Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/181 E. 2021/736 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/181 Esas
KARAR NO : 2021/736
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/08/2011
KARAR TARİHİ : 06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; …plakalı aracın …/…/… tarihinde maden ocağından iki adet mermer bloku yükleyip yola çıktığı esnada devrilmesi sonucu kaza yaptığını, aracın pert olduğunu, meydana gelen kazada müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını, kasko sigortası ile alakalı olarak taraflarına ait olan yükümlülüklerin tümünün yerine getirildiğini ancak davalı kasko şirketinin kendilerine şu ana kadar hiçbir ödeme yapılmadığını, taraflarına da sözlü olarak olumsuz cevap verildiğini, kasko sigortası poliçesi şartlarına göre aracın pert olduğundan davalı şirketin aracın bedelini ödemesi gerektiğini, davalı şirketin ödemekle yükümlü olduğu aracın piyasa değerinin asgari değerde dahi 140,000,00.-TL olduğunu, oluşan hasarın bedelinin gayet yüksek olduğunu söyleyerek aracın hasarının giderini müvekkilince yapılamadığını, bu yüzden aracın halen hasarlı şekilde beklediğini ve mevcut zararın devam ettiğini, ayrıca bu kaza yapan araç dışında …plakalı aracın 600,00TL, …plakalı aracın 10.620,00TL, …(…) plakalı aracın 7.080,00.-TL, …(…) plakalı aracın 30.000,00TL, …plakalı aracın 40.000,00TL olmak üzere toplam 228.300,00TL tutarında ayrı ayrı çeşitli tarihlerde maddi hasarlı trafik kazaları neticesinde hasarlarının olduğunu, bu belirtilen araçlarında hasar bedellerinin ödenmediğini, müvekkilinin …plakalı aracının çalışamamasından ötürü şu ana kadar 10.000,00TL de maddi zararının bulunduğunu belirterek, bütün araçların toplam zararları olan 100.600,00TL’nin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, tüm bu hasarlar nedeni ile müvekkilinin içerisinde bulunduğu manevi çöküntü nedeni ile de 20.000,00TL manevi tazminatın kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın yetkili mahkemede açılmadığını, davanın davalının ikametgahı mahkemesinde açılması gerektiğini, davaya konu kazaların da Antalya’da meydana gelmediğini, poliçeleri düzenleyen acente de Burdur’da bulunmadığını belirterek yetkili mahkemelerin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, esasa ilişkin de, davacı tarafından belirtilen kazaların hangi tarihte meydana geldiğini belirtmediğin, ne şekilde olduğunu söylemediğini, buna ilişkin bir belge sunmadığını belirtmiş, bu yüzden bu hasarlarla ilgili zamanaşımı geçip geçmediği, kaza ve hasar tarihi itibari ile müvekkili şirketinin bir poliçesi olup olmadığının bilinemediğini, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatları içinde yer almadığını, bu sebeple davacı tarafından manevi tazminata ilişkin taleplerinin yerinde olmadığını, …plakalı araç ve ona takılı dorse …plakalı araçta davacı tarafa …tarihli tazminat makbuzu ibraname ile 22.000,00TL ödendiğini ve bu kaza ve hasar ile ilgili olarak müvekkili şirketin ibra edildiğini, …plakalı çekici ve ona bağlı …plakalı dorsede …tarihinde meydana gelen hasarın teminat kapsamında olmadığını, şöyle ki olay yeri görgü ve tespit tutanağı ile ve müvekkili şirketçe yaptırılan ekspertiz çalışmaları neticesinde davaya konu hasarın “istibdat haddinden fazla aşırı yük ” sebebi ile meydana geldiğinin tespit edildiğini, her ne kadar araç üzerinde 2 adet mermer blok yüklü gibi gösterilmeye çalışılsa da olay yeri görgü ve tespit tutanağı ve olay yeri krokisi düzenleyen jandarma tarafından olay yerinde kaza anından sonra hemen kaldırılmış ve fazla yüklenmiş olan mermer blokları kaldırılarak götürmek maksadıyla gelmiş olan iş makinelerinin tekerlek izlerinin görüldüğünün tespit edildiğini, kaza malinde de 4 adet mermer blok izi bulunduğuna dair tesip yapıldığını, davacı tarafına … plakalı araçta meydana gelen hasara ilişkin talepleri de hasarın poliçe kapsamında olmaması sebebi ile yerinde olmadığını, araç sürücüsünün de olay akabinde jandarmaya verdiği beyanında araç içinde bulunan mermerler yanlış ve aşırı yükleme sebebi ile kayarak dorseya zarar verdiğini söylediğini, kazanın hemen ilgili yasal mercilere bildirilmediğini, ertesi gün bildirildiğini, kaza yapan …plakalı araçta ne kadar yük olduğuna dair karşı tarafa kantar fişi sunulmadığını, kazadan sonra mermerlerin kaza yerinden ayrılması amacıyla yüklendiği …plakalı araçla ilgili olarak da herhangi bir kantar fişi sunulmadığını, ayrıca dorse stop lambasının ise dorseyi iterken çekişi tarafından hasarlandığı olay sonrasında tutulan tutanaklar ile sabit olduğunu belirterek, öncelikle yetki itirazı da değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sigorta poliçeleri, hasar dosyaları sunulmuş, bilirkişilerden ayrıntılı raporlar aldırılmıştır.
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan sigortalı davacının, davalı sigortacı aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davası niteliğindedir.
Davacı, davalıya kasko sigortası ile sigortalı olan toplam 6 adet aracının çeşitli tarihlerde trafik kazası nedeniyle maddi hasra uğradığını, bunlardan …plakalı aracın hasar dışında ayrıca çalışamadığı dönemlere ilişkin de bu araçtan dolayı zarar gördüğünden bahisle hem hasar, hem de araç mahrumiyet zararından dolayı maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davayı açmıştır.
Taraflar arasında sigorta ilişkisinin varlığı ihtilafsızdır. Davacıya ait olup davalı sigorta şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan araçlar …plakalı dorse, … plakalı araç, …plakalı dorse, …plakalı araç, …ve …plakalı araçlardır.
Davalı vekilince cevap dilekçesinde mahkememizin yetkisine yönelik yetki itirazında bulunulmuş ise de, cevap dilekçesi süresinde verilmediğinden usulüne uygun yapılmayan yetki itirazı reddedilmiştir.
Dosya içerisine hasar dosyaları ve poliçeler celp edildikten sonra bilirkişiler …ve …’dan oluşturulan heyetten …tarihli rapor aldırılmış, rapora göre davacıya ait araçlardan …plakalı çekicide meydana gelen hasar miktarının dosyada yeterli belge mevcut olmadığından hasar ile ilgili değerlendirme yapılamadığını, bunun dışında …plakalı dorsede meydana gelen hasar tutarının işçilikler ve kdv dahil olmak üzere toplam 9.836,00.-TL olduğunu, …plakalı çekiciye bağlı …plakalı römorktaki hasardan kaynaklanan 22.000,00.-TL tutarın …tarihli tazminat makbuzu ibraname ile davacıya ödendiğinin anlaşıldığını, bu sebeple tazminat talebinin değerlendirilemediğini, …plakalı dorsede meydana gelen hasar tutarının işçilik ve kdv dahil 6.789,00.-TL tutarında olduğunu, hasarın teminat kapsamında olup olmadığı hususunda kanaatince sigortacı davalının hasarın istiap haddinin aşması nedeniyle meydana geldiğini ispat edemediği için zararı tazminle yükümlü olduğunu, …plakalı çekicide meydana gelen hasar ile ilgili dosyada hesaplamaya esas herhangi bir hasar dosyası ve benzeri belge bulunmadığından değerlendirme yapılamadığını, bundan başka …plakalı araç hasarı için ayrıca araç mahrumiyet zararı talep edildiği fakat gerek mahrumiyet zararı (kazanç kaybı) gerekse manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamında bulunmadığını beyan ettikleri görülmüştür.
Dosyadaki bir kısım eksik belgeler ve hasar dosyaları da yeniden temin edildikten sonra bilirkişi …’dan rapor aldırılmış, bilirkişi …tarihli raporunda davacıya ait … plakalı araçtaki hasar bedelinin 18.000,00.-TL, … plakalı araçtaki hasar bedelinin 9.836,00.-TL ve …plakalı araçtaki hasar bedelinin de 7.080,00.-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Bilirkişi …tarihli ek raporunda önceki raporunda değişilik yapılmasını gerektirir bir durum yönünde mütalaada bulunmuştur.
Bilirkişi …’dan aldırılan … tarihli 2.ek bilirkişi raporuna göre de (ilgili araçların hasar dosyaları temin edildikten sonra) …plakalı araçta oluşan hasarın 78.668,00.-TL, …plakalı araçtaki zararın da 1.354,88.-TL tutarında olduğunu mütalaa ettiği görülmüştür.
Bilirkişiler tarafından …plakalı araç dışında hasara uğradığı iddia olunan diğer 5 adet araçlardaki hesaplanan toplam hasar tutarı 114.938,88.-TL’dir. …plakalı çekiciye bağlı … plakalı römorkun hasarından kaynaklanan 22.000,00.-TL tutarın davacıya …tarihinde yani davadan sonra ödendiği hususu sunulan makbuz ve davalı vekilinin beyanlarından anlaşılmaktadır.
Davacı vekili tarafından verilen …tarihli ıslah dilekçesiyle dava netice-i talebe ilişkin olarak maddi tazminat istemi yönünden ıslah edilmiş …plakalı aracın hasarına ilişkin 48.368,00.-TL, …plakalı aracın hasarına ilişkin 4.836,00.-TL ve …plakalı araç için de 2.080,00.-TL olmak üzere toplam 55.284,00.-TL yönünden maddi tazminat talebini arttırarak ıslah dilekçesi sunmuş, ıslah dilekçesinin harcını yatırmış ve davalıya usulünce tebliğ etmiştir. Davalı taraf ıslah dilekçesine karşı sunmuş olduğu … tarihli dilekçesiyle zaman aşımı itirazında bulunmuştur.
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklandığından ve olayda uygulanması gereken zaman aşımı hükümlerinin TTK 1420 maddesi uyarınca 2 yıllık süreye tabi oluşu ve zaman aşımının başlangıcının da alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren başlaması göz önüne alındığında dava tarihi olan …tarihi ile ıslah tarihi olan …tarihi arasında 2 yıllık sürenin dolmuş olması nedeniyle ıslah ile arttırılan kısım yönünden zaman aşımı nedeniyle maddi tazminat isteminin bu kısım için reddi gerektiği değerlendirilmiştir.
Açıklanan nedenlerle; taraflar arasında kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan sigorta ilişkisi mevcut olduğu, sigortalı davacıya ait 6 adet aracın değişik tarihlerde hasarlandığı, bunlardan …plakalı çekiciye bağlı römork hasarı nedeniyle davalı sigorta şirketince dava tarihinden sonra 22.000,00.-TL davacıya ödendiği anlaşıldığından ve davacının diğer araçlarında meydana gelen hasar tutarının bilirkişi raporlarında hesaplandığı üzere toplam 114.938,88.-TL’den ibaret olup, ilk dava açılırken davacı tarafça maddi tazminata ilişkin olarak 100.600,00.-TL talep edildiğinden ve ıslah ile arttırılan kısım yönünden dava da zaman aşımına uğradığından davacının toplam hesaplanan zararının 100.600,00.-TL olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu tutardan davadan sonra ödenen 22.000,00.-TL düşüldüğünde davacının 78.600,00.-TL alacağı ve davadan sonra ödenen kısım için ödeme tarihine kadar işlemiş faiz tutarının da resen yapılan hesaplama sonucunda 396,88.-TL faiz alacağının davalıdan istemekte haklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın maddi tazminat istemi yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, fazlaya dair maddi tazminat isteminin ıslah ile arttırılan kısım yönünden zaman aşımına uğraması nedeniyle, ayrıca araç mahrumiyet zararının da kasko poliçesi teminat kapsamı dahilinde bulunmadığından reddine karar vermek gerekmiş, manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirmeye göre de poliçe teminat kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla manevi tazminat isteminin de reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/…/… tarih ve …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamı ile;
“Mahkemece dava konusu edilen her bir araç için ayrı ayrı kabul edilen hasar bedeli belirlenerek, tarafların iddia ve savunmaları gözönüne alınıp hükmün ve gerekçesinin kurulması gerekirken yazılı olduğu şekilde toplam hasar bedeli üzerinden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
O halde, mahkemece, araçlarla ilgili talepler hakkında 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 46. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükmü gereğince re’sen davaların ayrılmasına karar vererek, HMK. 167.2 maddesi gereği ayrılmasına karar verilen davalara bakmaya devam etmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin …/… Esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuş, bozma sonrası …tarihli celse …nolu ara kararı uyarınca hükmüne uyulan Yargıtay … Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda …ve …plakalı araçlar için (aynı kaza olayı nedeniyle hasara uğradığından) dosya tefrik edilerek yargılamaya mahkememizin yukarıdaki esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilamında belirtildiği üzere davacı vekilinden özellikle manevi tazminat talebi yönünden açıklayıcı dilekçe sunması istenmiş, davacı vekili sunduğu … tarihli dilekçesinde davaya konu … ve … plaka sayılı araçlar için manevi tazminat taleplerinin 15.000,00.-TL olduğunu beyan etmiştir.
Yargılama sırasında davacı taraf dava konusu alacağını …tarihli devir ve temlik sözleşmesi uyarınca …’a devretmiş, devreden …’nin davada davacı sıfatı kalmamış, alacağı devralan …’ın davacı sıfatıyla dava ve duruşmalara kabulüne karar verilmiştir.
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan sigortalı davacı tarafından davalı sigortacı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce bozma öncesinde aldırılan ve itibar edilen bilirkişi …tarafından düzenlenen …/…/… tarihli rapora göre; dava konusu …plakalı araçta meydana gelen hasar bedelinin 9.836,00.-TL olduğunun, yine aynı bilirkişi tarafından …tarihli 2.ek bilirkişi raporunda da davacıya ait …plakalı araçta oluşan hasarın 78.668,00.-TL olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili …tarihli ıslah dilekçesiyle …plakalı aracın hasarına ilişkin dava dilekçesinde 60.000,00.-TL olarak talep etmiş oldukları hasar giderimi talebini 48.368,00.-TL daha arttırarak toplam 108.368,00.-TL’ye yükseltmiş, diğer …plakalı araç için dava dilekçesinde 5.000,00.-TL olarak talep ettiği maddi tazminat istemini de 4.836,00.-TL daha arttırarak 9.836,00.-TL’ye yükseltmiş, ıslah harcı yatırılmış ve ıslah dilekçesi de karşı tarafa tebliğ edilmiştir.
Davalı vekili ıslah dilekçesine karşı süresinde verdiği beyan dilekçesinde; ıslahla arttırılan kısma ilişkin zaman aşımı defi ileri sürmüştür. Olayda uygulanması gerekli zaman aşımı hükümlerinin TTK’nın 1420 maddesi uyarınca 2 yıllık zaman aşımı süresine tabi oluşu ve başlangıç süresinin de alacağın muaccel olduğu tarih gözetilerek, en geç dava tarihi olan …tarihinde muacceliyetin başladığı kabul edilse bile, ıslah tarihi olan …/…/… tarihine kadar 2 yıllık süre dolduğundan, ıslah ile arttırılan kısım yönünden davanın zaman aşımına uğradığı değerlendirilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve hükmüne uyulan Yargıtay … Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda; davacıya ait …plakalı araçta oluşan hasar tutarının … tarihli bilirkişi 2.ek raporunda açıklandığı üzere 78.668,00.-TL tutarında olduğu, yine …plakalı araçta oluşan hasar tutarının bilirkişi …tarafından düzenlenen …tarihli raporda 9.836,00.-TL olarak belirlendiği, taraflar arasında kasko sigorta sözleşmesi ilişkisinin bulunduğu, davanın kısmi dava olarak …plakalı aracın hasarına ilişkin şimdilik 60.000,00.-TL ve aracın çalışmadığı dönemlere ilişkin zarara yönelik 10.000,00.-TL olmak üzere 70.000,00.-TL maddi tazminat ve 15.000,00.-TL’de manevi tazminata ilişkin olarak açıldığı, sonradan davacı vekili tarafından verilen …tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebinin …plakalı araç hasarı nedeniyle 108.368,00.-TL’ye, … plakalı araç için de 9.836,00.-TL’ye yükseltildiği, ancak ıslah ile arttırılan kısım yönünden ıslah tarihi itibariyle davanın zaman aşımına uğradığı, bu nedenle kasko poliçe teminatı kapsamında kalan …plakalı araç için hasar giderim bedeli 60.000,00.-TL ve …plakalı aracın hasar giderim bedeli 5.000,00.-TL maddi tazminattan davalının davacıya karşı sorumluluğu bulunduğu değerlendirilerek, maddi tazminat davasının ıslah edilen haliyle kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, ıslah ile arttırılan fazla kısım yönünden maddi tazminat talebi zaman aşımı nedeniyle reddedilmiş, yine davacının …plakalı araç için maddi tazminat kapsamında talep etmiş olduğu araç mahrumiyet zararının da kasko poliçesi teminat kapsamında bulunmadığından reddedilmiş, bunun dışında davacının bir diğer talebi olan manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirmeye göre de; kasko sigorta poliçe hükümleri incelendiğinde manevi tazminat isteminin poliçe teminat kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla davacının manevi tazminat talebinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …/…/… tarih ve …/… Esas-…/… Karar sayılı ilamı ile;
“Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 1429/1. maddesi “Sigortacı, aksine sözleşme yoksa, sigorta ettirenin, sigortalının, lehtarın ve bunların hukuken fiillerinden sorumlu bulundukları kişilerin ihmallerinden kaynaklanan zararları tazmin ile yükümlüdür. Sigorta ettiren, sigortalı ve tazminat ödenmesini sağlamak amacıyla bunların hukuken fiillerinden sorumlu oldukları kişiler, rizikonun gerçekleşmesine kasten sebep oldukları takdirde, sigortacı tazminat borcundan kurtulur ve aldığı primleri geri vermez” düzenlemesini benimsemiş ve sigortalı ya da eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin ihmallerinden doğan zararların da sigorta teminatı kapsamında kaldığını kabul etmiştir.
Kasko sigortaları bakımından sigorta teminatı kapsamı dışında kalan haller, Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları’nın A.5. maddesinde sayılarak belirlenmiş bulunmaktadır. KSGŞ’nın A.5.8. maddesinde “Aracın ruhsatında belirtilen taşıma haddinden fazla yük ve yolcu taşıması sırasında meydana gelen ve münhasıran aracın istiap haddinin aşılmasından kaynaklanan zararlar” teminat dışı haller içinde sayılmış olmakla birlikte; istiap haddinin aşılmasının rizikonun teminat dışı kalmasına yol açması için kazada münhasıran etkili olması, kazanın oluşumunda başka etken bulunmaması ve istiap haddi aşılmamış olsaydı kazanın meydana gelmeyecek olması gerekmektedir.
Trafik kazalarında istiap haddinin(taşıma sınırı kapasite) aşılıp aşılmadığının tespiti uzmanlığı gerektiren konulardandır. Bu durumda, yalnızca hasar tutarına ilişkin alınan rapora dayanılarak hüküm kurulması doğru değildir. Mahkemece yapılacak iş, İTÜ veya Karayolları Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan dosya içerisinde bulunan, araçta taşınan mermer miktarı, sevk irsaliyeleri, ceza dosyası ve diğer delillerde dikkate alınarak, araçta taşınan mermerlerin istiap haddini aşılıp aşılmadığı, istiap haddi aşılmış ise, kazanın yalnızca istiap haddinin aşılmış olması nedeniyle meydana gelip gelmediği, kaza ile istiap haddinin aşılması arasında uygun illiyet bağının bulunup bulunmadığı, kasko Sigortası Genel Şartları gereği istiap haddi aşımının olayda münhasıran etkili olup olmadığı, kazanın münhasıran istihap haddinin aşılmasından mı meydana geldiği, yoksa başka etkenlerinde etkili olup olmadığı konularında ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir” gerekçesi ile bozulmuş, mahkememizce usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda talimat yolu ile Karayolları Trafik Fen Heyetinden araçta taşınan mermerlerin istiap haddini aşılıp aşılmadığı, istiap haddi aşılmış ise, kazanın yalnızca istiap haddinin aşılmış olması nedeniyle meydana gelip gelmediği, kaza ile istiap haddinin aşılması arasında uygun illiyet bağının bulunup bulunmadığı, kasko Sigortası Genel Şartları gereği istiap haddi aşımının olayda münhasıran etkili olup olmadığı, kazanın münhasıran istihap haddinin aşılmasından mı meydana geldiği, yoksa başka etkenlerinde etkili olup olmadığı konularında rapor aldırılmış; aldırılan … tarihli kurul raporunda, özetle “dava konusu aracın toplamda: çekici, yarı römork ve üzerindeki yükün 40 tonu geçmemesi gerektiği; Çekici net ağırlığı Yarı römork net ağırlığı ve Toplam yükün ağırlığı ile beraber Toplam ağırlık 42.609 kg olarak hesaplandığı; Bu durumda dava konusu araca yüklenen 2 adet mermer bloğunun yönetmelikte verilen azami toplam ağırlığı aştığı gibi Araçların Yüklenmesine İlişkin Ölçü ve Usuller İle Tartı Ve Boyut Ölçüm Toleransları hakkındaki yönetmelikte verilen tartım toleransı (3,75+500kg) ‘ın da üzerine çıkmış olduğu tespit edildiği; Olayın oluşum şekli ile olay sırasındaki görüş, hava, yol ve trafik durumu birlikte dikkate alındığında, olay sırasında yolun eğimli ve virajlı olduğu, yüklü aracın yolun sol tarafına yan yattığı, sürücünün hastaneye sevk edildiği, yukarıda hesaplandığı üzere olay yerinde iki mermer bloğunun olduğu başkaca da yük bulunmadığının kabulü halinde, bu durumda araçta olay öncesinde yüklenen yük bakımından aracın istiap haddinin aşılmasının etkisinin bulunduğu görüş ve kanaatine varıldığı” bildirilmiştir.
Davacı vekili …tarihli duruşmada, davalarının kabulüne karar verilmesini, davalı vekili ise davacının davasının reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının (sebeplerinin) kapsamı dışında kalmış olan kısımları (konuları, cihetleri) kesinleşir. Bozma kararına uyan mahkeme, (bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle) kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Yani kesinleşmiş olan bu kısımlar, o kısımlar lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak teşkil eder. (Prof. Dr. Baki KURU, Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı 22. Baskı, 2011 Yetkin Yayınları, s. 659 ve Dipnot 61’deki 4.2.1959 gün ve 13/5 sayılı İBK)
Tüm bunlar birlikte değerlendirildiğinde, mahkememizce Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarih ve …Esas-… Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda alınan hüküm kurumaya ve denetime elverişli bilirkişi raporları doğrultusunda, kazanın münhasıran istiap haddinin aşılması suretiyle meydana geldiği anlaşılmakla maddi tazminat davası yönünde davanın reddine hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizin …tarihli kararının, maddi tazminat haricindeki diğer kısımları yönünden bozma dışında kalıp kesinleştiğinden, “bu hususlarla ilgili yeniden bir karar verilmesine yer olmadığına” kararı verilmesi gerekirken sehven bu husus gözden kaçırılmış, HMK’nın 305/A maddesi gereği ek karar ile düzeltilme ise ancak tarafların talepte bulunulması ile mümkün olduğundan kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişkiye sebep vermemek için gerekçeli kararda belirtilen husus değiştirilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 59,30.-TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 1.790,91.-TL harçtan mahsubu fazladan yatırıldığı anlaşılan 1.731,61.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 15.407,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 06/10/2021

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)