Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/494 E. 2022/106 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/494 Esas
KARAR NO : 2022/106
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 03/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … adresindeki taşınmazı otel işletilmek maksadıyla kiraladığını ve tadilat yaptırdığını, müvekkilinin mobilya ve turizm sektöründe faaliyet gösterdiğini, taşınmazın tadilatı ile ilgili … ve … vb. malzemelerinin … bayisi olan davalıdan anlaşma yapılarak teslim alındığını, malzemeler teslim edilirken bazı ürünlerin birim fiyatlarının hatalı kesildiğinin fark edildiğini ve fiyat farkı faturası kesildiğini, kesilen fiyat farkı faturasına karşı itiraz edilmeyerek işlendiğini, ancak 1 ay kadar sonra davalı tarafından müvekkiline tekrar satış faturası kesildiğini, kesilen bu faturaya süresi içinde itiraz edildiğini, müvekkili alacaklı olduğundan icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, arabuluculuk aşamasında da bir anlaşma sağlanamadığı, davalarının kabulü ile kötü niyetli ve haksız itirazın iptalini, takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının alacağa dayanak fiyat farkı faturasının e-fatura olarak temel fatura özellikli gönderildiğinden reddedilmediğini bu nedenle aynı tutarda müvekkilince iade faturası kesildiğini, ortada davacı yararına kesinleşmiş bir fatura söz konusu olmadığını, taraflar arasında fiyat farkı uygulaması veya birim fiyatlar ile ilgili herhangi bir sözleşmenin bulunmadığını, yazılı bir sözleşme olmaksızın fiyat farkı talebinde bulunulamayacağını, davacının talep edilen bu fiyat farkının neye göre hesaplandığına dair hiçbir açıklamada bulunmadığını, müvekkilinin davacıya teslim edilen ürünlere ilişkin … tarihinde fatura kesildiğini ve faturanın davacıya tebliğ edildiğini, davacının kesilen bu faturaya süresi içinde herhangi bir itirazda bulunmadığını, … tarihli faturanın üzerinden 5 ayı aşkın bir süre geçtikten sonra … tarihinde fiyat farkı sebebiyle tek taraflı olarak excelde oluşturulan listeye göre fatura düzenlendiğini, faturaya süresi içinde itiraz etmemiş olmasına ve anlaşılan fiyatlar üzerinden ürünlerin satın ve teslim alınmış olmasına rağmen … tarihinde fatura kesildiğini, bu işlemin hukuki dayanağının bulunmadığını, taraflar arasında fiyat farkı ile ilgili bir anlaşma olmadığını haksız ve mesnetsiz davanın reddini, kötü niyetli olarak takip açan davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödenmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; davacı vekilince faturalar ve ihtarname sureti ibraz edilmiş, Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya sureti celp edilmiş, Antalya Kurumlar Vergi Dairesi ve Kemer Vergi Dairesinin müzekkereye cevap yazıları dosyamız arasına alınmış, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Dava; İtirazın İptali talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık; cari hesap ilişkisi nedeniyle takip tarihi itibariyle davalının davacıya borçlu olup olmadığı, neticeten alacağın varlığı ve miktarı hususlarından ibarettir.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından, borçlu … Şirketi aleyhinde fatura ile cari hesap tablosuna istinaden …-TL asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %10 ve değişen oranlarda reeskont avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya … tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin süresi içerisinde … havale tarihli dilekçesi ile borcun tamamına itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi … tarafından ibraz edilen … tarihli raporunda sonuç olarak; dosyaya sunulan davacıya ait …, … ve davalıya ait …, … yıllarına ait ticari defterlerin noter açılış tasdikleri ile kağıt ortamında tasdik ettirilen yevmiye defterinin sahibi lehine delil teşkil etmesi için gerekli olan noter onayının yasal süresinde yaptırıldıklarını, e-defterler ile e-defter beratlarının usulüne uygun olarak ve yasal süresinde …’e gönderildiklerini, defter kayıtlarının birbirini doğruladığını, kayıtların mali mevzuata uygun olarak tutulduğunu, iki taraf ticari defter kayıtlarının incelenmesinden taraflar arasındaki borç alacak ilişkisinin alt hesaplar bazında değil ana hesaplar bazında tüm müşterilerin tek hesapta muhtelif alıcılar hesabında izlendiğini, iki taraf kayıtlarında tarafların birbirlerine olan borç ve alacak tutarının görünmediğini, dava konusu edilen alacak tutarı ile ilgili olarak davalının davacıya kestiği … tarihli … nolu …TL bedelli faturanın her iki tarafın kayıtlarında mevcut olduğunu, davalı kayıtlarında veresiye, davacı kayıtlarında ortak tarafından ödendiğini, davacının davalıya bir kısım ürünlerin fiyatlarının hatalı kesildiği için … tarih … nolu fatura ile …-TL’lik fiyat farkı faturası kestiğini, bu faturanın da iki tarafın kayıtlarında yer aldığını, davalının davacıya … nolu fatura aynen … tarihinde … nolu …-TL’ lik fatura olarak kestiğini, davacının … nolu faturayı kabul etmeyerek noter aracılığıyla kayıtlara almadığı ve Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu ihtarname ile iade ettiği davalının davacıya … tarihinde kestiği … TL’ lik faturaya TTK da belirtilen 8 günlük süre geçtikten sonra taraflar arasında bir sözleşme ve kabul olmadan … tarihinde …-TL’lik iade faturası kesilmesinin nedenin anlaşılamadığını, davalının … tarihli fatura ile ilgili iade faturasını da yine 8 günlük süre geçtikten sonra … tarihinde iade kestiğini, bu iade işleminin de TTK da belirtilen 8 günlük faturaya itiraz süresinden sonra iade edildiğini, … tarihinde kesilen faturaya da … tarihinde itiraz edildiğini ve kabul edilmediğini, tarafların ticari defterlerindeki bir birleri ile olan alacak kayıtlarının detaylı değil ana hesap bazında tutulduğundan iki taraf ticari defterlerinde birbirlerinden olan borç ve alacak bakiye tutarlarına ilişkin bir tespit yapılamadığını, dava konusu edilen faturanın TTK’da belirtilen faturaya 8 günlük süre geçtikten sonra iade faturası kesilmesinin hukuki değerlendirmesinin mahkemenize ait olduğu yönündeki görüşünü bildirdiği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi (Değişik 28.07.2020T. 7251 Sy. Kanun-23.madde) yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılayacağı ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı, davalıdan satın alınan ürünlerin birim fiyatlarının hatalı kesildiğinin fark edilmesi üzerine davalı adına fiyat farkı faturasının kesildiğini, davalıdan …-TL asıl alacağı olduğundan bahisle Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde ibraz ettiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, davacı vekilinin takibin devamı için …-TL alacak üzerinden eldeki itirazın iptali davasını ikame ettiği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde, taraflar arasında fiyat farkı uygulaması veya birim fiyatları ile ilgili herhangi bir sözleşmenin bulunmadığını, davacının buna ilişkin bir delilinin de olmadığını, dolayısıyla davacının fiyat farkı talebinde bulunamayacağını, davacının satın aldığı ürünlere ilişkin faturanın … tarihinde düzenlenerek davacıya tebliğ edildiğini, davacının süresi içerisinde faturaya itiraz etmeyerek aradan … ayı aşkın bir süre geçtikten sonra … tarihinde fiyat farkı faturasını düzenlendiğini belirterek davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporda, tarafların ibraz edilen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalı tarafından davacı adına düzenlenen … tarihli …-TL bedelli faturanın … tarihinde davacının ticari defterlerine kaydedildiği, fatura bedelinin kayıt tarihi itibariyle davalıya ödendiği, davacı tarafından davalı adına düzenlenen … tarihli …-TL bedelli fiyat farkı faturasının davalının ticari defterlerine kaydedildiği, davalının da davacı adına … tarihli …-TL bedelli iade faturasını düzenlediği, iade faturasının davacının kayıtlarında yer almadığı, iade faturasının noter marifetiyle davalıya iade edildiği, … yılı cari hesap ekstresinde … tarihi itibariyle davalının davacıdan …-TL alacaklı olduğunun yazılı olduğunun belirtildiği, davacının …-TL bedelli fiyat farkı faturası alacağından cari hesaptan kaynaklanan …-TL bakiye borcu mahsup ederek davalı aleyhine icra takibi başlattığı anlaşılmıştır.
Faturaya itiraz, faturanın teslim alındığı tarihten itibaren sekiz gün içinde yapılmalıdır. İtirazın sekiz gün içinde karşı tarafa varması şart değildir. Sekiz günlük süre, hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi değildir. Sadece ispat yükünün yer değiştirmesi açısından önem taşır. Sekiz günlük süre içinde itiraz edildiği taktirde, fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunu ispat külfeti faturayı veren tarafa ait iken, sekiz günlük sürenin geçmesinden sonra itiraz edilmesi halinde, fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığını ispat külfeti faturayı alan tarafa ait olur. TTK’nın 21/2. maddesinde yazılı 8 günlük yasal süre içerisinde faturaya itiraz ve iade ettiğini kanıtlama yükümlülüğü, davacı tarafa aittir. TTK’nın 21/2. maddesi uyarınca tebliğe rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyerek, ticari defterlerine borç kaydeden tacir, fatura münderecatını aynen kabul etmiş ve faturayı gönderen taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını ispatlamış olur.
Somut olayda; davacının … tarihli …-TL bedelli faturayı ticari defterlerine kaydettiği gibi fatura bedelini ödediği, sekiz günlük sürenin geçmesinden sonra … tarihli …-TL bedelli fiyat farkı faturasını düzenlediği, ispat külfetinin fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığını, ürünlerin birim fiyatlarının hatalı düzenlendiğini iddia eden davacı tarafa ait olduğu, davacının iddiasına ilişkin herhangi bir yazılı delil sunmadığı, dolayısıyla TTK’nın 21/2. maddesi uyarınca tebliğe rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyerek, ticari defterlerine borç kaydeden tacirin, fatura münderecatını aynen kabul etmiş olacağı anlaşıldığından ispat edilemeyen davanın reddine, davacının takibinde kötü niyetli oluşu ispatlanamadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartlar oluşmadığından davalının tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli …-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan …-TL harçtan mahsubu ile fazlaya ilişkin …-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
7-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/02/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)