Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/435 E. 2022/520 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/435 Esas
KARAR NO : 2022/520
DAVA : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 02/08/2021
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava dışı … Ştinde %… hisseye sahip olduğunu, davalının da söz konusu şirketin %… hissesine sahip ve müdürü olduğunu, şirketin diğer %… hissesinin ise …’ta olduğunu, şirketin … tarihinde resmi olarak kurulduğunu ve şirketin faaliyet alanın yatak imalatı olduğunu, müvekkilinin ortağı olduğu şirketin imalathanesi için … günü … adresinde bulunan dükkanı kira kontratı da üstüne olacak şekilde kiraladığını, şirketin kuruluşunda … TL harcama yaptığını, yaklaşık 2 ay kadar önce diğer ortaklar niyetlerini beli etmeye başladıklarını ve müvekkilini devre dışına çıkarmak için uğraşmaya başladıklarını, müvekkilinin ise … TL’nin tarafına verilmesi halinde hisselerini devredeceğini beyan ettiğini, ancak diğer iki ortağın buna yanaşmadığını, davalı şirket müdürünün müvekkiline hitaben ben bu şirketi kasten batıracağım hiçbir şey alamazsın artık ceremesini de sen çeker sürünürsün şeklinde, diğer ortak …’unda müvekkiline telefondan bana konum gönder sana göstereceğim şeklinde tehditlerde bulunduğunu, müvekkili tarafından kiralanan ve müvekkilinin bilgisi ve haberi olmaksızın şirketin boşaltıldığını, müvekkilinin … Amirliğine giderek davalıdan ve diğer ortağı hakkında şikayetçi olduğunu, taşınan malların hangi adrese götürüldüğü ve şirketin faaliyetlerine nerede devam ettiğinin belli olmadığını, davalı ve diğer ortak tarafından … günü … adresinde … Şti isimli şirket kurulduğunu ve şirketin müdürlüğüne de diğer ortak …’un getirildiğini, davalının da şirketin %… ortağı olması taraflar arasında kararlaştırılmış iken resmiyette şirketin yalnızca … üstüne olduğunu, davalının da şirketin gizli ortağı olduğunu, davalı şirket müdürü ile diğer ortak müvekkilinin ortağı olduğu şirketin içini boşaltarak kendi yeni kurdukları şirkete sermaye yaptıklarını belirterek, davalının anılan şirket müdürlüğünden azline karar verilmesini ve yargılama gideri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini iddia ve talep ederek dava etmiştir.
CEVAP: Davalı adına usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamış, davalı vekili duruşmadaki beyanında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünden … Şti’ne ve … Şti.’ne ait ticaret sicil dosyaları ile Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş, davalı şirketin faal olup olmadığı hususunda Emniyet araştırması yaptırılmış, Mali Müşavir Bilirkişiden ayrıntılı rapor aldırılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı şirket müdürünün azil şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
SMMM Bilirkişi … tarafından tanzim edilen … havale tarihli raporda sonuç olarak;
1-Davalının … tarihinde kurulan dava dışı ‘… ŞTİ.’nin % … oranında … TL ile ortağı ve aksi karar alınıncaya kadar Münferiden Temsile yetkili müdürü olduğu,
2-Davalının şirket ortağı olarak taahhüt ettiği, … TL Sermaye’yi ödemediği, 501 Ödenmemiş Sermaye Hesabında … TL’nin ödenmemiş olarak kayıtlı yer aldığı,
3-Davalının … tarihinde şirket kasasından … TL para çektiği, ve geri iade edilmediği, 131 ortaklardan alacaklar … hesabında … TL borcunun kayıtlı yer aldığı, 331 ortaklara borçlar hesabındaki … TL alacağının tenkis edilmesi ile … tarihi itibariyle borcunun … TL kalabileceği hesap edildiği,
4-Dava Dışı Şirketin … tarihi itibariyle Satıcılara … TL borcunun bulunduğu, ödenecek vergi olarak … TL borcunun bulunduğu, Ödenecek SGK primi olarak … TL borcunun bulunduğu tespit edildiği,
5-Dava Dışı Şirketin … tarihli geçici mizanında yapılan çalışmaya göre şirketin … TL zarar açıklayabileceği, (kesin tespitin … döneminde hesap edilebilineceği), yönünde görüş ve kanaatte bulunulduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 626. maddesinde müdürlerin özen ve bağlılık yükümü ile rekabet yasağı düzenlenmiştir. Buna göre müdürler görevlerini tüm özeni göstererek yerine getirmek ve şirketin menfaatini gözetmekle yükümlüdürler. TTK’nın 626/2 maddesine göre aksi kararlaştırılmadığı veya diğer ortakların yazılı izni bulunmadıkça müdürlerin şirketlere rekabet oluşturan bir faaliyette bulunmalarının yasaktır. TTK’nın 630/2 maddesine göre her ortak haklı sebeplerin varlığında yöneticilerin yönetim hakkını ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. TTK’nın 630/3 maddesinde yöneticinin özen ve bağlılık yükümlülüğü ile diğer kanunlarda ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetilmesi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak düzenlenmiştir (Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … tarih …E. …K. sayılı kararı).
Somut davada mahkememizce dava dışı şirketin kolluk marifeti ile yapılan araştırmasında … tarihi itibari ile şirkete ait işyerinin boş ve kapalı olduğu, giriş kısmında sahibinden kiralık levhasında bırakılan telefon numarası arandığında ise …’nın cevapladığı, …-… gün önce şirketin adresten ayrıldığını beyan ettiği tutanak altına alınmıştır.
Antalya CBS … soruşturma sayılı dosyada ise davacının aralarında davalının da bulunduğu … isimli şahısların kendisini tehdit ederek işyerindeki eşyaları boşalttığından bahisle şikayetçi olduğu davalı … ve …’un … ilinde olduklarının tespit edildiği görülmüştür.
TTK’nın 626.maddesi gereğince şirket müdürünün özen yükümlüğü çerçevesinde müdürlerin şirket faaliyetini sona erdirecek iş ve işlemler yapamazlar. Somut davada davalı şirket müdürünün şirketin tek işletmesini kapatması bu bağlamda azil için haklı sebep olmakla birlikte şirkete sermaye koyma borcunun ifa edilmediği ve şirket kasasından çekilen paraların da iade edilmediği bilirkişi raporu ile anlaşılmakla davacının azil yönünden açmış olduğu davanın kabulü gerekmiştir.
Davacının şirketin uğramış olduğu zararın tespitine yönelik isteminin incelenmesinde ise; Tespit davası, kendine özgü davalardan olup, dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması (6100 s.lı HMK 106/2 m) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür, bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararının bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re’sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK 114/1-h, 115 m.)
Görülmekte olan veya açılacak bir davada iddia veya savunma olarak ileri sürülebilecek konular için ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yarar yoktur. Aynı şekilde eda davası açılabilecek hallerde tespit davası açılmasında hukuki yarar yoktur (Emsal Yarg. HGK 02.04.2003 T 2003/1-256 E., 2003/269 K., 24.06.1992 T 1992/1-347 E., 1992/394 K., 15. HD. 22.04.2004 T 2003/5627 E., 2004/2300 K.). 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h. maddesine göre hukuki yarar dava şartıdır. “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler (HMK 115/1). Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Bu durumda davacı tarafın şirketin uğramış olduğu zararların tespitine ilişkin talebi sonunda verilecek kararın icra ve infaz kabiliyeti bulunmadığından dolayı hukuki yararının bulunmadığı, davacının tespit talebinin ancak delil tespiti ya da şirket müdürünün sorumluluğu davasında incelenmesi gerektiği anlaşılmakla hukuki yarara ilişkin dava şartı noksanlığı nedeni ile bu talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … ŞTİ’ne … tarihli ticaret sicil tasdiknamesi ekindeki şirket kuruluş sözleşmesinin 7.maddesi uyarınca müdür olarak atanan Davalı …’un TTK’nın 630.maddesi uyarınca şirket müdürlüğünden AZLİNE,
İşbu kararın kesinleşmesinden itibaren ortaklar kurulu kararı ile yeni müdür seçimi yapılana kadar şirket yönetimine kayyum olarak Mali Müşavir …’ün ATANMASINA,
Kayyuma bir seferlik olmak üzere …-TL ücret TAKDİRİNE,
2-Davacının şirketin uğramış olduğu zararların tespitine yönelik talebinin hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
3-Alınması gerekli …-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam …-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
7-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/06/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır