Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/727 E. 2021/993 K. 06.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/727
KARAR NO : 2021/993
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 02/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkillerinin murisi …’ın … tarihinde vefat ettiğini, …’ın mirasçıları olarak eşi …, kızı …, kızı …, oğlu … ve oğlu …’a kaldığını, Muris …’ın … üyeliğine … yılında getirildiğini, şbu tarihte başkanın davalı … ve … olduğunu, tarafların başkanlık ve üyeliklerinin … yılına kadar devam ettiğini, söz konusu süre boyunca doğan vergi borçlarının tamamının … tarihinde muris … tarafından ödendiğini, ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatifin, alacaklılarına karşı yalnız mameleğiyle sorumlu olduğunu, amme alacağı içinde bu durumun geçerli olduğunu, ancak kooperatiflerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının tahsilinde ise devreye kanuni temsilciler ve kooperatif ortaklarının sorumluluklarına girdiğini, kooperatifin söz konusu döneme ait borçlarının tamamının müvekkillerin murisi tarafından ödendiğini, müvekkilinin payına düşen kısımdan fazlası için … İcra Dairesinin … icra takip numarası ile takip yapıldığını, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, taraflarınca … Arabuluculuk Bürosuna … dosya numarası ile arabuluculuk başvurusu yapıldığını ancak davalı toplantılara katılmadığı için anlaşma sağlanamadığını belirterek sonuç olarak, haksız itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamında “… Dava, ortaklığa ait vergi borcunu yapılandırarak ödeyen davacı ortağın hissesi oranında davalıdan rucuen tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Dava niteliği itibarıyle ortaklar arası rucuen tahsil istemine ilişkin olduğundan, davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, davalı vekilinin görev hususundaki istinaf başvurusu yerinde değildir.” şeklinde karar verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi … Tarih … E ve … K. Sayılı ilamında “….H.Y.U.Y.’nın 9. maddesine göre her dava kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte davalının yerleşim yeri mahkemesinde görülür.
Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkisine ilişkin H.S.Y.K.’nın 24.03.2005 gün 188 sayılı kararının 11. maddesinin B-a maddesine göre “Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki merkez ilçe ile diğer ilçelerin adı ile kurulu ağır ceza merkezlerinde oluşturulan müstakil ticaret mahkemelerinin yargı çevresinin yalnız büyükşehir belediyesi sınırları içerisinde kalan ilçeleri kapsamına alacak biçimde ağır ceza mahkemesinin yargı çevresi olarak tespitine” ilişkin ilke kararı alındığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından ve 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Yasasından … İlçesinin … tarihi itibariyle büyükşehir belediyesi sınırları içine alındığı anlaşılmaktadır.
Yasa gereği hukuk davalarında yetkiye ilişkin ana kural, davanın açıldığı tarihteki davalının ikametgahı mahkemesidir.
Somut olayda; davanın 5216 Sayılı Yasanın yürürlük tarihinden önce … tarihinde açıldığı anlaşılmakla, yetkili mahkeme davanın ilk açıldığı … Asliye Hukuk Mahkemesidir. ” şeklinde karar verilmiştir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Sayılı HMK’nın 114/c maddesi uyarınca mahkemelerin görevi dava şartı olup, 115. maddesi uyarınca mahkeme dava şartlarının varlığını res’en araştırmakla yükümlüdür.
6102 sayılı TTK’nda değişiklik yapan ve 01/07/2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunun 2.maddesi ile 6102 sayılı kanunun 5.maddesinin 3.fıkrası değiştirilmiş ve asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak düzenlenmiştir.
Bir davanın ticari dava olarak nitelendirilebilmesi için; her iki tarafın tacir olması, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili bulunması ya da uyuşmazlığın TTK’nda düzenlenen hususlardan kaynaklanması veya davanın ticari dava sayılacağına ilişkin özel bir düzenleme bulunması gerekir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07.07.2021 tarihli 608 sayılı kararı ile Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Antalya ilinin (Alanya ve Manavgat Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) mülki sınırları olarak belirlenmiş ve iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verilmiştir. Anılı karar ile, Antalya Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin kapsamına …, …, …, …, …, … ve … ilçelerini de aldığından, 01.09.2021 tarihinden sonra bu ilçelerdeki ticari davalarda, Antalya ticaret mahkemeleri görevli olduğu muhakkaktır. Ancak taraflarının adresi itibari ile yukarıda belirtilen mahal adliyelerin genel mahkemelerinde görülmesi gereken davalar, Antalya Ticaret Mahkemelerinde ikame edilmesi ve ticaret mahkemelerince görevsizlik kararı vermesi durumunda görevsizlik kararında görevli mahkemenin, mahal adliyelerin genel mahkemeler mi yoksa Antalya genel mahkemeleri mi gösterilmesi hususu da değerlendirilmesi gerektiğinden; Yukarıda anılı yargıtay ilamında da belirtildiği gibi, genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olacaktır.
Somut olaya gelince;
Dava, dava dışı kooperatifin kamu borçlarını, kooperatif yönetim kurulu üyesi olan murislerinin ödediğini iddia eden davacıların diğer ortaklardan tahsili için başlattıkları takibe vaki itirazın iptali davası olup, davacı taraf, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07.07.2021 tarihli 608 sayılı kararı uyarınca Antalya Ticaret Mahkemelerinde ikame edilmiştir. Uyuşmazlık, Kooperatif hukukuna ilişkin olmayıp, kooperatifin kamu borçlarını ödeyen yönetim kurulu üyesinin, diğer yönetim kurulu ortağa rücu edip edemeyeceğine ilişkindir. Dolayısıyla da tarafların tacir olmadığı, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgisinin bulunmadığı, uyuşmazlığın TTK’nda düzenlenen hususlardan kaynaklanmadığı ve davanın ticari dava sayılacağına ilişkin özel bir düzenleme de bulunmadığından, yukarıdaki emsal karar ilamları da gözetildiğinde, davaya bakmakla görevli mahkeme davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olan … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu ve dava şartlarından olan görev hususunun yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiği, dosya üzerinden inceleme yaparak usul ekonomisi gereğince dava dilekçesi tebliğ edilmeden, HMK’nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-6100 sayılı …nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Varsa artan gider avansının dosyasına AKTARILMASINA,
İki haftalık süre içinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde mahkememizce re’sen DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILACAĞINA KARAR VERİLECEĞİNE,
3-6100 sayılı …nun 331.maddesi gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemeye gönderilmesi halinde görevli mahkemece değerlendirilmesine; davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılacağından yargılama giderlerinin mahkememiz dava dosyası üzerinden KARARA BAĞLANMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/12/2021

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)