Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/648 E. 2018/146 K. 15.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/648 Esas
KARAR NO : 2018/146
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2016
KARAR TARİHİ : 15/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı … A.Ş. Nin kurucu ortağı olduğunu, aynı zamanda davalı şirketin … Şubesinin idareci yetkili olduğunu % 50 hissesinin hisse karşılığı hakları, alacak ve borçları … tarihli sözleşmeyle diğer davalı şirket ortağı …’a devrettiğini hisse devri taraflar arasında adi sözleşmeyle yapıldığını, hisse devri nedeniyle tahakkuk eden alacağından dolayı davacıya araç devri ve bonolar teslim yapıldığını, ayrıca payı devredilen şirketin taşınmazının satışından sonra ödeme yapılmak üzere taahhütte bulunduğunu, şirketin ana sözleşmesinden na yazılı hisse senedi çıkarıldığını, hisse devrinin yönetim kurulunun kabulüne bağlı olduğu belirtildiğini, TTK 491/1 maddesinde ” bedeli tamamen ödenmemiş nama yazılı payın ancak şirketin onayı ile devredilebileceği belirtildiğini, davacının payının bedelinin tamamı tamamının ödendiğini, kuruluş ana sözleşmesine göre devrin şirket yönetim kurulu tarafından uygun bulunması yeterli olup payı devralan davalı … zaten payı devredilen davalı şirketin tek ortağı ve tek yetkilisi, yönetim kurulu başkanı olduğunu, …’ın hissesi devredilen şirketi aldığı kararlarla tek kiyilik şirkete dönüştürdüğünü, tek ortak ve tek yetkili haline geldiğini, hisse devrine ilişkin sözlemeden doğan yükümlülüğünü yerine getiren davacının sözleşmeye bağlı alacağının ödenmesi yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini, davacının davalı …’a devrettiği payı karşılığı … plaka nolu araç davacıya devir ve teslim edilecek …-TL peşin ödeme ve ayrıca sözleşmede dökümü yapılan …-TL tutarlı bonolar karşılığı vadelerinde ödemeleri yapılan alacağı dışında davalı şirkete ait olup davalı şirket şubesinin faaliyet gösterdiği olan … Mah. … Ada … parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki fabrika binasının satışında …-TL borcu düşüldükten sonra satış bedelinin kalan tutarın 1/2 si karşılığı davacıya ödeneceğini, şirketin mal varlığı tehlikeye düşmeyeceğini, …-TL ile öncelikle şirketin borçları ödenerek davacının şirketin borçları için ipotek verdiği evi üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını sağlanıp borçtan kurtulacağını, davalı şirketin taşınmazının değeri sözleşme tarihinde asgari …-TL olarak belirlendiğini, bu tutardan …-TL düşüldükten sonra …-TL nin 1/2 si davacı payı karşılığı davacıya davalı tarafından …-TL tutarlı teminat bonosu verildiğini, davalı …’un davcıdan aldığı pay karşılığı borcuna istinaden sözleşme gereği verdiği kıymetli evraktan vadeleri gelenlerin karşılığı çıkmadığını, davalı …’ın şirketten ayrılan kızı …’a muvazaalı olarak devredip kaçırdığını, bu hususu davacıdan gizledikleri, bedelsiz yapılan, mal kaçırma niteliğindeki devirle sözleşmeye aykırı olarak şirketin ve şirket mallarını tehlikeye düşürüldüğünü, şirketin ve davacının zarara uğratıldığını, … parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydına davacının hak ve alacakları ve verilen zarar nedeniyle ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulmasına davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı …’ın davalı … A.Ş. Nin kurucu ortağı iken hakları alacak ve borçları … tarihli protokolle diğer davalı şirketin ortağı …’a devrettiğini, hisse devrinin ortaklar pay defterine işlendiğini, değinilen hisse devri nedeniyle tahakkuk eden alacağından dolayı davacıya araç devri ve bonolar teslimi yapıldığını, ayrıca payı devredilen şirketin taşınmazı …-TL üzerinden satılırsa sonra üzerinde pay verilmek üzere protokolde söz verildiğini, …’ın hissesi devredilen şirketi aldığı kararlarla tek kişilik A.Ş. Şirketine dönüştürdüğünü, protokolden doğan yükümlülüğünü yerine getiren davalının protokole bağlı ödemesi yükümlülüklerini yerine getirdiğini, şirket ödeme güçlüğüne girdiğinden arsa satıldığından arsa üzerinde ipotek karşılığı alınan kredi borcu ödemesi direkt banka tarafından alınacağını, şirketin borçlarının ödeneceğini, kaldı ki protokolde taşınmaz satılsa da satılmasa da … yılı sonuna kadar davacının bahsettiği evinin ipoteğinin kaldırılacağı sözü verildiğini, davacının taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılması için verilen süre iş bu davanın açıldığı tarih itibari ile henüz gelmediğini, davacının uğradığı bir zararın olmadığını,. Tapu kaydına mahkemece tedbir konulduğunu, tedbir tarihinden itibaren müvekkilinin uğrayacağı zararların avans faizi ile birlikte davacıdan tahsiline dair tüm dava ve talep haklarını saklı tuttuklarını, amaçlarının mal kaçırmak olmadığını, şirket borçlarını ödedikten sonra taşınmaz satılırsa protokol gereği işlem yapılacağını, davacının davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Taraf vekilleri … tarihli ve duruşmada imzalı beyanları ile sulh olduklarını, sözleşme doğrultusunda dosyanın konusuz kaldığını, karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesini talep ettiklerini, vekalet ücreti ve yargılama giderleri taleplerinin olmadığını beyan etmişlerdir.
Tarafların sulh oldukları anlaşıldığından sulh protokolü doğrultusunda davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh oldukları anlaşıldığından, DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 35,90 TL karar harcından peşin alınan 853,88.-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 817,98.-TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Sulh Protokolü doğrultusunda tarafların yapmış oldukları yargılama giderlerinin KENDİ ÜZERLERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Sulh Protokolü doğrultusunda taraflar lehine VEKALET ÜCRETİ TAKTİRİNE YER OLMADIĞINA,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının artan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair; Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/02/2018

Katip …
E İmza

Hakim …
E İmza