Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/419 E. 2023/128 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/419
KARAR NO : 2023/128
DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2021
KARAR TARİHİ : 28/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … isimli işletmenin sahibi olduğunu, davalı ile müvekkilinin sahibi olduğu işletmenin iç mimari işlerinin anahtar teslim yapılması için anlaştıklarını, sözleşmeye göre, yapılacak işlerin karşılığı olmak üzere … Bankası … Şubesine ait … ödeme tarihli, ….-TL bedelli … numaralı, … ödeme tarihli, ….-TL bedelli … numaralı, … ödeme tarihli, ….-TL bedelli, … numaralı ve … ödeme tarihli, ….-TL bedelli … numaralı çekleri teslim ettiğini, ayrıca ….-TL nakit para verdiğini ve toplamda ….-TL’ ye anlaştıklarını, taraflar arasındaki sözleşmeye görü bütün işlerin … tarihine kadar bitirilmesinin kararlaştırıldığını, ancak iş ve işlemlerin gereği gibi ve hiç yapılmadığını, davalıya işleri bitirememesi ve bitenlerin de ayıplı olması sebebiyle noterden ihtarname keşide edildiğini, inşaat işlerinin yapılmaması nedeniyle müvekkilinin iş için verdiği çeklerin bedelsiz kaldığını, çeklerden … ve … numaralı olanların muhattap banka tarafından davalıya ödendiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere … numaralı, ….-TL bedelli ve … numaralı ….-TL bedelli çeklerin bedelsiz kaldığının ve müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, dav konusu eser sözleşmesi kapsamında davalıya şimdiye kadar yapılan ödemenin fazla kısmının fazlaya ilişkin beyanları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00.-TL’ nin mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şimdilik 1.000,00.-TL müvekkiline ait işletmenin kazanç ve itibar kaybı sebebiyle oluşan maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davası olup ayrıca davacının eser sözleşmesinin gereği gibi yerine getirilmemiş olması nedeniyle sebepsiz zenginleşme dayalı kısmi ve uğradığı zararın tazminine ilişkin belirsiz alacak davası niteliğindedir.
Antalya … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasının incelenmesinde; tespit isteyen …, karşı tarafın … olduğu, taraflar arasında, tespit isteyenin … adresindeki işletmenin iç mimari işlerinin karşı tarafça yapılacağına ilişkin sözleşme bulunduğundan ancak işlerin eksik ve ayıplı yapıldığından bahisle iç mimari işlerin yüzde olarak aşamasının, uğranılan ciro kaybının, yapılmayan iş ve işlemlerin bedellerinin, yapılan iş ve işlemlerin bedellerinin tespiti amacıyla tespit talep edildiği, mahallinde keşfin yapıldığı, bilirkişilerin raporunda tespit konusu taşınmazdaki işlerin toplam bedelinin ….-TL olduğunun beyan edildiği ve beyan edilen sözleşme bedeli üzerinden belirlenen birim fiyatlara göre keşif tarihi itibariyle dava konusu taşınmazda sözleşme konusu işlerin %20′ sinin tamamlandığı, tamamlanan kısımların bedelinin ….-TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, belirlenen defter inceleme gününde davalı defter sunmamış, davalının ibraz ettiği ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup, mali müşavir bilirkişi … tarafından ibraz edilen … tarihli raporda sonuç olarak; davacının 2021 yılı defterlerini inceleme gününde bir bütün halinde sunduğu, açılış tasdiklerinin yapılı olduğu, kapanış tasdikinin …’ye kadar süresinin bulunduğu, davalının ise defterlerini inceleme günün de incelemeye sunmadığı, davacının defter kayıtlarına göre, … …’a Verilen Sipariş Avansları Hesabında … TL alacak bakiyesinin bulunduğu, ancak elden ödeme olarak girilen … TL’nin Finansal aracı kurumlarla ödeme mecburiyetinin yasal olarak bulunmasına rağmen finansal ödeme araçlarına ilişkin (banka, Ptt dekontu vb.) tevsik edici belge sunulamadığı, davacının davalı adına düzenlediği, … vadeli … nolu … TL’lik, … vadeli … nolu … TL’lik, … vadeli … nolu … TL’lik, ve … vadeli … nolu … TL’lik çeklerin davalı adına … Verilen Sipariş Avansları hesabında borç olarak kayıtlı yer aldığı, davacının tahsil ettim dediği … TL ve … TL çeklere ilişkin ödeme kayıtlarının defterlerinde kayıtlı yer almadığı, ancak … TL’lik çeke ilişkin … tarihli … bankası ödeme dekontu fotokopisini dosya kapsamına sunduğu, davacının geç açılış nedeniyle yapılan aylık hesaplamaya göre Haziran/2016 döneminde 1.022,46 TL brüt İşletme zararın bulunduğundan herhangi bir ticari kazanç kaybı hesap edilemediği, davacının sözleşme kapsamında Antalya … Sulh Hukuk Mahkemesine verilen keşif heyet bilirkişi raporunda işlerin tamamlanan kısımların bedelinin … TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı, 50bin+70bin TL’lik çekleri ödediğinden … TL borcunun kalabileceği, 145bin ve 150 bin TL’lik çeklerinde iadesi ya da çek alacaklarından borçlarının tenkis edilmesi ile … alacağı kalacağı sonuç ve kanaatine varıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişinin … tarihli ek raporunda; davacının defter kayıtlarına göre, …’a Verilen Sipariş Avansları Hesabında … TL alacak bakiyesinin bulunduğu, ancak elden ödeme olarak girilen … TL’nin Finansal aracı kurumlarla ödeme mecburiyetinin yasal olarak bulunmasına rağmen finansal ödeme araçlarına ilişkin (banka, Ptt dekontu vb.) tevsik edici belge sunulamadığı, davacının menfi tespite konu ettiği, … nolu … TL’lik, ve … vadeli … nolu … TL’lik çeklerin davalı adına … Verilen Sipariş Avansları hesabında borç olarak kayıtlı yer aldığı, davacının geç açılış nedeniyle yapılan Haziran/2016 döneminde işletme brüt zararı meydana geldiği, çevre işletmelerin gelirlerine göre hesaplama için alanında uzman bilirkişilerce hesaplama yapılabilineceği, davacının eksik kalan işler hususunda sunduğu, … TL e-arşiv faturanın incelenmesi teknik bilirkişiler tarafından hesaplamada değerlendirilebilineceği sonuç ve kanaatine varıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli 2. Ek raporda sonuç olarak; davacının defter kayıtlarına göre, … …’a Verilen Sipariş Avansları Hesabında … TL alacak bakiyesinin bulunduğu, ancak elden ödeme olarak girilen … TL’nin Finansal aracı kurumlarla ödeme mecburiyetinin yasal olarak bulunmasına rağmen finansal ödeme araçlarına ilişkin (banka, Ptt dekontu vb.) tevsik edici belge sunulamadığından hesaplamada dikkate alınmadığı, davacının menfi tespite konu ettiği, … nolu … TL’lik çek yönünden … TL’lik kısmı ile … vadeli … nolu … TL’lik çek tutarının tamamını menfi tespite konu edebileceği, hesap edildiği, davacının geç açılış nedeniyle işletme brüt zararı meydana geldiğinden mahrum kalınan kazanç kaybı hesap edilmediği, 10 günlük net ciro kaybının defterleri üzerinden 7.375,90 TL olarak hesap edildiğinde; itibar kaybına ilişkin, nihai takdir ve hukuki nitelemenin mahkememiz nezdinde olduğu, davacının dosya kapsamına sunulan … tarihli … nolu … TL bedelli e-arşiv fatura ile … tarihli … nolu … TL bedelli e-arşiv faturalarının dava dışı 3. Kişiler tarafından davacı adına düzenlendiği, davacının demirbaş alım faturaları olduğu, mahkememizin dosyasına dahil edilen … D.İş dosyası bilirkişi heyet raporu ile belirlenen inşai değerin … TL ile mahkemenizce inşai yönden alınan bilirkişi raporunda belirlenen … TL inşai değer farkının nihai değerlendirmesinin mahkememiz nezdinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli 3. Ek raporda sonuç olarak; davacının defter kayıtlarına göre, …’a Verilen Sipariş Avansları Hesabında … TL alacak bakiyesinin bulunduğu, … D.İş dosyası bilirkişi heyet raporu ile belirlenen inşai değerin … TL görüş ve kanaatine varıldığı, ancak elden ödeme olarak girilen … TL’nin Finansal aracı kurumlarla ödeme mecburiyetinin yasal olarak bulunmasına rağmen VUK kapsamında GİB tebliğlerine uygun olarak yapılan bir ödeme olmadığından finansal ödeme araçlarına ilişkin (banka, Ptt dekontu vb.) tevsik edici belge de sunulamadığından hesaplamada elden ödemenin dikkate alınamayacağı değerlendirildiği, tanık beyanları doğrultusunda … TL ödendiği hususunun nihai takdir kararının sayın mahkemede olduğu, bu minvalde yapılan altenatifli hesaplamaya göre; davacının menfi tespite konu ettiği, … nolu … TL’lik çek yönünden … TL’lik kısmı ile … vadeli … nolu … TL’lik çek tutarının tamamını menfi tespite konu edebileceği, toplam çeklerden kaynaklı alacağının … TL olarak hesap edildiği, davacının elden ödeme … TL’nin mahkemece kabul görmesi halinde ise; menfi tespite konu ettiği, … nolu … TL’lik çek ile … nolu … TL’lik çek tutarının tamamını menfi tespite konu edebileceği, ayrıca elden ödemeden kalan bakiye … TL alacağının kalacağı, toplam alacağının … TL olarak hesap edildiği, davacının geç açılış nedeniyle işletme brüt zararı meydana geldiğinden mahrum kalınan kazanç kaybı hesap edilmediği, 10 günlük net ciro kaybının defterleri üzerinden 7.375,90 TL olarak hesap edildiği, … Sektörlere göre hesaplanan kârlılık %’desi olan en yüksek karlılık oranı %15 üzerinden yapılan hesaplamaya göre; 1.106,50 TL mahrum kalınan kazanç kaybı hesap edildiği, itibar kaybının nihai takdirinin mahkememizin nezdinde olduğu, davacının iş yeri yeni açılan bir iş yeri olması nedeniyle önceki dönem gelir / gider verileri bulunmadığından bu yönde hesaplama yapma olanağı bulunmadığı, sayın mahkemece uygun görülmesi halinde çevre işletmelerin potansiyel kazançlarına ilişkin kazanç araştırmasının perakende gıda ticareti alanında uzman bilirkişilerce hesap edilebilineceği değerlendirildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi (Değişik 28.07.2020T. 7251 Sy. Kanun-23.madde) yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılayacağı ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Davalı şirkete ticari defter ve belgelerini ibraz etmesi için iki haftalık kesin süre verildiğine ilişkin meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş ise de defter ve belgelerin ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerine itibar edilmiştir.
Mahkememizce mahallide keşif yapılmış, iç mimar bilirkişiden rapor aldırılmış olup; bilirkişi … tarafından ibraz edilen … tarihli raporda sonuç olarak; tespit isteyene ait … parsellerde de yer alan … isimli iş yerinde; davalı tarafın (yüklenicinin) kısmen ifa etmiş olduğu tadilat işlemlerinin eksikler ve sözleşme bedelide de göz önünde bulundurularak, tamamlanan iç mimari ve inşai imalat işlerin toplam bedelinin … TL olacağı, beyan edilen sözleşme bedeli üzerinden tamamlanmış imalatlarırın bedellerinin bir kısmı(makine, elektrik) uzmanlık alanımda olmadığı için yüzde kaç oranında gereği gibi yapıldığının tespit edilemediği belirtilmiştir.
Mimar bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli ek raporda sonuç olarak; Restaurant bölümünde yer alan yarasa model 5 Adet tente ile ilgili olarak hesaplamalarında herhangi bir değişiklik bulunmadığı, tentenin bedeli … TL olarak belirlendiği; Cafe bölümündeki … ve Paravan işin tamamına oranı dikkate alınarak 9657 ,14 oranında tamamlandığı tespit edilerek , … Ve Paravan işinin bedeli 20.000.00 TL olarak belirlendiği; Bar Mobilyasının bedeli 32.000.00 TL olarak belirlendiği … tarihli kök raporda Davalı tarafın (Yüklenicinin) kısmen ifa etmiş olduğu, tadilat işlemlerinin eksikler ve sözleşme bedelide de göz önünde bulundurularak , tamamlanan iç mimari ve inşai imalat işlerin toplam bedelinin … TL olacağı, görüş ve kanaatinizde bir değişiklik bulunmadığı sonuç ve kanaatinde değişiklik bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili … tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu eser sözleşmesi kapsamında davalıya şimdiye kadar yapılan ödemenin fazla kısmı için taleplerini ….-TL olarak, 1.000,00.-TL maddi tazminat taleplerini de 1.106,50.-TL olarak ıslah ettiğini beyan ettiği ve ıslah harcını yatırdığı anlaşılmıştır.
… tarihli celsede davacı tanıklarının beyanları alınmış olup; davacı tanığı … beyanında : “ben yaklaşık 10 yıldır davacının yanında çalışıyorum, … isimli iş yerinin dekorasyon işi için davacı … ile anlaşmışlardı, 2 ay içerisinde iş yerindeki dekorasyonun teslim edileceği belirtilmişti fakat davalı yaklaşık %10 kadar bir imalat yapıp sonra devam etmedi, hatta 3 ayda kendisine ilave süre verilmesine rağmen hiçbir şey yapmadı, işletmeyi bu halde bırakıp gitti, davalı iş yerine gelip gidiyor davacı ile görüşüyorlardı, pandemi nedeniyle o dönem kapalıydık, 1 haziranda yasaklar kalkacağı için kendisine bu tarihe kadar dekorasyonu bitirmesi için defalarca söylemesine rağmen davalı işe devam etmedi, zaten iş yerine geldiğinde işi yapacak personeli de yoktu, bildiğim kadarıyla işi tamamlayacak maddi durumu da yoktu, dolayısıyla 1 haziranda da bu yeri açamadık, yanlış hatırlamıyorsam 10 – 15 gün sonra davacı kendi çabasıyla borç alarak da iş yerine tadilatı yaptırdı bu dönemden sonra ancak müşteri gelmeye başladı, bize davalı işe neden devam etmediğini açıklamadı şuan da zaten kendisi ofisini kapatıp kaçıp gitmiştir. Normalde iş yeri 5 katlı olup tamamının dekorasyonu yapılacaktı ancak sadece ilk iki katı davacının çabalarıyla tamamlayıp açabildik ayrıca projeye göre davalının kullanması gereken ürünlerin yerine daha kalitesiz ürünlerinde kullanıldığını ben gördüm. Ben taraflarla konuşurken duyduğum kadarıyla … – … Bin TL civarında bir paranın ödendiğini hatırlıyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … : ” ben davacının arkadaşıyım, haftada iki, üç gün kendisinin yanına uğrardım, dolayısıyla davalıyı da burada görüp tanıdım, yapılacak iş için 4 adet çeki ben düzenledim ve davacı tarafından imzalayarak davalıya verdi, bunun haricinde kendisine … TL’ye kadar da nakit verildiğini de biliyorum, fakat davalı yapılacak işlerini tamamlamadan kaçıp gitti, tam olarak ne kadar iş yaptığını bilmiyorum ama yarım yamalak iş yapmıştır, bu nedenle iş yeri açılamadı, yaklaşık 1 , 1,5 ay sonra iş yeri açıldı fakat işler iyi gitmediğinden dolayı burayı davacı kapatmak zorunda kaldı, şuan faal değildir, o dönemde de davalı kaçıp gittiği için davacı kendi cebinden harcama yaparak bazı işleri tamamlayıp iş yerini faaliyete açtı, fakat yapmış olduğu tadilat harcamalarının bir kısmını borç aldığından dolayı ödeyemediğinden davacı işine devam edemedi” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Eser sözleşmesi, taraflarına haklar sağlayan ve borçlar yükleyen, tam iki taraflı bir iş görme akdidir. Yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, teknik ve sanatsal ilkelere ve amaca uygun olarak imal edip iş sahibine teslim etmekle, iş sahibi de kararlaştırılan bedeli ödemekle yükümlüdür ( 6098 sayılı TBK. m.470).
Eser sözleşmelerinde yüklenicinin, üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorunluluğu (TBK 471/1); İş sahibinin ise, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorunluğu vardır.(TBK 474/1)
Eser sözleşmesinde yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için eseri sözleşme ve ekleri, fen ve tekniği ile iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak tamamlayıp teslim ettiğini ya da iş sahibinin teslim almaktan kaçındığını yasal delillerle kanıtlamak zorundadır.
Somut olayda davacı taraflar arasındaki sözleşme gereğince davalı yüklenicinin işlerin tamamını yapmadığı ve yapılan işlerin de ayıplı olduğunu iddia etmektedir.Davaya konu çeklerin de eser sözleşmesi kapsamında verildiği hususu ihtilafsızdır. Mahkememizce yapılan keşif sonucu alınan raporlar ve tanık beyanları dikkate alındığında davalı tarafından yapılan işin tamamlanmadığı, tamamlanan işin değerinin … TL olduğu belirtilmiştir. Bu durumda davacının … Bankası … Şubesinin … basım, … ödeme tarihli … … numaralı ve … Bankası … Şubesinin … basım … ödeme tarihli … TL’lik … numaralı çeklerinin bedelsiz kaldığı ile birlikte davacının ticari defterlerine göre davalıya yapılan … TL fazla ödemenin bulunduğu anlaşılmış ve ayrıca Borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi sebebiyle davacıya ait işletmenin kazanç ve itibar kaybı sebebiyle oluşan 1.106,50 TL olduğu bilirkişi raporları ile sabit olup davanın ıslah edilmiş hali ile kabulüne karar verilmiş, davalının davadan önce temerrüde düşürülmemiş olduğu dikkate alınarak dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
… Bankası … Şubesinin … basım, … ödeme tarihli … … numaralı ve … Bankası … Şubesinin … basım … ödeme tarihli … TL’lik … numaralı çeklerinin bedelsiz kaldığı, bu şekilde davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Dava konusu eser sözleşmesi kapsamında davalıya yapılan … TL fazla ödemenin dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi sebebiyle davacıya ait işletmenin kazanç ve itibar kaybı sebebiyle oluşan 1.106,50 TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 25.605,35.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 5.072,02.-TL ve ıslah ile alınan 1.330,00.-TL harcın mahsubu ile bakiye 19.203,33.-TL harcın davalıdan TAHSİLİ ile Hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri harç ve delil tespiti olmak üzere) toplam 11.088,32‬.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 55.477,67.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan 1.320,00.TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği davalıdan alınarak HAZİNEYE gelir KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/02/2023

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)