Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/230 E. 2018/21 K. 15.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/230 Esas
KARAR NO : 2018/21
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2017
KARAR TARİHİ : 15/01/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında, davalı tarafa ait … İli … İlçesi … Mah. …. Sokak adresindeki, … Mahallesi … ada … parselde kain taşınmazdaki inşaatının müvekkili tarafından bütün elektrik malzemeleri, işçilik ücreti inşaatın başlangıcındaki ruhsatla alakalı elektrik işlemlerini yani inşaatın tüm elektrik işlemlerinin beraber yapılması karşılığında 28.613,31 TL ödeneceği hususunda anlaştıkları, işin bitimine kadar müvekkili şirkete 9.450,00 TL ödeme yapıldığı ancak geri kalan kısım ile alakalı hiçbir ödeme yapılmadığı, bu nedenle davalı hakkında Antalya …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasıyla taraflar arasındaki faturalara binaen icra takibi yapıldığı, Davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğundan bahisle davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptali ile itirazı doğrultusunda_ %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına da hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili arasında sözleşme serbestisi ilkesi gereğince yazılı olarak bir sözleşme yapılmasa da taraflar arasında eser sözleşmesi olduğu, bu eser sözleşmesi gereğince vekiledene ait taşınmazın elektrik işlerinin davacı tarafından yapılacağını, yapılıp bitirilen işin karşılığı olarak iş sahibi müvekkilinin ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiği ve yüklenici davacının da ödendiğini kabul edip dava dilekçesinde belirttiği 9,450,00 TL’yi davacı şirket yetkilisi …’a elden ödediğini, taraflar arasında yapılan işin bedelinin de sözlü olarak 6-7.000 TL civarında olacağının kararlaştırılmasına rağmen müvekkilinin 3 katlı inşaatın 2. katı bitimine kadar 4.450 TL ödeme yaptığını, akabinde fazla istemelerine rağmen müvekkilinin eşi …’nın 5.000 TL yi …’ya verdiğini, …’nın da …’a ödeme yaptığını, davacı tarafın işin bitiminden 2 yıl sonra 2016 yılının Aralık ayında herhangi bir hukuki ilişkiye dayanmaksızın …/…/… tarihli ve …-…-…-…-… seri no’lu 5 adet fatura düzenleyerek, faturalar müvekkiline gönderilmeden Antalya …. İcra Müdür lüğü’nün …/… E. sayılı dosyasıyla söz konusu faturalara binaen genel haciz yoluyla takip başlatıldığını söz konusu takibin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, fatura içeriklerinin müvekkilince kabul edilmediğini, müvekkili ile davacı şirket arasında bahsi geçen faturalara yönelik borç ilişkisi mevcut olmadığını beyan ederek davanın reddini ve davacının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini talep etmiştir.
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin …/… Esas, …/… Karar nolu …/…/… tarihli ilamında da açıklandığı üzere “Eser sözleşmesi yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşme olup, eser sözleşmelerinden doğan davalara Asliye Hukuk Mahkemesince bakılır.”
6102 sayılı TTK’nda değişiklik yapan ve 01/07/2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunun 2.maddesi ile 6102 sayılı kanunun 5.maddesinin 3.fıkrası değiştirilmiş ve asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak düzenlenmiştir.
Açılan bir davanın ticari dava olarak nitelendirilebilmesi için; her iki tarafın tacir olması, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili bulunması ya da uyuşmazlığın TTK’nda düzenlenen hususlardan kaynaklanması gerekir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve davalının tacir olmadığı anlaşıldığından davaya bakma görevinin Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu ve dava şartlarından olan görev hususunun yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği düşünce ve yargısına varılmış ve davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usûlden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesu yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Davaya bakmaya Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin GÖREVLİ OLDUĞUNA,
3-HMK’nun 20/1 maddesindeki düzenleme uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren iki hafta içinde istem olması halinde dava dosyasının görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Dava dosyasının süresi içinde görevli mahkemeye aktarılması durumunda, harç ve yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca görevli mahkemece nazara alınmasına,
5-Dosyanın gönderilmesi için süresi içinde başvuru yapılmadığı takdirde, HMK’nun 20/1 ve 331/2 maddeleri gereğince yapılacak işlemin mahkememizce dosya ele alınarak değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde, istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. Düzenlenen tutanak hep birlikte imza altına alındı. 15/01/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır