Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/639 E. 2023/371 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/639
KARAR NO : 2023/371
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ : 15/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … ilçesinde … bayisi olduğunu, davalının ise … olan bir tacir olduğunu, müvekkili ile davalı arasında …-… ve … yılları arasında telefon tamiratı konusunda sözlü olarak anlaştıklarını, çalıştıkları dönem içerisinde müvekkilinin teminaten miktar belirtilmeksizin boş senede imza atarak davalıya teslim ettiğini, müvekkilinin geçen zaman içerisinde senetleri geri almayı unuttuğunu, davalının güven ilişkisini suistimal ederek boş senetleri doldurmak suretiyle Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında takibe koyduğunu, ödeme emrinin müvekkili yurt dışında iken TK 21. maddesine göre tebliğ edildiğini, müvekkilinin sonradan takipten haberdar olduğunu, müvekkilinin senedin tanzim edildiği tarih olan … yılında …’da yaşadığını, senedin gerçeği yansıtmadığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında yapılan takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının somut gerçeklikten uzak olduğunu, dava konusu bononun illeten mücerret olduğunun açık olduğunu, davacı tarafın ilgili bonoya ilişkin ödeme yaptığını ispat etmesi gerektiğini, senet üzerinde teminat senedi olduğuna dair bir ibare olmadığını, teminat senedi olduğuna dair bir sözleşme de olmadığını, davacının imzanın açığa atıldığı iddiasını kabul etmemekle davacının adresinin senedin düzenleme tarihinde mevcut ikametgah adresi olmayışının da dava konusuyla bağdaşmamakta olduğunu, bonodaki asıl kurucu unsurun imza olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; kambiyo senedinden kaynaklı icra takibinden sonra açılan bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit davası niteliğindedir.
Mahkememizce tarafların gösterdikleri deliller usulünce toplanmış, Antalya C. Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasının ve Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının birer sureti celp edilmiş, …’ndan davacı ve davalının son … yıla ait yurda giriş-çıkış kayıtları getirtilerek incelenmiştir.
Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasının incelenmesinden; davalı alacaklı … tarafından davacı borçlu … aleyhine … tanzim … vade tarihli …-TL bedelli senede istinaden toplam …-TL alacak için ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya … tarihinde tebliğ edildiği, haciz işlemlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Antalya C. Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinden; müşteki … tarafından yapılan şikayet üzerine şüpheli … hakkında işbu davanın konusu olan senede ilişkin resmi belgede sahtecilik ve açığa imzanın kötüye kullanılması suçlarından yürütülen soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, işbu karara müşteki tarafından itiraz edildiği, Antalya … Sulh Ceza Hakimliği’nce … tarihinde itirazın reddine karar verilerek takipsizlik kararının kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından davacı aleyhine … tanzim … vade tarihli …-TL bedelli bonoya dayalı olarak Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile toplam …-TL alacak için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, davacı tarafından işbu icra takibine konu bononun teminat senedi olarak verildiği ve açığa atılan imzanın kötüye kullanıldığı iddiasıyla eldeki menfi tespit istemli davanın açıldığı, davacının davalı ile aralarında …-… yılları arasında telefon tamiratı konusunda sözlü olarak anlaşma yapıldığını, çalıştıkları dönem içerisinde teminaten miktar belirtilmeksizin boş senede imza atarak davalıya teslim ettiğini, geçen zaman içerisinde senedi geri almayı unuttuğunu, davalının güven ilişkisini suistimal ederek boş senedi doldurmak suretiyle Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında takibe koyduğunu, senet üzerindeki yazıların kendisine ait olmadığını iddia ettiği, davalı tarafın ise işbu iddiaları kabul etmeyerek dava konusu senedin bono vasfında olup sebepten mücerret olduğunu, senet üzerinde teminat senedi olduğuna dair bir ibare olmadığını, teminat senedi olduğuna dair bir sözleşmenin de olmadığını beyanla davanın reddini savunduğu anlaşılmıştır.
Dava; icra takibinde sonra açılan menfi tespit davası niteliğinde olup, davacı taraf takibe konu bononun teminat senedi olduğu ve açığa atılan imzanın kötüye kullanıldığı iddiası ile borçlu olmadığını iddia etmektedir. Öncelikle davacı senedin teminat senedi olarak verildiğini iddia etmekte ise de senedin üzerinde teminat senedi olarak verildiğine dair herhangi bir ibarenin mevcut olmadığı, davacı tarafça davalıya teminat senedi verildiğine dair taraflar arasında yapılmış bir sözleşmenin de dosyaya sunulmadığı, Antalya C. Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasında müşteki … tarafından yapılan şikayet üzerine şüpheli … hakkında işbu davanın konusu olan senede ilişkin resmi belgede sahtecilik ve açığa imzanın kötüye kullanılması suçlarından yürütülen soruşturma sonucunda davalı … hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, işbu karara davacı tarafından itiraz edildiği, itirazın reddine karar verilerek takipsizlik kararının kesinleştiği, dava ve takip konusu senet bono vasfında olup senet üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunun davacı tarafın da kabulünde olduğu, davacı tarafça senet üzerinde yer alan yazıların davacı tarafından yazılmadığı iddia edilmekte olup senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının ancak yazılı delille ispat edilebileceği, davaya ve takibe konu senedin kambiyo senedi vasfında olması nedeniyle sebepten mücerret olduğu, davacının açıkça yemin deliline de dayanmadığı, ispat yükü üzerinde olan davacı tarafça senedin teminat senedi olarak verildiği ve açığa atılan imzanın kötüye kullanıldığı iddiasının usulünce ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce davacı tarafın ihtiyati tedbir talebi reddedilmiş olduğundan İİK’nın 72/4. maddesi gereğince davalı lehine icra tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu ve Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken …-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan …-TL harçtan mahsubu ile bakiye …-TL HARCIN KARAR KESİNLEŞTİĞİNDE VE TALEP HALİNDE DAVACIYA İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince …-TL NİSPİ VEKALET ÜCRETİNİN DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflarca Mahkememiz veznesine depo edilen ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize sunulmak üzere herhangi bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurulmak suretiyle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2023

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)