Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/246 E. 2022/339 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/246 Esas
KARAR NO : 2022/339
DAVA : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 23/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının dava dışı … ve … ile birlikte … tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde tescili yapılan … Şti’ni kurduklarını, davalı …’ı … yılığına şirket müdürü olarak seçtiklerini, kuruş tarihinden bu yana bir iki arabadan bugün 17 araca çıkmış bir şirket olduğunu, ancak şirket müdürünün emekli … olduğunu diğer ortağı … ile meslektaş olduklarını …’ın ise …’ın öz kardeşi olduğunu, müvekili ile …’ın da bacanak olduklarını, şirket müdürünün şirketin kuruluşundan bu yana tabiri caizse şirketi istediği gibi yönettiğini ve kişisel menfaat sağlayıp diğer ortaklarının haklarını açıkça ihlal ettiğini, şirketin tur düzenlemesinden, araç kiralamaya kadar muhtelif konularda turizm faaliyeti gösterdiğini, davalının emekli asker aylığı dışında bir gelire sahip değilken çok lüks bir hayat sürdüğünü her iki çocuğunu özel okula gönderdiğini, şirket araçlarını her gün kişisel işleri için ve dilediği zaman tatil amaçlı kullandığını, müvekkili ile ortaklardan halen kanser hastası olan öz kardeşi …’ın şirkete halen otobüs veya minibüs ile gidip geldiğini, şirketinin çok sayıda vergi incelemesi geçirdiğini ve naylon faturadan dolayı toplamı … TL’leri bulan vergi cezaları ile karşı karşıya kalındığını öğrendiklerini, davalı şirket müdüründen şirketle ilgili sağlıklı ve doğru bilgi almanın mümkün olmadığını, müvekkili …’e 11 şirket aracı olduğunu kendi el yazısı ile beyan ettiğini, ama şirket araç muayene ve sigorta takip kartlarına bakıldığı zaman araç sayısının 17 olduğunun görüldüğünü, şirkette çalışmadığı halde son SGK bordrosuna baktıkları zaman … isimli bir kişinin … TL net aylıkla şirket çalışır gösterildiğini ve priminin … TL üzerinden yatırıldığını, şirkette şoför olarak çalışan diğer kişilerin … TL maaş aldığını, şirket müdürünün …’ye iş gezisine diye gittiği zaman yanına eşini de alıp masrafları şirkete ödettirdiğini, davalının …’nın …’nin kafeteryasını da şirket adına uzun yıllar işletmekte olup orada sözleşmeye aykırı işlem ve eylemleri ile hem …’yı Hem’de Maliyeyi zarara uğrattığını belirterek, davalının anılan şirket müdürlüğünden azline karar verilmesini, Türk Ticaret Kanunu’nun şirket müdürlerine yüklediği özen, bilgi verme rekabet yasağı, sadakat yükümlülüğü gibi tüm sorumluluklarına aykırı davranan davalının şirket müdürlüğünden azli için hüküm oluşturulmasını, şirkete kayyım atanmasını, tüm alacak ve tazminat haklarının saklı kalmak kaydıyla, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının haksız iddialarını kapsayan dönemde müdürler kurul başkanının … olduğunu, dava dışı şirkete kayyım atanmasını talep ettiğini, davalı şirkete davalı göstermemesinin husumet bakımından hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin şirket ortaklarının haklarının ihlal etmek suretiyle kazanç sağladığı iddialarının mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin şirketin kurulduğu tarihte 2 ev 1 aracının olduğunu, ancak şu an ise sadece 1 ev ve 1 arabasının bulunduğunu, şirketin kurulduğunda 2 araç ile hizmet vermeye çalışan ufak bir aile şirketi olduğunu ancak müvekkilinin basiretli ve başarılı yönetimi sayesinde bugün yurt içi ve yurt dışında hizmet veren 17 lüks vip taşımacılık hizmeti sunan bir şirket olduğunu, müvekkilinin başkaca bir gelirinin bulunmadığı ve şirket kart araçlarını şahsen kullandığı iddialarının haksız ve yanlış olduğunu, müvekkilinin kendi cebinden zor dönemde şirket işlerine destek olmak amacıyla harcamalar yaptığını, bu harcamaların dekontlardan sabit olduğunu, müvekkilinin şirkete borçlu değil şirketten alacaklı olduğunu, ortağının bilgi alma hakkının engellendiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacının … TL ödenmiş sermayesiyle şirketin en küçük hissedarı olmasına rağmen hiçbir ayrıma/ haksızlığa uğramadığını, …’ın şirket çalışanı olduğunu, ve işe alımına ilişkin ana sözleşmeye ve kanuna hiçbir aykırılığın mevcut olmadığını, davacının araç sayısının yanlış ve hukuka aykırı şekilde gösterildiği iddiasının hatalı olduğunu, müvekkilinin …’ye gidişinin sebebinin şirketin … ülkelerinde tanıtımının sağlanacağı fuarda stand açılması olduğunu, müvekkilinin …’yı ve Maliyeyi zarara uğrattığı iddialarının hayal ürünü olduğunu, müvekkilinin asla naylon fatura düzenlemediğini ve Adli/ Vergi Mahkemeleri nezdinde bir ceza dahi almadığını, davacının iddialarının hukuki dayanağı olmayan iftira olduğunu, alınan otobüslerin müdürler kurulu kararıyla alındığını, şirket sözleşmesine bir aykırılığın olmadığını, hatta müvekkilinin bizzat şahsi malvarlığını bu alım için ipotek gösterdiğini, müvekkili şirkete zarar verdiğini iddia eden şahıs hakkında hırsızlık, hakaret ve mala zarar verme iddiaları içeren soruşturma dosyasının mevcut olduğunu, bu davanın açılmasının tek sebebinin Covid- 19 pandemi sürecinde şirketin faaliyetlerinin durması ve zararın ortaya çıkması olduğunu belirterek davanın reddi ile yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ederek cevap ve savunmada bulunmuştur.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünden … Şti’ne ait ticaret sicil dosyası, SGK’dan işyeri sicil dosyası, Vergi Dairesinden BA BS Formları, beyannameler, Emniyet Müdürlüğünden araç bilgilerini gösterir polnet çıktısı, Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının UYAP evrakları celp edilmiş, tarafların bildirdiği tanıklar duruşmada dinlenilmiş, Mali Müşavir Bilirkişiden ayrıntılı rapor aldırılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı şirket müdürünün azil şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı Tanığı … duruşmadaki beyanında: “Taraflar benim akrabam olur. Her iki tarafla da aramda husumet ve dava yoktur. … yılında bu şirket kurulmuştur. Şirket kurulurken 5 ortaklıydı. Aynı zamanda bir aile şirketi durumundaydı. Benim eşim de şirketin ortaklarından birisidir. Bu aradaki güvene istinaden şirket müdürlüğüne de davalı atanmıştır. Sonrasında davalı diğer ortak … ile birlikte araç alarak şirket bünyesi altında … iş denen taşımacılık hizmeti yaptılar. Buradan kazandıkları parayı da kendileri aldılar. Davalı da … emeklisi olup kendine ait evi bile zor şartlarda kredi çekerek almıştı. Şirket kurulduktan sonra kendisinin ve ailesinin normalden çok daha fazla harcamalarda bulunduğu, şirkete ait araçları özel işlerinde kullandığı bizzat ben ve kayınvalidem şahit olmuştu. …’nde piknikte bulunduğumuz bir sırada davalı bana şirket kurulurken 5 ortaklı kurulduğuna pişman olduğunu, tek başına bu işi yapmak istediğini ve bu işte gerçekten iyi para olduğunu söyledi. Ben de kendisine … emeklisi olduğunu, zor şartlarda emekli bu işi nasıl yapabileceğini sorduğumda gerekirse kredi çeker evi ipotek ettirir yine bu işe girerdim dedi. Bunun yanında sürekli olarak şirketin zarar ettiğini beyan ediyordu. Şirket kuruldu kurulalı sadece 4 defa kâr payı dağıtıldı bunun haricinde herhangi bir kar payı dağıtımı da olmadı. Dediğim gibi sorulduğunda şirketin sürekli zarar ettiğini beyan ediyordu. Ayrıca kendi hayali olan bazı şeyleri de şirket bünyesinde gerçekleştirdi. Misal … için şirket adına tekne aldı. Karavan aldı. Bunları da kendisi ve ailesi için kullandı. Biz bunlardan yararlanmadığımız gibi ihtiyaç anında şirket araçlarını talep ettiğimizde araçların dolu olduğunu, daha doğrusu turizm işine gittiğini söylüyordu. Fakat kendisi her türlü özel işinde bu araçları kullandı. Bu durumdan eşim rahatsız olduğundan dolayı şirketten çıkmak istediğinde bunun mümkün olmadığını, zira şirketin kasasının boş olduğunu söyleyerek davalı kabul etmedi. Ayrıca bir de …’daki … bir yer açmışlardı. Ben buraya ziyarete gittim. Kasada davalının kendisi vardı. Az insan geldiği zaman üstteki … Bankasına ait pos cihazını kullanıyordu. Toplu halde fazla kişi geldiğinde ise kasanın altında bulunan diğer pos cihazını kullanıyordu. Sebebini sorduğumda ise … satışlardan belli bir oranda kesinti yaptığını, bu nedenle sayıca az olan müşterilerin hesaplarını bu karttan çektiğini söyledi. Eşim ve ben kanser rahatsızlığı geçirdiğimizde paraya çok ihtiyacımız olduğu halde bize herhangi bir maddi olarak da yardımı olmadı. Eşim bu dönemden sonra şirketten çıkmak istediğinde yine para olmadığını söylüyordu. Fakat daha sonra bir otobüs aldığını ve … Şirketine soktuğunu, söz konusu aracı evini ipotek ederek aldığını ancak aracın kendine ait olduğunu ve şirket adına kaydettirdiğini söylemişti. … yılında eşim şirket hisselerini devrederken araç sayısının … adet olduğu ve otobüsün gösterilmediğini gördük. Bizim payımıza düşen 2 adet araçtan 1 tanesinin bedeli bize ödendi ancak diğer araca ilişkin halen bir ödeme yapılmış değildir. Benim olay hakkında söyleyeceklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı Tanığı … duruşmadaki beyanında: “Davacı benim eşim olur. Şirket 5 ortaklı olarak yakın akrabalar arasında kurulan bir aile şirketidir. Yalnızca …, …’ın … birlikte çalışıp emekli olduğu arkadaşıdır. Ortaklardan … 2 yıl kadar şirkette ortak olduktan sonra ayrıldı. Kendisi sürekli şirkette yatıp kalkıyordu. Davalının yaptıklarını gördükten sonra bu işin yürümeyeceğini anlayarak şirketten ayrıldı. Biz bunu sonradan öğrendik. Şirket kuruldu kurulalı … yılda yalnızca 4 defa kâr payı dağıtıldı. Onun haricinde bir daha kâr payı dağıtılmadı. Bunu her sorduğumuzda da şirketin zarar ettiğini, kazanamadığını söyledi. Şirkete ait araçları … ile birlikte davalı kendi özel işlerinde de kullandı. Şirkete ait … marka araçlar vardı. Bununla her yere gidiyorlardı. Yaylada da ben davalı ile komşuydum. Şirket aracını orada gördüm. Hatta aracın biri davalının babasına bırakılmıştı. 4 ay kadar sürekli babası kullandı. Bunun yanında …’in de kızı araç kullanmayı şirkete ait araçlarda öğrenmişti. Davalı … emeklisi olup aracını ve evini krediyle aldığından durumu ilk başlardı zordu. Fakat şirket kurulduktan sonra eşi ile …’ya ve …’ye gezmeye gittiler. Her ne kadar …’deki gezi işle alakalı ise de eşini de yanında götürdü. Çocukları özel okulda okumakta, yabancı dil kursuna gitmekte ve özel ders de almaktadır. …’in çocukları da aynı durumdadır. … emeklisi bir insanın emekli maaşıyla bu bahsetmiş olduğum şeyleri yapması mümkün değildir. … yılında … Tesislerinde 5 yıl süreyle bir turizm ofisi açmışlardı. Yapılan anlaşmaya göre içerisinde askeriyeye tesis edilen … Bankasının pos cihazı dışında başka bir cihaz kullanılması yasaktı. Gelen müşterilerin ödemeleri bu pos cihazından yapılıp ay sonunda %…’si … kesildikten sonra kalan şirkete aktarılıyordu. Fakat davalı bir başka pos cihazı daha kullanıyordu. Müşterinin çok olduğu zamanlarda bu cihazı kullanarak para tahsil ediyordu. Sebebini sorduğumda da … gelen paranın kendilerini kurtarmadığını söylüyordu. Şirket kuruluktan 2 yıl sonra diğer ortak … kendi adına ancak şirket adına kayıtlı olan aracı şirket üzerinden kredi çekerek krediyi kendi ödeyerek satın aldığı bu araçla, davalı da kendine ait araçla … taşımacılık denen yüksek meblağlı işlere kendi araçlarıyla yaptılar. Şirketin araçlarını buralara göndermeyerek şirket içinde şirkette rekabet halinde davranışlarda bulundular. Davalının 8 yıl önce bizzat bu işten kendi ağzından duyduğum aylık … Dolar para kazandığını duymuştum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı Tanığı … duruşmadaki beyanında: “Ben kendim turizmciyim şoför olarak çalışıyorum. … … yılında davacı beni kendi şirketlerinde çalışmak için davet etti. Ben bu şirket adına 14-15 gün çalıştım. Müşteriler çoğu zaman parayı şirkete ödüyorlardı. Bazen de bize müşteriler para veriyordu bu parayı da şirkete teslim ediyorduk. Benim çalıştığım arabalar şirkete ait arabalardı. Daha sonra devamlı olarak çalışmak istediler fakat maaşta anlaşamadık. Ben çalışmış olduğum döneme ilişkin ücretimi de …’den aldım. Çalıştığım süre içerisinde ben bir resmi evrak falan görmedim. Müşterilerden para alındığında da herhangi bir makbuz kesip kendilerine vermedim. Verildiğini de görmedim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı Tanığı … duruşmadaki beyanında: “Ben tarafları tanıyorum. Ben şirket ortaklarından …’ın arkadaşıydım. … … yılında başlayıp … – … yıl çalıştım. Ekip başı olarak görev yapıyordum. Ben şirketin özellikle inşaata ilişkin kısmında çalıştım. Çalışmam karşılığında da bana maaşımı … ve davacı veriyordu. Bu kişiler bazen kendi özel araçlarıyla iş yerine geliyorlardı. Fakat şirkete ait herhangi bir araçla işe gelip gittiklerini görmedim. Biz genel olarak dekorasyon ve boya işi yapıyorduk. Patronlar bana nerede iş olduğunu söylerse ben oraya gidiyordum. Bunun yanında davalı babasına ait …’ta bulunan evin inşaat işinde de çalıştım. Alçı boya ve dekorasyon işlerini yaptık. Fakat bu işte para alınıp alınmadığını ben bilmiyorum. Ben sadece maaşımı ve işçilerin maaşını dağıtıyordum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı … duruşmadaki beyanında: “Ben davalı ile birlikte şirketin hem ortağı hem de müdürü olarak görev yapıyorum. Şirketi her ikimiz de münferiden temsil ve imzaya yetkiliyiz. Ben dışında diğer ortaklar birbiriyle akrabadır. Aile şirketi olarak bir aile gibi devam eden ilişkiler pandeminin başladığı … yılına kadar devam etmiştir. Öncelikle her birimiz şirkette çalıştık. Davacının kendisi de belli dönemlerde çalıştı ve her birimiz bu işler için şirket araçlarını kullandık. Bunun dışında … iş olarak tabir edilen işler de şirkete ait araçlar yetmediği takdirde başka firmalardan araç kiraladık. Bunlara ilişkin faturalar düzenlenmiş ve faturalara işlenmiştir. Bunun haricinde belirtilen karavanı da şirket satın aldı bunu da ortakların hepsi kullanıyordu. Tekneyi de … şirkete almıştır. Ancak her birimiz buna binip balığa da gittik. …’daki tesislerde başka bir pos cihazı kullanılması da mümkün değildir. Zira gün sonunda z raporunu alıp idareye teslim etmek zorundaydık. Şirket kurulduğunda 6 araç vardı. Dolayısıyla … … yılına kadar eşten dosttan bulduğumuz araçlarla desteklemeye çalıştık. Bu tarihten sonra araç aldıktan sonra şirket kar etmeye başladı fakat pandemi sürecinde turizm de olumsuz etkilendiğinden kar payı dağıtamadık. Şirket ortaklarından … ise şirketle alakalı değil, kendi ailevi sebeplerinden dolayı ayrılmıştır. Kendisi aynı zamanda davalının kayınbiraderidir ve halen de görüşmektedirler. … da ayrıldıktan sonra …TL ayrılma payını kendilerine ödedik. Tekne ve karavan hariç şirket adına kayıtlı olan 17 araç vardır. Bir adet de otobüs vardır, bu otobüs de davalının evini ipotek göstererek çekmiş olduğu krediyle alınmıştır. Şirkete ait araçların … … yılına ait olması sebebiyle … yılı geçen araçlar için turizmde çalışamayacağı için mecburen araçları yenilemek zorunda kaldık. Bunun haricinde … yılında şirketteki anlaşmazlıkların sebebi davacının da şirketten ayrılmak istemesi ancak çıkma payı konusunda anlaşamaması sebebiyle oldu. Davacı şirkete ait araçlardan birini 2 ay boyunca sakladı ve bu araç bize emniyet tarafından teslim edildi. Ayrıca davalı …’ye de arkadan sopayla darp etmesi olayı da yaşandı. Bence şirkette yaşanan sorunların konuşularak çözülmesi mümkündür fakat neden bu aşamaya geldi bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı … duruşmadaki beyanında: “Ben tarafların ortağı olduğu şirkete … yılında ön muhasebe ve idari işler (bilgisayar ve evrak kayıt) işlerine baktım. … yılında da bu şirketten pandemi başladığında ayrıldım. Benim çalıştığım dönemde ortaklar arasında herhangi bir sıkıntı yoktu. Pandemi döneminde …’in hastalığı ve pandemi nedeniyle ortakların arası bozuldu. Benim çalıştığım dönemde yapılan işleri ve ödemeleri …’in talimatıyla yapılıyordu. Şirketin kredi kartını da … kullanıyordu ancak ben kredi kartı ekstresini hiç görmedim. Ben asgari ücret üzerinden maaş alıyordum. Davalının kendisinden maaşımı elden alıyordum. Benim çalıştığım dönemde inşaat hususunda herhangi bir faaliyet olmamıştır. Benim çalıştığım dönemde şirket zarardaydı. Çalıştığım dönemde 3 kez kar payı dağıtıldı. Kar payına dağıtılan kısım ise sezon içerisinde bankadan kredi çekilerek dağıtılan bu kısım kapatılıyordu. Tekne ve karavan şirket ortakları tarafından kullanılıyordu. Şirkete ait olan karavan her ne kadar kayıtlı ise de bunun parasını … ve … ödemişlerdi. Karavan onlara aitti. Benim bildiğim kadarıyla davalının babasının portakal bahçeleri vardı. Oradan kendisine destek oluyordu. Benim bildiğim diğer ortak …’a da veriyorlardı. … ofis açıldığında ben şirkette görevliydim fakat ben oraya hiç gitmedim şirkete ait … ve … Bankasına ait poslar vardı. Bunlar şirkette duruyordu. Orada ikinci bir pos olup olmadığını bilmiyorum. Bana gösterilen defterdeki … Hesap toplu görüldü. … Dolar … TL ve altındaki imza bana aittir. … şirketin SGK’lı çalışanıydı. Ödenen paralar kayıtlıydı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
SMMM Bilirkişi … tarafından tanzim edilen … havale tarihli raporda sonuç olarak;
Dava Dışı şirketin temsiline … tarihinden itibaren … yıllığına …’ın atandığı, tescil ve ilan edildiği,
Dava Dışı şirketin incelenen …-… ve … yılları ticari defterlerinin tasdiklerinin süresinde yapıldığı, kayıtlarının usulüne uygun olduğu, defterlerinin birbirini doğruladığı, HMK. 222/2. maddesine göre, ticari defterlerin tasdiklerinin yasal sürelerinde onaylattırıldığı,
Dava Dışı Şirketin … yılı Vergi İncelemelerinden dolayı toplam kesilen cezaların …TL olduğu, …TL’de uzlaşıldığı, … Yılında SGK’dan Sigortasız İşçi Çalıştırılmasından …TL İdari Para Cezasına Çarptırıldığı, Naylon Fatura Düzenlemeye Yönelik İnceleme geçirmediği,
Davalının … Seyahatine ilişkin Eşine ait uçak bileti harcamaları, … yılı şirket kayıtlarında kayıtlı olarak yer aldığı, Şahsi Kredi Kartı harcamalarına ilişkin kredi kartı hesabı hiç açılmadığı,
Dava Dışı Şirket kayıtlarında … düzenlenmiş hizmet faturaları kayıtlı yer aldığı, Şube Açılış Kararı Tescil Ve İlanına ise rastlanmadığı,
Dava Dışı Şirket kayıtlarında Sigortalı … TL ücret alan …’ın ‘Pazarlama Müdürü’ olarak Sgk İşe Girişinin yapılı olduğu, diğer çalışanların şoför ve ön muhasebe görevlisi olduğu,
Dava Dışı Şirketin ortaklık ve sermaye yapısı ile Şirket Borç / Alacak durumu ve aktifine kayıtlı taşıtlara ilişkin yukarıda detaylı çalışma yapıldığı, Şirketin Kuruluşundan itibaren ortaklarına kâr payı dağıtımı yapmadığı, davacının şirkete borcu/alacağı bulunmadığı yönünde görüş ve kanaatte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazı cevabı ve ekinde gönderilen ticaret sicil dosyasının incelenmesinde; davalı …’ın kuruluş ana sözleşmesine göre … tarihinden itibaren … yıl şirket müdürü olarak seçildiği, … tarihinde yapılan genel kurul … nolu kararı doğrultusunda şirket müdürü olarak devamına karar verildiği, dava tarihi itibariyle halen şirketi tek başına temsil ve ilzama yetkili olduğu, yine ortaklardan …’ın da aynı şekilde … yıl süreyle münferiden temsile ve ilzama yetkili olduğu, anılan genel kurulda kararlaştırılmıştır.
TTK’nın 626/2 maddesi uyarınca; şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş veya tüm ortakların yazılı rızası bulunmadığı takdirde müdürler şirketle rekabet oluşturan bir faaliyette bulunamayacağı açıkça düzenlemiş olup, dosya kapsamında davalı şirket müdürü …’ın dava dışı şirket ile aynı iştigal faaliyeti olan araç kiralama işini şirket bünyesi altında kendi nam ve hesabına yatmak suretiyle rekabet yasağına aykırı davrandığı, bunun yanında şirkete ait malları kötüye kullandığı, gerek yargılama sırasında dinlenen tanık beyanlarından, gerekse alınan bilirkişi raporu ile de anlaşılmış olmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … Şti’nin Müdürü davalı …’ın şirket müdürlüğünden AZLİNE,
Karardan bir örneğin Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
2-Alınması gerekli …-TL karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam …-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/04/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır