Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/454 E. 2023/11 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/454
KARAR NO : 2023/11
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/09/2018
KARAR TARİHİ : 11/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında … tarihinde akdedilen … sözleşmesi ile müvekkilinin davalı firmaya ait … İli, … İlçesi, … Köyü … ada … parseldeki otelde … villada, … günü yüksek sezon … günü düşük sezonda olmak üzere toplam … geceleme hakkı bulunduğunu, sözleşmeye göre müvekkilinin bu hakkını dilerse kendi, dilerse de misafirlerine kullandırabileceğini, … yılı turizm sezonunda müvekkilinin bu hakkını kullanmak üzere gerek kardeşi … vasıtasıyla gerekse kendisinin doğrudan konaklama talebini ilettiğini, sözleşmeye göre davalı firmanın, konaklama talebine 48 saat içinde yanıt vererek rezervasyon onayını göndermesi gerekirken, bugüne kadar müvekkilinin ve kardeşi …’nın hiçbir talebine yanıt dahi vermediğini, müvekkilinin turizm sezonu pek yakında sona erecek olması ve davalı firmanın tavrından ilave süre vermenin faydasız nedeniyle … tarihinde ihtarname göndererek davalı firmanın temerrüte düşmüş olduğunu ve tazminat talebinde bulunduğunu, davalı firmanın … tarihinde tebliğ edilen ihtarnameye de herhangi bir yanıt vermediğini, müvekkilinin uğradığı zararın tazmini amacıyla bu davayı açmak zorunda kaldığını, zararın hesabında somut hesaplama değil, soyut hesaplama yönetiminin kullanılmasını ve böylece davalı firmanın sözleşme kapsamındaki villada … günü yüksek sezonda, … günü düşük sezonda olmak üzere toplam … gecelemenin satışından elde edebileceği gelirin ödenmesini talep ettiklerini, yapılacak bilirkişi incelemesiyle de bu durumun tespit edilebileceğini, müvekkilinin ve ailesinin yaz tatili için yaptığı tatil planını davalı firmanın bu olumsuz tavrı nedeniyle bozmak zorunda kaldığını, bunların müvekkilinde yarattığı moral bozukluğu ve kırgınlığın tedavi edilmesi için …-TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu belirterek sonuç olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik …-TL maddi tazminata ve …-TL manevi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren ticari işlere uygulanan en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, Antalya Mahkemelerinin yetkili olmadığını, Bodrum Mahkemelerinin yetkili olduğunu, delillerin kendilerine tebliğ edilmediğini, davacı tarafın ibraz ettiği evrakın kontenjan sözleşmesi olmadığını hatta bir sözleşme dahi olmadığını, taraflara yüklenecek hak ve borçların evraka yazılmadığını bu sebeple bu belgeye de itiraz ettiklerini, kontenjan sözleşmesinin niteliklerinin çok farklı olduğunu, ibraz edilen evraka da … gün önceden bildirimde bulunmasının zorunlu oldunu buna rağmen davalı … yazılı bildirimde bulunulmadığını beyanla davanın öncelikle usulden olmadığı taktirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Taraflar arasında imzalanan “kontenjan sözleşmesi” başlıklı sözleşmeye aykırılık iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Antalya … Tüketici Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile verilen kararın istinafı üzerine; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas ve … Karar sayılı kaldırma kararı ile; “… Davacının, ticari amaçla hareket ettiği ve 6502 sayılı Kanunda düzenlenen tüketici konumunda olmadığı, Tüketici mahkemelerinin davada görevli olmadığı anlaşılmaktadır. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, resen yargılamanın her aşamasında nazara alınması gerekir.
Dava, mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Davalının tacir olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının tacir olup olmadığı araştırılarak tacir olduğunun anlaşılması halinde TTK’nun 4 ve 5. Maddeleri gereğince, davaya bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesine ait olacağından görevsizlik kararı verilerek dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise; Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olacağından görevsizlik kararı verilerek dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden…” kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas ve … Karar sayılı kaldırma kararı sonrasında; Antalya … Tüketici Mahkemesi’nin … tarih … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile; “Mahkememizin görevli olmaması sebebi ile dava dilekçesinin HMK 114/1c maddesinde düzenlenen dava şartının gerçekleşmemesi sebebi ile reddine, Tüketici mahkemesi olarak mahkememizin görevsizliğine davaya bakmakla Antalya Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğuna,” karar verilmiştir.
Dava dosyası Mahkememizin … E. sayılı dosyasına kaydı yapılarak yargılamaya bu dosya üzerinden devam edilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas ve … Karar sayılı kaldırma kararı gereğince, davacının tacir olup olmadığı araştırılması amacıyla; Antalya Vergi Dairesine, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkerelere yanıt verildiği, gelen yazı cevabının dosya arasına alındığı anlaşılmıştır.
Toplanılan delillerin ve tüm dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı asilin tacir olup olmadığı hususunda yapılan inceleme sonucunda; Antalya Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabında; davacı …’nın ticari mükellefiyet kaydının bulunmadığından defter tutma yükümlülüğünün zorunlu olmadığının bildirildiği, yine Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabında ise; davacı …’nın gerçek kişi adı altında firma kaydına rastlanılamadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlık; Taraflar arasındaki kontenjan sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davalı tüzel kişi tacir ise de; dosya kapsamına alınan ve yukarıda ayrıntısı açıklanan müzekkere cevaplarında, davacı …’nın gerçek kişi işletme kaydı bulunmadığı anlaşılmış, her ne kadar davacının dava dışı şirketlerin ortağı olduğu beyan edilmişse de, şirket ortaklığının kişiye tacir vasfı kazandırmayacağı ve uyuşmazlığın TTK 4. ve 5. maddelerde düzenlenen “mutlak ticari dava” kapsamında da kalmadığı gözetildiğinde; uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkemelerin genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.); davacının açtığı davada, Mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda açıklanacağı üzere;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevli Mahkemenin ANTALYA ASLİYE HUKUK MAHKEMELERİ olduğuna,
2-Taraflardan birinin, H.M.K.’nun 20. Maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep edebileceği, aksi takdirde mahkememizce DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına,
3-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nın 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
4-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen kararın HMK.’nın 345. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/01/2023

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)