Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/309 E. 2023/415 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/309
KARAR NO : 2023/415
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 26/02/2018
KARAR TARİHİ : 12/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … tarafından … tarihinde … nolu …-TL lik işletme kredisi alındığını, davacı … ve dava dışı …’in kefil olduklarını, … … Kooperatifince bu krediye … tarihinde kefalet verildiğini, müvekkilinin vermiş olduğu kefalet için banka tarafından davacının eşinin rızasının alınmadığını, kooperatif tarafından kefil olunan bu kredinin teminatı olarak … plaka sayılı aracın rehin alındığını, davacının telefonla aranarak kredi taksitlerinin ödenmediği hususunda bilgi verildiğini, rehin konusu araç ile ilgili Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı rehnin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapıldığını, aracın … tarihinde …-TL bedelle satıldığının görüldüğünü, … nolu kredinin teminatı olan aracın satış bedelinin davalı … açıklama yapılarak hangi kredi borcundan mahsup edilmesi bildirilmediği için bir kısmının bu kredi borcuna mahsup edildiğini, diğer kısmının ise kefil olunan …’ın başka bir araç rehninin bulunduğu … nolu kredisine mahsup edildiğini, bu durumun yanlış olduğunu, bu dosyadan başka bir aracın rehinde olduğunu, kredilerinin teminatı olarak verilen rehine araçların ayrı ayrı olduğunu, … tarafından alınan … nolu …-TL lik kredi borcunun geri ödemesinde … tarihinde …-TL ödemenin kredi borcundan düşülmüş olup, bu mahsupların doğru olduğunu, ancak daha sonra … tarihinde müvekkilinin kefil olduğu … nolu kredinin teminatı olan … plaka sayılı araç için rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasından bu aracın satış bedelinden …-TL, …-TL ve …-TL olmak üzere …-TL nin … nolu dosyasının kredi borcundan davalı … düşüldüğünü, araba satışından gelen ve başka kredi dosyasına mahsup edilen … TLnin bu aracın satışı yapılan Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyaya mahsup edildiğinin dekontlarda yazılı olup … nolu kredi borcundan düşülmeyip, … nolu kredi borcundan davalı … Bankasınca mahsup edildiğini, … tarihi itibariyle tahsilatların doğru dosyası olan … nolu kredi dosyasına geri ödemeleri günü gününe girişinin yapılarak haksız tahakkuk edilen faizlerin indirilmesi gerekliyken, tüm uyarı ve ihtarlara rağmen düşülmediğini, mahsupların hatalı olarak yapılması sebebiyle müvekkili tarafından davalı bankanın … şube müdürlüğüne dilekçe ile başvurularak mahsupların … nolu krediden yapılması gerektiğinin bildirildiği halde talep gereği işlemin yapılmadığını, bunun üzerine davalı kooperatifine Antalya … Noterliğinin … tarih … nolu ihtarnamesi ile yapılan mahsup işleminin hatalı olduğu ödemelerinin borçtan mahsup edilerek haksız faiz tahakkukunun ortadan kaldırılmasının istenildiğini, davalı kooperatif tarafından cevabı ihtarname ile muhattabın banka olduğu … nolu dosyaya banka tarafından yapılan mahsup tutarının …-TL olmadığını, hesaplanan tutarın …-TL olduğunu, müvekkilinin muteselsil kefil olduğunun bildirildiğini, kefalet sözleşmesinde davacının …’ın sadece … tarihli … nolu …-TL’lik işletme kredisine kefil olduğunu, kooperatifin kefaletinin genel olduğunu, dava konusu krediye teminat olarak alınan aracın kefil kooperatif tarafından satılarak başka bir krediden mahsup edilmesinin davacı diğer kefilin durumunun kötüleşmesine neden olacağını, kefillerin kredi borçlusunun ödemediği borçtan dış ilişkide müteselsilen, iç ilişkide ise birbirlerine karşı eşit oranda sorumlu olduklarını, her ne kadar bankaya borcu ödeyen davalı kooperatif gibi görünse de aslında borcu ödeyenin aracı satılan borçlu … ve nakit ödeme yapan davacı müvekkilinin olduğunu belirterek kefalet sözleşmesinde müvekkilinin eşinin rızası alınmaksızın imzalanan kefalet sözleşmesinde müvekkilinin kefilliğinin geçersiz olduğunun tespitine, aksi halde bankaya kefil olan davalı kooperatifin rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması ve borca karşılık asıl kredi borçlusunun aracını satıp bedeli aldıktan sonra tahsil ettiği bedeli o kredinin teminatı için verilen kredi borcundan mahsup etmemesi ve yapılan tahsilatların günü gününe girilmeyerek fazla faiz tahakkuku yapmış olması sebebiyle … tarihli … nolu kredi için verilmiş bulunan rehinli aracın satışı nedeniyle yapılan ödemelerin 3. kişi asıl kredi borçlusu …’ın başkaca kredilerine mahsup yapmaksızın tahsil edilen bedellerin tahsilat günleri girilerek güncel borcunun hesaplanarak müvekkilinin kefaleti sebebiyle belirlenen bu bedel üzerinde asıl borçlu tarafından ödenen araç satışından da gelen bedeller dahil edilerek hesaplama yapılmasını, kefil olan müvekkilinin ödemeleri dikkate alınarak dosya borcunun belirlenmesini, neticeten davacının kefaleti sebebiyle belirlenen bu bedel üzerinde borcu olmadığının tespitine her kefilin ödemekle yükümlü olduğu bedelin ve diğer kefillere rücu hakkının olup olmadığının ayrı ayrı belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kredinin … kooperatifi tarafından kullandırılan bir kredi olduğu dikkate alındığında davacı tarafın kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu yönündeki iddiasının hukuki dayanağının bulunmadığını, dava dilekçesinde de belirtildiği gibi … plakalı aracın davalı kefil … tarafından rehin alınmış olup, davalı kooperatif tarafından rehnin paraya çevrilmesi yoluyla Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatılarak kooperatif tarafından aracın satışının gerçekleştirildiğini, müvekkili bankanın söz konusu icra dosyasında taraf olmadığını, davalı kooperatif tarafından kredi asıl borçlusu …’ın kredileri ödemelerine ilişkin … tarihli makbuzlar incelendiğinde …-TL nin ve …-TL nin … nolu kredinin geri ödemesi olarak yatırıldığı, …-TL nin ise … nolu kredi takibi için yatırıldığının görüldüğünü, müvekkili bankanın davalı kooperatif tarafından kredi borcunun geri ödemesi olarak yatırılan mevlaların ödeme makbuzlarında yapılan açıklamalar doğrultusunda belirtilen kredi hesaplarının günü gününe yansıtıldığını, davacı tarafın ileri sürdüğü iddiaların kefiller arasındaki iç ilişkiden kaynaklandığını, müvekkilinin herhangi bir kusur ve sorumluluğu bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının davasını görevli mahkemede açmadığını, dava konusu uyuşmazlık davanın taraflarının ticari iş niteliğindeki kredi kullanım ve kullandırım işlemlerinden kaynaklandığını, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı taraf eşinin rızasının alınmadığını belirttiğini, davacının bu iddiasının hukuki dayanağının bulunmadığını, davacı tarafın, … plakalı aracın … krediye rehin verildiğini, kendisinin kefil olmadığı … nolu krediye haksız mahsup yapıldığını ve ödeme tarihlerinin doğru girilmediği iddialarını kabul etmediklerini, krediyi kullanan …’ın kooperatife verdiği ipotek ve rehinler tek bir krediye hasredilmediğini, müvekkili kooperatif ortaklarının kooperatif lehine verdikleri ipotek ve rehinler, kooperatiften kullandığını ve kullanacakları kredilere teminen alındığını, kooperatif ortaklarının rehinlerinin ve ipoteklerinin paraya çevrilmesinden gelen paraların yatacağı krediler müvekkili kooperatifin inisiyatifinde olduğunu, müvekkili kooperatifte … plakalı … adına kayıtlı aracın satışından gelen parayı …’ın kredilerinin günü geldiği taksitlerine, ödemenin kooperatif hesabına düştüğü tarihlerde girdiğini kooperatif ortaklarının kullandıkları kredilerde, aynı ortağın iki ayrı kredisininde günü geldiğini ve taksit bulunması halinde tüm paranın tek bir krediye yatırılması diğer davalı … sisteminde mümkün olmadığını bildirerek davanın görev yönü ile reddine, cevap dilekçesi olarak kabul edilmemesi halinde davacının tüm taleplerini inkar mahiyetinde gerekçelendirilmiş olup, deliller ve beyanlar olarak nazara alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararı ile “Mahkememizin görevsizliği nedeni ile dava şartı yokluğundan davanın REDDİNE, Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli Antalya Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,” karar verilmiş olup, dosya mahkememizin … sayılı esasına kaydı yapılarak yargılamaya bu esas üzerinden devam olunmuştur.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara karar uyarınca, dava dosyasının bankacı bilirkişiye tevdi edilerek tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek banka kayıtları üzerinde de yerinde inceleme yetkisi tanınmak suretiyle taraflar arasındaki alacak borç durumuna ilişkin rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından ibraz edilen raporda: “…’ın … … Bankası A.Ş. … Şubesinden kullanmış olduğu …-TL … nolu kredi teminatı olarak davalı kefil … … Kooperatifi tarafından rehin alınan … marka … plakalı araç Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ite icra yoluyla … tarihinde satılmıştır. Masraflar düşüldükten sonra …-TL nin ödenmesi için … tarihinde karar tensip tutanağı düzenlenmiştir. Banka tarafından … tarihinde, …-TL ve …-TL nın … İcra … kooperatif kredisi geri ödemesi (dekont açıklaması), …-TL’nın … … faiz takip tahsilatı (dekont açıklaması) olarak ,Toplam …-TL tahsilat yapılmıştır. … nolu kredi Kefili davacı … tarafından … tarihinde … Bankası … Şubesi … adına …-T1, …-TL Toplam …-TL ödeme yapılmıştır. … nolu kredinin teminatı olarak alınan aracın İcra Araç satışından elde edilen tutarın … … Kooperatifi tarafından; …-TL nin … nolu kredi yerine, … nolu krediye ödeme yapılması için Bankasına bilgi vermesi gerekirdi” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara karar uyarınca, dosyanın rapor sunan bilirkişiye tevdii ile bilirkişiye banka ve kooperatif kayıt ve belgeler üzerinde bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle, davaya konu aracın hangi kredilere hasredildiği, sadece … nolu krediye hasredilmiş ise davaya konu aracın icra marifetiyle satışı sonucunda, satış bedeline icra masrafları, harç, kdv ve damga vergisi gibi vergisel ödemeler mahsup edildikten sonra, bakiye kalan bedelin, alacaklı kooperatife ödendiği tarih itibari ile davacının kefil olduğu borca masul edilmiş olsa idi, davacının krediden kaynaklanan borcunun bulunup bulunmayacağı, ve bulunacak idiyse miktarı hususunda ek rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından ibraz edilen ek raporda; “Tutanaklar ve dosyada mevcut olan tüm evraklarda yapılan inceleme sonucunda; …’ın … … Bankası A.Ş. … Şubesinden … tarihinde kulandığı … nolu …-TL (…TL) İşletme kredisine; … tarafından, … tarihinde …-TL (1. Taksit), … tarihinde …-TL (2.Taksit) ödenmiş. Davalı kefil … … Kooperatifi tarafından Kredi teminatı olarak rehin alınmış olan … plakalı araç … tarihinde …-TL bedelle satıldığı, masraflar düşüldükten sonra …-TL nin alacaklıya ödenmesi için , … tarihinde Antalya .. .İcra Dairesi … Esas karar tensip tutanağı düzenlendiği görülmektedir. Kefil … tarafından; … tarihinde … Bankası … Şubesi … adına …-TL, …-TL, Toplam …-TL ödeme yapılmıştır. … tarihinde icra araç satışından elde edilen tutarın …-TL … nolu krediye mahsup edilmiş olsaydı ve … tarihinde … tarafından yapılan …-TL tahsilat da düşüldükten sonra; … tarihi itibariyle kalan kredi borcu …-TL olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara karar uyarınca, evvelce rapor sunan bankacı bilirkişi ile resen seçilecek borçlar hukuku alanında uzman bir hesap bilirkişisinden oluşturulacak bilirkişi heyetine dosyanın tevdi ile taraf vekillerinin rapora itirazları nazara alınarak uyuşmazlık hususlarında rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti … tarafından ibraz edilen raporda: “Gerek davacıdan, gerekse … plaka sayılı aracın satışının yapıldığı Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından yapılan tahsilatların yapıldığı tarih itibariyle mahsubu neticesinde erken ödeme olan taksitler bakımından faiz indirimi yapılarak bulunan sonuca göre … nolu krediden kaynaklanan borcun, … tarihli taksidinden …-TL anapara, … tarihli taksidinden …-TL anapara ve … tarihine kadar işlemiş …-TL faiz, … tarihli taksidinden …-TL anapara ve … tarihine kadar işletilmiş …-TL faiz borcunun bulunduğunu, kefaletin geçerli olup olmadığı hususunun mahkeme tarafından değerlendirme yapılması gerektiği” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara karar uyarınca, dava dosyasının evvelce rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi edilerek, taraf vekillerininve özellikle davalı kooperatif vekilinin … tarihli …-TL tutarlı ödemeye ilişkin itirazları dikkate alınarak ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen bilirkişi ek raporunda; “1-Gerek davacıdan , gerekse … plaka sayılı aracın satışının yapıldığı Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. dosyasından yapılan tahsilatların yapıldığı tarih itibari ile mahsubu neticesinde, erken ödeme olan taksitler bakımından faiz indirimi yapılarak bulunan sonuca göre … no’lu krediden kaynaklanan borcun; … tarihli taksidinden … TL anapara, … tarihli taksidinden … TL anapara ve … tarihine kadar işlemiş … TL faiz, … tarihli taksidinden … TL anapara ve … tarihine kadar işletilmiş … TL faiz borcunun bulunduğu, Kefaletin geçerli olup olmadığı hususunda Mahkeme tarafından değerlendirme yapılması gerektiği, Kök raporda başkaca değişiklik yapılmasına yer olmadığı,” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … tarihli ara kararı uyarınca, HMK’nın 266. ve 267. maddesi gereğince; daha önce rapor düzenleyen bilirkişi heyetine bir bankacı bilirkişi …’nün de eklenmek suretiyle; iddia, savunma, tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazları, Antalya … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası gereğince dava tarihi itibariyle borç miktarı, davaya konu kredi sözleşmeleri ve bu krediler kapsamında ödenen miktarların tespiti ile ödenen bedellerin hangi krediye istinaden ödendiği, kefillerin ödeme miktarları da belirlenerek iç ilişki de sorumluluk miktarları, yapılan ödemelere ilişkin krediler kapsamında yapılan mahsupların kefillerin iç ilişki de sorumluluklarını etkileyeceği/ağırlaştırıcı bir durum oluşturup oluşturmayacağı hususları da tespit edilerek hüküm kurmaya elverişli ve davacı yanın tüm taleplerinin ayrı ayrı değerlendirilerek rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti … tarafından ibraz edilen raporda: “Önceki raporlarda davalı bankaya olan kredi borcunun tam olarak ödendiğine dair belge olmadığından ve ayrıca gerek davalı kooperatif gerekse davalı banka kredi borcunun tamamen ödendiğini beyan etmediğinden, kredi borcunun devam ettiği varsayımı altında hesaplama yapılmıştır. Davalı bankaya olan kredi borcunun tam olarak ödendiğinin tespiti halinde, davacının davalı bankaya karşı kefaletten doğan sorumluluğunun sona ereceğini söylemek mümkün olabilecektir. Yukarıda açıklandığı üzere … numaralı krediden davalı kooperatifin tarafından karşılanan kredi tutarının … faiz başlangıç tarihinde … TL. Olduğunun taraflarca kabul edilmesi halinde, davalı kooperatifin davacıya rücu edebileceği tutar … TL olmakla davacının yaptığı … TL. ödemenin tenziliyle , … tarihi itibariyle davalı kooperatifin davacıdan TBK.587.madde kapsamında rücuen talep bedel alacak tutarı … TL ve TBK 120/2 maddesi gereğince işletilecek temerrüt faiz oranının yasal faiz oranının iki katı olan … olduğu dikkate alındığında davalı kooperatifin davacıdan … dava tarihi itibariyle … günlük … TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam … TL olabilecektir. Ancak , bu tutar davacı ile davalı kooperatifin iç ilişkisine göre tespit edilmiş olup, dava öncesinde kooperatifin davacıdan, TBK.587.madde gereği davacının kefil olarak sorumlu olduğu tutarın ödenmesi hususunda bir talebi olmadığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara karar uyarınca, davalı Kooperatif vekilince dosya kapsamına sunulan … tarihli taahhütname içeriği de değerlendirilmek suretiyle ve yine taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itirazlarını da giderir nitelikte ek rapor tanzimi için son raporu sunan bilirkişi heyetine tevdi ile rapor ibraz edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti … tarafından ibraz edilen ek raporda özetle: “Söz konusu taahhütnamenin geçerli olduğunun Mahkemece takdiri halinde, … faiz başlangıç tarihi itibariyle Kooperatif tarafından krediye kefaleten yapılan ödemenin …-TL olduğunun kabulü ve davacının …-TL ödeme yaptığı dikkate alındığında, davalı kooperatifin rücuen talep edebileceği asıl alacak tutarı …-TL ve TBK 120/2 uyarınca … faiz üzerinden dava tarihine kadar … günlük işleyecek faizi … TL. olmak üzere toplam …-TL hesaplanmaktadır. Aksi halde, kök raporumuzda yapılan ve davacı tarafin kabulünde olan toplam …-TL olan sorumluluk tutarı geçerli olacağı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Antalya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; alacaklısının … … Kooperatifi, borçlusunun … olduğu, … tarihli … plakalı araca ilişkin rehnin paraya çevrilmesi yoluyla …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş faizi (…-…) toplamı …-TL’nin tahsili ve asıl alacağa %24 temerrüt faizi işletilmesi talebiyle takibe geçildiği, … tarihinde rehinli aracın satışından …-TL’nin dosya alacaklısı kooperatife ödendiği ve icra dosyasının rehin açığı belgesiyle kapatıldığı anlaşılmıştır.
Dava; Dava dışı …’ın davalı … Bankasından diğer davalı Kooperatif aracılığıyla kullandığı … tarihli …-TL bedelli … numaralı, kredi yönünden davacı yanın kefaletinin geçerli olup olmadığı ve söz konusu kredi sebebiyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; Dava dışı … tarafından … tarihinde … nolu …-TL’lik işletme kredisi alındığını, davacı … ve dava dışı …’in kefil olduklarını, … … Kooperatifince bu krediye … tarihinde kefalet verildiğini, davacının vermiş olduğu kefalet için banka tarafından davacının eşinin rızasının alınmadığını, kooperatif tarafından kefil olunan bu kredinin teminatı olarak … plaka sayılı aracın rehin alındığını, rehin konusu araç ile ilgili Antalya … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı rehnin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapıldığını, aracın … tarihinde …-TL bedelle satıldığını, … nolu kredinin teminatı olan aracın satış bedelinin davalı kooperatifçe açıklama yapılarak hangi kredi borcundan mahsup edilmesi bildirilmediği için bir kısmının bu kredi borcuna mahsup edildiğini, diğer kısmının ise kefil olunan …’ın başka bir araç rehninin bulunduğu … nolu kredisine mahsup edildiğini, davalı banka tarafından yapılan ödemenin davacının kefalet sorumluluğunun bulunmadığı başka bir dosyaya mahsup etmesinin davalı kooperatif tarafından mümkün olsa bile davacı kefil yönünden mümkün olmadığı belirtilerek; davacının kefaletinin geçersiz olduğu ve … tarihli … nolu kredi için verilmiş bulunan rehinli aracın satışı nedeniyle yapılan ödemelerin 3. kişi asıl kredi borçlusu …’ın başkaca kredilerine mahsup yapmaksızın hesaplama yapılmasını, kefil olan davacının ödemeleri dikkate alınarak dosya borcunun belirlenmesini, neticeten davacının kefaleti sebebiyle belirlenen bu bedel üzerinde borcu olmadığının tespitine ve her kefilin ödemekle yükümlü olduğu bedelin ve diğer kefillere rücu hakkının olup olmadığının ayrı ayrı belirlenmesi talebi ile eldeki davanın ikame edildiği anlaşılmıştır.
Davacı yan her ne kadar davaya konu kredi sözleşmesinde davacının kefaletine ilişkin eş muvafakati alınmadığından bahisle kefaletin geçersiz olduğunu iddia etmişse de; Türk Borçlar Kanunu’nun 584/3 maddesi; “Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz.” şeklinde hüküm ihtiva ettiği, dava konusu kredinin de, esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifi tarafından kullandırılan bir kredi olduğundan eş muvafakati aranmayacağiından davacı tarafın kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu yönündeki iddiasının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davaya konu kredinin teminatı olarak … plakalı araç davalı kefil … Kooperatifi tarafından rehin alındığı, davalı kooperatif tarafından rehnin paraya çevrilmesi yoluyla Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden takip başlatılarak Kooperatif tarafından aracın satışı gerçekleştirildiği, davalı bankanın söz konusu icra dosyasında taraf olmadığı, aracın davalı kooperatif tarafından rehin alınarak satışının gerçekleştirildiği, davalı … Kooperatifi tarafından kredi borcunun geri ödemesi olarak yatırılan meblağların davalı kooperatif tarafından bildirilen kredi hesaplarına yatırıldığından ve davacı yan iddialarının kefiller arasındaki iç ilişkiden kaynaklandığından davalı bankanın sorumluluğunda bulunmadığı anlaşılmakla davalı banka aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan … tarihi kök ve … tarihli ek heyet raporlarında da belirlendiği üzere; Dava dışı … Bankası …/… şubesi ile davalı kooperatifin ortağı dava dışı … arasında … tarihli …-TL limitli çerçeve kredi sözleşmesi ve sözleşmeye bağlı olarak düzenlenen kefalet sözleşmesine davalı kooperatif, davacı … ve dava dışı …’in … tarih ve …-TL üzerinden müteselsil kefil oldukları, sözleşmenin yanı sıra bila tarihli taahhütnamede ise; bankadan alınan kredinin kooperatif tarafından kısmen veya tamamen bankaya ödenmesi durumunda kooperatifin tarafına rücu edebileceği, bankaya ödeme yapıldığı tarih itibariyle kooperatifçe hesaplanacak gecikme faizi ve ayrıca yasal takip yapılmış ise; takip masrafları ile birlikte kooperatife ödeneceğinin belirlendiği, taahhütnamenin asıl borçlu …, davacı … ve dava dışı diğer kefil … tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Davalı banka tarafınca dava dışı kooperatif ortağı …’a açılan ve kullandırılan kredilere ilişkin olarak, davalı bankaya karşı müteselsil kefil konumunda olan davalı kooperatif tarafından kefaletinin teminatı olarak ayrıca …-TL tutarındaki kredi için … plakalı aracın … tarihinde …-TL, asıl borçlunun …-TL’lik diğer kredisi için ise; … plakalı aracın … tarihinde …-TL üzerinden davalı kooperatif lehine rehin tesis edildiği, söz konusu rehin işlemlerinin dava dışı …’ın numaraları belirli kredileri karşılığında tesis edildiği anlaşılmıştır.
Davacı yanca dosyaya sunulan; … tarihli …-TL ve …-TL olmak üzere toplam …-TL tutarındaki iki ayrı banka dekontunda; dava dışı asıl borçlu … adına yatıran davacı … açıklaması yer almakta olup, söz konusu tutarlar davalı kooperatifin diğer davalı banka nezdindeki hesabına yatırılmış olup, davacı yanca kefaleti kapsamında …-TL’nin ödendiğinin belirlendiği, … tarihli dava dışı …’ın banka nezdindeki cari hesabına … numaralı kredi borcu açıklamasıyla yatırılan …-TL tutarındaki dekontta, para tutarının davacı … tarafından yatırıldığına dair herhangi bir kayıt bulunmadığı, ayrıca söz konusu tutarın … numaralı kredinin … vadeli … taksidi karşılığında gecikme tutarı da dahil tahsil edilerek davalı banka tarafınca kredi hesabına normal kredi ilişkisi içerisinde mahsup edildiği, bu nedenle, davalı kooperatif tarafından karşılanan bir tutar bulunmadığı gibi normal akdi ilişki içerisinde vadesinde ödenmiş olan …-TL tutarın davacı … tarafından kefaleten yatırılan para olduğunun da belirlenemediği, açıklanan gerekçelerle davacı yanca kefaleti kapsamında …-TL tutarındaki ödemenin ispatlandığı, davacı …’ın kefaleten ödediği bu tutarın … tarihi itibariyle tamamını asıl kredi borçlusu … …’a ve diğer kefil …’e rücu edebileceği; ancak taraflar arasında imzalanan … tarihli sözleşmenin 2. maddesi ile benimsenen hüküm ile birlikte müteselsil kefil olan davacı ile davalı kooperatif ve diğer dava dışı kefillerin TBK’nın 587/2. maddesinde öngörülen paylı sorumluluk esasından farklı olarak kendi aralarında davalı kooperatif tarafından kredi borcunun ödenmesi halinde kooperatifin yaptığı ödemenin tamamını diğer kefil ve asıl borçludan talep edebileceği kararlaştırılmış olduğundan ve bu aşamada davalı kooperatif yönünden davacı aleyhine başlatılmış bir takip de bulunmadığından; davalı kooperatifin yapacağı ödemenin davacı yana rücu edilebileceği taahhüt eedildiğinden davacı yanın kefaleti nedeniyle yalnızca ödediği …-TL asıl alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklanacağı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE;
-Davacı yanın davalı … Bankası aleyhine açılan davasının REDDİNE,
-Dava dışı …’ın davalı … Bankasından diğer davalı Kooperatif aracılığıyla kullandığı … tarihli …-TL bedelli … numaralı, kredi yönünden davacı yanın kefaleti nedeniyle …-TL asıl alacak yönünden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan …-TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan …-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye …-TL nispi karar ve ilam harcının davalı … Koop.’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan …-TL harcın davalı … Koop.’dan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin davalı … Koop.’dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı … Bankası A.Ş. tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerine bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davalı … Koop.’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … Bankası A.Ş kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/07/2023

Katip … Hakim …
¸(e-imzalı) ¸(e-imzalı)