Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/262 E. 2023/84 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/262
KARAR NO : 2023/84
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; … tarihinde sürücü davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile … Sk. üzeri … Cad. İstikametinden gelip … caddesi istikametine doğru seyir halindeyken … Sokak kavşağına geldiğinde sağa dönüş yapmak istediği esnada aracının sağ ön yan kısmı ile karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya …’a çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, davalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunun belirtildiğini, davacı müvekkili …’ın söz konusu kazada kusurunun bulunmadığı ancak ağır bir şekilde yaralandığını, müvekkilinin sağ ayağında oluşan nekrozdan dolayı ameliyat olduğunu, kaza sonrasında da hala sağ ayağını kullanamadığını, müvekkilinin eskiden tüm bakım ve beslenme ihtiyaçlarını kendisi karşılayabiliyorken kazadan sonra karşılayamayacak duruma geldiğini, kaza sonrasında dava dışı kızının annesine bakabilmek için işten çıktığını, meydana gelen kazada Antalya CBS … soruşturma sayılı dosyası ile müvekkilinin şikayetinin bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın davalı araç sahibi tarafından davalı … A.Ş nezdinde ZMMS sigorta poliçesini kapsayan …-… tarihleri arasında ZMMS ve …-… tarihleri arasında Genişletilmiş Kasko Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde davalı … şirketine başvuru yapıldığını ancak 15 gün içerisinde cevap verilmediğini, davalı …’ın davalı … şirketi ile yapmış olduğu Genişletilmiş Kasko poliçesi gereği davalı sigortanın aynı zamanda manevi tazminat yönünden sigorta poliçesindeki limit ile sınırlı olmak kaydıyla diğer davalılarla müşterek ve müteselsilen sorumlu bulunduğunu bildirerek davalılar …, … ve … A.Ş’den davalı … yönünden trafik sigortası poliçesi limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla şimdilik …-TL maddi tazminatın yine davalılar …, … ve … A.Ş’den davalı … ticari genişletilmiş kasko poliçesi teminat limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla …-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’ın sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı …’ın iş yerinde olan öğrenci servisindeki … plaka sayılı … kişilik otobüsünü kullanmakta olduğunu, olay günü olan … tarihinde … Mahallesindeki öğrenciyi indirdiğini, öğrencilerin indiği esnada etrafın çok kalabalık olduğunu, davacının öğrencilerin indiği esnada arabanın yanına geldiğini ancak davacıyı görmediğini, sonra hareket ederek sağa dönüş yaptığı sırada sağ ayağının üzerinden arabanın ön tekerin geçtiğini, davacının yağının deresinin yırtıldığını, aniden ambulans çağırdığını ve hastaneye götürdüğünü, doktorlar tarafından davacı da kırık olmadığının bildirildiğini, polis tarafından ifadelerin alındığını, davacının şikayette bulunmadığını, daha sonra birkaç kez davacıyı ziyaret ettiğini, adli yönden yapılan soruşturma dosyasında da kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiğini, iş vereninin diğer davalı … olduğunu ve olaylarda herhangi bir kusurunun bulunmadığını bildirerek haksız, yersiz, dayanaksız ve mesnetsiz olan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; … tarihinde müvekkiline ait aracın sürücüsü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … Sokak … Caddesi istikametine doğru hareket ederken … Sokak kavşağına geldiğinde sağa doğru döndüğü esnada kaldırımdan yola atlayan davacı …’ın ayağına sürtmesi neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin seyir halindeyken trafik kurallarına uyduğunu, sağa dönüş yaparken sinyalini verdiğini, dönüş yaptığı esnadan davacı …’ın henüz yolda geçiş halinde olmaması nedeniyle sürücünün görmesinin ihtimalinin olmadığını, davacı tarafın her ne kadar ayağını kullanamadığını, yarasının açık olduğunu ve yatalak olduğunu iddia etse de iddialarını kabul etmediğini, müvekkilinin kazadan sonra bir ay boyunca her gün davacıyı ziyarete gittiğini ve bir sıkıntısının olup olmadığını sorduğunu, her türlü yardımcı amaçlı davranışlarda bulunduğunu, hal böyle iken herhangi bir tazminat talebinde bulunmayan davacının haricen bu talebini dile getirmeyip dava açmasının iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu bildirerek müvekkili … yönünden atfedilecek kusur bulunmadığından reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde ZMMS ve Genişletilmiş Kasko Poliçesi ile teminat limiti altında olduğunu, Genişletilmiş Kasko Poliçesi ile manevi tazminat dahil …-TL limitle sınırlanmış olduğunu, davacı tarafından manevi tazminata ilişkin herhangi bir başvurunun bulunmadığını, maddi tazminat yönünden yapılan başvurunun eksik evrakla yapıldığını, öncelikle davacının trafik kazasından kaynaklanan gerçek kalıcı maluliyet oranının tespitinin yapılmasını, davacının yaşının tespitinin mahkeme tarafından yapılmasını, davacının 18 yaşını doldurmamış olması halinde çocuklara ilişkin maluliyet raporu alınmasının gerektiğini, davacının talebine konu geçici iş göremezlik tazminatı ve tedavi süresine ilişkin bakıcı giderlerinin SGK tarafından karşılanmasının gerektiğini, müvekkilinin bu hususta sorumluluğunun bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla gelirin asgari ücret üzeriden hesaplanmasının gerektiğini, tazminat hesaplamasında TRH 2010 tablosunun esas alınması gerektiğini, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, davacının tazminat taleplerinin fahiş olduğunu bildirerek haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; … tarihinde … plakalı aracın davacı yaya … ‘a çarpması neticesinde meydana gelen yaralamalı trafik kazasındaki kusur oranları, davacının sürekli maluliyetinin olup olmadığı, davalıların zarardan sorumlu olup olmadıkları ve varsa sorumluluk miktarları hususlarına ilişkindir.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara kararı uyarınca, dava dosyasının İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’ne gönderilerek, dava konusu kaza olayı nedeniyle “30/03/2013 tarihli 28603 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümleri” uyarınca davacının özürlülük oranına ilişkin rapor tanzim edilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, İstanbul ATK … İhtisas Dairesi tarafından ibraz edilen raporda; “Mevcut belgelere göre; … ve … kızı, … doğumlu …’ın … tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, Ön ve orta ayak deformiteleri, Tablo 3.33.d’ye göre; 1.Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %3 (yüzdeüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1 (bir) aya kadar uzayabileceği” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce … tarihli celsesinde davacı tanığı …’un dinlenilmesine karar verilmiş olup, davacı tanığı …’un duruşma beyanında; “Ben davacı ile aynı apartmanda oturuyorum. Kendisi komşum olur. Kaza anına şahitlik etmedim. Davacının trafik kazası geçirdiğini ve hastaneye kaldırıldığı duydum. Yaklaşık 1 ay hastanede kaldığını biliyorum. Ayağının yama yapıldığını biliyorum. Hastaneden geldikten sonra acı ve ızdırap çektiğini ayağını tam basamadığını yaklaşık olarak bu hal 3-3.5 ay devam ettiği, daha sonra yavaş yavaş bastonla basmaya başladı. Bütün bildiğim bu kadardır. ” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce … tarihli celsesinde davacı tanığı …’nin dinlenilmesine karar verilmiş olup, davacı tanığı …’nin duruşma beyanında; “Ben davacıyı komşum olduğundan dolayı tanırım. Komşum … ablamın kaza geçirdiğini duydum. Duyar duymaz da kaldırıldığı hastaneye gittim. Ayağı perişan haldeydi. Hata o gece refakatçi olarak yanında ben kaldım. Kazadan dolayı ayağında oluşan hasar nedeni ile ameliyat oldu. Yaklaşık 1 ay kadar hastanede kaldı. Davacının ayak parmakları hala açık duruyor. Ayakkabı dahi giyemiyor. Gördüğüm zaman ayak kemik tarağının üzerinde hiç et kalmamıştı. Davacı hala tam toparlayabilmiş değildir. Davacının vücudundan parça alındı. Ayağına monte ettiler. Ayrıca davacının dershanede çalışan bir kızı kendisine bakmakta idi. Her ne kadar ara ara ben de gidip davacının yanında kaldıysam da benim de yaşlı bir annem olması nedeniyle sürekli gidemedi. Kızı bu nedenle sürekli izin almak zorunda kalıyordu. En sonunda fazla izin aldığı için işinden oldu. Ben araç soföründen davacı için bir bakıcı bulmalarını rica etmiştim. Ancak oralı olmadılar. Bütün bildiklerim bu kadar.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara kararı uyarınca, dava dosyasının İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek, kusura ilişkin ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından ibraz edilen raporda; ” Meydana gelen olayda; Davalı şoför …’ın %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın kusursuz olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara kararı uyarınca, dava dosyasının aktüer bilirkişiye tevdi edilerek ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından ibraz edilen raporda; “Davacının ev hanımı olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 1 ay olduğu, sürekli maluliyet oranının %5 olduğu kabul edilerek; TRH-2010 Yaşam Tablosu, progresif rant yöntemi (%10 artırım iskonto) uygulanarak hesaplama yapıldığı; hesaplanan zarardan indirim yapılmadığı; detaylı hesaplama tablolarının işbu rapora eklendiği; Yukarıda detaylıca izah edilen şekilde yapılan hesap sonucunda davacının; Geçici iş göremezlik zararının …-TL, Sürekli iş göremezlik zararının …-TL olduğunun hesaplandığı; ATK maluliyet raporunda davacının bakıcı ihtiyacına ilişkin bir değerlendirme olmadığı; bu hususta rapor aldırılması gerekip gerekmediği hususunda nihai takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davacının iyileşme süresi boyunca bakıcıya ihtiyacı olacağının kabulü durumunda bakıcı giderinin … TL olarak belirlendiği; hesaplanan zararın ZMMS teminat limitlerini aşmadığı, tarafların diğer tüm iddia ve savunmalarının hukuki takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan … tarihli dilekçesi ile …-TL ilaç gideri ve …-TL tedavi gideri bakımından taleplerini … bıraktıklarını, …-TL olan geçici iş göremezlik taleplerini …-TL arttırarak …-TL’ye, …-TL olan sürekli iş göremezlik taleplerini …-TL arttırarak …TL’ye, …-TL bakıcı gideri taleplerini …-TL arttırarak …-TL olarak ıslah edildiği ve ıslah harcını yatırıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara kararı uyarınca, dava dosyasının aktüer bilirkişiye tevdi edilerek dosyada mevcut ATK … İhtisas Kurulundan alınan maluliyet raporu da nazara alınarak davacının bakıma ihtiyacı olup olmadığı, varsa bu ihtiyacın süresi ve bu süreye göre talep edebileceği bakıcı giderine ilişkin ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından ibraz edilen raporda; “… tarihinde trafik kazası sonucu yaralanan …’ın, Tanı ve tedavi sürecine göre 2 hafta (15 gün) bakım ihtiyacı olacağı ve bakıcı giderine bağlı zararı …-TL olarak hesaplanmıştır.
” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin … celse tarihli … nolu ara kararı uyarınca, dava dosyasının önceki rapor düzenleyen aktüer bilirkişiye tevdi edilerek dosya kapsamına alınan raporun sonuç kısmında uygulandığı belirtilen maluliyet oranı ile dosya kapsamında bulunan maluliyet raporu arasında çelişki bulunduğu nazara alınarak, çelişkinin giderilmesi, tarafların rapora karşı beyan ve itirazları da karşılanmak suretiyle ve yine dosya kapsamına alınan doktor bilirkişi raporu ve bu rapora karşı beyanlarda değerlendirilmek suretiyle ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından ibraz edilen ek raporunda; “Kök raporda olduğu gibi davacının ev hanımı olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 1 ay olduğu, sürekli maluliyet oranının %3 olduğu kabul edilerek; TRH-2010 Yaşam Tablosu, progresif rant yöntemi (%10 artırım iskonto) uygulanarak yapılan hesaplama neticesinde davacının; Geçici iş göremezlik zararının …-TL, Sürekli iş göremezlik zararının …-TL olduğu; Taraf vekillerinin … tarihli rapora itirazlarının yukarıda detaylıca irdelendiği ve rapora itirazlar yönünden hesaplamada değişikliği gerektirir bir unsura rastlanmadığı; … tarafından tanzim edilen … tarihli raporda davacının bakım ihtiyacının 15 gün olduğunun tespit edildiği; doktor bilirkişice tespit edilen bakım ihtiyacı süresinin hesap bilirkişisi tarafından tartışılmasının mümkün olmadığı; hesaplama yönünden ise, bakıcı gideri zararının kaza tarihindeki brüt asgari ücretler üzerinden hesaplanması gerektiği ve bu çerçevede … tarihli raporda davacının bakıcı gideri zararının usulüne uygun olarak …-TL olduğunun belirlendiği; yapılan hesaplamaya tarafımca da iştirak edildiği, hesaplanan zararın ZMSS teminat limitlerini aşmadığı; tarafların diğer tüm iddia ve savunmalarının hukuki takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı yanın; … tarihinde … plakalı davalı yana ait ve diğer davalının sürücüsü olduğu aracın, davacı yaya … ‘a çarpması neticesinde meydana gelen yaralamalı trafik kazasında davacının maluliyetine neden olacak şekilde yaralandığından bahisle eldeki tazminat istemli davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi tarafından ibraz edilen Adli Tıp Kurumu raporunda da belirlendiği üzere; davacı yanın dava konu kaza nedeniyle; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Tüm Vücut Engellilik Oranının %3 (yüzdeüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1 (bir) aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, yine İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından ibraz edilen Adli Tıp Kurumu raporunda; davaya konu kaza nedeniyle; davalı sürücü …’ın %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın kusursuz olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
Davaya konu kaza nedeniyle davacı yanın bakım ihtiyacı olup olmadığı, varsa bu ihtiyacın süresi ve bu süreye göre talep edebileceği bakıcı giderine ilişkin dosya kapsamına alınan doktor bilirkişi … tarafından ibraz edilen bilirkişi raporunda; davacının, … tarihinde trafik kazası sonucu tanı ve tedavi sürecine göre 2 hafta (15 gün) bakım ihtiyacı olacağı ve bakıcı giderine bağlı zararı …-TL olacağının belirlendiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan doktor bilirkişi raporu, Adli Tıp Kurumu bilirkişi raporları ve aktüerya bilirkişisi … tarafından ibraz edilen bilirkişi raporlarında da belirlendiği üzere; davaya konu trafik kazası sebebiyle, davacının uğradığı; TRH-2010 Yaşam Tablosu, progresif rant yöntemi (%10 artırım iskonto) uygulanarak yapılan hesaplama neticesinde davacının; geçici iş göremezlik zararının …-TL, sürekli iş göremezlik zararının …-TL ve bakıcı giderine bağlı zararı …-TL olduğunun belirlendiği anlaşılmış olup; Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporları ile belirlenen; …-TL geçici iş göremezlik, …-TL sürekli iş göremezlik ve …-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam; …-TL maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan … tarihinden, davalı … şirketi yönünden ise; sigorta şirketine başvuru tarihi nazara alınarak belirlenen … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı … şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı yana verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı yanın ilaç gideri ve tedavi giderine ilişkin davasını … bıraktığına ilişkin beyanının vazgeçme kapsamında olduğu nazara alınarak; vazgeçmeye ilişkin davalıların muvafakati olup olmadığına ilişkin beyanları alınmış olup; davacı yanın buna ilişkin davasının HMK’nın 123. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Davacı yanın manevi tazminat istemi yönünden ise; uygulanması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, Hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakim manevi tazminat yönünde takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerekmektedir. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davaya konu kaza nedeniyle tarafların kusur durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır.
Anılı düzenlemeler ve içtihatlar ışığında somut olaya bakıldığında; Davacı yanın yaralamalı trafik kazası neticesinde tedavi görmek zorunda kalıp %3 oranında malul kaldığı, yine iki hafta boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyduğu ve 1 aya kadar geçici iş göremezliği sebebiyle davacının manevi zarara uğradığı ve davalı araç maliki/işleteni ve araç sürücüsünün yasal düzenlemeler gereğince davacı yanın manevi zararını gidermekle yükümlü olduğu sonucuna varılmıştır. Manevi tazminat miktarının belirlenmesi noktasında anılı düzenleme ve içtihatlar kapsamında değerlendirme yapılmış, olayın ağırlığı ve verdiği üzüntünün bir nebze olsun telafisi bakımından meydana gelen olayın oluş şekli, geçici ve kalıcı iş göremezlik süresi, davacı yanın kusursuz oluşu, tarafların mali ve sosyal durumları dikkate alınarak davacı yanın manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile aşağıda belirlenen miktar manevi tazminat takdir edilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda açıklanacağı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE;
2- …-TL geçici iş göremezlik, …-TL sürekli iş göremezlik ve …-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam; …-TL tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan … tarihinden, davalı … şirketi yönünden ise; … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı … şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı yana verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davacı yanın ilaç gideri ve tedavi giderine ilişkin DAVASININ AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Maddi tazminat yönünden;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan … TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan … TL peşin ve … TL ıslah harcı olmak üzere toplam … TL’nin mahsubu ile fazla harç olan …-TL nispi karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
-Davacı tarafından yatırılan …-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan …-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeni ile kamu tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin 6325 sayılı HUAK’nın 18/A-13. maddesi gereği kabul red oranı dikkate alınarak …-TL’lik kısmının davalılardan müştereken müteselsilen alınarak, kalan …-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
Davacı yanın manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİ İLE;
4- …-TL manevi tazminatın; davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan … tarihinden, davalı … şirketi yönünden ise; … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı … şirketi poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı yana verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Manevi tazminat yönünden;
-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken …-TL harcın davalılar … ve …’tan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
-Manevi tazminat davasında ayrıca bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; hazır bulunan taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/02/2023

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)