Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/171 E. 2022/220 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/171 Esas
KARAR NO : 2022/220
DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2022
KARAR TARİHİ: 10/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili yüklenici kooperatif, davalı arsa sahipleri ile Antalya 4. Noterliğinin … tarih ve …yevmiye nolu düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat yapım ve gayrimenkul satış sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme çerçevesinde Antalya Merkez Alan Mah. …ada …parsel, … ada … parsel, … ada … parsel nolu taşınmazlar üzerinde 162 adet daire vasfında bağımsız bölüm ve 30 adet dükkan vasfında bağımsız bölüm yapılması hususları teknik şartnameleri ile birlikte düzenlendiğini, taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılacak olan inşaattaki bağımsız bölümlerin taraflar arasında %50 – %50 olacak şekilde paylaşımının yapılacağı ve bu paylaşıma göre arsa sahibi davalıların inşaatın tamamlanma süreçlerine göre davacı müvekkili kooperatifte tapu devri vereceği hususları da açıkça düzenlediklerini, kooperatifin üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, taşınmazların kullanıma hazır hale geldiğini, davalıların sözleşmeler gereği en önemli yükümlülüğü olan davacı müvekkiline devrini vermesi gereken bağımsız bölümlerin tapularını tüm ihtar dava, talep ve isteklere rağmen vermediklerini, davalıların, davacı kooperatife verdikleri vekaletnameleri haksız yere azlettiklerini, davaya konu taşınmazların hem fiili hem de genel iskanının alınması suretiyle hukuki olarak tamamlandıklarını ve teslim edildiklerini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla davalı arsa sahiplerinin taraflar arasındaki sözleşmeler çerçevesinde üzerine düşen ve müvekkili kooperatife devir ve temlik etmesi gereken bağımsız bölüm tapularının, inşaatların genel iskan – yapı kullanım belgeleri de resmi olarak alınmasına rağmen halen devir ve temliğinin sağlanmaması sebebiyle sözleşme gereğince kararlaştırılan fazlaya ilişkin haklarının saklı tutarak şimdilik 90.000 (Doksan Bin) Euro gecikme cezası ve tazminatının inşaatlara ilişkin genel iskan – yapı kullanım belgelerinin alındığı tarihten itibaren davacı müvekkili kooperatifin alacakları muaccel hale geldiğinden bu tarihlerden itibaren dövize uygulanacak en yüksek ticari faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmin ve tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Ticaret Mahkemelerinin iş sahası ve hangi davalara bakacağı 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren, 6102 sayılı TTK’nun 5. Maddesinde belirtilmiş olup, 4. Madde de hangi davaların ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın madde de belirtilen nedenlerden doğan davaların ticari dava sayıldığı açıklanmıştır. Kanunda sayılan bu davalara mutlak ticari dava denilir. Mutlak ticari davaların yanında nispi ticari davalarda mevcuttur. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için, her iki tarafın tacir olması ve her iki tarafın ticari işletmesine uyuşmazlığın kaynaklanıyor olması, bu iki unsurun birlikte bulunması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’da değişikli yapan ve 01/07/2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunun 2. maddesiyle, 6102 sayılı TTK’nın 5.maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiş ve Asliye Ticaret Mahkemesiyle Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak düzenlenmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; dosyada arsa sahibi olan davalıların tacir olmayışı, yine bu davanın TTK’nun 4. maddesinde sayılan dava türlerinde de bulunmayışı göz önüne alındığında ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği, görev ile ilgili düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olup taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği göz önüne alındığında ve HMK 114 maddesi uyarınca görev hususunun dava şartı niteliğinde oluşu gözetilerek mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı, Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
3-Dosyanın süresinde görevli mahkemeye aktarılması durumunda harç ve yargılama giderinin HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 10/03/2022

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı