Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/237 E. 2022/307 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/237
KARAR NO : 2022/307
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 04/04/2022
KARAR TARİHİ : 06/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin, davalıya ait taşınmazda kiracı sıfatı ile kuyumcu dükkanı işletmekte iken kira bedelleri için düzenlenen çeklerden bir adedinde kısmen ödeme yapamadığı için davalı tarafından müvekkili şirket aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğü … (Antalya … İcra Müdürlüğü …) esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, müvekkili şirket yetkilisi … ile davalı şirket vekilinin, ödemesi süresinde gerçekleşemeyen çek hususunda sürekli iletişimde olmalarına, ödeme hususunda çözüm aramalarına rağmen, yönetim baskısı yapıldığından bahisle … İcra Müdürlüğü … Talimat dosyasından … tarihinde, yetkili kişi şirkette bulunmadığı anda fiili hacze gidildiğini, her ne kadar haciz tutanağında, hazirun tarafından “şimdilik işlem yapılmasın” beyanı ile tutanak kapatılmış görünmekte ise de hacze gelen hazirun tarafından, ekte listesi ve teslim tutanağı sunulan kuyum ürünleri müvekkili şiketten teslim alındığını ve iade edilmediğini, söz konusu kuyum ürünlerinin, icra müdürlüğü tarafından muhafaza edilecek kasa bulunmadığı için resmi olarak teslim alınamadığını, fiili hacizde hazır bulunan müvekkil şirket çalışanı …’un bu hususta tanıklığına başvurulacağını, söz konusu kuyum ürünleri hakkında tek somut kanıtın liste ve teslim tutanağı da olmadığını, müvekkili şirket yetkilisi … ile davalı şirket vekili arasında geçen görüşmeleri de (yazışmaları) dava dilekçesi ekinde dosyaya ibraz ettiklerini, … İcra Müdürlüğü … Talimat dosyası … tarihli haciz tutanağında dosya borcunun “…TL” olduğunu, aynı tarihte teslim alınan kuyum ürünlerinin listesinde açıkça görüleceği üzere değerleri toplamı en az … Euro*… =… TL (… tarihli TCMB efektif satış kuru)’ye karşılık geldiğini, kuyum ürünlerinin sahipleri tarafından satış usulü ile liste fiyatına göre satış tutarlarında yaşanan kar oranları da yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını belirterek sonuç olarak, müvekkili şirketin Antalya … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, müvekkili şirketin Antalya … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasına, dosya borcundan daha fazla ödeme yaptığının tespitine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; kira bedelleri nedeni ile verilen çekin kısmen karşılıksız kalması sebebi ile başlatılan icra takibine borçlu olmadığının tespitine ilişkin olup, 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesine göre; kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevi kapsamında olduğu hususu düzenlenmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamında “..Dava, taraflar arasında düzenlenen araç kiralama sözleşmelerinden kaynaklanmaktadır. Her ne kadar dava konusu kambiyo senetlerinden dolayı menfi tespit isteminde bulunulmuş ise de, her iki taraf da bu senetlerin kira sözleşmelerinin teminatı olarak verildiğini kabul etmektedirler. Hal böyle olunca somut olayda uyuşmazlık TTK’da düzenlenen kambiyo senetleri ile ilgili hükümlerden değil, taraflar arasındaki kira sözleşmelerinde yer alan hükümler çerçevesinde tarafların birbirlerine karşı olan edimlerini yerine getirip getirmedikleri konusunda toplanmaktadır. Bu sebeple uyuşmazlığın çözümünde 6100 sayılı HMK’nun 4/1-a maddesi uyarınca görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir.” şeklinde karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakta olup, davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu, mahkememizin davaya bakmaya görevli olmadığı, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup, dava şartlarından oluşu ve yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/04/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)