Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/141 E. 2019/293 K. 10.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/141 Esas
KARAR NO : 2019/293
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/03/2013
KARAR TARİHİ : 10/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında Antalya … İcr. Müd … Esas sayılı dosyasında … TL bedelli bonodan dolayı icra takibine girişildiğini, davalının senedin keşidecisi olduğunu, TTK’nın 644. Maddesi gereği senet zaman aşımına uğramış olsa bile sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre keşidecinin sorumluluğunun devam edeceğini bakiye borcu olan … TL den davalının sorumlu olduğunu bu nedenle davalının senetten sorumlu olduğunu, davalının takibe kötü niyetle itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptaline % 40 icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili … tarihli ıslah dilekçesiyle davanın hukuki dayanağını ıslah ederek, müvekkili ile davalı arasında alacak-borç temel ilişkisi olduğunu, müvekkilinin davalıya senette yazılı miktar kadar borç para verdiğini, davalının …-TL’lik kısmını ödeyip bakiyeyi ödemediğini, hukuki gerekçeyi bu şekilde düzelttiklerini, davaya konu bononun zaman aşımına uğramış olsa bile yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup, iddialarını tanıkla ispatlayacaklarını belirtmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takip konusu senedin zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı yönünden reddi gerektiğini, zamanaşımına uğramış bonodan dolayı kambiyo hukukuna dayalı hakların bitirildiğini taraflara arasında temel ilişkinin bulunmadığını, davacının temel ilişkiyi ayrıca ispatı gerektiğini, davalının bu nedenle borcu olmadığını belirterek davanın reddine haksız ve kötü niyetli davacının %40 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp edilmiş, davacı tanıkları duruşmada dinlenilmiştir.
Dava; zaman aşımına uğramış kambiyo senedinden doğan bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça borçlu davalı aleyhinde … tarihinde … tanzim tarihli …-TL bedelli senetten dolayı bakiye …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam …-TL alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişilmiş, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından süresinde icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borca ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Takibe konu senet incelendiğinde; keşidecisinin davalı, lehtarının davacı olduğu, … tanzim ve … vade tarihli olup, …-TL bedelli olduğu, senedin ihtas hanesi kısmında bedelinin nakden alındığı ibaresinin yazılı olduğu anlaşılmaktadır.
Takip ve davaya konu senetteki keşideci imzasının davalıya ait olduğu ihtilafsızdır.
Uyuşmazlık; söz konusu senetten dolayı bakiye borç bulunup bulunmadığı hususundadır.
Söz konusu senedin vade tarihinden itibaren takip tarihine kadar 3 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiği anlaşılmaktadır. Senedin zaman aşımına uğradığı hususunda ihtilaf yoktur. Zaman aşımına uğramış senet (bono), her ne kadar kambiyo vasfını kaybederse de, adi yazılı belgeye dönüşmesi ve yazılı delil başlangıcı niteliği taşıması sebebiyle alacaklı taraf temel ilişkiye dayalı olarak alacaklı olduğunu her zaman ispatlayabilir. Davacı vekili de sonradan vermiş olduğu ıslah dilekçesiyle davanın hukuki dayanağını ıslah ederek, temel ilişkiye dayanmıştır.
Davacının duruşmada dinlenen tanıkları … ve … yeminli beyanlarında; taraflar arasındaki alacak – borç ilişkisini doğrular nitelikte beyanda bulunmuşlardır.
Açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra takibine konu edilen bono niteliğindeki senedin zaman aşımına uğradığı, bu nedenle kambiyo vasfını yitirmiş sayılacağı ve adi yazılı belge niteliğinde olup yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğu, davalı tarafça senet altındaki imzaya bir itirazın bulunmadığı, davacının davalıya vermiş olduğu borç para karşılığı senedin tanzim edildiği, dinlenen davacı tanıklarının da temel ilişkiyi doğrular nitelikte beyanda bulundukları anlaşılmakla, söz konusu senetten dolayı davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle …-TL bakiye alacağının bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmış, davacı tarafın icra takibindeki fazlaya dair talebinden zımnen vazgeçtiği de gözetilerek taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun itirazının kısmen iptaline karar vermek gerekmiş, alacağın likit nitelikte oluşu gözetilerek de davacı yararına icra inkar tazminatına hükmolunmasına dair verilen kararın davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih ve … Esas – … Karar sayılı ilamı ile; “Dava, zaman aşımına uğramış senede dayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren TTK’nın 5. maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” hükmü yer almaktadır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/3. maddesine göre de; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. Anılan yasa hükümleri gereği, davacı, davalı ile aralarında alacak borç ilişkisi olduğunu ileri sürmüş olup, tarafların tacir olduklarına dair dosyada bir delil de bulunmadığından davaya bakmaya görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Görev kamu düzeni ile ilgili olup, yargılamanın her safhasında ve re’sen nazara alınmalıdır. Hal böyle olunca, mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dava; zaman aşımına uğramış senede dayalı girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davası olup, Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği gibi tarafların tacir olduklarına dair dosyada delil de bulunmadığından, davaya bakmaya görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Görev hususu kamu düzeni ile ilgili olup aynı zamanda dava şartı niteliğindedir ve yargılamanın her safhasında ve resen mahkemece nazara alınması gerekli olup, tüm bu açıklanan nedenlerle davaya bakmakla görevli mahkemenin Antalya Asliye Hukuk Mahkemeleri oluşu gözetilerek, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece DEĞERLENDRİLMESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/04/2019

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)