Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/188 E. 2022/474 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/188
KARAR NO : 2022/474
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/12/2020
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizden verilen … Karar sayılı ilam Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Karar sayılı 25/02/2022 tarihli kararıyla kaldırılmakla mahkememize kaydı yapılan eldeki İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari bir ilişki bulunduğunu, davalı tarafa satılan satsuma mandalina karşılığı olmak üzere 05/12/2019 tarihli … nolu 52.617,60.-TL bedelli faturanın tanzim edildiğini, davalının müvekkili şirkete 20.000,00.-TL’ lik ödeme yaptığını, kalan bedelin ödenmemesi üzerine Antalya Genel İcra Dairesinin … E. Sayıı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının haksız olarak takibi itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazlarının iptaline, takibin devamına, %20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili süresinde olmayan “cevap dilekçesi” konulu dilekçesinde davanın reddini talep etmiştir.
Dosya içerisine; fatura sureti sunulmuş, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası sureti celp edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Dava; faturaya dayalı başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının takibe konu faturalardan dolayı davacıya bakiye borcu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça davalı borçlu aleyhinde faturadan kaynaklı 32.617,60.-TL alacak üzerinden ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borçlu tarafça icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyası incelendiğinde; davacının Antalya Ticaret Odasına, “tarımsal ürünlerin ticareti” meslek grubu ile kayıtlı olup yaş sebze meyve ticareti yapmakta olduğu (kabzımallık ve aracı üretici birlikleri dahil), davalının Antalya Ticaret Odasına “bitkisel üretim faaliyetleri ve destekleyici hizmetler” meslek grubu ile kayıtlı olup her türlü iç-dış mekan bitki üretimi ve ticareti alanında iştigal ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın da 20.500 KG. … ALIM SATIMINA ilişkin bedelin ödenip ödenmediğine ilişkin olduğu görülmüştür.
5957 Sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 1. Maddesinde; Bu Kanunun amacı, sebze ve meyveler ile arz ve talep derinliğine göre belirlenecek diğer malların ticaretinin kaliteli, standartlara ve gıda güvenilirliğine uygun olarak serbest rekabet şartları içinde yapılmasını, malların etkin şekilde tedarikini, dağıtımını ve satışını, üretici ve tüketicilerin hak ve menfaatlerinin korunmasını, meslek mensuplarının faaliyetlerinin düzenlenmesini, toptancı halleri ile pazar yerlerinin çağdaş bir sisteme kavuşturulmasını ve işletilmesini sağlamaktır.
2) Bu Kanun, sebze ve meyveler ile arz ve talep derinliğine göre belirlenecek diğer malların her ne şekilde olursa olsun alımı, satımı ve devri ile toptancı halleri ve pazar yerlerinin kuruluş, işleyiş, yönetim ve denetimine ilişkin usul ve esasları, uygulanacak yaptırımları ve bakanlıklar, belediyeler ile diğer idarelerin görev, yetki ve sorumluluklarını kapsar.” Şeklinde düzenleme olduğu görülmüştür.
Kanunun 2. Maddesinde; 1) Bu Kanunun uygulanmasında;
Meslek mensubu: Malların ticaretiyle iştigal eden ilgili meslek odalarına kayıtlı kişileri,
Tüccar: Malların toptan satışı amacıyla kendi adına ve hesabına çalışan meslek mensuplarını,
Üretici: Malları üretenler olarak tanımlanmıştır.
Kanunun 10. Maddesinde ise ;(1) Üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla il merkezlerinde bir hal hakem heyeti oluşturulacağı, Değeri elli bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvurunun zorunlu olacağı. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmünde olacağı , Bu kararların 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirileceği, Tarafların bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilecekleri, İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmayacağı,. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, hal hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabileceği, Hal hakem heyeti kararlarına yapılan itiraz üzerine asliye ticaret mahkemesinin vereceği kararların kesin olacağının düzenlendiği görülmüştür.
Hal Hakem Heyeti ve Toptancı Hal Konseyi Hakkındaki Yönetmeliğinde de benzer düzenlemeler mevcut olup Hal Hakem Heyetinin görev ve yetkilerinin düzenlendiği 5. Maddeye göre; “Hakem heyeti, üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmakla görevli ve yetkilidir.
Kanunun 14 üncü maddesinde öngörülen idari para cezası dışındaki tüm uyuşmazlıklar, hakem heyetinin görev ve yetkisi kapsamındadır. Toptancı hali yönetimi veya personelinin uygulamalarından veyahut toptancı hallerinin ve pazar yerlerinin yönetim ve işleyişinden kaynaklanan uyuşmazlıklar da bu kapsama dâhildir.”
İlgili Kanun ve yönetmelik dikkate alındığında Hal hakem Heyetinin görevinin Kanun’un 14. Maddesinde öngörülen idari para cezaları dışındaki uyuşmazlıklar olarak belirlenmiştir.
Davacı ve davalının iştigal alanları, uyuşmazlığın niteliği ve dava değeri dikkate alındığında davacının 5957 Sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 10/1 ve 5. madde hükümleri uyarınca İl Hal Hakem Heyetine başvurması gerektiği sabittir.
Göreve ilişkin düzenlemelerin kamu düzenine ilişkin, yargılamanın her aşamasında resen gözetilecek hususlardan olmaları hususu dikkate alındığında davacı tarafından 5957 sayılı yasadaki zorunluluğa riayet edilmeden açılan davanın usulden reddine dair mahkememizden verilen … Karar sayılı ilam, davacı vekilince istinaf edilmiş, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Karar sayılı ilamı ile; “Mahkemece sicil kaydında aksine bir düzenleme bulunan davalı şirketin meyve sebze ticareti ile uğraştığına dair herhangi bir araştırma yapılmadığı görülmekle; eğer bu yönde bir bilgi belge gelmesi halinde dava şartı yokluğundan red kararı verilmesi; eğer davalı firmanın ticaret sicil kaydındaki gibi sadece peyzaj işleri ile iştigal ettiğinin anlaşılması halinde ise taraflar arasındaki bu hukuki işlem TTK. 23. maddesinde düzenlenen ticari satış niteliğinde olup,söz konusu uyuşmazlığın esasına bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğundan, mahkemece dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru olmayacaktır.” gerekçesiyle kaldırılmış, mahkememizin eldeki esasına kaydı yapılmış, yargılamaya devam olunmuştur.
Dosyanın evvelce rapor sunan mali müşavir bilirkişi …’ e tevdi edilerek BAM kararında belirtildiği şekilde davalının iştigal alanı ve dava konusu fatura muhteviyatı uyarınca Hal Hakem Heyetinin konusu olup olmadığına ilişkin ek rapor aldırılmış olup; bilirkişi tarafından ibraz edilen 16/05/2022 havale tarihli raporunda sonuç olarak; Davalının Antalya Ticaret Odası Üye Sorgulaması ile Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan Kuruluş Ana Sözleşmesi Amaç Ve Konusunun incelendiğinde; – ‘ Her Türlü yaş, kuru, dondurulmuş sebze, meyve, çiçek, bakliyat, hububat, tarımsal ürün imalat, üretim, işleme, alım satım, paketleme hizmetleri, ithalat ihracatını yapmak, – Sebze meyve, tohum, fide, fidan, her türlü tarla ve süs bitkileri, üretim alım ve satımını yapmak, faaliyet konuları ile de iştigal edebileceğinin ilan edildiğinin tespit edildiğinin belirtildiği anlaşılmış olup her iki tarafın da meyve sebze alım satımı işiyle iştigal ettiği, somut olaya konu satımın da 20 ton civarı mandalina alım satımına ilişkin olduğu ve dava değeri itibari ile Hal Hakem Heyeti’ne başvuru yapılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Hal Hakem Heyetine başvuru dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70.-TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 557,03.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 476,33‬.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan 1.320,00.TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği davacıdan alınarak HAZİNEYE gelir KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 07/06/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)