Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/553 E. 2021/1062 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/553 Esas
KARAR NO : 2021/1062
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/10/2020
KARAR TARİHİ : 24/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili …’ın kendisine ait inşaatın yapımında kullanmak için davalı … şirketinden faturalarda belirtilen tutarda geçmeli … satın alındığını, faturaların toplam miktarı … TL olup bu tutarın … TL’si … tarihinde davalı şirketin …bank … şubesine ödendiğini, yine kalan borca ilişkin olarak ve ileride alınacak mallar için davacı …’ın keşidecisi olduğu … Bankası … seri nolu … TL bedelli çek davalı … şirketine verildiğini, davalı … Şti. davacının … TL’lik borcuna ve ileride alınacak mallara karşılık vermiş olduğu çeki , diğer davalı … A.Ş’ye ciroladığını, daha sonra davacının ekonomik olarak zor bir dönemden geçtiği için kalan borcunu zamanında ödeyemediğini, ancak … şirketinden başka hiç bir mal almadığını, davacının borcu … TL olmasına rağmen davalı … çeki ciro etmesi nedeni ile davalı … A.Ş. Nevşehir. … İcra Dairesi … E, Sayılı icra dosyası ile takibe geçildiğini, alacak miktarı olarak … TL üzerinden takibe geçildiyse de davacı …’ın borç miktarı … TL olup, borcun geri kalan … TL’lik kısmının kabulünün mümkün olmadığını, davalı şirketler arasında fabrika acenta ilişkisi olup ,davalılar arasında organik bağ bulunduğunu, bu nedenle … şirketinin kötü niyetinin … A.Ş. tarafından bilinmemesi mümkün olmadığını, her iki davalı da kötü niyetli olup, gerek faiz gerek çek tazminatı yönünden davacıdan haksız talepte bulunduklarını, bu nedenlerle icraya konu senedin … TL’lik kısmından borçlu olmadığının tespitine, dava tutarının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirket vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın yetkisiz yer mahkemesinde açıldığını bu nedenle dosyanın … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini, davaya konu olay davacı … ile … arasında yapılan bir alışverişe ilişkin olduğunu, bir

ticari ilişki sonrası çek müvekkil şirkete alacağın tahsili amacıyla ciro edildiğini, şirketin diğer iki taraf arasında gerçekleşen alışverişten haberi olması mümkün olmadığı gibi, kötü niyetli olarak takip başlatması yahut diğer davalının kötü niyetinden haberdar olması söz konusu olmadığını, menfi tespit davasına konu takip çek alacağına ilişkindir, çek ise bir kıymetli evrak olup illetten mücerret olduğunu, mücerret kıymetli evrak, doğumuna sebep olan ilişkiden bağımsız ve soyut olduğunu, kıymetli evrak bir defa doğduktan sonra, doğumuna sebep olan ilişkideki bir aksaklık veya bozukluk kıymetli evrakın geçerliliğine etkili olmayacağını, kıymetli evrakta mücerretlik ilkesi denilen bu ilke gereği, evrakta yer alan hak ile bu hakkın oluşumuna neden olan temel borç ilişkisi arasındaki bağ ortadan kalkmaktığını, Senet temel borç ilişkisinden soyutlanmış, bağımsız bir varlık kazandığını, Medeni Hukuk alanındaki “ispat soyutluğu veya mücerretliği” sebebi gösterilmeksizin geçerli olan bir borcun, sebebinin yok ya da sakat olduğunu ispatlamayı borçluya yüklemiştir. Sebebi gösterilmeyen borç vaadinin soyutluğu, sebebin yokluğu veya geçerli olmadığı bilinse bile veya borçlu tarafından ispat edilse dahi, alacaklının talep hakkının bundan etkilenmeyeceği anlamına gelir. Bunlar demektir ki kambiyo taahhütleri asıl borç ilişkisine bağlı tutulamaz, tutulursa batıl olur. Somut olayda da çek artık bağımsız bir varlık kazandığını, Davacının bu nedenlerle haksız taleplerinin reddini talep ve cevap vermiştir.
Davalı … Şti. davaya cevap vermemiştir.
Antalya … Müdürlüğüne, … Dairesine, … Dairesine, … Dairesine, …bank … şubesine yazılan müzekkerelere cevap verilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
Nevşehir … Dairesinin … esas sayılı dosyasının Uyap kayıtları incelendiğinde, alacaklının … AŞ, borçlunun …, çek alacağının … TL toplam borcun … TL olduğu, borcun … günlü … seri nolu … TL’lik çek olduğu görülmüştür.
Her ne kadar davacı taraf tanık deliline dayanmış ise de; Uyuşmazlığa konu kambiyo senedine karşı her türlü iddianın HMK 200.maddesi gereğince kesin deliller ile ispatının gerektiği ve davalı tarafından da açıkça tanık dinlenmesine muvafakat edilmediğinden davacının tanık dinlenmesi yönündeki talebi kötüniyet iddiası ile sınırlı olmak üzere mahkememizce kabul görmüştür.
… tarihli celsede tanık … beyanında; “Ben davacının yapmış olduğu inşaatın yüklenici firması olarak şu an çalışıyorum. Davalı şirketleri de kendilerinden mal aldığım için tanıyorum. Yaklaşık 14-15 yıldır bu firmalardan inşaat malzemesi satın alıyorum. Yaklaşık … gün önce davalı …’e ait fabrikaya giderek şirket müdürü … ile görüştüm. Ayrıca şirketin avukatı olan … ile telefonda görüştüm. Fakat ortak bir çözüm bulamadık. …’in sahibi … olarak biliyorum. Diğer … isimli şirketi bilmiyorum. Ancak ortağı …’i tanıyorum. Hatta …’e ait fabrikadan randevu almak için de …’i aramıştım. Kendisi ile …’in ortaklarının akrabası olarak biliyorum. Davalı …’in müdürü ve avukatı ile görüştükten sonra uzlaşamadığımızı …’e de bildirmiştim. Antalya Bölgesinde benim bildiğim kadarıyla …’in satış işlerini … kendisi yapmaktadır. …’nın Bölge Müdürü …’dir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
… tarihli celsede tanık … beyanında; “ben davalılardan … AŞ’nin 20 yıldır Antalya bölge müdürü olarak çalışmaktayım, diğer davalı şirket … bizim satıcımızdı, bu şirketin almış olduğu büyük işlerde kendilerine destek oluyorduk, onların düzenledikleri çekleri biz alarak cirolayıp fabrikamıza iletiyoruz. Davalı …’in sahibi …’tır, …’nın sahibi …’tur. İkisinin herhangi bir akrabalığı yoktur, …le benim aynı köylüm olup ayrıca uzaktan akrabalığımızda vardır, davacı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığından dolayı yaklaşık 5 ay süreyle bekledik ancak herhangi bir işlem yapılmadığı için kendisi hakkında takibe geçilmiştir. Ben bildiğim kadarıyla sipariş geçtikten sonra çek alındı ama ürünlerin ne kadar teslim ne kadarının teslim edilmediğini ben bilemem. Ayrıca diğer davalı şirketin iç işlerini bilecek kadar ilişkim yok, sadece sorun yaşandığında haberim olur çünkü siparişler benim

onayımla oluşturulur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Kural olarak satış sözleşmeleri aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça peşin yapılmış sayılır ve satıcıya bu bağlamda yapılan ödeme ya da verilen kambiyo senetlerinin de peşin alışveriş olarak karşılığında verildiği karineten kabul edilmektedir. Bu tür sözleşmelerde satım akdinin konusu olan malların teslim edilmediğini ispat davacı alıcıya düşmektedir. Ancak taraflar arasındaki yazılı sözleşme ya da işin icabından satıcının yüklendiği edimin ani olarak değil dönemlik olarak ifa edilmesi halinde ispat yükü davalıdadır. Somut davada ise taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmayıp satım akdine konu olan geçmeli … tesliminin ani edimi içermesi ve bu durumun aksi ispat edilemediğinden dolayı alışverişin peşin olarak yapıldığı kabul edildiğinden davacının söz konusu malzemelerinin kendilerine teslim edilmediğini ve çekin avans olarak verildiğini ispatlaması gerekir.
Taraflar arasındaki satım akdinin peşin alışveriş olarak kabul edildiği ve çekin mal teslimi karşılığı verilmiş olup, malların teslim edilmediğini ispat yükü davacıda olup, davacı tarafça bu olgu kesin delillerle ispat edilemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
2004 Sayılı İİK’nın 72/4 maddesi uyarınca menfi tespit davasının alacaklı lehine sonuçlanması halinde icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir tesis edilmesi durumunda alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere alacaklı lehine tazminata hükmedileceği düzenlenmiş olup, mahkememizce tensip … nolu ara kararı ile tesis edilen ihtiyati tedbir kararı uygulanmadığından davalı lehine icra tazminatı verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
Tedbir kararı uygulanmadığından davalı lehine icra tazminatı verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken …-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan …-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı … AŞ. kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan …-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan …TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği ‭davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/12/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı