Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/295 E. 2023/535 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/295
KARAR NO : 2023/535
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/05/2023
KARAR TARİHİ : 11/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; … günü …’e ait ve … sevk ve idaresindeki … plakalı araç, … İli … İlçesi … geçidinde, karşı istikamette bulunan bir trafik kazasını izleme üzere yol ortasında durması sonucu, müvekkili …’ın motosikleti ile kaza yapmasına sebep olduğunu, müvekkilinin bu kaza neticesinde malul sakat kaldığını, …’ın dava konusu trafik kazasına durulması yasak bölge de durarak sebebiyet verdiğini, kazaya ilişkin ceza soruşturması Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı … uzlaştırma numarası ile yargılamaya son verildiğini, tarafların uzlaştırma raporunda birbirlerinden şikayetçi olmadıklarını belirttiklerini, taraflar şahsi olarak şikayetlerinden vazgeçtiklerini, … plakalı aracın ZMMS sigorta poliçesi davalı şirketçe yapıldığını, anılan poliçenin kaza tarihi itibariyle sakatlanma ve ölüm tazminatının …-TL olduğunu, müvekkilin kaza neticesi çeşitli yerlerinden ağır şekilde yaralandığını, hastaneden alınan maluliyet raporunda müvekkilinin %… oranında malul kaldığına ilişkin raporun düzenlendiğini, müvekkilinin sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunduğunu, davalı … şirketince müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını bildirerek davanın kabulü ile …-TL daimi iş göremezlik, malullük ve sakatlık tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı olduğundan bahisle maluliyet tazminatı talep ettiğini, davacı taraf ile sigortalı araç sürücüsü ceza dosyasında uzlaştıklarını, yapılan uzlaşma sonucunda dava açma hakkından da feragat ettiğini, CMK 253/19 maddesi uyarınca “uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat etmiş sayılır” maddesinin bulunduğunu, sigortalı davacı taraf ile anlaştığını ve edimlerini yerine getirmiş olduğundan sigortalıya ve müvekkiline davanın açılamayacağını, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu bildirerek aleyhe açılan davanın reddine, davacının davasının ispatı halinde müvekkil şirketin ferilerden sorumlu tutulamayacağını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Davaya konu trafik kazası nedeniyle davacı yanın davalı … şirketinden tazminat talep edip edemeyeceği ve miktarı ile tarafların davaya konu trafik kazasındaki kusur durumları hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde; Müştekinin …, şüphelinin … olduğu, şüpheli hakkında taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan yapılan soruşturma neticesinde, kovuşturma sırasında uzlaşmanın sağlandığı, şüpheli hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
5271 sayılı CMK’nın 253/17. bendinde; “Cumhuriyet savcısı, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak soruşturma dosyasında muhafaza eder.”, CMK’nın 253/19. bendine göre ise; “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38. maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almaktadır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 12/11/2019 tarih 2016/15172 Esas – 2019/10525 Karar sayılı ilamı; ” ….davacının kaza sonucu maddi zararı nedeniyle şüpheli …’ın davacıya …-TL ve elektrikli bisiklet bedeli olarak …-TL ödemesi konusunda tarafların uzlaştıklarına dair … tarihli uzlaştırma raporu düzenlenmiştir. Söz konusu belgede; davacının, süpheli …’ın kendisine elektrikli bisiklet almasını ya da elektrikli bisiklet bedeli olarak …-TL ödemesini, ayrıca uğradığı maddi kayıp nedeniyle …-TL ödenmesini talep ettiği belirtilmekle, tarafların uzlaştırma teklifini kabul etmek suretiyle raporun altını imzaladığı, söz konusu ödemenin yapılmasından sonra ise Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca uzlaşma nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
Somut olayda … tarihli uzlaştırma raporunun incelemesinde; toplamda …-TL maddi tazminatın ödenmesi karşılığında tarafların uzlaştığı, manevi tazminatın uzlaşma konusu yapılmadığı anlaşıldığından, ilam mahiyetinde olan ve aksinin aynı kuvvetteki belge ile ispatlanması gereken uzlaşma raporuna göre maddi tazminat yönünden uzlaşan davacının artık maddi tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır. Tüm bu nedenlerle mahkemece, davacının maddi tazminat davasının reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle kabulüne karar verilmesi hatalı görülmüştür.” şeklindedir.
Tüm dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı yan, her ne kadar davaya konu trafik kazası sebebiyle eldeki maddi tazminat istemli davayı açmışsa da; davaya konu olaya ilişkin Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyasında alınan … Uzlaştırma numaralı, … tarihli uzlaştırma raporunun incelemesinde; tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden herhangi bir talepleri olmadan edimsiz olarak uzlaşıldığı anlaşılmıştır.
5271 sayılı CMK’nın 253/17. bendinde; “Cumhuriyet savcısı, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak soruşturma dosyasında muhafaza eder. ” hükmünün düzenlendiği, CMK’nın 253/19. bendine göre ise; “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almakta olup, anılan Kanun maddesinin 253/19. bendine göre uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Bu yasal düzenleme ışığında da uzlaşma tutanağı düzenlenmekle davacının tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır. Uzlaşma tutanağı da ilam mahiyetinde olacağından aksinin aynı kuvvetteki belge ile ispatlanması gerekir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2021/12707 Esas ve 2022/7885 Karar sayılı ilamı da aynı yöndedir.)
Yukarıdaki düzenlemeler ve somut olayın değerlendirilmesinde; … tarihli uzlaşma tutanağı incelendiğinde; maddi ve manevi tazminat davası açmayacaklarını kabul ve taahhüt ederek, fazlaya ilişkin hakkı ya da sigorta şirketine başvuru hakkı saklı tutulmadan edimsiz olarak uzlaşmanın sağlandığı, bu sebeple davaya konu kazayla ilgili olarak Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma sayılı dosyasında … tarihli kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının maddi ve manevi tazminat talebi olmaksızın dava dışı sürücü ile uzlaşmış olması, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan uzlaşmanın usulüne uygun olması, uzlaşmanın anlam ve sonuçlarının uzlaşma teklif formu ile usulünce davacıya açıklanması, davacının da bunu okuyup imzalayarak kabul etmesi, karşısında davalı … şirketi hakkında da tazminat davası açamayacağı, uzlaşma raporu ilam mahiyetinde olduğundan ve uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağından açılan davanın reddine karar karar vermek gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda açıklanacağı üzere;
1-Ceza kovuşturması sırasında uzlaşma nedeniyle davanın REDDİNE;
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan …-TL’nin, peşin alınan …-TL harçtan mahsubu ile eksik harç olan …-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği ‭davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalının yokluğunda, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri … TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/10/2023

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)