Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/653 E. 2023/558 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/653 Esas
KARAR NO : 2023/558
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 26/09/2023
KARAR TARİHİ : 18/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı alacaklı tarafından, müvekkilinin kardeşine karşı icra takibi başlatıldığını, daha sonra müvekkiline, İİK madde 89 gereğince haciz ihbarnameleri gönderildiğini, müvekkili geçici süreliğine mernis adresini ihbarnamelerin tebliğ edildiği adrese taşıdığından, davaya konu ihbarname haricindeki fiilen tebellüğ edilemediğini, davalı alacaklı, … A.Ş’den müvekkilinin kardeşinin borçlu olduğu dosyaları temlik almış ve bankanın yerine geçtiğini, dosyalardaki alacakların tamamı ipotekle teminat altına altına alındığını, diğer anlatımla alacak, ipotek ile teminat altına alındığını, müvekkiline borçlu kardeş olup aralarında herhangi bir ticari alışveriş ya da borç ilişkisi olduğunu, hayatın olağan akışı içinde de kardeş, anne baba arasında bu derece büyük meblağda bir alacak-borç ilişkisinin mevcut olamayacağını, müvekkilinin mevcut gelir durumu da kardeşi dahil herhangi bir kişiden alacaklı ya da borçlu olmasına müsaade etmekten çok uzak olduğunu talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK 89. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra “Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.” hükmü ile nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir.
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/3568 esas, 2016/6425 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir.”
İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. (Antalya BAM 11 Hukuk Dairesi 2020/71 Esas 2020/680 Karar sayılı ilamı,,2023/1770 E.,2023/1530 Karar sayılı ilamı).
Benzer bir dava dosyasında ( icra takibinin konusunun kambiyo senedi olduğu ); Antalya BAM 11 Hukuk Dairesi 2023/1579 Esas ve 2023/1379 Karar sayılı ilamında; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirtmiştir.
Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. Görev hususu, dava şartlarından olup, mahkemece her aşamada re’sen gözetilir.
Belirtilen nedenlerden dolayı mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin, ANTALYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2. maddesi uyarınca yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekalet hususunun gönderilen görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşme tarihinden veya kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmediği takdirde davanın açılmamış sayılacağı hususunun İHTARINA,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize sunulmak üzere herhangi bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurulmak suretiyle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/10/2023

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı