Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/142 E. 2022/541 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/142
KARAR NO : 2022/541
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/03/2021
KARAR TARİHİ : 28/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, 30/07/2020 tarihinde, davalı şirket tarafından sigortalı bulunan … plakalı araçta yolcu iken, aracın yaptığı tek taraflı kaza sonucu yaralandığını, belinin kırıldığını ve kalıcı hasarının meydana geldiğini, kaz ile ilgili … CBS’ nin … soruşturma nolu dosyası açıldığını ve takipsizlik kararı verildiğini, davalı … şirketine başvuru yapıldığını ancak olumsuz cevap verildiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davanın zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğunu, zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddi gerektiğini, ayrıca davaya bakmaya yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu mahkemeleri olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olduğunu, bu nedenle kusur raporu aldırılmasını, aktüer raporu ve maluliyet raporu aldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacı tarafından açılan maluliyete yönelik maddi tazminat davasıdır.
Davacının araçta yolcu olduğu, aracın davacının oğlunun sevk ve idaresinde olduğu, ceza soruşturma dosyasında şikayet yokluğu nedeniyle takipsizlik kararı verildiği anlaşıldı.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davanın zamanaşımı süresinde açılıp açılmadığı, mahkememizin yetkili olup olmadığı, davacının talep edebileceği tazminat olup olmadığı, varsa miktarına ilişkindir.
Dava 2 yıllık sürede açılmış olduğundan davalının zamanaşımı itirazının reddine, Davacının yerleşim yeri Antalya olduğundan, davalının yetki itirazının da reddine karar verilmiştir.
Dosya içerisine; davacıya ait tedavi evrakları, film ve grafiler getirtilerek maluliyet durumuna ilişkin raporlar aldırılmış, tarafların sosyal ekonomik durum araştırmaları yaptırılmış, kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, trafik kayıtları dosyaya sunulmuş, Sgk’dan davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu araştırılmış, aktüer bilirkişiden hesap raporu aldırılmıştır.
Yargılama devam ederken davacı vekilinin 03/06/2022 tarihli dilekçesi ile davalı ile yapmış oldukları sulh anlaşması gereğince ödeme yapıldığını, bu sebeple davanın konusuz kaldığını belirttiği, davalı vekilinin 01/06/2022 tarihli dilekçe ile sulh uyarınca vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri bulunmadığını bildirdiği, ekinde “makbuz, ibraname ve feragatname” başlıklı belge ibraz ettiği görüldü.
İbraz edilen belgenin incelenmesinde karşı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediği anlaşılmıştır.
6100 Sayılı HMK’nın Davaya Son Veren Taraf İşlemleri başlığı altında 307 ve devamı maddelerinde davadan feragat, davayı kabul sulh düzenlenmiştir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Kabul ise davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir.
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
6100 Sayılı HMK’nın 313 ve devamı maddeleri uyarınca; sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir. Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir. Ancak irade bozukluğu ya da aşırı yararlanma hâllerinde sulhun iptali istenebilir.
Taraf beyanları ve yukarıda anılan HMK hükümleri kapsamında dosya ele alınarak incelenmiş, tarafların davaya konu olan tazminat taleplerinin karşılanması nedeniyle sulh oldukları, sulhun yargılamaya son veren ve kesin bir hükmün sonuçlarını doğuran taraf işlemlerinden olduğu ve taraf vekilinin vekaletnamesinde davayı sulhe yetkilerinin olduğu anlaşılmış ve sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sulh nedeniyle davanın konusu kalmadığından, esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Sulhun gerçekleştiği aşama gözetilerek alınması gereken 2/3 oranında belirlenen 53,80-TL harcın, peşin alınan 59,30.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 5,50.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı lehine vekalet ücreti verilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan 1.320,00.TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği davalıdan alınarak HAZİNEYE gelir KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/06/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)