Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/629 E. 2021/622 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/629 Esas
KARAR NO : 2021/622
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 07/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili aleyhine, alacaklı olduğunu iddia eden … adlı kişi tarafından … İcra Müdürlüğü nezdinde …/… numaralı icra takip dosyası ile Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu ile İcra Takibi başlatıltıldığını ve dosyanın halen derdest olduğunu, müvekkilinin, alacaklı olduğunu iddia eden … isimli kişiye hiçbir borcu bulunmadığını, …, arkadaşı … … ile birlikte otomobil satın almak amacı ile …yapan … … isimli kişinin işyerine gittiklerini, satın almak üzere anlaştıkları otomobili bir-iki günlüğüne denemek amacı ile teslim etmiş ve otomobili beğenmeleri halinde otomobili satın almak üzere aralarında mutabakata vardıklarını, … … isimli kişi otomobilin deneme amaçlı teslimi karşılığında teminat amaçlı bir adet senet istemiş davacının da bu şahsa güvenerek bir adet boş senedi imzalayarak verdiğini, müvekkili ve arkadaşı otomobili denedikten sonra otomobilde bazı problemler olduğunu görünce otomobili tekrar … … isimli kişiye iade etmiş ve boş senedi … … isimli kişiden istediklerini, fakat bu kişinin senedin kendisinde değil muhasebecisinde olduğunu söyleyerek senedi iade etmediğini, muhasebeciden alır almaz senedi iade edeceğini söylediğini, hatta daha sonra müvekkile kaygılanacak birşey olmadığını çünkü senedi imha ettiğini söylediğini, ancak müvekkilin bu şahsa hiçbir zaman güvenmediğini ve muhtelif zamanlarda bu şahıstan boş senedi geri vermesini istediğini, fakat bu şahıs türlü bahanelerle müvekkilini oyaladığını, müvekkilinin yaklaşık bir yıl sonra da sözkonusu senedin hiçbir şekilde tanımadığı ve herhangi bir alışverişinin de olmadığı … isimli kişi tarafından doldurularak icraya konulduğunu öğrendiğini, bunun üzerine müvekkillinin Cumhuriyet Savcılığına … isimli kişi hakkında ”Bedelsiz Senedi Kullanma” suçu nedeniyle suç duyurusunda bulunduğunu ve yapılan soruşturma neticesinde bu kişi ve … … isimli kişi hakkında … Sulh Ceza Mahkemesinde Kamu Davası açıldığını ve yapılan yargılama sonucunda bu kişilerin ”Bedelsiz Senedi Kullanma” Suçunu işlediklerinden adli para cezası ve hapis cezasına mahkum edildiklerini, bu nedenlerle İcra İflas Kanunu’nun 72. Maddesi gereğince öncelikle teminatsız olarak icra takibinin durdurulmasına; haklı davanın kabulü ile müvekkilinin dava konusu icra takibi nedeniyle alacaklı olduğunu iddia eden davalıya hiçbir borcunun bulunmadığına ve icra takibinin iptaline ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yasal dayanaktan yoksun ve haksız bir şekilde açılan davanın reddini karar verilmesini, davacının araç alışverişi nedeni ile, takibe konu senedi dava dışı …’a teminat amaçlı verdiğini, daha sonra aracı iade ettiğini ancak senedin iade edilmediğini iddia etiğini, Yargıtay’ın içtihat oluşturacak şekilde verdiği istikrarlı kararlarda, kambiyo evrağının teminat amaçlı verildiği ancak yazılı belge ile ispatlanabileceğini, hatta üzerinde teminat senedi yazsa dahi, neyin teminatı olarak verildiğinin açıklaması bulunmaması halinde, teminat senedi sayılamayacağı da açıkça belirtildiğini, bu nedenle, davacı tarafın, teminat senedi olarak verildiğini yazılı belge ile ispatlaması gerektiğin, davacının, söz konusu senedin kendilerine geri verilmediğini, bir çok defa istemelerine rağmen çeşitli bahanelerle isteklerinin geri evrildiğini iddia ettiğini, hatta, davacının …’a güvenmediğini bu nedenle imha edildi demesine rağmen ısrarla istemeye devam ettiğini iddia ettiğini, bu derecede güvensizlik mevcut iken, dava konusu senedin iadesinin istendiği iddialarını ispatlayacak herhangi bir belge ve delil sunmadığını, hukuki zeminde, ihtarname gönderme, dava açma veya şikayet yoluna gitmediğini, icra takibi açıldıktan sonra borçtan kurtulmak amacı ile şikayet ettiğini ve şikayet sonucu …Asliye Ceza Mahkemesi …/… E.sayılı dosyasından verilen beraat kararı aldığını, iddia edildiği gibi ispat yükünün davacıya düştüğünü, bu iddialarını da yazılı belge ile yapmaları gerektiğini, tedbir taleplerinin ise İİK 72. Md. gereği değerlendirilmesini ve icra takibi açıldıktan sonra, icra takibinin durmasına kararı verilemeyeceği gözetilerek değerlendirilmesini ve uygun teminat karşılığında verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine, kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini cevap ve talep etmiştir.
Dava icra takibinden sonra açılan Menfi Tespit davasıdır.
… ASCM’nin …/… esas …/… karar sayılı ilamının incelenmesinde, katılanın …, sanıkların … … ve … olduğu, suçun bedelsiz senedi kullanmak olduğu, …/…/… tarihli ilamla sanıkların 6 ay hapis ve 650 gün adli para cezası ile 13.000,00 TL adli para cezası ile ayrı ayrı cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine beraat kararı verildiği görülmektedir.Davalının talimat yolu ile alınan isticvap beyanında söz konusu senedin araç alışverişi karşılığı alındığı beyan edilmiştir.
Takibe konu olan …keşide tarihli ve …vade tarihli 13.000,00 TL bedelli bono incelendiğinde söz konusu bononun “NAKTEN” kaydı ile düzenlendiği görülmektedir. Bu durumda söz konusu bononun para alışverişine yönelik olarak tanzim edildiği karineten kabul edilir. Bu durumun da aksini iddia eden ispat yükü altındadır. Davalı taraf isticvap beyanında bononun kendisine araç alışverişi karşılığında verildiğini iddia etmekte olup, senedin ihdas nedeni davalı tarafça tadil edildiğinden ispat yükü de davalıya düşmektedir. Davalı bu iddiasını kesin delille ispat edememiş olmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davalının bedelsiz olan senedi bilerek icraya koymuş olması nedeni ile kötüniyetli hareket ettiği kanısına varılarak tazminat talebinin de kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacının … İcra Dairesinin …/… esas sayılı takip dosyası ve takibe dayanak olan …/…/… keşide tarihli …/…/… vade tarihli ve 13.000,00 TL bedelli senetten dolayı borçlu olmadığının Tespitine,
İİK72/5 maddesi uyarınca takibin kötü niyetle yapıldığı anlaşıldığından takip tutarı olan 13.000,00 TL’nin %20’sine tekabül eden 2.600,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 888,03-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 222,01-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 666,02-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 222,01-TL Peşin/nisbi Harcı, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 385,41TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 07/09/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı