Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/349 E. 2022/775 K. 25.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/349 Esas
KARAR NO : 2022/775
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/06/2021
KARAR TARİHİ : 25/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili davacı şirket ile davalı şirket arasında 06.09.2019 tarihli ekteki katılımcı kayıt formu sözleşme isimli sözleşme imzalandığını, davalı şirket 17-78-19-20 Eylül 2019 tarihinde … & … Proje Görüşmeleri Organizasyonu gerçekleştirmeyi vaad ettiğini, katılım bedeli olarak da müvekkili davacı dan 09/09/2019 tarihinde 3.516 USD aldığını, ancak; 17-18-19-20 Eylül 2019 olarak kararlaştırılan organizasyon davalı tarafça sözleşmedeki edimine uygun olarak yapılmamış ve ne zaman yapılacağı bildirilmeden sürüncemede bırakıldığını, davalı tarafın edimini yerine getirmemesi üzerine davalı tarafla irtibata geçilmiş, defalarca kez uzun süreli gecikme yüzünden artık organizasyondan beklenen menfaatin sağlanamayacağı, sözleşmenin feshedildiği belirtilmiş ödenen bedelin iadesi istendiğini, ancak davalı taraf aldığı ödemeyi de iade etmediğini, müvekkili davacı şirket tarafından davalı şirkete gönderilen 12.02.2020 tarihli mail ile eylül ayında gerçekleştirilmesi gereken organizasyonun bu tarihe kadar yapılmadığı sözleşmenin feshedildiği bildirdiğini ve ödenen ücretin ödenmesinin talep edildiğini, yine Antalya 16. Noterliği 18.02.2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile edimin ifa edilmemesi ve sürüncemede bırakılması nedeniyle sözleşmenin fesholunduğu ve 3.516,00 USD’nin 3 iş günü içerinde iadesinin ihtar edildiğini, 25.02.2020 tarihli mail ile ihtarname örneği ve durum davalı tarafa ayrıca bildirilmiş ancak davalı taraf yine ödeme yapmadığını, bunun üzerine Antalya Genel İcra Dairesi … E. Sayılı dosya üzerinden ilamsız icra takibi başlatılmışsa da davalı/borçlu tarafça kötü niyetli olarak
takibe itiraz edildiğini, bu nedenlerle yapılan takibe itirazının iptaline ve takibin kaldığı yerden faizi ile birlikte devamını, likit alacaktan kaynaklı borca kötü niyetli itiraz nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Her ne kadar davacı tarafından müvekkilinin sözleşme hükümlerini yerine getirmediği ileri sürülmüşse de, sözleşme hükümleri yerine getirildiği gibi, bu konuda yapılması gereken işler ile ilgili davacı tarafla mail yazışmaları yapıldığını, bu maillerin celp ve incelenmesinde müvekkilimin sözleşme yükümlülüklerini yerine getirdiği tespit edileceğini, her ne kadar davacı müvekkilinin 17-18-19-20 Eylül 2019 tarihli … … Proje görüşmeleri organizasyonundaki yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bu nedenle sözleşmede belirtilen ve müvekkiline ödendiği ileri sürülen 3.634,14 USD alacakla ilgili icra takibine vaki itirazın iptalini istemiş ise de, müvekkilinin sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğundan açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve cevap vermiştir.
Dava; Antalya Genel İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tanığı …’ün talimatla alınan beyanında; ” Ben davacı şirkette Uluslararası pazarlama müdürü olarak çalışıyordum, şu an davacı şirkette çalışmıyorum, … da kurulacak olan uluslararası İran lı yatırımcıları Türkiye ye getirmek için organize edilen bir fuar organizasyonunu katılmak için bir sözleşme yapıldı. Paramızı peşin olarak ödedik, hatta para ödeme konusunda çok fazla baskı uyguladılar ( yani yer kalmıyor, acil hızlı hareket etmeniz laazım , sınırlı sayıda yer var gibi) normal şartlarda Eylül ayında yapacaklarını söylediler ve sözleşmeye bunu da yazdılar ve bizler de bu fuar organizyonu için reklam panosu hazırladık, fazla masraf yaptık ancak daha sonrasında Eylül ayında yapmayacaklarını, Ekim ayına erteleyeceklerini söylediler, kabul ettik, ancak Ekim ayında da yapmadılar ve Şubat ayına erteleyeceklerini söylediler, bizde bunu kabul etmedik ve belirttikleri Şubat tarihinden çok daha öncesinden iptal etmek istediğimizi ve paramızı da geri iade almak istediğimizi hem yazılı olarak mail ortamında , hem sözlü olarak noterden ihtar çekerek kendilerine ilettik, ancak iptal etmeyeceklerini söylediler, fuara katılmadığımız halde bizim için ayrılan yere bizim şirketimizin isminin olduğu logoyu oraya koyarak firma olarak da itibarımızı zedelemiş oldular, davalı taraf üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmedi, olaya ilişkin başka bilgim yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …’ın talimatla alınan beyanında; “Ben davacı şirkette Pazarlama Kooridatörü olarak çalışmaktayım. … Turizm … da düzenlenecek olan … ve … Proje görüşmeleri organizasyonun 17-19 Eylül 2019 da yapacaklarını belirterek 6 Eylül 2019 da … Gayrimenkul den acil olarak sözleşme imzalanmasını ve ödeme yapılmasını talep etti, … Gayrimenkul tarafından 6 Eylül 2019 da sözleşme imzalanıp 9 Eylül 2019 da da 2.980.USD + KDV toplam 3.516.USD ödeme talep edilen şekilde yapıldı. … Gayrimenkul ekibini bu tarihlere göre organize etti, dolap çalışmaları yaptırıp ilgili organizosyan için ekstra harcamalar yaptı, ancak anlaşılmış tarih olan 17-19 Eylül 2019 da organizasyon gerçekleşmedi, firma erteleme hakkı olduğunu belirterek organizasyonu Ekim 2019 a attı, ancak bu tarihte de organizasyon gerçekleşmedi, dönemin yetkili çalışanı … iptal ve iade talebinde bulundu, fakat davalı taraf bu iptal talebine rağmen 25/02/2020’ye tekrar ertelediklerini ilettiler, bunu davacı şirket kabul etmedi ve tekrar iptal talebinde bulunduk, bunu yazılı olarak paylaşmamız gerektiğini söylediler, iş yeri çalışanı Şilan hanım buna ilişkin davalı şirkete mail attı, daha sonra 18/02/2020’de de ihtar çekildi, ancak ödenen para geri alınamadı, fuara katılmadığımız halde bizim için ayrılan yere bizim şirketimizin isminin olduğu logoyu oraya koyarak firma olarak da itibarımızı zedelemiş oldular, kaldırmalarını telefonla acenteden rica ettik bunun üzerine de yine kaldırılmadı, olaya ilişkin başka bilgim yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı …’ın talimatla alınan beyanında; “… Turizmin organize ettiği İran-Türkiye ikinci emlak organizasyonu 2019 yılının Eylül ayında yapılacaktı. Ben, organizasyon işi ile uğraşırım. Dışarından şirketlere danışmanlık yaparım. … Turizme de danışmanlık yaptım. Yukarıda bahsettiğim organizasyon ile ilgili danışmanlık yapacaktım. Ancak … Turizmden bana bir telefon geldi. … Harekatı nedeni ile organizasyonun ertelendiği söylendi. Bu organizasyon 2020 Şubat ayında gerçekleştirildi. Sanırım 25 Şubat gibiydi. 3 günlük bir organizasyondu. Ben bu organizasyonda katılan firmaların İranlı iş adamları ile görüşmelerini sağladım. Toplantılarını ayarladım. Firmalar stant açtılar. Ben katılımcı firmaların stantlarını kurmalarına ve İranlı iş adamları ile bir araya gelmelerine aracılık ettim. Benim organizasyondaki görevim buydu. Taraflar arasında meydana gelen uyuşmazlık ile bir bilgim yoktur. Benim bilgim ve görgüm organizasyonun gerçekleştiği ve bu organizasyonda da benim yer almamdır. Katılım sayısı bu organizasyona yüksekti. Hatta talep edilirse organizasyon sonucunda bu organizasyona katılanların hep birlikte çekildiği resimlerin de mevcut olması gerekir. Hem kamera hemde fotoğraf kaydı alındı” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının UYAP kayıtlarının incelenmesinde; alacaklının davacı taraf, borçlunun davalı taraf, borcun toplamda 3.634,16 USD olduğu, borçlu tarafından 19/10/2020 tarihinde borca itiraz edilerek takibin durduğu görülmüştür.
Taraflar arasında düzenlenen 06/09/2019 tarihli sözleşme ile 17-20/09/2019 tarihleri arasında … ve Türkiye ikinci emlak ve yatırım proje görüşmeleri organizasyonu yapılmasına ilişkin işin davalı şirketçe yüklenildiği bu iş bedeli olarak sözleşmenin 5 maddesinde 2.980 USD + KDV bedel kararlaştırıldığı, davacı tarafından … Bankası aracılığı ile KDV dahil 3.516 USD’nin davalıya ait sözleşmede belirtilen hesaba ödendiği taraflar arasında çekişmeli değildir. Davacı taraf söz konusu organizasyonun süresinde ve sonrasında yapılmadığını davalı ise sözleşmenin 4. Maddesine dayalı olarak elde olmayan haller nedeniyle toplantının yapılamadığını buna sebep olarakta toplantının yapılacağı tarihlerde … harekatının başlamasını göstermektedir. Söz konusu harekatın 09/10/2019 tarihinde başlamış olduğu ve Suriye’nin kuzeyini kapsadığı ve İran ile Türkiye Cumhuriyeti arasında o tarihlerde herhangi bir askeri operasyon yapılmadığı bu durumda hem … harekatının İran bölgesinde olmaması ayrıca sözleşmede kararlaştırılan toplantının 17-20/09/2019 tarihinde kararlaştırılmış olması karşısında davalının mucbir sebep savunmasının yerinde olmadığı buna rağmen toplantının yapıldığına ilişkin iddiasının ise otelin yapıldığı ileri sürülen … … Otel tarafından gönderilen 19/10/2022 tarihli yazı içeriğinde davacı şirket yönünden organizasyonda herhangi bir stantta kurulmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
İcra İnkar tazminatı açısından ise; 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunun 67/2 maddesi uyarınca İcra inkar tazminatına hükmedilmesi için öncelikle usulüne uygun olarak geçerli bir icra takibinin yapılması, borçlunun süresi içerinde ödeme emrine itiraz etmesi, itirazın iptali davasının 1 yıllık süre içerisinde açılması ve borçlunun haksızlığına karar verilmesi gerekir. Dosya kapsamında geçerli bir icra takibinin bulunduğu, 7 günlük itiraz süresi içerisinde davalının ödeme emrine itiraz etmiş olduğu ve yine itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Borçlunun haksızlığından kasıt ise alacak miktarının likit yani belirlenebilir olmasıdır. Borçlu şayet alacak miktarını belirlemek için bütün unsurları biliyor ise alacak likit sayılır. Ayrıca borçlunun icra takibine kötü niyetle itiraz etmesi şartı kanunda aranmamıştır. Somut davada alacağın sözleşme ile belirlenmiş olmasına göre alacağın likit olduğu kanaatine varılmakla icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalının Antalya Genel İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına,
Alacak likit olduğundan alacağın %20’si oranında hesaplanan 6.282,59 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 2.145,82-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 394,11-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.751,71-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T. göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 394,11-TL Peşin/nisbi Harcı, 464,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 917,41TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan 1.320,00.TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği ‭davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/11/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı