Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/315 E. 2018/26 K. 16.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/315 Esas
KARAR NO : 2018/26

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 20/09/2011
KARAR TARİHİ : 16/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Antalya ….Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketten alacaklı olduğunu ve aleyhine Antalya …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi yaptığını, borçlu şirketin haczi kabil malının bulunamadığını, yapılan araştırmada borçlu şirketin … ili … ilçesi … Mahallesinde bulunan … ada … parselde kayıtlı arsada kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmak üzere anlaştığını, bu sözleşmeye göre borçlu şirkete … Blok … nolu bağımsız bölümün düştüğünü, bu bağımsız bölümün şirket adına tapudan devir edilmeden diğer davalı şirket yöneticisi … ‘ın bu bağımsız bölümü arsa sahibinden alıp kendi adına tapuya işlettiğini, daha sonra da bu bağımsız bölümü başka bir kişiye devir ettiğini satışlar sırasında devir bedellerinin çok düşük gösterildiğini, bu devir nedeniyle icra borçlusu davalı şirketin …’dan alacağı olduğunu icra dosyasında …’a haciz müzekkeresi gönderildiğini ancak ödemede bulunmadığını, …’ın bu işlemlerinden dolayı sorumluluğunun söz konusu olduğunu, bu nedenlerle İİK 270 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline karar verilmesini yine fazlaya ilişkin haklarının saklı kalaraka … TL nin …’tan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Antalya ….Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu cevap dilekçeside özetle; davanın haksız ve yersiz açıldığını, şirket içi olaylar olduğunu, vekalet ücretinden kaynaklı olarak şirketi zor durumda bırakmak amacıyla dava açıldığını halbuki vekalet ücretine konu olan Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında karar verilmeden …’ın devir yaptığını davacının şikayeti üzerine Antalya …. İcra Ceza Mahkemesince beraat kararı verildiğini, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
Antalya ….Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı dosyasında TTK 553.maddesi dikkate alındığında şirket müdürlerinin şirket alacaklılarına karşı sorumluluğu söz konusu olup, davalı şirket yetkilisi …’ın icra borçlusu şirkete düşecek daireyi devralıp üçüncü kişilere derettiğinden alacaklı ve şirketi zarara uğrattığı iddiasında bulunulduğundan bu tür davalara bakma görevinin Ticaret Mahkemesinin görev alanına girdiğinden görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosya bilirkişiler hukukçu … ve mali müşavir …’e tevdi edilerek …havale tarihli raporlarında; “… Davanın davacısının Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyadan kaynaklanan vekalet alacağı olduğu, alacağın mevcut olduğu, şirketten talep edilebileceği, TTK.m.553 gereğince diğer davalı şirket yetkilisinin bu borçtan sorumlu olduğu ancak böyle bir sorumluluk için TTK.556 gereğince şirketin iflas kararının alınması gerektiği bu sebeple davalı müdüre karşı iş bu davanın ileri sürülmesinin mümkün olmadığı…” kanaatine varılmıştır.
Dava; TTK’nın 553/1. Maddesi gereğince açılan şirket yöneticilerinin şahsi sorumluluk davasıdır.
Limited şirket sermaye ortaklığı olup sermaye koyma borcunu ödeyen ortakların şirket ve şirketin alacaklarına karşı herhangi bir sorumlulukları bulunmamaktadır.
Şirket borcundan dolayı yöneticilerin sorumluluğu ise 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 549-553 maddelerinde düzenlenmiştir. TTK 553. Maddeye göre kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülükleri kusurları ile ihlal ettikleri takdirde kusurlarının bulunmadığını ispatlamadıkça hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar.
TTK 555.Maddede, şirketin uğradığı zararın tazminini şirket veya bir pay sahibinin zararın şirkete ödenmek suretiyle talep edebilecekleri düzenlenmiştir.
TTK 556.Maddede ise şirketin iflas etmesi halinde alacaklıların şirketi zararının şirkete ödenmesini isteme hakkına sahip oldukları düzenlenmiştir.
Buna göre; 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununda 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunundan farklı düzenleme yapılmıştır.
Şirket alacaklarının yöneticilerin şirketi zarara uğratmaları nedeniyle yöneticilerin sorumluluğu yönünde dava açabilmeleri için şirketin iflas etmi olması gerekmektedir. Aksi takdirde alacaklıların şirket yöneticilerine yönelik dava açmaları mümkün değildir. Kanun koyucu, iflas etmemiş olması durumunda şirket dışında bulunan alacaklıların daa açmasında bir menfaat görmemiştir. Alacaklının alacağını şirketi takip etmek suretiyle tahsil etme imkanı var iken şirket yöneticisine sorumluluk davası açması yeni düzenleme ile yerinde bulunmamaktadır. Ancak şirketin iflası halinde bu hak şirket alacaklılarına tanınmaktadır. Bu sebeple alacaklıların şirket yöneticilerine sorumluluk davası açabilmesi şirketin iflas etmiş olması haline bağlanmıştır. Dolayısıyla alacaklının, şirket yöneticilerine karşı aktif husumet yöneltebilmesi için, şirketin iflas etmiş olması bir dava şartıdır. Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin … esas, … karar sayılı ilamında da aynı görüş benimsenmiştir.
Mevcut davada da ; şirket hakkında yapılan icra takiplerinin kesinleşmesine rağmen haczi kabil mal bulunmadığı, borca battığı ileri sürülmekle birlikte iflasına karar verilmemiş olduğu görülmüştür.
Açıklanan yasal düzenlemeler uyarınca eldeki davanın dinlenebilmesi için dava dışı şirketin iflasının dava şartı olduğu, 6100 Sayılı HMK’NIN 115. Maddesine göre mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırıp dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin olarak alınan 148,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 112,60 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davalı kendini bir vekille temsil ettirmediğiden vekalet ücreti verilmesine YER OLMADIĞINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacının üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/01/2018

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu evrak 5070 kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.