Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/359 E. 2021/859 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/359
KARAR NO : 2021/859
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/07/2014
KARAR TARİHİ: 03/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Ulaşım Hizmetleri Petrol Sanayi ve Tic. A.Ş.’nin … tarihinde yapılan Genel Kurulunda iki yıl süreyle yönetim kurulu üyesi olarak yetkilendirilip, görevlendirildiğini, …tarihinde yapılan şirket genel kurulunda görev süresi dolmamasına rağmen herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin yönetim kurulu üyeliğinin düşürüldüğünü, bu nedenle TTK’nın 364. Maddesine dayanılarak davalı şirkete başvurulduğunu, müvekkilinin Üyeliğinin bitiş tarihinin … olduğunu, müvekkilinin bu tarihe kadar görevini tamamlamış olması halinde 47.100,00 TL geliri olacağını, davalı tarafın … tarihli ihtarname ile yasal, tazminat haklarını kabul etmediklerini, bu nedenle …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ancak davalının …tarihinde takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle her türlü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, haksız suretle yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, haksız ve kötüniyetle yapılan itiraz nedeniyle davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkette … tarihli Olağanüstü Genel Kurul Kararı ile 10 kişilik bir Yönetim Kurulu Heyetinin belirlendiği, 2013 Temmuz ayından itibaren 2 yıl süreyle her bir üye için aylık net 3000,00 TL huzur hakkı ödemesine karar verildiğini, yönetim kuruluna seçilen üyelerin şirkete yönetsel ve işletmesel anlamda bir katkı yahut katma değerlerinin olmadığı belirlendiğini ve ayrıca 10 kişilik yönetim kurulu üye sayısının fazla olduğu sonucuna ulaşıldığını, bu nedenlerle haksız, dayanaksız ve tüm hakları kullanımında gözetilmesi gereken iyiniyet kurallarından ari talepler içeren davacı yanın davasının reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce usül ve yasaya uygun araştırma ve inceleme yapılarak ; tarafların göstermiş olduğu deliller toplanmış, takip dosyası ve ihtarname suretleri ve davalı şirketin sicil kaydı celp edilmiştir.
Mahkememizce usül ve yasaya uygun araştırma ve inceleme yapılarak, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, süresi dolmadan görevden alınan yönetim kurulu üyesi davacının 6102 sayılı TTK’nun 364/2. Maddesi kapsamında yoksun kaldığı huzur hakkının tahsili için girişilen ilamsız takibe yapılan itirazın iptali talebidir.
Taraflar arasında, davacının … tarihinde yapılan genel kurulda iki yıl süre ile davalı … Ulaşım Hizmetleri Petrol Sanayi ve Ticaret A.Ş. yönetim kuruluna seçildiği, … tarihinde yapılan genel kurulda ise iki yıllık görev süresi dolmadan yeni bir yönetim kurulu seçilmek suretiyle davacının yönetim kurulu görevine son verildiği konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasında uyuşmazlık, davacının süresi dolmadan yönetim kurulu üyeliğininden alınan davacının, yönetim kurulu üyeliği sonuna kadar alması gereken ve yoksun kaldığı 47.100,00 TL huzur hakkının 6102 sayılı TTK’nun 364/2. Maddesi kapsamında davalı şirketten talep edip edemeyeceği konusundadır.
Mahkememizin … tarihli , … Esas- … karar sayılı ilamı ile;
Huzur hakkı, çalışan yöneticilerin harcadıkları emek ve mesailerine karşılık, genel kurul kararları ile belirlenen ve yöneticilere genellikle aylık olarak ödenmesi kararlaştırılan bir meblağdır. Genel kurul, yönetim kurulu üyelerine ödenecek huzur haklarını her toplantı için ayrı ayrı kararlaştırabileceği gibi katılacakları toplantının sayısını nazara almaksızın, hizmet veya vekalet akdi çerçevesinde aylık ödeme olarak da kararlaştırılabilir. Taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunmadığına göre taraflar arasındaki hukuki ilişki vekalet sözleşmesi kapsamında değerlendirilmelidir. 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 512. maddesi uyarınca vekalet sözleşmesinin genelde bir hizmet sözleşmesi olduğu da nazara alındığında vekilin ücrete hak kazanması için çalışması gerekmektedir. Vekil, haksız azil halinde güvendiği vekalet ilişkisinin uygun zamanda ortadan kalkmasından dolayı ancak uğradığı menfi zararı isteyebilir. Vekil, vekaletin devam edeceğine güvenerek fiilen yaptığı masraflar için tazminat isteminde bulunabilir.
6102 sayılı TTK’nun 364/2. Maddesi kapsamında yönetim kurulu üyeliğinden alınan davacının tazminat hakkı saklı tutulmuş ise de; davacının yönetim kurulu üyeliğinden süresi dolmadan alınması nedeni ile yoksun kaldığı huzur hakkı bedelini talep ettiği, nitelik olarak huzur hakkının davacının yönetim kurulu toplantılarına katılarak ve yönetim kurulu üyesi olarak görev yaparak hak kazanması gerektiği, ancak davacının görevden alınması nedeni ile huzur hakkını hak etmediği,bu nedenle yoksun kaldığı huzur hakkı bedelini talep edemeyeceği mahkememizce kabul olunarak davanın reddine, davacının takipte kötüniyetli olmadığı dikkate alınarak davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair verilen hüküm; Davalı vekilince … havale tarihli dilekçe ile temyiz edilmiş, davaya bakan Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … tarih … Esas, … karar sayılı ilamı ile;”…(1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının redddine karar vermek gerekmiştir.
(2) Dava, süresi dolmadan görevden alınan yönetim kurulu üyesi davacının 6102 sayılı TTK’nın 364/2. maddesi kapsamında haksız azli nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüyle asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Ancak, alacak likid olmadığından İİK. 67. madde gereğince icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekirken davalı aleyhine bu yönde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir…” gerekçesi ile bozularak mahkememize gelmiş, mahkememizin yukarıdaki esas numarasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce verilen … tarih …Esas – … Karar sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … tarih … Esas, … karar sayılı ilamı ile davalı vekilinin icra inkar tazminatına ilişkin temyizi kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının yerinde görülmediğinden bahisle ve alacak likid olmadığından İİK. 67. madde gereğince icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekirken davalı aleyhine bu yönde hüküm kurulması doğru olmadığından bozulmasına karar verilmiş, dolayısıyla mahkememizce de usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyulması ile evvelce mahkememizin … tarih … Esas – … Karar sayılı kararının hüküm kısmının 1 nolu bendinin (Davanın KABULÜ, İtirazın iptaline ilişkin) “47.100,00TL asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” ilişkin kısmı dışında kalan kısımlarının ve yine aynı şekilde mahkememizin kararının hüküm kısmının 2,4 ve 5 nolu harç ve vekalet ücretine ilişkin kısımlarının bozma ilamı dışında kalması nedeniyle, bu kısımlar yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, hükmüne uyulan bozma ilamında belirtildiği üzere davaya konu alacağın likit nitelikte olmayışı gözetilerek davacı lehine icra inkar tazminatına hükmolunmayarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-“Davanın KABULÜ ile;
Davalının …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 47.100,00.-TL asıl alacak üzerinden devamına,”
İlişkin hüküm bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiğinden bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 3.217,40.-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 568,10.-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.649,30.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının bu dava nedeni ile bozma öncesi ve sonrası yapmış olduğu posta, tebligat, bilirkişi ücreti ile dava açılış harç toplamından ibaret toplam 906,40.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
*Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.923,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/11/2021
Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)