Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/206 E. 2022/456 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/206 Esas
KARAR NO : 2022/456
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2021
KARAR TARİHİ : 02/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … yılı aşkın süredir …’da …-… sektöründe faaliyette olan köklü bir firma olduğunu, her iki tarafın da ticari şirket olduğunu, müvekkili firmanın karşı tarafla girdiği ticari ilişkide sattığı ürünlerin karşılığını alamadığını, … tarihli …-TL tutarlı cari hesaba istinaden müvekkilinin davalıdan alacağının bulunduğunu, davalının ticari faaliyet merkezinin iş adresinin … olduğundan İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu gerekçesiyle yaptığı yetki itirazının yersiz olduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile borcun takip konusu takip dosyasında belirtilen şekliyle ve faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara katılmamıştır.
Dosya içerisine; Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, İstanbul Anadolu Kurumlar Vergi Dairesine müzekkere yazılmış, mahkememizce ve talimat yoluyla tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor aldırılmıştır.
Dava; İtirazın İptali talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık; icra dairesinin yetkili olup olmadığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunup bulunmadığı, bulunması halinde cari hesap ilişkisi nedeniyle takip tarihi itibariyle davalının davacıya borçlu olup olmadığı, neticeten alacağın varlığı ve miktarı hususlarından ibarettir.
Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Anonim Şirketi tarafından borçlu … aleyhine …-TL cari hesap asıl alacağı, …-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam …-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya … tarihinde tebliğ edilmesi üzerine süresinde … tarihinde borçlu vekili tarafından icra dairesine sunulan itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edildiği, … tarihinde takibin durdurulduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan … tarihli raporda; davacının ticari defter kayıtlarına göre taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında takip tarihi itibariyle …-TL asıl alacağının olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki ile ilgili yazılı bir sözleşme ibraz edildiği, davacının davalıyı yazılı olarak temerrüde düşürmediği, sonuç olarak takip tarihi itibari ile davacının davalıdan …-TL asıl alacağının olduğu hesaplanmış, TTK 1530/7. Maddesine göre takip tarihi itibariyle hesaplanan faiz tutarının …-TL olarak hesaplanmıştır.
Davalının adresi itibariyle İstanbul … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinden talimat yoluyla bilirkişi raporu aldırılmış olup, mali müşavir bilirkişi … tarafından sunulan … tarihli raporda sonuç olarak; davalı ile davacı arasında ticari ilişki olduğu, davalının ve davacının defter ve belgeleri incelendiği, delillere dayanarak ticari ilişki kapsamında …-TL asıl alacağının olduğu anlaşılmış, asıl alacağın oluştuğu … tarihine kadar TTK 1530 md. uyarınca belirlenmiş temerrüt faiz oranlarıyla hesaplanmış alacak ve temerrüt faizi dahil toplam …-TL olduğu kanaat ve sonucuna varılmıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi (Değişik 28.07.2020T. 7251 Sy. Kanun-23.madde) yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılayacağı ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalıdan …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş faiz alacağı olduğundan bahisle Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde ibraz ettiği itiraz dilekçesi ile borca ve yetkiye itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, davacı vekilinin takibin devamı için …-TL alacak üzerinden eldeki itirazın iptali davasını ikame ettiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde ise, borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Aldırılan bilirkişi raporları sonucunda taraflar arasında akdi ilişkinin bulunduğu, TBK’nın 89/1 maddesi uyarıca para borçlarında alacaklının yerleşim yerinin yetkili olduğu anlaşılmakla, davalının icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Hem delil olarak dayanılması hem de tarafların tacir olmaları nedeni ile HMK 222 ve TTK 83. Maddeler kapsamında tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, tarafların ibraz edilen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, icra takibine ve davaya konu edilen faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraf defterlerinin birbirini doğruladığı, tarafların ticari defterlerine göre davacının davalıdan …-TL borçlu olduğunun belirtildiği, davalı taraf, takibe itiraz dilekçesinde, akdi ilişkiyi kabul etmese de takip dayanağı cari hesaba konu faturaları ticari defterlerine kaydettiği, davacının alacağını ispat etmesine rağmen davalının defterine kayıtlı olan fatura bedelinden dolayı borcu olmadığını yahut ödendiğini ispat edemediği, her ne kadar davacı taraf takibe kadar işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de davacının takipten önce davalıyı usulüne uygun şekilde temerrüde düşürdüğü sabit olmadığından davanın asıl alacak üzerinden kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve davanın kısmen kabulüne, likit olan asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında asıl alacağa yaptığı itirazın iptali ile, takibin …-TL asıl alacak üzerinden devamına,
…-TL asıl alacağın %20’sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Alınması gerekli …-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davalıdan TAHSİLİ ile Hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan …-TL peşin harç ve …-TL başvurma harcının toplamı …-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam …-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan …-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
7-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan …-TL’sinin davalıdan, …-TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 02/06/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza