaydedilmediği, davacının yukarıdaki kayıtlarına göre davalıdan … TL alacağı görünmekte olup, davacını ndavalıdan … TL tahsil ettiğinin kabulünde olduğundan, davalıdan alacak tutarının … TL olduğu, davacının da icra takibinde … TL asıl alacak talebinde bulunduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen … tarih ve … seri nolu … TL + KDv irsaliyeli faturanın … ayı ml ve hizmet satışlarına ilişkin BA formunda beyan edildiği ancak davalı tarafında … ayına ait mal ve hizmet alımlarına ait BA formunda rastlanmadığı…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, faturaya dayalı olarak yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine alacaklı davacı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İİK. 67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Antalya …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında takibe dayanak faturanın … tarihli … TL bedelli fatura olduğu, faturada teslim alan imzasının bulunmadığı görülmüştür.
Tarafların ticari defterleri incelenmiştir.
Takibe dayanak faturaya ilişkin olarak BA ve BS formları ilgili vergi dairelerinden celp edilmiştir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 18/09/2017 tarih, 2017/2525 esas- 2017/4453 karar sayılı emsal içtahıdında ; “…davacının davalıya taşıma-servis hizmeti verdiği, takibe konu faturada davalının borçlu olmadığını beyan ederek itiraz ettiği, davacının tacir olarak hizmeti verirken basiretli tacir gibi hareket etmediği, düzenlenen iki adet takibe konu fatura davacı ticari defterlerinde kayıtlı ve BS formlarında gösterilmiş ise de , davalı bu faturalırdan sadece …. TL’lik faturayı BA formu ile vergi dairesine bildirdiğinden davacının sadece bu fatura ile ilgili verdiği hizmeti ve bedelinin ödenmediğini kanıtladığı, diğer fatura ile ilgili hizmetin verildiğinin kanıtlanamadığı…”
Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 17/11/2016 gün 2016/4326 esas – 2016/14860 karar sayılı emsal içtihatında da ; “…dosyada bulunan BA ve BS formu incelendiğinde davacı tarafça davalı adına kesilen faturada yer alan ürünün davalı tarafça teslim alındığı ve davalı tarafça vergi dairesine verilen aylık BA formundanda bu durumun anlaşıldığı, davalı tarafın resmi bir kuruma dava konusu malları teslim aldığına yönelik beyanını kendisini bağlayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne…” şeklinde belirtilmiştir.
Dosyada bulunan BA ve BS formlarından davacı tarafından takibe dayanak fatura yönünden BS formu düzenlenmiş ise de davalı alıcının BA formunu düzenlemediği görülmüştür.
Yukarıda belirtilen emsal içtihatlar doğrultusunda yapılan değerlendirmede;
Takibe konu faturanın davacının ticari defterlerinde yer aldığı, faturaya ilişkin olarak davacı tarafından BS formunun da düzenlenerek vergi dairesine bildirildiği, ancak faturanın davalının ticari defterlerinde yer almadığı gibi, davalı tarafından vergi dairesine bildirilmiş BA formunun da bulunmadığı, buna göre davacının faturalardaki mal ve hizmeti teslim ettiği hususunu ispatlayamadığı görülmekle davacının ispatlanamayan davasının reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL.ret harcının peşin alınan 235,98 TL. harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 200,08 TL.harcın karar kesinleştikten sonra davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/09/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza