Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/156 E. 2021/956 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/156 Esas
KARAR NO : 2021/956
DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı arasında sözleşmeye dayalı ticari ilişki olduğunu, taraflar arasında mal alım satımı gerçekleştiğini, davalı tarafa mal satışı sebebiyle faturalar düzenlendiğini, malların davalıya eksiksiz şekilde teslim edildiğini, davalı tarafın ödenmeyen fatura bedellerine ve cari hesap ekstresine istinaden borcuna karşılık Türkiye … … Şubesine ait 23/01/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli, Türkiye … … Şubesine ait 30/01/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli, Türkiye … … Şubesine ait 09/01/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli, Türkiye … … Şubesine ait 13/02/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli 4 adet çeki müvekkil şirkete verdiğini, çeklerin müvekkil tarafından bankaya ibraz edildiğini, ancak çeklerin karşılığınını çıkmadığını, müvekkil şirketin 100.00,00.-TL alacağını tahsil etme amacıyla … İcra Müdürlüğü …/… Esas sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhine icra takibine geçildiğini, davalı tarafın yapılan bu icra takibine itiraz ettiğini, davalı tarafın takip tarihine kadar işlenmiş olan faize de itiraz ettiğini, şimdilik davada işlenmiş faize ilişkin itirazın iptalini talep etmediklerini, takibin durduğunu, davalı borçlunun … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu tüm itirazların reddi ile, borca itirazlarının iptaline, takip talebinde belirtilen asıl alacak 100.000,00.-TL için takibin devamına, itirazın haksız olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu Türkiye … … Şubesine ait 23/01/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli, Türkiye … … Şubesine ait 30/01/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli, Türkiye … … Şubesine ait 09/01/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli, Türkiye … … Şubesine ait 13/02/2016 keşide tarihli … numaralı 25.000,00.-TL bedelli çeklere ilişkin müvekkil aleyhine daha önce … İcra Müdürlüğünün … numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibine itirazda bulunduklarını, itiraz ile yapılan yargılama sonucunda bahse konu çeklerdeki imzaların müvekkile ait olmadığı Adli Tıp raporu ile tespit edildiğini, ilgili icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, aynı çeklere ilişkin açılan bir icra takibi varken aynı konuya ilişkin yeni bir icra takibinin müvekkil aleyhine açılmasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilin ikametgahı …’de olduğunda işbu davanın …’de açılması gerektiği, işbu davanın yetkisiz yerde açıldığını, müvekkil ile davacı arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığını, faturaların dayanağı olan çeklerdeki imzaların müvekkile ait olmadığı, faturalar üzerindeki imzaların da müvekkile ait olmadığı, söz konusu faturanın müvekkile tebliğ ediliğine ilişkin herhangi bir kayıt veya delil sunulmadığını, davanın reddine, … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibinin iptaline, kötü niyetli davacı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İtirazın İptali talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık; mahkememizin yetkili olup olmadığı, davalının kesin hüküm itirazının yerinde olup olmadığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunup bulunmadığı, bulunması halinde cari hesap ilişkisi nedeniyle takip tarihi itibariyle davalının davacıya borçlu olup olmadığı, neticeten alacağın varlığı ve miktarı hususlarından ibarettir.
Dosya içerisine, … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, … İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas ve … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak ayrıntılı rapor aldırılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhinde toplam 100.000,00.-TL alacak için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 10/09/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu …’nun 11/09/2020 tarihinde icra takibine, faize, yetkiye borca ve ferilerine itiraz ettiği, 12/09/2020 tarihinde takibin durduğu anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … ve … Tic. Top. Gıda Ürünleri aleyhinde 3 adet çeke istinaden toplam 79.920,44.-TL alacak için icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … ve … Ticaret To. Gıda Ürünleri aleyhinde 1 adet çeke istinaden toplam 26.281,55.-TL alacak için icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
… İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacıların … ve … Ticaret Gıda Ürünleri, davalının … olduğu, davanın … İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı takip dosyalarında icra takibine itiraz (borca itiraz) olduğu, 17/10/2019 tarihli gerekçeli karar ile itirazın kabul edildiği, … İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı takip dosyalarında davacılar bakımından yapılan takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan 13/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacı şirketin ticari defterlerine göre, taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu
ve bu ticari ilişki gereğince davalı adına borç kaydedilen faturalara istinaden takip tarihi
itibariyle davacı şirketin bakiye 175.373,43.-TL tutarında davalı taraftan cari hesap
alacağının olduğu,
iddia konusu olan çekler, faturalar bakiye 175.373,43.-TL bedeli karşılığı olarak davalı
taraftan alınmış, ödenmediği gerekçesi ile iade edilmiş ve bu nedenle de davalının hesabına çeklerin giriş çıkış kaydı yapılmış, davacının halen bakiye 175.343,43.-TL tutarında davalı taraftan alacağının kaldığı, dava dosyası kapsamına göre, dava konusu alacağın dayanağı olarak sunulan faturalar ve muhteviyatındaki malların davalı tarafa teslim edildiği ile ilgili somut bir bilgi
ve belgenin olmadığı kanaat ve soncuna varılmıştır.
Davalı şirkete ticari defter ve belgelerini ibraz etmesi için talimat mahkemesince ihtaratlı davetiye çıkartılmış, ancak belirlenen günde davalı şirketin ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi (Değişik 28.07.2020T. 7251 Sy. Kanun-23.madde) yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılayacağı ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Davalı vekili kesin hüküm ve yetki itirazında bulunmuş ise de, … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının çekten kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin olduğu, iş bu davaya konu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının ise cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin olduğu gözetilerek kesin hüküm itirazı ve TBK’nın 89/1. Maddesi uyarınca para borçlarında alacaklının yerleşim yerinin yetkili olduğu anlaşılmakla davalının mahkememizin yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiş, davalının icra müdürlüğünün yetkisine ilişkin itirazında yetkili icra dairesi belirtilmediğinden itirazın usulüne uygun yapılmaması nedeniyle bu itirazı dikkate alınmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalıdan cari hesap alacaklısı olduğu iddiasıyla … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden başlattığı icra takibinin davalının itirazı ile durduğu, itirazın iptali için iş bu davanın ikame edildiği, davalının cevap dilekçesinde, kesin hüküm ve mahkememizin yetkisine itiraz ettiği, ayrıca davacı ile akdi ilişkisinin bulunmadığını belirttiği, hem delil olarak dayanılması hem de tarafların tacir olmaları nedeni ile HMK 222 ve TTK 83. Maddeler kapsamında tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde ticari ilişkinin, dayanak faturaların, davalının yaptığı bir kısım ödemelerin kayıtlı olduğu, defter kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibari ile bakiye 175.373,43.-TL açık hesap alacağının bulunduğu, davalının ise usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediği, her ne kadar talimat duruşmasında 10.04.2021 tarihli ambalaj atığı takip formuna dayanarak imha edildiği bu nedenle ticari defter ve belgelerin ibraz edilmediği belirtilmiş ise de, dayanılan belgede ticari defter ve belgelerin imha edildiğine ilişkin bir açıklamanın bulunmaması ve ticari defter ve belgelerin saklama süresinin 10 yıl olması ve henüz bu sürenin dolmaması, anılan belgenin dava tarihinden sonraki bir tarihte düzenlenmiş olması hususları gözetilerek davalının bu beyanlarına itibar edilmemiş, davalının ticari defterlerini sunmadığı kabul edilmiş, yukarıda açıklanan HMK’nın 222/3. Maddesi uyarınca davacının usulüne uygun tutulan defterlerinin defter ibrazından kaçınan davalı karşısında lehine delil teşkil edeceği, davacının alacağını ispat etmesine rağmen davalının borcu olmadığını yahut ödendiğini ispat edemediği, takibe konu edilen asıl alacağın likit olduğu, davanın da asıl alacak üzerinden açıldığı ve kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davalının … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına,
100.000,00.-TL asıl alacağın %20’sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 6.831,00.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.707,75.-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.123,25.-TL harcın davalıdan TAHSİLİNE, hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 2.355,95.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 13.450,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan 1.320,00.TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/11/2021

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)