Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/386 E. 2021/929 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/386 Esas
KARAR NO : 2021/929
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2020
KARAR TARİHİ : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin iş güvenliği firması olarak faaliyet gösterdiklerini, davalı tarafa verdikleri hizmet karşılığında paralarını alamayınca Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalı tarafın itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, vermiş oldukları hizmetin kendi ve davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, … defterlerininde mevcut olduğunu, hizmet verdikleri dönemde davalı tarafın işyerin de hiçbir iş kazası ve meslek hastalığının bulunmadığını, OSGB’ler çalıştırdığı profesyonellerle yıllık sözleşme imzaladığını ve ilgili firmada görevlendirildiğini, firmalar yükümlülüklerine uymadığı için yaklaşık 8 ay süren OSGB hizmetine rağmen çalışanlarına 1 yıllık ödeme yapıldığını, taraflar arasında yapılan sözleşmenin 5. Maddesinin 2. Fıkrasında taraflar arasında yapılan sözleşmenin 1 yıllık yapıldığının belirtildiğini, üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiklerini belirterek Antalya … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasına vaki itirazın iptalini, kötü niyetli davalı aleyhine %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile müvekkili arasında İş sağlığı ve Güvenliğine ilişkin Hizmet alım sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme gereğince davacı şirket tarafından 6331 sayılı İş sağlığı ve güvenliği kanunu ve ilgili mevzuat kapsamında belirlenmiş iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini ifa edileceğinin hüküm altına alındığını, sözleşme gereğince davacının yerine getireceği yükümlülükler örnekseyici olarak belirtildiğini ve iş güvenliği hususunda yapılması gereken her türlü iş ve işlemin OSGB firmasınca yapılmasının kararlaştırıldığını, davayı ve davacının iddialarını kabul etmemek kaydıyla icra takibine dayanak faturanın davalı şirkete teslim edildiği ile ilgili olarak dava dosyasına teşvik edici bir belge ibraz edilmediğini, faturalarda yer aldığı iddia edilen hizmetin müvekkiline verilmediğini, davacı şirket tarafından yasal mevzuat gereğince yerine getirilmesi gereken edim ve sorumlulukların yerine getirilmediğini bu nedenlerle davalı şirketin davacı şirkete herhangi bir şekilde borcu olmadığını, İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri yönetmeliğinin ISGG ve OSGB lerin çalışma usul ve esaslarını düzenleyen 13. maddesinde İSGB ve OSGB’lerin görev, yetki ve sorumluluklarının düzenlendiğini, sözleşme kapsamında yasal mevzuatta belirlenen yükümlülüklerin yerine getirildiğine dair davacı şirket tarafından herhangi bir kayıt sunulmadığını, yasal mevzuatta belirlenen yükümlülüklerin davacı şirket tarafından yerine getirilmediğini, davacı şirketin sözleşmeye ilişkin alacak talebinde bulunabilmesi için öncelikle kararlaştırılan edimleri ifa etmesi gerektiğini, davacı şirket tarafından müvekkili şirketin iş yerine gelinerek incelemede bulunup risk analizi raporunun hazırlanıp hazırlanmadığının, işçilere iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili eğitim verilip verilmediğinin, sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin fiilen yerine getirilip getirilmediğinin araştırılması gerektiğini, davayı ve davacının iddialarını kabul etmemek kaydıyla taraflar arasındaki asıl uyuşmazlığın ticari defterlerde faturaların kayıtlı olup olmadığı hususunda değil faturalarda yer alan hizmetin taraflar arasında akdedilen sözleşme ve ilgili mevzuat hükümleri kapsamında davalı şirkete verilip verilmediği esasına dayandığını, sözleşme yükümlülüklerinin yerine getirilmediğini, arz ve izah edilen nedenler ile fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, davacı şirketin % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı şirket üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Dava: İş sağlığı ve güvenliği hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasında akdi ilişkinin olup olmadığı, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, uygulanan faiz miktarı ve oranının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
Dosya içerisine, Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, davacı şirket temsilcisi tarafından hizmetin sunulduğuna ilişkin belgeler sunulmuş, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde 1 Mali Müşavir bilirkişi ve 1 İş Güvenliği Uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden raporlar aldırılmıştır.
Antalya … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Ltd. Şti tarafından borçlu … Mermer Sanayi ve Ticaret A.Ş. aleyhinde 12/12/2018 tarihli 3.655,00.-TL tutarlı cari hesaba istinaden 3.655,00.-TL asıl alacak, 90,46.-TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 3.745,46.-TL alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %9 faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya 29/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirket vekilinin 04/12/2019 tarihli dilekçesi ile borcun tamamına itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, davacının ticari defterleri üzerinde Isparta Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırılmış Mali Müşavir bilirkişi … ve İş Güvenliği Uzmanı bilirkişi … tarafından ibraz edilen 01/04/2021 tarihli heyet raporunda sonuç olarak; taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunduğunu, iş sağlığı ve güvenliği hizmetinin yerine getirildiğini, davacı defter tasdiklerinin mevzuata uygun yapıldığını, davacının davalıdan 31/12/2018 tarihi itibariyle 3.655,00.-TL alacaklı olduğu, fakat bu alacağın 2019 yılı ticari defterine aktarmadığını, aktarılmamasının sebebinin tespit edilemediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalının ticari defterleri üzerinde mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Mali Müşavir bilirkişi … ve İş Güvenliği Uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenen 04/02/2021 tarihli heyet raporunda sonuç olarak; taraflar arasında ticari ilişkiye dayalı İş Sağlığı ve Güvenliği hizmet ilişkisinin olduğu, davalının ticari defterlerinin açılış/kapanış ve e-beratlarının süresinde yapıldığını, envanter defterini tasdiklettirdiğini, kayıtlarının usulüne uygun olduğunu, 6100 sayılı HMK 222/2. maddesine göre 2018 yılı defter kayıtlarının davalı lehine davalarda delil vasfı taşıdığını, davalının ticari defterlerine göre davacıya herhangi bir borç/alacak bakiyesi bulunmadığını, davalının ticari defterlerinin talimat yoluyla incelenmesine karar verildiğinden inceleme yapılamadığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının düzenlediği, 12. Ay faturaları olan 1.677,00.-TL ve 1.978,00.-TL’lik faturaların olduğunu ve davalının defterlerinde kayıtlı olarak yer almadığını, 6331 sayılı İş sağlığı ve Güvenliği kanuna bağlı taraflarca yapılan İş güvenliği hizmetine ilişkin ise İş sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri yönetmeliğinin ISGG ve OSGB ‘lerin çalışma usul ve esaslarını düzenleyen 13. Maddesinde belirtilen belgelerin dosya da bulunmaması nedeniyle yapılan işin uygun yapılmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine davalı ticari defter ve belgelerini inceleyen bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmış, İş Güvenliği Uzmanı … ve Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından ibraz edilen … tarihli ek raporda sonuç olarak; davacı … Grubu Rest. Ort. Sağ. Güv. Bir. … Tic. Ltd. Şti.nin yeni ünvanı ile Meda İş Güvenliği Merkezi Çevre Danışmanlık San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin iş güvenliği yönünden yönetmeliğin 13. Maddesine uygun işlemleri yaptığı, davacının İş yeri Hekimi ile ilgili verilen hizmetleri konusunda uzman bir iş yeri hekimi kapsamında değerlendirilebilineceğini,
davacının 1.677,00.-TL ve 1.978,00.-TL tutarlı faturalarına ilişkin alacağı olan toplam 3.655,00.-TL takip alacağına İş Yeri Hekimi hizmetinin tam olarak verildiği de ispatlanması halinde kavuşabileceğini, aksi durumda ilgili faturalar da ki iş yeri hekim hizmet bedellerinden davalının sorumlu olamayacağını, davacının alacağına kavuşması halinde takip tarihinden itibaren taleple bağlılık ilkesi gereğince temerrüt faizi hesaplaması yapılabilineceğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi (Değişik 28.07.2020T. 7251 Sy. Kanun-23.madde) yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılayacağı ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalıdan 3.655,00-TL asıl alacak, 90,46.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.745,46.-TL cari hesap alacağı olduğundan bahisle Antalya … İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde ibraz ettiği itiraz dilekçesi ile borca ve faize itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, davacı vekilinin takibin devamı için 3.745,46.-TL alacak üzerinden eldeki itirazın iptali davasını ikame ettiği, HMK’nın 222. Maddesi uyarınca tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının ticari defterlerinde, davacıya borçlu olmadığının kayıtlı olduğu, davacının ticari defter kayıtlarına göre de, 31/12/2018 tarihi itibariyle davalıdan 3.655,00-TL alacaklı olduğu kayıtlı ise de bu alacağın 2019 yılı ticari defterine aktarılmadığı, ancak davalının ödeme savunmasının bulunmadığı, gerek mahkememizce aldırılan … tarihli bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ek raporda, davacının iş güvenliği yönünden Yönetmeliğin 13. Maddesine uygun işlemleri yaptığının belirtilmesi, gerekse talimat yoluyla aldırılan 01/04/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, davacının iş sağlığı ve güvenliği hizmetini yerine getirdiğinin belirtilmesi karşısında davacının hizmet bedeline ilişkin davalıdan 3.655,00-TL cari hesap alacağının olduğu anlaşılmış, davacının alacağını ispat etmesine rağmen davalının borcu olmadığını yahut ödendiğini ispat edemediği, her ne kadar davacı taraf takibe kadar işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de davacının takipten önce davalıyı usulüne uygun şekilde temerrüde düşürdüğü sabit olmadığından davanın asıl alacak üzerinden kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve davanın kısmen kabulüne, likit olan asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasında asıl alacağa yaptığı itirazın iptali ile takibin 3.655,00.-TL asıl alacak üzerinden devamına,
3.655,00.-TL asıl alacağın %20’sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Alınması gerekli 249,67.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 63,97.-TL harcın mahsubu ile bakiye 185,70.-TL harcın davalıdan TAHSİLİ ile hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 63,97.-TL peşin harç ve 54,40.-TL başvurma harcının toplamı 118,37‬.-TL’ nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 2.822,00.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan 2.753,84.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.655,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 90,46.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
7-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği 1.288,12.-TL’sinin davalıdan, 31,88.-TL’ sinin davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
8-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda miktar itibari ile KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/11/2021

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)