Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/694 E. 2018/206 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/694 Esas
KARAR NO : 2018/206
DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2016
KARAR TARİHİ : 08/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; -Müvekkilinin davalıya … tarihinde geri almak üzere 5.000 TL borç para verdiğini, dekontların açıklama kısmında eft yapılan miktarların geri alınmak üzere verilen borç para olduğu açıkça yazdığını, davalı, aldığı borç parayı geri ödemeyince hakkında Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, Davalı, müvekkile herhangi bir borcu olmadığı gerekçesiyle, icra dosyasına haksız olarak itiraz ettiğini, davalının itirazı haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalının borcu bilmesine rağmen yaptığı itirazın alacağın tahsilini geciktireceği ve alacaklıyı olumsuz yönde etkileyeceğini, işbu sebeplerle itirazın iptali ile takibin devamına ve borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava yetkisiz Mahkemede açıldığını, HMK’ya göre uyuşmazlığı çözümlemeye yetkili yer … Mahkemeleri olduğunu öncelikle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından Antalya …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile müvekkil şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibe haklı olarak itiraz ettiklerini, takibe dayanağı banka havalesi işlemine konu olan para ödünç olarak değil, borç ödemesi amacıyla gönderildiğini, müvekkil şirketle davacı taraf arasında cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davacı tarafın müvekkil şirkete … yılından devreden 1.964,70 TL borcu bulunduğunu, taraflar arasında cari hesap ilişkisi devam ettiğinden müvekkil şirket cari hesabı kat etmediğini, borcun ödenmesi talebiyle davacı tarafa başvurmadığını, davacı taraf … tarihinde 5.000,00 TL tutarında parayı banka havalesiyle müvekkil şirkete gönderdiğni, davacı taraf söz konusu havale işlemini borcunu ödemek amacıyla gerçekleştirmesine rağmen dekontun açıklamasına “… tarihinde geri alınmak üzere verilen borç para” şeklinde yazdığını, Davaya konu icra takibinde faizin … tarihinden itibaren ve avans faiz oranı üzerinden işletilmesi de hukuka aykırı ve haksız olduğunu, davacı taraf ancak ve ancak cari hesabın bakiye bedeli için takip başlatabileceğini, bunun için sözleşmenin sona ermesi sona erdiğinin diğer tarafa usulüne uygun olarak bildirilmesi ve hesaplanan bakiye bedelin kesinleştirilmesi gerektiğini, cari hesaptan kaynaklı alacaklar sözleşmenin sona ermesiyle birlikte tespit edilen bakiye bedel üzerinden talep edilebileceğini, bakiye bedeli ise karşı tarafa TTK m.94 hükmüne uygun olarak gönderildikten sonra karşı tarafça kabulü halinde kesinleşmiş olacağını, ancak davacı taraf cari hesap sözleşmesini sona erdirmediği gibi bakiye bedeli usulüne uygun olarak taraflarına da göndermediğini, öte yandan taraflar arasında ana para faiz oranına ilişkin anlaşma olmadığı takdirde anaparaya kanuni faiz oranı uygulanması gerektiğini, bu husus TTK ‘nın m.8 hükmünün yollamasıyla uygulanacak olan 3095 sayılı Kanunun 1.maddesiyle de düzenleme altına alınmış ve bu oran %9 olarak belirlendiğini, ancak davacı taraf davaya konu icra takibinde avans faiz oranı (%10,50) uyguladığını, Kanuni düzenlemelerle de sabit olduğu üzere icra takibinde yasal faiz oranı(%9) uygulanması gerekirken avans faiz oranının(%10,50) uygulanması hukuka aykırı olduğunu, davaya konu icra takibinde … tarihinden itibaren faiz işlettildiğini,bu durumun hukuka aykırılık teşkil ettiğini,davacının icra takibinin haklı ve hukuka uygun hiçbir tarafı bulunmadığını, haksız ve mesnetsiz huzurdaki dava bakımından öncelikle Mahkemenizin yetkisizliğine , Mahkemeniz aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesini, davacı aleyhine takibe konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların tüm delilleri toplanmış, İcra dosyası getirtilmiş, dosya mali müşavire tevdii edilerek davaca tarafın takip dosyası ile talep edebileceği asıl alacak ve faiz miktarı konusunda rapor alınmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esassayılı dosyasının yapılan incelemesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 5.000,00.-TL asıl alacak 197,05.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.197,05.-TL alacağa ilişkin ilamsız icra takibi olduğu, borçlunun itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
Mali Müşavir bilirkişi … havale tarihli raporunda sonuç olarak; davacının usulüne uygun tutulan ticari defter kayıtlarına göre icra takip tarihi … itibari ile davalıdan fazla ödemeden kaynaklı olarak 3.310,96TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğunu, davacı yanın dava dosyasına sunduğu davalıya ait ve ödemeyi teslim alan kısımlarında imzalar olan tahsilat makbuzlarına göre davalıya … tarihinde 1.000,00TL ve … tarihinde 689,04TL ödemesini … yılı ticari defterlerine kayıt etmediğini, toplam 1.689,04TL’lik ödemenin de 3.310,96TL’lik bakiyeye eklenmesi ile davacının alacağının 5.000,00TL olacağını, Davanın usulüne uygun tutulan … yılı ticari defter kayıtlarına göre davacıya 3.035,30TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğunu, davacı tarafın … ve … davalı tarafın ise … yıfı ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibari ile davacı kayıtlarında davalında 3.310,96TL alacaklı olduğunu, davalı kayıtlarına göre ise 30.035,30TL alacaklı olduğunu, davacı ve davalının kayıtları arasında 275,66TL’lik bir fark olduğunu, davalı yan … yılı ticari defterlerini ibraz etmediğinden bu farkın nereden kaynaklandığı tarafınca tespit edilemediğini, davalı yanın bu farka ilişkin belge ibraz etmesi gerektiği değerlendirildiğini, ayrıca her ne kadar davacı kayıtlarında yer almamasına karşın davalının tahsilat makbuzları ile davacı tarafından davalıya ödendiği sabit olan 1.689,04TL’lik ödemeninde dikkate alınması gerektiğini, davalının 275,66TL’lik farka ilişkin belge sunması halinde davacının alacağının (3.035,30TL+1.689,04TL)4.724,34TL olacağını, sunamaması halinde ise (3.310,96TL1.689,04TL) 5.000,00TL alacaklı olacağını, davacı yanın 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 2. Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiz isteyebileceği kanaat ve sonucuna varmıştır.
Davalı tarafın … yılı ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamadığı görülmekle, söz konusu defterlerin davalı tarafça ibraz edilerek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş,Mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi … havale tarihli ek raporunda sonuç olarak, ticari defterlerin ana hesap bazında tutulmasından ötünü …,… ve … yıllarına ait tüm belge ( ödeme belgesi, fatura v.s) örneklerin sunulması geretiğini, aksi halde ticari defterlerde yapılacak başka bir tespit olmadığı sonuç ve kanaatine varmıştır.
Dava, ticari alacağa dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafça, davalı hakkında dekonta dayalı olarak yapılan ilamsız takipte, davalı borçlunun itirazı üzerine, takibin durmasından sonra davacı tarafça itirazın iptali isteminde bulunulmuştur.
İİK. 67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Dava konusu somut olayda, yukarıda belirtilen kanun maddesi doğrultusunda yapılan değerlendirmede: Bütün dosya kapsamı, Mahkememizce alınan yukarıda tarihi belirtilen hüküm kurmaya, Mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporuda dikkate alınarak davalının davacıya 5.000,00 TL borcu olduğu, davalının bu borcu ödemediği, davalı yanın takipte temerrüde düştüğü anlaşıldığından davanın kabulüne ve alacağın likit oluşu gözetilerek icra inkar taminatına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davalının Antalya … İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasının borca itirazının iptali ile takibin 5.000,00.-TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Asıl alacağın % 20 si tutarındaki 1.000,00.-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 341.55.-TL nispi harçtan peşin alınan 85,39.-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,16.-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafça yapılan 118,89.-TL.ilk dava masrafı, davetiye, müzekkere gideri, bilirkişi giderinden ibaret toplam 764,44.-TL yargılama giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2018

Katip …
E İmza

Hakim …
E İmza