Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/364 E. 2019/282 K. 25.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/364
KARAR NO : 2019/282
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/05/2016
KARAR TARİHİ : 25/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı adına kayıtlı … … … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde trafik sigortalı iken …/…/… tarihinde trafik kazasına karıştığını kaza anında araç yolcusu olan …’a …/…/… tarihinde 55.971,00 TL maluliyet tazminatı ödendiğini, ödenen tazminatın rücuen davalıdan … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası ile talep edildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete rücu edilebilmesi için sürücünün münhasıran alkol etkisi ile bu kazayı yapmış olması gerektiğini, tespit edilen alkol oranının tek başına rücu sebebi olmadığını, …’da ikamet eden sürücünün aniden daralan yolda bu kazayı alkolsüz olsa da yapmasının mümkün olduğunu, kazanın meydana geldiği yerde trafik işaretlerinin yetersiz olduğunu, ani viraj ve alt geçide gelindiğinde yolun aniden daralması nedeniyle pek çok kazanın meydana geldiğini, …un maluliyet oranını Adli Tıp tarafından tespitinin, olaydaki tazminat hesabında müterafik kusur ve hatır taşıması indirimlerinin yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak dava konusu olaya ilişkin hasar dosyası ve araca ilişkin kasko poliçesi suretleri ve …Başsavcılığının …/… soruşturması sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir.
Mahkememizce kusura ilişkin olarak trafik bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi … … …/…/… havale tarihli raporunda özetle; “..plakalı araç sürücüsü …2918 sayılı K.Y.T.K’nun 84 maddesinde yer alan sürücü kusurlarından 47/1-d dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanmak ve trafik güvenliği ile ilgili zorunluluklara uymamak ve 52/1-a araçların hızını kavşaklara tünellere yaklaşırken azaltmamak kuralını ihlalle %100 kusurlu olduğu…”şeklinde rapor ve tespit edilmiştir.
Mahkememizce dosyanın sigorta hukukçusuna ve Nöroloji Uzmanına tevdi edilerek rapor aldırılmasına karar verilmiş, Nöroloji uzmanı bilirkişi … … ve sigorta hukukçusu …../… havale tarihli raporunda özetle; “…kaza esnasında 1,47 promil oranında alkollü olarak tespit edilen sürücü …’ın bu kazayı salt alkol etkisi altında yapmış olduğuna, Motorlu Kara taşıtları ZMMS Genel Şartlarının B.4/6 maddesi gereğince, davacı sigorta şirketi tarafından 3. Kişilere ödenmesi gerekli gerçek zarar tutarının poliçede sigorta ettirilen olarak yer alan davalıdan rücuen talep edebileceği…” şeklinde rapor ve tespit edilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE:Dava, ZMMS sözleşmesine, trafik sigortalı aracın sürücüsünün kazayı münhasıran alkolün etkisi altında yapmış olması sebebine dayanarak sigortalı aleyhine açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
2918 Sayılı Kanunun 85/1. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” aynı maddenin son fıkrasında da “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemeleri mevcuttur.
2918 Sayılı Kanunun 48. maddesinde; “Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır.”
Aynı Kanun 95/2. maddesinde de ; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” düzenlemeleri mevcuttur.
ZMMS poliçe genel şartlarının ZARAR GÖRENLERİN HAKLARININ SAKLI TUTULMASI VE SİGORTACININ SİGORTALIYA RÜCU HAKKI düzenleyen B4.maddesinin c bendinde ; “Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,”; “Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,” da sigortacı tarafından ödenen bedelin sigortalıya rücu edilebileceği belirtilmiştir.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 18/02/2013 tarih 2012/16515 Esas 2013/1731 Karar sayılı emsal içtihatında; “…Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurlarında olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağı ilkesi benimsenmektedir. (YHGK 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840; YHGK 7.4.2004 gün ve 2004/11-257-212; YHGK 2.3.2005 gün ve 2005/11-81-18; YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713 sayılı ilamları)…” şeklinde belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporları doğrultusunda yapılan değerlendirmede: nöroloji uzmanı ve trafik bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda dava dışı sürücünün kazayı münhasıran alkolün etkisi ile yaptığı tespit edildiğinden poliçe limiti dahilinde ödemede bulunan davacı sigorta şirketi yönünden rücuen tazminata ilişkin davalı sigortalıya karşı yasal koşulların oluştuğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne ve yasal unsurları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Buna göre davalının … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasındaki asıl alacağa İTİRAZININ İPTALİ İLE, takibin asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2-Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 3.823,37 TL nispi harçtan peşin alınan 668,68 TL ile icrada alınan 287,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.867,52TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafça yapılan ilk dava masrafı, davetiye, müzekkere ve bilirkişi giderinden ibaret toplam 1.321,20 TL yargılama giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 6.506,81 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7- Mahkememiz dosyası kesinleştiğinde dosya arasında bulunan icra dosyasının İADESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/04/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza