Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/57 E. 2022/134 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/57 Esas
KARAR NO : 2022/134
DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ltd. Şti. ticaret ünvanı ve … /… işletme adı ile 10 yılı aşkın bir süre ile ticari faaliyet gösteren şirketin 26.04.2021 tarihinde … yevmiye numaralı işlemi ile müvekkile ait hisselerin …’a devredildiğini, müvekkilinin anlaşma gereği olan tüm edimleri yerine getirdiğini, ancak … tarafından taahhüt edilen edimlerini hiçbir surette yerine getirmediğini, müvekkilinin hiç ödeme alamadığını, davalı tarafından kira sözleşmesi devralınmadığından kira bedelinden de müvekkilinin sorumlu tutulduğunu, devir bedelinin müvekkile ödenmediğinden Antalya … Noterliği … tarih ve … yevmiye numarası ile ihtar gönderildiğini, ancak davalı tarafın ihtara cevap vermediğini, bunun üzerine davalı hakkında Antalya İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile müvekkilinin takip başlattığını, davalının borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, bunun mümkün olmaması halinde devre konu şirket hisse bedelinin tespiti ile borçlunun söz konusu bedeli ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
19/12/2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 7155 sayılı “Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun” ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/a maddesi eklenmiştir. Yeni düzenleme uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 5.maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir:
“3.Dava şartı olarak arabuluculuk
Madde 5/A-(1) Bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren 6 hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla 2 hafta uzatılabilir.
Madde 21 – 6102 sayılı kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
Geçici Madde 12- (1) Bu kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle ilk derece mahkemeleri ve Bölge Adliye Mahkemeleri ile Yargıtay’da görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.
Madde 23 – 6325 sayılı kanuna dördüncü bölümden sonra gelmek üzere ‘Dava Şartı Olarak Arabuluculuk’ başlığıyla beşinci bölüm ve aşağıdaki madde eklenmiş, diğer bölümler buna göre teselsül ettirilmiştir:
“Dava Şartı Olarak Arabuluculuk”
Madde 18/A-(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması, dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın 1 haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Dosyanın incelenmesinde, dava dilekçesi ekinde arabuluculuk tutanağının bulunmadığının anlaşılması üzerine 25/01/2022 tarihli tensip zaptının 8 nolu ara karar uyarınca davacı vekiline arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini sunması için bir haftalılık kesin süre verilmesine, belirtilen süre içerisinde ibraz edilmediği takdirde dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verileceği ihtar edilmesine rağmen arabuluculuk son tutanağının süresinden sonra ibraz edildiği gibi arabuluculuk sürecinin başladığı tarihin dava tarihinden sonra 28/01/2022 olduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; davacı vekili tarafından davalı aleyhinde, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı, davanın konusunun bir miktar paranın ödenmesi istemine ilişkin ticari dava olduğu, davanın 21/01/2022 tarihinde açıldığı, yukarıda açıklanan ve 6102 sayılı TTK’ya eklenen 5/a maddesinin ise 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, bu nedenle davanın açıldığı tarih itibari ile eldeki davanın açılmasından önce arabulucuya başvurunun dava şartı olduğu ve eldeki davada bu şartın gerçekleşmediği, söz konusu dava şartının da sonradan giderilmesi mümkün olan dava şartlarından olmadığı, aksi halin kabulü halinde yasanın düzenlenme amacına aykırı sonuçlar doğuracağı ve düzenleme ile getirilen amacın işlevsiz hale geleceği anlaşılmakla, 6102 sayılı TTK’ya eklenen 5/a maddesi, 6235 sayılı kanuna eklenen 18/a-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6102 sayılı TTK’ya eklenen 5/a maddesi, 6235 sayılı kanuna eklenen 18/a-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115. Maddeleri uyarınca, dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından tekrar harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/02/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.