Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/398 E. 2018/200 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/398 Esas
KARAR NO : 2018/200
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/05/2016
KARAR TARİHİ : 01/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin alacaklı bulunduğu, Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyadan … tarihinde borçluya ait adreste fiili haciz, tahliye ve muhafaza işlemi yapılmış ve toplamda 13.350,00.TL değerinde muhtelif menkul eşya haczedilerek davalı şirkete ait yediemin deposuna teslim edildiğini, haciz ve muhafaza tarihinden 3 yıl 4 ay sonra davalı şirket tarafından, Antalya …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasıyla 17.034,00-TL yedieminlik ücreti alacağı iddiasıyla müvekkilimiz şirket hakkında ilamsız icra takibine geçildiğini, ödeme emri müvekkil şirkette çalışan işçilerden birine tebliğ edildiğini, şirket yetkililerinin yasal sürede takipten haberdar olmaması nedeniyle ilamsız takibe karşı itiraz süresi geçirildiğini ve takip kesinleştiğini, davalı tarafça başlatılan icra takibi haksız, dayanaksız ve kötü niyetli olup, menfi tespit talebimizin kabulüyle birlikte takibin iptalini istediklerini, mahcuzların taktir edilen toplam muhammen değeri 13.350,00-TL olup, söz konusu tutarın binde ikisi oranında yediemin ücreti taktir edildiğini, altı aylık depo ücreti olan 4.806,00 TL … tarihinde peşin olarak icra dosyasına yatırıldığını, İcra dosyasına yatırılan yediemin ücreti, davalı şirket yetkilisi tarafından …, … ve … tarihlerinde üç parça halinde icra müdürlüğünden çekildiğini, Müvekkil şirket tarafından yediemine ödenmesi gereken başkaca herhangi bir borç bulunmadığını, yedieminlik ücretine konu menkuller her ne kadar borçlunun tahliyesi ile birlikte … tarihinde haczedilmiş olsa da İ.İ.K. 106 ve İ.İ.K. 110. maddeler uyarınca hacizler düşmüş olup, ilgili icra müdürlüğünce hacizlerin düşmüş olması sebebi ile borçluya menkul malları teslim alması için muhtıra gönderildiğini, borçlunun … tarihinde kendisine tebliğ olan muhtıraya rağmen menkulleri teslim almaması üzerine icra müdürlüğünce İ.İ.K. 88. maddesi gereğince satış işlemlerine geçildiğini, ancak gerçekleşen ihalede alıcı çıkmadığından menkullerin satışı yapılamadığını, menkuller üzerine konulan hacizler düşmesine kadar geçen 6 aylık sürenin yedieminlik ücreti taraflarınca peşin olarak yatırıldığını, hacizler düştükten sonra menkul mallar üzerinde müvekkilin menfaati kalmamakla müvekkilin yedieminlik ücretinden sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, Davalı şirketin, düşen hacze ve borçluya çıkarılan muhtıraya rağmen yıllar sonra alacaklı olduğu iddiasıyla müvekkil şirket aleyhinde icra takibine girişmesi kötü niyetli olduğunu, yediemin ücretinden müvekkil şirketin sorumlu olduğu iddiasını kabul etmemekle birlikte, kabul anlamına gelmemek üzere davalı tarafça başlatılan icra takibinde talep edilen 17.034,00.TL alacak miktarı da fahiş ve yasal miktarın çok çok üzerindedir. Mahcuzların değeri 13.350,00.TL olup tebliğe göre depo ücreti muhammen değerin % 30 nu geçemeyeceğinden 8.800,00.TL için (% 30) 2.640,00.TL; bakiye 4.550,00.TL için ise (% 15) 682,50.TL ve toplamda 3.322,50.TL olduğunu, kaldı ki anılan maddenin birinci cümlesi uyarınca depo ücreti, muhammen değerin % 30 nu da geçemeyeceğinden ve bu da 4.005,00.TL na tekabül ettiğinden, tutanakta 6 aylığı 4.806,00.TL olarak belirlenen yedieminlik ücreti de hatalı olarak hesaplandığını, yedieminliğe konu menkullerin haczedildiği Antalya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası; Kiralanan Gayrimenkullerin İlamsız Tahliyesine ilişkin ilamsız takip olup … tarihinde tahliye işlemi gerçekleşmiş olmakla borçlunun tahliyesi ile müvekkil şirketin takipteki haklılığı kanıtlandığını, iş bu dava konusunda da tahliye takibinde borçlunun tahliye edilmesi ile müvekkilin haklılığının ortaya çıkması, yedieminin yasal haklarını kullanmayarak malların değerini çok aşan yedieminlik ücretine sebep olmuş olması ve borçlunun kendisine tebliğ edilen muhtıraya rağmen muhafaza altındaki menkulleri teslim almaması nedenleri ve yargıtay hukuk genel kurulu kararı karşısında bakiye yedieminlik ücretinin müvekkilden tahsili yoluna gidilmesi hukuka aykırı olup davamızın kabulü ile müvekkil hakkında başlatılan icra takibin iptali gerektiğini, Davada haklı çıkma ihtimalimiz ve borçlu olmadığımız parayı alacaklı görünen tarafa ödeme riskimiz göz önünde bulundurularak İ.İ.K. 72. maddesi gereği, icra takibinin durdurulmasına yönelik tedbir talep ettiklerini, Mahkemenizce takibin durdurulmasına ilişkin tedbir talebimizin kabul edilmemesi halinde İ.İ.K. m.72/3 gereği borçlu, gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebileceğinden alacak miktarını ve bu miktarın yüzde onbeşi oranında göstereceğimiz teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, kötü niyetli olarak müvekkilimiz şirket hakkında icra takibine geçilmesi nedeniyle davalının takip ve dava konusu miktarın % 20 si oranında kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket tarafından yapılmış olan haciz işlemi sonrasında haczedilmiş olan malların müvekkil şirkete ait yediemin deposunda muhafaza altında tutulması ve hacizli malların icra müdürlüğünce satılmaması ve malların da borçluya teslim edilmemiş olması nedeniyle üçüncü kişi konumunda olan ve tacir olan müvekkil şirketin malların muhafaza altında tutulmaya devam edilmesi sebebiyle doğan yedieminlik ücretinin talebi hususunda başlatmış olduğumuz icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğumuz yönündeki iddiları kabul etmediklerini, Haczedilen malların muhafaza ücretinin ilk 6 aylık kısmı alacaklı taraftan peşin olarak alınır. Burada ilk 6 aylık ücretin peşin istenmesinin temel sebebi taşınır haczinde satış işlemlerine başlanılmadığı taktirde haczin bu sürenin sonunda düşmesinden kaynaklandığını, yoksa 6 aylık süre sonunda malların satılmaması ya da yedieminden teslim alınmaması durumunda işleyecek olan yedieminlik ücretinden alacaklı taraf sorumlu olmaya devam ettiğini, ancak alacaklı tarafın takipte haklı çıkması durumunda alacaklı ödemiş olduğu yedieminlik ücretini borçludan almaya hak kazanacağını, malların haczedilmesi ile malların yediemine bırakılması esnasında düzenlenen haciz teslim tutanağı alacaklı ile yediemin arasında kurulmuş olan bir sözleşme niteliğinde olduğunu, bu sözleşme ile alacaklı malların muhafaza müddetince işleyecek olan depo ücretini ödemeyi üstlendiğini, yapmış oldukları icra takibinde de bu ilişkiye dayanılarak tarafımızca haklı olarak yedieminlik ücreti talebinde bulunulduğunu, davacı tarafın , icra dosyasında kendi borçlusunun kusurlu olduğunu ileri sürmesi davacı ile kendi borçlusu arasında bir iç ilişki meselesi olduğunu, Davacı tarafın müvekkilime ödeme yapmak zorunda kalması durumunda davacı taraf bunu kendi borçlusundan talep edebilme hakkına sahip olacağını, dolayısı ile malların tacir olan müvekkil şirkete teslim ile davacı taraf yükümlülük altına girdiğini, müvekkil şirketin asıl muhatabı davacı taraf olduğunu, hacizli malların müvekkil şirketten teslim alınmamsında müvekkilin her hangi bir kusuru bulunmadığını, burada malların teslimi hususunda harekete geçmekle yükümlü olan taraf alacaklı konumunda olan davacı şirket olduğunu, ayrıca haczedilmiş olan malların kıymet takdir değeri 13.350,00 TL değil 26.700,00 TL’dir. Yapılmış olan hesaplamada da malların değeri ve ilgili tebliğ hükümleri dikkate alınarak hesaplama yapıldığını, davanın reddi ile davacı tarafça yatırılmış olan teminatın İİK. 72. Maddesi uyarınca müvekkil şirkete tazminat olarak ödenmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların tüm delilleri toplanmış, icra dosyası getirtilmiş, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş ve rapor alınmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; (icra dosyasının eksi nosu …) davacı tarafından 47.000,00.-TL asıl alacak 4.274,98.-TL faiz 8.460,00.-TL KDV olmak üzere toplam 59.734,98.-TL toplam alacağın tahsili için girişilmiş icra takibi olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarihli … ek raporunda sonuç olarak; mahcuz malların takdir edilen toplam muhammen değerinin 13.350,00.-TL olduğunu, haciz tutanağı söz konusu mahcuzlar için muhammen değerinin binde 2 oranında günlük yedieminlik ücreti kararlaştırıldığı dikkate alındığında, 13.350,00.-TL x0,2= 26,70.-TL 310 gün x26,70=8.517,30 Tl olduğunu, bu tutardan davacının ödediği 4.806,00.- TL mahsup edildiğinde bakiye 3.711,30.-TL olduğunun sonucuna varmıştır.
Eldeki dava yedieminlik ücreti nedeni ile borçlu olunmadığının tespitine ilşkindir.
İİK 88/5 maddesi “İcra dairesi, depo ve garajlarda ve yediemin olarak kendisine haczedilen malın bırakılmış olduğu üçüncü kişilerde saklanıp da hukuken artık muhafazasına gerek kalmayan malı, vereceği uygun süre içinde geri almasını ilgililere resen bildirir. Verilen süre içinde eşya geri alınmazsa, icra müdürü icra mahkemesinin kararı ile taşınır mal satışlarına ilişkin hükümler uyarınca bunları satar. Elde edilen miktardan muhafaza ve satış giderleri ödenir. Artan miktar 9 uncu madde hükmüne göre muhafaza olunur. Bu konuda ortaya çıkan ihtilaflar icra mahkemesi tarafından basit yargılama usulüne göre çözülür.” hükmünü içermektedir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde yasaya ve oluşa uygun hüküm kurmaya ve denetlemeye elverişli … tarihli … ek rapor doğrultusunda haciz tutanağına istinaden mahcuzların muhammen değerinin binde 2 oranında günlük yedieminlik ücreti üzerinden muhafaza tarihi olan … den … tarihine kadar geçen … gün için hesaplanan değerden davacının ödediği bedelin düşürülmesi sonucu bulunan 3.711,30.-TL den davacının sorumlu olmadığı ,takipte arta kalan miktar itibariyle davacının sorumlu olduğu kanaatiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine ve alacağın likit olmayışı gözetilerek şartları oluşmayan kötü niyet ve icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE;
Davacının Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 3.711,30.-TL asıl borçtan sorumlu olduğunun, arta kalan miktar itibari ile borcunun olmadığının tespitine,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet ve icra inkar tazminatı taleplerinin reddine,
3-Alınması gerekli 253,51- TL harçtan peşin alınan 290,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 37,39.-TL harcın DAVALIDAN TAHSİLİNE,
4-Bu dava nedeniyle davacı tarafından yapılan 324,40.-TL ilk dava gideri, 436,00.-TL tebliğat, yazışma ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 760,04- TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 419,40.-TL’sinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, BAKİYESİNİN DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
5- Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.- TL nispi vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2018

Katip …
E İmza

Hakim …
E İmza