Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/664 E. 2018/30 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/664 Esas
KARAR NO : 2018/30
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2016
KARAR TARİHİ : 18/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … müvekkilinin babasının hastalığından dolayı bir araya geldiklerini, davalının müvekkilinin ailesini tanıması ve hemşehrisi olması nedeniyle güven duyarak 50.000,00 TL parası olduğunu, arsa almak istediğini söylediğini, sonrasında müvekkili ile davalı … arasında arsa alım satım konusunda görüştüklerini, sonrasında … 2015 yılı Mar ayında organik yumurta üretimi ve ticareti yapma hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin 50.000,00 Tl verdiğini, yaklaşık 1 ay içinde müvekkilinden bir takım paralar istendiğini, müvekkilinin 18.000,00.-TL parayı davalının banka hesaplarında sıkıntı olduğunu söylemesi üzerine davalının eşi … hesabına yatırdığını, müvekkilinin ödemeler yapmış olmasına rağmen söz verilmesine rağmen ortaklığın getirdiği kazanç vb. ödemeler yapılmadığını, tavuklarda hastalık olduğunu,
sertifika alınacağını, folluk alınacağı gibi çeşitli bahanelerle müvekkilinin parasını kullanarak 6 ay boyunca oyaladığını, davalı bu kez de 30.000,00.-TL para istediğini, müvekkilinin çiftliğin hissesinin kendisine verilmesi halinde kredi çekerek ödeyebileceğini söylemesi üzerine davalının tavır ve hareketlerinden bir kısım belgeler ve vergi levhasının sahte olduğunu öğrenmesi üzerine tüm paraları geri istediğini, Kasım 2015 tarihinden Ocak 2016 tarihine kadar müvekkilinin çeşitli şekilde oyaladıklarını, davalı taraf müvekkilinin yapmış olduğu ödemelere karşılık …/…/… tarihinde … Tl lik …/…/… vadeli senet düzenlendiğini, senet bedelinin müvekkiline ödenmediğini, bu kez de davalı tarafın müvekkiline yeni senet verileceğini söylemesi üzerine eksi senetleri geri aldığını, davalı bu şekilde müvekkilini oyalayarak zaman kazandığını, …/…/… düzenlenme tarihli ve …/…/… ödeme tarihli ….-TL lik yeni bir senet düzenlenerek müvekkiline verildiğini, bu senedin de müvekkiline ödenmediğini, verilen bu senede davalılardan …’in kefil olarak imza attığını, davalılar aleyhinde Antalya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D.iş sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı alındığını ve Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasıyla icra takibine girişildiğini, davalının tüm varlığını eşi … ‘e devrettiğini, alacaklarının tahsili ile borçlunun borca yetecek miktarda menkul, gayrimenkul ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına, davalı …’in müvekkili ile olan ortaklıkları sonucu elde etmiş olduğu mal varlığındaki artışı gizlemek için eşi … üzerine almış olduğu … … … plakalı araca ve varsa eşi … adına kayıtlı menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyaten tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davacılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkillerden … ile aralarında hiçbir hukuki ilişkinin olmadığını, müvekkilenin hesabına havale etmiş olduğu paranın da hukuki ilişki ile alakası olmadığını, Davacının müvekkileye olan borcunu ödemek için işbu havaleyi yaptığını, davanın müvekkillerden … yönünden öncelikle husumet nedeni ile reddine karar verilmesini talep etiklerini, müvekkilenin … … … plaka sayılı 2. el … model bir araç aldığını, Söz konusu aracı … tarihinde aldığını, parasının bir kısmını çekmiş olduğu kredi ile ödediğini, kendisi öğretmen olup, davacının dilekçesinde bahsettiği işlerle bir alakası olmadığını, ortaklık ilişkisi müvekkillerle değil …Ltd.Şti. ile ilgili olması nedeni ile davalı olarak bu şirketi göstermesi gerektiğinden davanın bu nedenlerle de husumetten dolayı reddedilmesi gerektiğini, müvekkillerden Taner de davacıya olan borcuna karşı dava dilekçesinde bahsettiği bonoyu imzalayarak verdiğini, davalı bu müvekkil ile diğer davalı … hakkında icra takibi başlattığını bildirdiğini, aynı alacak için hem icra takibinde bulunup hem de işbu alacak davası açması nedeni ile alacak davası yönünden hukuki menfaati olmadığını, dava şartı olan hukuki menfaat bulunmadığından davanın bu yönden de reddini talep ettiklerini, davacının müvekkillerin menkul ve gayri menkulleri ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ve yine müvekkillerden …’in adına kayıtlı .. … … plaka sayılı aracın kaydı üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş ise de, ihtilafın konusu araç olmadığından tedbir şartları oluşmadığı gibi özellikle müvekkile …’in davalı ile hukuki ilişkisinin olmaması, davacının havale ettiği paranın önceye dayalı borcunu ödeme için yapmış olması karşısında talep edilen tedbirden kasıt, ihtiyati haciz olarak kabul edilse bile aynı alacak nedeni ile diğer davalılar hakkında icra takibi de yapılmış olmasından dolayı tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
Mahkememizce tarafların tüm delilleri toplanmış Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası getirtilmiştir.
Uyap üzerinden getirtilen Antalya …. İcra Müdürlüğünün dosyasının yapılan incelemesinde; Davacı tarafından Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/…/… tarih ve …/… E.K. D.iş sayılı ilamına istinaden ….-TL alacağın tahsili için davalılar … aleyhine girişilmiş icra takibi olduğu anlaşılmıştır.
Eldeki dava kambiyo senedine dayalı alacak davasıdır.
Davacı taraf dava dilekçesinde …/…/… düzenleme …/…/… ödeme tarihli bonoya dayalı olarak kısmi alacaklarının tahsili amaçlıdır.
Kambiyo senetleri bilindiği üzere kayıtsız şartsız ödeme taahhüdünü ve ikrarını içermektedir. Elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı alacağını ispat etmesine gerek olmaksızın kambiyo senetlerine mahsus icra takibine başvurabilmektedir. Kambiyo senedine karşı ise borçlu genel mahkemede menfi tespit davası açabilmektedir.
Eldeki uyuşmazlıkta ise davacının elinde davalılardan Ali ve Taner’in borçlusu olduğu geçerli bir bono senedi bulunmasına ve bu bonoya dayalı olarak verilen ihtiyati hacze dayanarak başlatılan icra takibi bulunmasına rağmen davacının iş bu tahsil istemli davayı açmasında hukuki yarar görülmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35.90.-TL karar harcından peşin alınan 170,78.-TL harç düşüldükten sonra fazla alınan142,88.-TL harcın karar kesinleştikten sonra istek halinde davacıya İADESİNE,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2,180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’e ya VERİLMESİNE,
5-Yapılan yargılama masraflarının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştikten sonra davacı tarafa İADESİNE,
Dair;Davacı … ile davalı … ve Taner vekili Av. … ‘in yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/01/2018

Katip …
E İmza

Hakim …
E İmza