Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2019/322 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/145 Esas
KARAR NO : 2019/322
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 09/04/2019
KARAR TARİHİ : 18/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından keşide edilerek lehtara gönderilmek üzere … tarihinde … A.Ş’ye teslim edilen …’ ye ait … tarihli, 29.467,00.-TL bedelli … seri numaralı çek ile … tarihli, 30.000,00.-TL bedelli … çek numaralı çeklerin kargoda kaybolmak suretiyle zayii olduğunu, çeklerin üçüncü şahısların ellerine geçmesi halinde müvekkilinin mağdur olmaması için çekler için ödeme yasağı konulmasını, çeklerin zayii nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, TTK’nun 818/s maddesi yollaması ile çeklerde de uygulanması gereken TTK 757 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış zayi nedeniyle çek iptali davasıdır.
Davacının iptali istenen çeklerin keşidecisi olduğu dava dilekçesi içeriği ve ekli belgelerin kapsamından açıkça anlaşılmaktadır.
TTK’nun 651. maddesi gereğince; kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir. Aynı kanunun 652. maddesine göre de; kıymetli evrakı zayi eden kimse, iptal kararı alarak hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir. Keşidecinin senet üzerinde ileri sürebileceği bir hakkı mevcut değildir. Kaldı ki, çek iptali davası hasımsız olup, dava sonunda verilecek iptal kararı çek hamili 3. kişileri bağlamaz. Çekin iptal kararından sonra takibe konu olması halinde de, keşidecinin yine menfi tespit davası açarak bu çekten dolayı borçlu olmadığını ispat etmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle, keşideci olan davacının iş bu iptal davasını açmakta hukuki yararının bulunmadığı düşünce ve yargısına varılmış ve HMK’nun 114/h ve 115/1-2 maddelerindeki düzenlemeler dikkate alınmak suretiyle davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli harç peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/04/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı