Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/129 E. 2023/544 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/129 Esas
KARAR NO : 2023/544
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 26/10/2022
KARAR TARİHİ : 12/10/2023

Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve … E. … K. sayılı görevsizlik kararı üzerine Mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına tevzi edilen dava dosyasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Mahallesi … Sok. No:… … …/… …/… adresinde bulunan işyerinde … tarihli kira sözleşmesi gereği kiracı olarak … dükkanı işlettiğini, … tarihinde müvekkilinin iş yerinde bulunmadığı bir zaman diliminde kaçak bağlantıyı gösterir herhangi bir somut delile dayanmaksızın, hiç bir usulü işleme uyulmaksızın, müvekkiline ait olan abonelikten kaçak elektrik kullanıldığı tespitiyle tutanak tutularak, elektriğini kesme tehdidi altında müvekkiline imzalatıldığını, müvekkilinin ceza tutanağı ile hakkında icra takibi açılacağı için fatura edilen ceza miktarını … tarihinde banka havalesi ile ödeme yoluna gittiğini, daha sonra usulsüz kesilen faturaya karşı itiraz talebinde bulunduğunu ve … Şirketi tarafından ilgili itirazına istinaden olumsuz sonuç aldığını, müvekkilinin binada sık sık meydana gelen elektrik arızaları için her defasında 186’yı arayıp arıza kaydı oluşturduğunu, tutanağın tutulduğu gün apartmandaki iki aboneye daha kaçak elektrik tespit tutanağı tutulduğunu, hatta tekel bayii sahibi olan abonenin elektrik panosuyla oynadığını ve kaçak elektrik bağlantısı yaptığını müvekkiline şifahen beyan ettiğini belirterek müvekkiline yüklenen para cezasının iptali ile ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talep ettiği alacak kalemlerinin zamanaşımına uğradığını, … tarihinde ilgili adrese gidildiğini, panoda yapılan kontrolde bara kısmında fazladan bir kablo görülmesi nedeniyle detaylı kontrol yapıldığını ve baradan çıkan ayrı hattın kahverengi ve mavi kablo ile topraklama kablosuna bağlanarak sayaçtan geçmeden aboneye ait … bölümü beslediğinin tespit edildiğini, tutanağa yanlışlıkla başka bir hizmet numarası yazıldığını fakat bu durumun kaçak kullanım durumunu değiştirmediğini, …’ın tutanakta imzasının bulunduğunu, mevzuat hükümlerine göre kaçak tespiti ve tespit sürecinin usulüne uygun bir şekilde yerine getirildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile; “Dosyanın incelenmesinde mevcut bilgi ve belgelerden anlaşılacağı üzere dava konusu abonelik ticarethane aboneliğine ilişkin olduğundan uyuşmazlık; ticari mahiyette olup, davanın çözümü Asliye Ticaret Mahkemesinin görevi içerisindedir. Bu haliyle görev kamu düzenine ilişkin olduğundan Asliye Ticaret Mahkemesi’ne görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosya Mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava; haksız olarak kesildiği iddia edilen kaçak elektrik kullanımından kaynaklı faturaya dayalı olarak ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin istirdat davasıdır.
Mahkememizce davacının tacir olup olmadığı hususunda araştırma yapmak üzere Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’na, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odası’na, Antalya Vergi Dairesine müzekkere yazılmış, gelen müzekkere cevapları dosya arasına alınmıştır.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Sayılı HMK’nın 114/c maddesi uyarınca mahkemelerin görevi dava şartı olup, 115. maddesi uyarınca mahkeme dava şartlarının varlığını res’en araştırmakla yükümlüdür.
6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 3. maddesinde, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlemesi getirilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 11. Maddesinde; “Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir.”, 12. maddesine göre “Bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimseye tacir denir.” Aynı Kanunun 15.maddesinde de; “İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11’inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır” düzenlemesi bulunmaktadır.
5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 3’üncü maddesinde, Esnaf ve sanatkâr, ister gezici ister sabit bir mekânda bulunsun, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usûlde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tâbi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseler olarak ifade edilmiştir.
19.02.1986 tarih ve 19024 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 25.01.1986 tarihli Bakanlar Kurulu Kararına göre; Vergi Usûl Kanununa istinaden birinci sınıf tacir sayılan ve bilanço esasına göre defter tutanlar ile işletme hesabına göre defter tutan ve birinci madde de belirtilenlerin dışında kalanların tacir ve sanayici sayılmaları kararlaştırılmıştır.
Vergi Usûl Kanununun 177. maddesinde “Birinci Sınıf Tüccarlar” sayılmış olup bu maddedeki birinci sınıf tacirlerle ilgili şartları taşımayanlar ise ikinci sınıf tacir sayılırlar. İkinci sınıf tacirler ise ticari işletme hesabına göre defter tutarlar.
Bir hukukî işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlar ile bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukukî işlemin veya fiilin olması gerekir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava haksız olarak kesildiği iddia edilen kaçak elektrik kullanımından kaynaklı faturaya dayalı olarak ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin istirdat davası olup ticaret sicil kayıtlarında davacının tacir kaydının bulunmadığı, dosya kapsamına alınan müzekkere cevaplarına göre davacı yanın esnaf kaydının bulunduğu ve işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, davacının tacir olduğuna dair dosyada başkaca herhangi bir delilin de mevcut olmadığı, davalı taraf tacir olsa dahi davacı yanın tacir olmadığı, yine bu davanın TTK’nın 4. maddesinde sayılan dava türleri arasında yer almadığından mutlak ticari dava olarak da nitelendirilemeyeceği, görev ile ilgili düzenleme kamu düzenine ilişkin olup taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği, HMK’nın 114. maddesi uyarınca görev hususunun dava şartı niteliğinde olduğu nazara alınarak Mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı, dava konusu uyuşmazlığın çözüm yerinin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, dosya mahkememize Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararı ile geldiğinden ve bu haliyle her iki mahkeme arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın ilgili Antalya Bölge Adliye Mahkemesi Dairesi’ne gönderilmesine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren süresi içerisinde başvurulması halinde dava dosyasının görevli ve yetkili ANTALYA … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2. maddesi uyarınca yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekalet hususunun gönderilen görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşme tarihinden veya kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmediği takdirde davanın açılmamış sayılacağı hususunun İHTARINA,
4-Aynı konuda Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararı ile dosya Mahkememize geldiğinden ve bu haliyle her iki Mahkeme arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın ilgili ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ DAİRESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize sunulmak üzere herhangi bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurulmak suretiyle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza