Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/423 E. 2023/557 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/423 Esas
KARAR NO : 2023/557
DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 20/06/2023
KARAR TARİHİ : 17/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin alacaklı olduğu icra dosyaları olan Antalya … İcra Dairesinin … Esas ve Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyaları ile davalı borçluya iflas ödeme emirleri gönderildiğini ve borçlu tarafından iflas ödeme emirlerine itiraz edilmediğini, takip dosyalarının kesinleştiğini, açılacak dava öncesinde yasal zorunluluk gereğince arabulucuya başvurulduğunu, davalı şirketin müvekkiline ve diğer alacaklılara borcunu ödememek amacıyla iş yerinde bulunan makineleri kaçırma girişiminde bulunduğunu belirterek, davalı borçlunun iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin muamele adresi … Mahallesi … Caddesi No:… …/… olduğunu, bu nedenle mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddi gerekmekte olduğunu, ayrıca zamanaşımı itirazında bulunduklarını, esasa ilişkin olarak da; davacı yanın iddia ve taleplerinin hukuka aykırı olup davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin adresinin belirli olup taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla herhangi bir kasıtlı muamele yapmadığı gibi şirkete ait makineleri kaçırdığı iddiasının da asılsız olduğunu, davacı tarafından icra takiplerinden müvekkili şirketin menkullerine haciz işlenmiş olup yine davacı tarafından iş bu menkullerin satışının gerçekleştirildiğini, hal böyleyken davacının, müvekkili şirketin kasıtlı olarak iş yerinde bulunan makineleri kaçırdığına dair beyanlarını kabul etmediklerini, davacının davaya konu icra takiplerinin kira alacağına ilişkin olup iş bu kira alacağına istinaden davacıya müvekkili şirket tarafından çek verildiğini, iş bu çeke istinaden davacı tarafından Antalya … İcra Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyasından çek şikayeti yapıldığını, çek şikayeti yapılan dosyaya dayanarak müvekkili şirketin yetkilileri tarafından davacı şirketin hesabına düzenli olarak halen ödemeler yapılmakta olduğunu, yine müvekkili şirketin keşideci olduğu çeklerden kaynaklı dava dışı alacaklılar tarafından Antalya … İcra Ceza Mahkemesi … Esas, Antalya … İcra Ceza Mahkemesi … Esas, Antalya … İcra Ceza Mahkemesi … Esas dosyalarından çek şikayetleri yapılmış olup bu dosyalara da müvekkili şirket yetkileri tarafından ödemeler gerçekleştirilmeye devam etmekte olduğunu, müvekkili şirketin ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntılardan dolayı zor günler geçirmiş olup gelinen noktada ticari faaliyetlerine devam edebilmek için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışmakta olduğunu, müvekkili şirketin borca batık olmadığından alacaklı tarafından iflasının istenmesinin hukuka aykırı olup davanın reddi gerektiğini bildirmiştir.
Dava: Antalya … İcra Müdürlüğünün … ve Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarında davalı şirkete gönderilen iflas ödeme emrinin tebliğ edilmiş olmasına rağmen borcun ödenmediğinden bahisle davalı şirketin iflasına karar verilmesi istemlidir.
2004 sayılı İİK’nın 154. Maddesine göre; İflas davaları mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer Ticaret Mahkemesinde açılır. Sözü edilen düzenleme kesin yetkiye ilişkin düzenleme niteliğindedir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; davanın İİK 177. Maddesi uyarınca açılan iflas davası oluşu, iflası istenilen davalı şirketin … kayıtlı olduğu ve muamele merkezinin …’da olduğu, dolayısıyla İİK’nın 154. Maddesindeki kesin yetki kuralı uyarınca davaya bakmakla Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu, HMK’nın 114/1-c bendine göre kesin yetkinin dava şartlarından olduğu, yine HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığının mahkemece resen göz önünde bulundurulacağı gözetilerek, sonuç olarak kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-Harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, İİK 166 maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 günlük süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 17/10/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır