Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/581 E. 2021/898 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/581 Esas
KARAR NO : 2021/898
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/08/2016
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesinde, davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı ticari taksinin müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu müvekkilinin yaralanması ve geçici ile kalıcı işgücü kaybı yaşaması nedeniyle davalı …’ın sürücü olarak maddi ve manevi tazminattan sorumlu olduğunu, ve asli kusurlu olduğunu, davalı …’ın araç maliki olup, malik sıfatıyla kaza nedeniyle maddi ve manevi tazminattan sorumlu olduğunu, …’nin ise kazaya karışan aracı ZMMS ile sigortalandığını, sigorta şirketinin poliçedeki limiti ile kaza nedeniyle meydana gelen maddi tazminattan sorumlu olduğunu, müvekkilinin evli ve 6 çocuk sahibi bir baba olduğunu, çocuklarının geçimi ve yetiştirilmesinden sorumlu bir baba olduğunu, bu kaza nedeniyle kendisi ile beraber ev hanımı olan eşi ve çocuklarının da mağdur olduğunu, evde tek çalışan müvekkili olunca
ciddi maddi sorunlar yaşadıklarını, bu nedenlerle maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulü ile, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekilinin mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Trafik Sigorta Poliçesi ile 28/04/2014 – 28/04/2015 tarihleri arasında sigortalandığını, müvekkili şirketin ZMMS gereğince sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, KTK 86. Madde gereğince araç işleteninin ve sürücüsünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacağını, davacının müvekkili şirketten talep ettiği geçici iş göremezlik bedelinin hukuka aykırı olup, müvekkili şirketin bu giderlerden sorumlu olmadığından reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte KTK 99. Madde ve yerleşmiş Yargıtay kararları gereğince, gerekli belgelerin eklenmesi sureti ile şirketlerine müracaat tarihinden öncesinde şirketlerinin temerrüdünün söz konusu olmadığını, sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren 8 iş günü içinde, böyle bir başvuru olmadığı takdirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden bu tarihler öncesinde müvekkili şirket açısından faiz sorumluluğu bulunmadığını, bu sebeplerle davanın reddine, yargılama garç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, kaza yerinde tutulan Trafik kazası tespit tutanağına göre, sürücü müvekkili …’ın her ne kadar kabul etmemekle birlikte müvekkilinin trafik kazası tespit tutanağında, tutanağı tutan polisler tarafından kusur dağılımı yapılmamış iken Antalya 7. Asliye Ceza Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında gerekli araştırma yapılmaksızın müvekkilinin hukuka aykırı bir şekilde asli kusurlu diye kabul edilmişse de bu tespiti gerçeği yansıtmadığını, müvekkilince gerek kolluk biriminde gerekse yapılan kovuşturma aşamalarında belirtmiş oldukları gibi yeşil ışıkta geçmiş ve kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusuru bulunmadığını, kazaya davacı tarafın trafik kurallarına riayet etmemesinden ötürü gerçekleştiğini, müvekkilinin kendisine kusur uile çarpmış olsaydı kaza yerinde bekleyip kendisi 112 Acil Servisi aramayacağını, kaza esnasında müvekkilinin davacı tarafın kusuru ile kendisinin kazaya sebebiyet vermesine rağmen müvekkilinin davacı için Acil Servisini arayıp kendisinin hastaneye götürülmesini sağladığını, ayrıca kaza sebebiyle davacı şahsı hastanede ziyaret ederek hastane masraflarını da kendisi ödediğini, ailesine de maddi yardımda bulunduğunu, bu nedenlerle kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusuru bulunmadığını davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekilinin mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, müvekkilinin dava konusu … plakalı aracın ruhsat sahibi olmakla beraber aracı davalılardan …’ın kullanmakta olduğundan, bazı teknik sebepler nedeniyle henüz aracın … üzerine devri gerçekleştirilemediğini aslında araç zilyedi ve gayri resmi olarak araç malikinin … olduğunu, iş bu nedenle yalnızca araç sahibi olarak görülen ancak dava konusu olay ile uzaktan yakından alakası bulunmayan müvekkile karşı açılmış olan bu maddi ve manevi tazminat talepli davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, dava konusu dosyaya ilişkin cezai yargılamanın Antalya 7. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, bilirkişinin tespitlerini seçenekli hale getirdiği ve hiçbir tanık ve ekstra delil bulunmayan kazada tarafların farklı beyanlarda bulunmaları sonucu mahkeme makamının kendi kanaatince hükme vardığının belli olduğunu, durum böyle iken kabul anlamına gelmemekle birlikte raci kusur ve zarar kanıtlanamadığı müddetçe araç sürücüsünün ve dolayısıyla müvekkilinin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davacının kaza esnasında kask takmamasının kaza sonucu uğradığı zararın artmasına sebep olduğunu, bu sebeple belirlenen tazminat miktarında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, dosyada gerekli bilirkişi incelemelerinin yaptırılmasını, iş bu davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tüm deliller toplanmış Antalya 7. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, refakate bir trafik bilirkişisi alınarak, mahallinde keşif yapılmış ve bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 16/06/2017 tarihli raporunda,
Dosya muhteviyatında bulunan, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı, dosyada mevcut tespit ettiğim bilgiler doğrultusunda, tüm bu veriler ifadeler birlikte nazara alındığında, kaza yerinin konumu ve mahal şartlarla dikkate alınarak olay değerlendirilip, yukarıdaki hususlar muvacehesinde meydana gelen bir kişinin yaralanmasıyla yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında,
A) … Plakalı Ticari Otomobil Sürücüsü …
Bu kazanın oluşumunda, sanık sürücü …idaresindeki … plakalı Fiat marka ticari otomobili ile Yeşilirmak Caddesi üzerinden Varsak istikametinden Düden Kavşağı istikametine seyri sırasında Yeşilirmak Caddesi ile Aliya İzzet Begoviç Caddesi kesişimi ışıklı kontrollü kavşak içerisine girerken (Belirtilen kavşakta dörtlü sinyalizasyon ışıklarında Mehmet Atay Caddesinden Yeşilirmak Caddesi katılımı ışık kontrollü kavşak katılımında 1 dakika 45 saniye kırmızı ışığın yandığında, diğer yönlere kavşak içerisinde sırasıyla Düden Kavşağı istikametinden Varsak istikametine, Varsak istikametinden Düden Kavşağı istikametine ve Aliya İzzet Begoviç Caddesi istikametinden Yeşilirmak Caddesi katılımında bulunan ışıkların sırasıyla yeşil trafik ışığının yandığından Mehmet Atay Caddesinden gelen trafik akımının kırmızı trafik ışığını ihlal ederek Yeşilirmak Caddesi Düden Kavşağı istikametinden Varsak istikametine olan bölümden kavşak içerisine geçmesinin mümkün olmadığından ) kırmızı trafik ışığına aldırış etmeden seyrine devam ettiği sırada solundan Mehmet Atay Caddesi istikametinden yeşil trafik ışığına uyarak Yeşilırmak Caddesi üzerinden Aliya İzzet Begoviç Caddesi istikametine geçmek isteyen müşteki sürücü … idaresindeki … plakalı üç tekerlekli motosikleti ve motosiklet arkasında takılı römorku ile kavşak içerinde sağından kırmızı ışık ihlali yaparak gelen … plakalı ticari otomobilin sol yan kısmına motosikletinin ön kısmını çarpması olayında sinyalizasyon ışıklarından kırmızı ışığa uymayan …Plakalı ticari otomobil sürücüsünün; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun ve Yönetmeliğinde belirtilen:
e Md. 47/b ve Yönetmelik 95/b (Kırmızı ışıklı trafik işaretinde dur işaretinde geçmek.)
e Md.47/c-d ve Yönetmelik 95/c-d (Trafik işaret levhaları, tertipleri ve yer işaretlemelerine -Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olarak Karayolları Trafik Kanununda ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinde gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk ve yükümlülüklere, uymak zorundadırlar.)
e Md.73 ve Yönetmelik 145/e (Araç trafiğinin seyir emniyetini ihlal etmek veya tehlikeye düşürmek, suretiyle tedbirsiz ve saygısız davranışlarda bulunmaları ve araç sürmeleri yasaktır.
e Md.84 ve Yönetmelik 157/b (Asli kusur sayılan haller- Kırmızı ışıklı trafik işaretinde geçme) Kurallarını ihlal ettiğinden “ (%70) ASLİ KUSURLU” olduğu.
B) … Plakalı Üç Tekerli Motosiklet Sürücüsü …
Bu kazanın oluşumunda, Mehmet Atay Caddesi üzerinden Yeşilirmak Caddesi katılımı kavşak girişine gelmeden kendi yönüne ışıklı lambanın yeşil yanık durumunu görme ile kavşak girişinden yavaşlamadan hızlı bir seyirle direkt Aliya İzzet Begoviç Caddesi ne doğru karşı istikamete gitmek üzere geçiş yaptığı sırada, sanık sürücü … idaresindeki … plakalı ticari otomobilin Yeşilirmak Caddesi üzeri Varsak istikametinden gelip kavşak içinden Düden Kavşağı istikametine gitmek için kavşak içerisinde bulunduğu sırada, kendi gidiş şeridine kadar gelen müşteki sürücü … idaresindeki … plakalı üç tekerlekli bisikletin ön kısmıyla … plakalı ticari otomobilin sol yan kısmına çarptığı, … idaresindeki üç tekerli bisikleti ile kendi istikametine yeşil ışık yanma ile geçiş öncelikli olarak yola girişi görülse de, sürücüler KTK ve Yönetmeliğinde belirtilen hususlara uymak şartı ile kavşak ağızlarında yavaşlayıp, trafik güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek şekilde tedbirli hareket etmesi gerekirken kavşak içerisine hızlı giriş yaptığı, kavşak ağzında azami hızını 30 km/s hız tahdidine kadar düşürüp, sağından Yeşilirmak Caddesi üzerinden kavşak içerisine giriş yapan sanık sürücünün idaresindeki … Plakalı ticari otomobilin yola girişini engelleyecek tarzda araç füme ışıkları ve korna çalarak sürücüyü ikaz etmesi gerektiği halde, çarpmayı önlemek için zamanında tedbir almadığı, dikkat ve özen yükümlüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle olayda; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun ve Yönetmeliğinde belirtilen:
e Md.52/l-a ve Yönetmelik 101/a (Sürücüler; Kavşaklara yaklaşırken hızlarını azaltmak zorundadırlar.)
e Md.72 ve Yönetmelik 144/b-1 (Ses cihazlarını karayolunu kullananları uyarmak için Kullanmamak)
Kurallarını ihlal ettiğinden “ (%30) TALİ KUSURLU ” olduğunu bildirir rapor sunulmuştur.
Dosya ek rapor aldırılmak üzere tekrar trafik bilirkişisine tevdi edilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu 26/01/2018 tarihli raporda,
Dosya içeriği bilgi belgeler, olay yeri kavşak sinalasyon çalışma durumu, taraf müvekkil gerekçeleri göz önüne alındığında tarafımca önceden vermiş olduğum kusur oran raporunda, her hangi bir değişiklik olmayıp aşağıda belirtildiği şekilde aynen yeniden düzenlenmiştir.
A) Davalı sürücü …’IN olayın meydana gelmesinde % 70 oranında kusurlu olduğu.
B) Davalı … … ticari plakalı aracın işleten malik sorumlusu olarak davalı
sürücü …’ın yapmış olduğu kusur oranda motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu
teşebbüsün sahibi olarak davacının doğan zararında müştereken ve müteselsilsen sorumlu olduğu.
C) Davacı sürücü …’UN olayın meydana gelmesinde % 30 oranında kusurlu olduğunu bildirir rapor sunulmuştur.
Dosya tarafların kusur oranlarının tespiti için Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş ve mahkemeye sunulan 01/03/2018 tarihli raporda,
Motorlu bisiklet sürücüsü davacı …’un kusursuz olduğu,
Ticari otomobil sürücüsü davalı …’ın %100(yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu kanaatine oy birliğiyle varıldığını bildirir rapor sunulmuştur.
Dosya davacının maluliyet oranlarının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş ve mahkememize sunulan 22/05/2020 tarihli raporda,
1-… oğlu, … doğumlu doğumlu, …’un 19/01/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:
Gr1 XII (27Ca…)A %11,
E cetveline göre %13,0 (yüzdeonüçvirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2-İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğini bildirir rapor sunulmuştur.
İstanbul Adli Tıp Kurumundan aldırılan 12/11/2020 tarihli raporda,
1.03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği,
2.Kişinin iyileşme süresi içinde bir başkasının yardımına gereksinim duymayacağı,
3.Tedavi giderleri hususunun Kurulumuz görev tanımı içinde bulunmadığını bildirir rapor sunulmuştur.
Dosya davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarının hesaplanması için aktüerya bilirkişiye tevdi edilmiş ve mahkemeye sunulan 11/05/2021 tarihli raporda,
Yukarıda gerekçesi detaylıca izah edildiği ve takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yeni tarihli içtihatları çerçevesinde hesaplamada TRH-2010 Yaşam Tablosu, Progresif Rant Metodu, %10 artırma ve iskonto hesabı kullanıldığı;
Davacının iyileşme süresinin 3 ay olduğu, maluliyet oranının %13,0 olduğu, gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğu, kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğu kabul edilerek yapılan hesaplama neticesinde uğradığı;
Geçici iş göremezlik zararının 2.847,21 TL
Sürekli iş göremezlik zararının 84.711,26 TL olarak hesaplandığı;
Trafik kazasının meydana geldiği tarih itibariyle, ZMSS poliçe teminat limitlerinin sağlık giderleri yönünden ve sakatlık teminatı yönünden 290.000,00’er TL ile sınırlı olduğu; hesaplanan zararın teminat limitlerini aşmadığını bildirir rapor sunmuştur.
Davacının davasını ıslah ettiği ve ıslah harcını da yatırdığı görüldü.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, TBK 49 vd. Maddelerine dayalı haksız fiil niteliğindeki trafik kazası nedeniyle kusurlu olduğu belirtilen işleten-sürücü ve ZMMS aleyhine açılan maddi tazminat ile sigorta şirketi dışındaki işleten – sürücü aleyhine açılan manevi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı” aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu , öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
6098 sayılı TBK 54.maddesinde de bedensel zararlar “bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1-Tedavi giderleri, 2-Kazanç Kaybı, 3-Çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıplar, 4-Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar” olarak belirtilmiştir.
Somut olay yukarıdaki açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde; meydana gelen kaza sonucu yaralanan davacının uğradığı zarar ile kusurlu araç sürücüsünün fiili arasında illiyet bağı bulunması nedeniyle davalı sürücünün , araç işletenin ve sigorta şirketinin davacıya karşı sorumlu olduğu kanaatine mahkememizce varılmıştır.
Mahkememizin bu kabulü doğrultusunda; hüküm kurmaya ve denetime elverişli oluşa ve yasaya uygun , kusur , maluliyet ve aktüerya bilirkişi raporları sonucu davacının kaza nedeniyle , geçici iş gücü kaybından kaynaklanan maddi zararı 2.847,21 TL, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan maddi zararı 82.711,26 TL olarak bulunmuş ve talep artırım dilekçesiyle artırılan toplam 85.558,47 TL üzerinden maddi tazminat davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat davası yönünden değerlendirme:
TBK 56. Maddede Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir, düzenlemesi öngörülmüştür.
Hakimin manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin Duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıdaki kanun maddesi, emsal içtihat ve açıklamalarda belirtilen ilkeler çerçevesinde davacı lehine takdiren 25.000,00 TL manevi tazminata karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının KABULÜ İLE, 82.711,26 TL sürekli iş göremezlik, 2.847,21 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 85.558,47 TL maddi tazminatın davalı …şirketi yönünden poliçe limitleri ile sınırlı kalmak kaydı ile ve dava tarihinden diğer davalılar yönünden kaza tarihinden (19.01.2015) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE, 25.000,00 TL manevi tazminatın Sigorta şirketi harici davalılardan kaza tarihinden itibaren (19.01.2015) işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 5.844,49 TL den peşin ve ıslah ile alınan 292,24 TL nin mahsubu ile 5.552,25 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile, hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan posta ve müzekkere ücreti, keşif ücreti ile bilirkişi ücretinden ibaret toplam 4.520,00 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.922,60 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu başvurma ve peşin harç tutarı olan 321,44 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 1.707,75 TL den peşin alınan 170,77 TL nin mahsubu ile eksik alınan 1.536,98 TL nin Sigorta şirketi harici davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
8- Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin Sigorta şirketi harici davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile, manevi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, sigorta şirketi harici, manevi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ve davalı … vekili Av. …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
30/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır