Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/698 E. 2018/632 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/698
KARAR NO : 2018/632
DAVA : Tazminat (Özel … Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2016
KARAR TARİHİ : 18/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel … Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; … tarihinde … Mevkinde müvekkillerinin munisi …’in tek taraflı trafik kazası neticesinde yaşamını yitirdiğini, Murisin … karnında … isimli bebeği ve … kızı ile bir başına kaldığını, gelir kaynağı kalmaksızın zor duruma düştüklerini, murisleri …’in desteğinden yoksun kaldıklarını, muris …’in … yaşında vefat ettiğini, …nın … yaşında, …’nin … yaşında ve diğer …’in … yaşında olduğunu, …’in …’un … Üniversites… Fakültesi … öğrencisi olduğunu, muris …’ın gelirinin iyi olduğunu kasapçılık ile uğraşanzengin ir iş adamı olduğunu, Tek taraflı trafik kazasına karışan … plakalı aracı davalı … Şirketi’nden Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsabında sigortalı olduğunu, Müvekkilinin davalı şirketten yaptırmış olduğu sigortanın poliçe numarasının … olduğunu, kaz aile ilgili Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası ile gerekli soruşturma yapıldığını , akabinde taraflarınca davalı … şirketine tazminatın ödenmesi için başvuru yapıldığı ve taleplerinin reddedildiğini, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik her bir müvekkili için ayrı ayrı 500,00 TL olmak üzere toplam 2.000,00 TL işgöremezlik tutarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirketi mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; kaza yapan … plakalı aracın müvekkili şirkete …/… tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk … poliçesi ile sigortalandığını, söz konusu poliçe de teminat limitinin kişi başı 150.000,00 TL olduğunu, davacılar tarafından destek tazminatı talep edildiğini bu talebinde 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre poliçe teminat kapsamı dışında kaldığını, kazanın müteveffanın kendisi kusuru nedeniyle meydana geldiğini, … sözleşmeleri karşılıklı edim yükleyen sözleşmeleri olduğunu, … şirketi belirli bir riski üstlenirken … ettiren de prim ödeme borcu altına girer, pirim tutarı üstlenilen riskin büyüklüğü ile ilgili olduğunu, talebin poliçe genel şartları gereği teminat dışı kalması sebebi ile davanın reddinitalep etmiştir.
Burdur … Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesine talimat yazılarak tanıklar …, … ve …’nın … tarihinde beyanları alınmıştır.
Mahkememizce dava dosyası talep edilebilecek destekten yoksun kalma tazminatı hususunda rapor alınmak üzere re’sen seçilen aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi … tarafından tanzim edilen … havale tarihli raporda özetle; “… tarihinde trafik kazası sonucu hayatını kaybeden Mağdurlar murisi …’in geride kalan hak sahilerinden …, …, …, …’in davalı sigortanın ödeme tarihi verilerine göre hesaplanan zararının yapılan ödemeyle karşılanmadığı güncel verilere göre yapılan hesaplamada davalı … ödemesini aşan destekten yoksun kalma tazminatının … için 96.034,99 TL, … için 29.329,71 TL, … için 12.527,47 TL, … için 1.381,19 TL olduğu…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Davacılar vekili … tarihinde harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile destekten yoksun kalma tazminatını muris … için 96.034,99 TL, … için 29.329,71 TL, … için 12.027,47 TL ve … için 1.381,19 arttırarak toplam 139.273,36 TL olarak ıslah etmiştir.
Ölen …’in davacı …’in eşi, …, … ve …’in babası olduğu, kaza tarihinin … olduğu anlaşılmıştır.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle zarar gören tarafından aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasına karşı açılan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacılar murisin …, çocukları …, … ve …’nin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
2918 Sayılı Kanunun 90. maddesinde “zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” düzenlemesi mevcuttur.
6098 sayılı TBK 53.maddesinde de ölüm halinde uğranılan zararlar belirtilmiş, 3.bendinde “…ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları zararlar…”‘ın talep edilebileceği belirtilmiştir.
Aynı kanunun 55.maddesinde de, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz…” şeklinde tazminatın belirlenmesine ilişkin esaslar belirtilmiştir.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 07/11/2017 gün, 2016/19002 Esas, 2017/10206 Karar sayılı emsal içtihadında; “Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir…
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu limitlerine kadar temin eder. şeklinde ifade hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp çözümlenmesi gerekmektedir.
Karayolları Trafik Kanununda zorunlu trafik sigortasına ilişkin olarak, sorumluluğun kapsamı yanında, bu kapsam dışında kalan haller de açıkça düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Dışında Kalan Hususlar” başlıklı 92. maddesinde:
“Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.
a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler. ”
hükmü ile, zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı düzenleme altına alınmış; burada örnekseme yoluna gidilmeyip; tek tek ve tahdidi olarak sorumlu olunmayan haller sıralanmıştır.
Bu noktada üzerinde durulması gereken hususlardan birisi de, 2918 sayılı KTK.’nun 92/b maddesinde yer alan “İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri taleplerin zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında olduğuna” ilişkin hükümdür.
Bu hükümle kanun koyucu; tehlike sorumlusu zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu kapsamından sadece, tehlike sorumlusu olan işletenin eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararları çıkarmıştır.
Şu haliyle, anılan kişilerin mallarına gelen zararlar dışında kalan ölüm ve yaralanmaya ilişkin cismani zararlar ise sigortacının sorumluluğu kapsamında bırakılmış, böylece tehlike sorumlusunun yakınlarının dahi belirtilen anlamda … kapsamında olduğu benimsenmiştir.
Durum bu olunca, işletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin ölüm veya yaralanmaları halinde bundan kaynaklanan zararlarının zorunlu … kapsamında olduğu kabul edilmelidir.
Araç sürücüsünün veya yakınlarının talepleri ise 92. madde kapsamında yer almamakla birlikte, sigortacının sorumluluğu kapsamında kabul edilmiştir.
Nitekim Hukuk Genel Kurulunun … gün ve …-… E, … K sayılı ilamında, mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün mirasçılarının açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davasında da, Kanunun kapsam dışılığı düzenleyen 92. maddesinde, araç şoförünün desteğinden yoksun kalanların isteyebileceği tazminatların kapsam dışı olduğuna dair bir düzenlemeye yer verilmediği ve sürücünün desteğinden yoksun kalanların üçüncü kişi olduğu kabul edilerek zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tazminat talep edebilecekleri kabul edilmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, BK.’nun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup; “Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Şu hale göre; araç sürücüsü murisin, ister kendi kusuru ister bir başkasının kusuru ile olsun salt ölmüş olması, destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğurup; bu zarar gerek Kanun gerek poliçe kapsamıyla teminat dışı bırakılmamış olmakla, davacıların hakkına, desteklerinin kusurunun olması etkili bir unsur olarak kabul edilemez ve destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın sigortacıdan talep edilmesi olanaklıdır.
Sigortalı araç sürücüsünün yakınlarının uğradıkları destek zararlarının trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamı dışında kaldığına ilişkin Kanunda ve buna bağlı olarak poliçede açık bir düzenleme bulunmadığı da uyuşmazlık konusu değildir.
Davacının uğradığı zarara bağlı olarak talep ettiği hak, salt miras yoluyla geçen bir hak olmayıp, bilimsel ve yargısal içtihatlarda kabul edildiği üzere destekten yoksun kalanın şahsında doğrudan doğruya doğan, asli ve bağımsız bir talep hakkıdır.
Davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağı, dolayısıyla araç sürücüsünün tam kusurlu olması halinde, desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceğine, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı … şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacının da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı … şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekir. (HGK’nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar, HGK.nun 16.1.2013 gün ve 2013/17-1491 Esas 2013/74 Karar sayılı ilamları uyarınca)
Somut olayda, sürücü murisin … tarihinde tek taraflı olarak yaptığı trafik kazası sonucu, murisin … ve … tarafından aracın zorunlu trafik … şirketine husumet yöneltilmiştir. O halde mahkemece yukarıdaki açıklamalar ışığında davacı mirasçıların davalı … şirketi karşısında 3. kişi olarak tazminat talebinde bulunabilecekleri kabul edilip taraf delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken….” şeklinde belirtilmiştir.
Mahkememizce yukarıda belirtilen kanun maddeleri ve emsal Yargıtay kararı doğrultusunda yapılan değerlendirmede; … tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında … plakalı aracın sürücüsü olan müteveffanın vefat ettiği, davacının mirasçının davalı … şirketi karşısında üçüncü kişi olarak tazminat talebinde bulunabileceğinin kabulü ile aktüerya bilirkişisi tarafından hesaplanan mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporunda tespit edilen miktarda davacılar lehine destekten yoksun kalma tazminatına hükmetmek gerekmi ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının ıslah ile birlikte KABULÜ İLE,
Davacı … için 96.034,99 TL, davacı … için 29.329,71 TL, davacı … İçin 12.527,47 TL, davacı … için 1.381,19 TL olmak üzere toplam 139.273,36 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 9.513,76 TL ilam harcının peşin alınan 34,16 TL harç ile ıslah ile alınan 2.344,85 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 6.774,75 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu, başvuru harcı, davetiye ve posta gideri, bilirkişi gideri olmak üzere toplam 683,70 TL yargılama giderinin ve peşin alınan 34,16 TL harç ile 2.344,85 TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
4-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden 13.891,87 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza