Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/89 E. 2019/12 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/89
KARAR NO : 2019/12
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2016
KARAR TARİHİ : 10/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalı borçlu aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyası üzerinden yasal takip başlatıldığını, takip konusu alacağın faturaya dayalı cari hesap ekstresinden kaynaklandığını, borçlu davalı söz konusu takibe … tarihinde haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, kendisine gönderilen hesap mutabakatını imzaladığını, bu nedenle taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlık ve miktarının sabit olduğunu, yetkili icra müdürlüğü ve mahkemelerin Antalya icra Müdürlüğü olduğunu, davalı borçlunun takibi sürüncemede bırakmak gayesi ile itirazda bulunduğunu , yine mal kaçırma ihtimaline binaen ihtiyati tedbir ve haciz kararı verilmesi taleplerinin bulunduğundan bahisle davalılarının ve tedbir ihtiyati haciz taleplerinin kabulünü, davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, kötü niyetli ve haksız itirazı nedeniyle davalı tarafın alacaklarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin adresinin Ankara İli olmasından sebep HMK 6.1 mad. Hükümleri gereği yetkili icra müdürlüklerinin Ankara olduğunu, davacının yetkisiz icra müdürlüğünde takip başlatmış olduğunu, işin esasına girilmeden bu yönde davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, yine davacının kötü niyetli olarak başlattığı mesnetsiz takip hakkında tedbir-haciz talebinin de reddinin gerektiğini, taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu yönündeki davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin davacıya cari hesap ekstresinden kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığını, takip konusu edilen cari hesaba konu faturaların sunulmamış olduğu, yine faturalara konu mal ve hizmetin eksiksiz ve tam olarak ifa edildiği hususuna dair ispat yükünün davacıda bulunduğundan bahisle, yetki itirazlarının kabulünü, davanın esastan reddi ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hüküm olunarak müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında; davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, davacının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi … tarafından tanzim edilen … tarihli raporda özetle; “…davacının davalı adına 2015 yılında düzenlediği 2 adet faturanın imza üstte açık fatura olarak düzenlendiği, davacı ile davalının imzaladığı mutabakat mektubunun da belirtilen bakiye alacak tutarının içerisinde 2 adet fatura tutarının da yazılı olduğu anlaşıldığından davalının faturalardan haberdar olduğu, dolayısıyla faturaların davalıya tebliğ edildiği ve bu faturalardan dolayı da kısmi ödeme yaptığı için, fatura muhteviyatı mal ve hizmetinden satın alındığı, davacının davalı adına düzenlediği fatura davacı kayıtlarını veresiye alacak olarak intikal ettirildiğini, davacının 2015 yılı yevmiye defterlerinde kapanış maddesinde … tarihi itibari ile 17.000,11 TL davalıdan alacaklı olduğu, davacının icra takip tarihi itibari ile davalıdan 17.000,11 TL asıl ve 821,59 TL faiz olmak üzere toplam 17.821,70 TL alacağı olduğu, davacının 2015 yılına ait yevmiye defterlerinin TTK’nun 64 ve 65 maddesine uygun olarak tutulduğu, noterden açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, dolayısıyla bütün defterlerinin kapsamının birbirini doğruladığı ve sahibi lehine delil olduğu …” kanaatine varıldığı tespit ve rapor edilmiştir.
Davalının Ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, davalının belirtilen gün saatte ticari defter ve belgelerini sunmaması üzerine davalının ticari defter ve belgeleri incelememiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, faturaya dayalı olarak yapılan ilamsız takipte borçlu davalı tarafından itiraz üzerine davacı alacaklı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İİK. 67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Mahkememizce mutabakat mektubu ve içeriği ile imza konusunda kısımlarındaki imzalara yönelik olarak davalı şirket yetkilisi adına usulüne uygun isticvap davetiyesi çıkarılmasına karar verilmiş, son celsede ise davalı tarafın açıkça mutabakat sözleşmesine itiraz etmediği anlaşıldığından bu ara karardan dönülmesine karar verilmiştir.
Dava konusu somut olayda, yukarıda belirtilen kanun maddesi doğrultusunda yapılan değerlendirmede: Davacının davalı adına 2015 yılında düzenlediği 2 adet faturanın imza üstte açık fatura olarak düzenlendiği, davacı ile davalının imzaladığı mutabakat mektubunun da belirtilen bakiye alacak tutarının içerisinde 2 adet fatura tutarının da yazılı olduğu anlaşıldığından davalının faturalardan haberdar olduğu, dolayısıyla faturaların davalıya tebliğ edildiği ve bu faturalardan dolayı da kısmi ödeme yaptığı için, fatura muhteviyatı mal ve hizmetinden satın alındığı, davacının davalı adına düzenlediği fatura davacı kayıtlarını veresiye alacak olarak intikal ettirildiğini, davacının 2015 yılı yevmiye defterlerinde kapanış maddesinde 31.12.2015 tarihi itibari ile 17.000,11 TL davalıdan alacaklı olduğu anlaşıldığından asıl alacak yönünden taleplerin kabulüne fakat davacı davalıyı takipten önce temerrüde düşürmediği anlaşıldığından işlemiş faize ilişkin taleplerin reddine karar vermek grekmiştir.
Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin … tarih …/… E. …/… K. Sayılı ilamında “Dava konusu icra takibine konu alacak faturaya dayanmaktadır. Dolayısıyla alacak likit, bir başka deyişle bilinebilir, belirlenebilir bir alacaktır. Mahkemece bu husus gözetilerek davacı yararına İİK.nun 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği” belirtildiğinden davacı yararına hükmolunan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına da karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasındaki 17.000,11 TL asıl alacağa İTİRAZININ İPTALİ ile, takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın %20’si tutarındaki 3.400,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 1.161,27 TL harçtan peşin alınan 216,82 TL ve icrada alınan 89,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 854,69 TL harcın davalı şirketten alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan; başvurma harcı, bilirkişi ücreti, talimat gideri, tebligat ücreti ve posta masraflarından oluşan 926,60 TL yargılama giderinin kabul oranına göre 877,50 TL’sinin ve icrada alınan ve peşin yatırmış olduğu toplam 306,58 TL harcın davalı şirketten alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul oranınca hesaplanan 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca red oranınca hesaplanan 952,11 TL nispi vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/01/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza