Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/295 E. 2018/244 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/295 Esas
KARAR NO : 2018/244
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/10/2015
KARAR TARİHİ : 20/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde, müvekkilinin başka iki bayan ile birlikte, … tarihinde, …’ın sevk ve idaresinde olan … plakalı traktörün römork kısmında oturmak suretiyle bahçeden elma toplamak için gitmiş oldukları yerden eve dönüş yolunda iken … Köyü beldesinde seyir halinde iken çoban davalı …’nun koyunlarını aniden yola çıkarması sonucu sürücü …’ın diğer davalıya çarpmamak için direksiyonu kırması üzerine aracın … deresine düşmesi sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, olayla ilgili … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyası üzerinden yürütülen kovuşturmada davalı …’nun asli kusurlu olduğu kanaatine varılarak mahkumiyetine karar verildiğini, müvekkilinin … Hastanesinden alınan raporda %8 oranında malul duruma düştüğünün belirlendiğini, bu sebeplerle maddi tazminat talebinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, manevi tazminat talebinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, müvekkili kurumun adresinin …’da olması sebebiyle yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, kazaya karışan traktörün kaza tarihi itibariyle geçerli bir zorunlu trafik poliçesinin bulunup bulunmadığı motor ve şase numarasının da belirtilmek suretiyle Sigorta Bilgi Merkezinden sorularak araştırılması gerektiğini, eğer traktörün kaza tarihi itibariyle geçerli bir ZMMS si yok ise müvekkil kurumun sorumluluğunun kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe limitinin 225.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davacı tarafa müvekkil kurum tarafından 4.183,00 TL diğer davalı … tarafından 800,00 TL ödeme yapıldığını, davacının traktörde yolcu olduğunu, hatır taşıması nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, traktörün yolcu taşımaya uygun bir araç olmadığını, traktörde yolcu olarak bulunan davacının traktör römorkunun içinde seyahat etmediği için müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, müvekkilinin sigorta poliçesi bulunmayan araç sahibinin sebebiyet verdiği bedensel zararlardan sorumlu olduğunu, maluliyet raporunun adli tıp kurumundan alınmasını, bu sebeplerle yetki itirazlarının kabulü ile davanın reddini, husumet itirazının kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde, davalı müvekkil … hakkında alacak ve davanın zaman aşımına uğradığını, kazanın diğer davalının dikkatsizliği sonucu direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana geldiğini, diğer davalı …’nun asli kusurlu olduğunu, davacı tarafın müvekkilinden maddi ve manevi tazminat talebinin kabul edilemez olduğunu, davacı tarafın istemiş olduğu tazminatı müvekkilinin ödemesinin mümkün olmadığını, bu sebeplerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı … Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiş ve mahkememize sunulan … tarihli raporda, bu yaralanma neticesinde şahsın gerek hastane, gerekse hastane dışında yaralarının iyileşmesi için mevcut haliyle olağan yaşamına dönebilmesi için ihtiyaç duyduğu sürenin 3 ay olduğu, sürekli iş göremezlik süresinin 3 ay olduğu, şahısta sürekli iş göremezlik halinin bulunduğu, sürekli iş göremezlik oranının %25,2 oludğu sonucunu belirtir rapor sunulmuştur.
Davacının … ATK’dan alınan … tarihli raporunda, davacının … tarihinde geçirdiği araç içi trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle %24 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, iyileşme süresinin … tarihinden itibaren altı aya kadar uzayabileceğini bildirir rapor sunulmuştur.
Dosya … Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş ve mahkememize sunulmuş olan … tarihli raporda, traktör sürücüsü …’ın %25 …’nun %75 oranında kusurlu olduğunu bildirir rapor sunulmuştur.
Dosya daha sonra aktüerya bilirkişisine tevdii edilmiş ve bilirkişi mahkememize sunmuş olduğu … tarihli raporda, meydana gelen trafik kazası sonucu %24 oranında sürekli ve 6 ay geçici iş gücü kaybına uğrayan davacı …’in geçici iş gücü kaybından kaynaklanan maddi zararının 4.541,71 TL sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan ve davalı sigorta ödemesini aşan maddi zararın 143.195,05 TL, tedavi sürecindeki muhtemel yol, bakım ve refakat giderlerinden kaynaklanna maddi zararın 2.522,70 TL olarak hesaplandığını bildirir rapor sunmuştur.
Davacının davasını ıslah ettiği görülmüştür.
Dava trafik kazası nedeni ile zarar gören tarafından açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının maddi tazminat istemine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
2918 Sayılı Kanunun 90. maddesinde “zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” düzenlemesi mevcuttur.
6098 sayılı TBK 55.maddesinde de, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz…” şeklinde tazminatın belirlenmesine ilişkin esaslar belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri doğrultusunda yapılan değerlendirmede, … tarihinde, davacının yolcu olarak bulunduğu ve davalı sürücü …’ın sevk ve idaresinde olan … plakalı traktörün … Köyü beldesinde seyir halinde iken … davalı …’nun koyunlarını aniden yola çıkarması sonucu sürücü …’ın diğer davalıya çarpmamak için direksiyonu kırması üzerine aracın dereye düşmesi sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazada traktör sürücüsü …’ın %25 davalı …’nun %75 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının %24 oranında sürekli ve 6 ay geçici iş gücü kaybına uğradığı yukarıda tarih ve sayısı belirtilen ATK raporları ile anlaşılmış olduğundan hüküm kurmaya, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli aktüerya bilirkişi raporunda tespit edilen tutar gözetilerek ıslah edilen miktar tutarında maddi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacıların manevi tazminat istemine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
6098 sayılı TBK’nun 56/1. maddesine göre ”Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini gözönünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
Bu durumda uyuşmazlığın talep edilebilecek manevi tazminat miktarı hususunda toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce “Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranlarını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal, ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere manevi tazminat ne bir ceza ve ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Davanın bu alanda gördüğü iş cismani zarara uğrayan kişinin duyduğu manevi acıyı bir dereceye kadar yumuşatmaktan, bozulan manevi dengeyi onarıp düzeltmekten, bir teselli, bir avunma ve ruhu tatmin aracı olmaktan ibarettir. Takdir hakkının söz konusu olduğu bütün hallerde hakim hak ve nesafetle hüküm vermek zorunluluğundadır. Hakimin hak ve nesafetle hüküm vermesi de genel olarak Türk toplumunun sosyal ekonomik ve moral yapısının ve özellikle de tarafların gerçek durumlarının gerektirdiği hak ve adalete uygun sonucu bulması demektir. Bu bakımdan takdir edilecek manevi tazminatın miktarı haksız eylemi özlenir hale getirecek özellikle mağdur için haksız zenginleşecek miktarda olmamalıdır. Manevi tazminat; zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.” ilkeleri doğrultusunda yapılan değerlendirmede, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, kazanın meydana geldiği tarih, olayın oluş şekli, davacının yaralanma derecesi, tarafların kusur oranı ve manevi tazminatın amacı göz önünde bulundurularak, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi hariç diğer davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davacının maddi tazminat talebinin ıslah ile birlikte, kabulüne,
a-31.989,38 TL tazminatın davalı …dan kaza tarihi olan … tarihinden, davalı … Hesabından temerrüt tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Hesabından müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b-112.694,75 TL tazminatın davalı …’dan kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Manevi tazminat davasının kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın … dışındaki davalılardan kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Maddi tazminat talebi yönünden,
4- Alınması gerekli 9.883,37.- TL harçtan peşin alınan 513,42- TL harcın mahsubu ile bakiye 9.369,96.-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 14.324,73 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Manevi tazminat talebi yönünden
7- Alınması gerekli 683,10 TL harçtan peşin alınan 34,16 TL harcın mahsubu ile eksik yatırılan 648,95 TL harcın … dışındaki davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Gereğince hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Bu dava nedeniyle davacı tarafından yapılan ilk dava gideri, tebligat ve posta gideri ile Adli Tıp ücreti ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.833,80 .-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan artan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/03/2018

Katip …
*E-İmzalı

Hakim …
*E-İmzalı