Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/99 E. 2019/76 K. 28.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/99 Esas
KARAR NO : 2019/76
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/09/2011
KARAR TARİHİ : 28/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında … tarihinde uluslararası yamaç paraşütü organizasyonu yapılması hususunda sözleşme imzalandığını, müvekkilinin sözleşmede belirtilen tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini ve davalı tarafından organizasyonun eksiksiz ve kusursuz tamamlandığını gösterir ibraname imzalandığını, ancak davalının sözleşmede belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bunun üzerine davalı hakkında Antalya …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının borca ve yetkiye itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazlarının haksız olduğunu, davalının sözleşmede belirtildiği üzere müvekkiline ….-TL+ %18 KDV ödeme yapmayı taahhüt etmesine rağmen davalının ödemelerin zaman konusunda sürekli öteleme çabasına girdiğini, sözleşmenin …maddesinde …-TL+KDV tutarının … tarihinde ödeneceği hususunun düzenlendiğini, müvekkilinin bu tarihte …-TL tutarında fatura düzenlediğini, ancak davalı … başkanlığının faturanın düzenlendiği tarihten 1 ay sonra, sözleşmede belirtilen tarihten ise … gün sonra … tarihinde …-TL ödeme yaptığını, yine müvekkilinin … tarihinde …-TL tutarındaki faturayı düzenlediğini ancak davalının bu faturanın düzenlendiği tarihten yaklaşık 1 ay sonra ve sözleşmenin 45.maddesinde belirtilen tarihten yaklaşık 65-70 gün sonra … tarihinde iki paça halinde …-TL ödeme yaptığını, müvekkili şirketçe fatura kesilmediği halde davalı tarafından sözleşmenin 46.maddesinde belirtilen tutarın bir kısmı (…-TL) yine yaklaşık 65-70 gün gecikmeli ve eksik olarak … tarihinde ödendiğini, davalının müvekkiline yapmış olduğu ödemeler toplamının …-TL olup, eksik kalan sözleşme bedelinin ise …-TL olduğunu, ayrıca davalının bu organizasyon ile elde etmeyi amaçladığı hedefe ulaştığını, farklı tv kanallarında … hakkında 18 kez tanıtıcı yayın gerçekleştirildiğini, dergiler hazırlatıldığını, yamaç paraşütü ve havacılık etkinlikleri için teknik danışmanlık yapılarak uçuş pisti tesis edildiğini, tanıtım filmi, web sitesi, t-shirt basımı vb gibi hizmetlerin müvekkilince eksiksiz olarak yerine getirildiğini, tüm bu hususların davalı tarafından düzenlenen belge ile açıkça ortaya konulduğunu belirterek, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına ve %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde öncelikle yetki itirazında bulunarak … İcra Dairesi ve … Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirtmiş, esasa ilişkin olarak da; davacı şirket ile müvekkili arasında yapılan sözleşmenin geçersiz olduğunu, davacı şirket adına sözleşmeyi imzalayan …’ın şirket yetkilisi olmadığını ve şirket adına sözleşme imzalamaya yetkili bulunmadığını, söz konusu sözleşmede davacının üzerine düşen yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmediğini, bu sebeple şirket yetkilisi olduğu zannedilen kişinin sözleşmede ödenmesi kararlaştırılan bedelin bir kısmının ödenmemesini sözlü olarak müvekkili kuruma ilettiğini, bu konuşma sonucuna göre davacı şirketin müvekkili kuruma … tarihli …-TL bedelli fatura ile … tarihli …-TL bedelli fatura kesip bedelini tahsil ettiğini, davacı şirketin bakiye alacağını ise yerine getirmediği yükümlülükleri sebebi ile almayacağını sözlü olarak taahhüt ettiğini, yaptırılacak bilirkişi incelemesinde de sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin bir kısmının davacı şirket tarafından yerine getirilmediğinin ve bu sebeple de zaten sözleşmede belirtilen bedelin tamamının kendileri tarafından talep edilmeyeceğinin ortaya çıkacağını, davacının iddia ettiği şekilde müvekkili ile davacı şirket arasında sözleşmede nulunan yükümlülüklerin eksik ve kusursuz olarak yerine getirildiğine dair bir ibraname ve belge düzenlenmediğini ve böyle bir belge imzalanmadığını, yine sözleşmede bulunan ceza-i şartın afaki olup, usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili kurumun fatura ile talep edilen miktarları yasal süreleri içerisinde davacı tarafa ödediğini, bundan dolayı bir gecikmenin varlığı sabit olmadığı gibi gecikme süresi ve dolayısıyla ceza-i şart miktarının da sabit ve likit olmadığını belirterek, öncelikle yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, aksi takdirde davacının usul ve yasaya aykırı bulunan davasının reddi ile kötü niyet tazminatına hükmolunması gerektiğini belirtmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sözleşme, fatura ve ihtarname örnekleri, … tarihli ikrar beyanını içerir belge aslı ve örneği sunulmuş, söz konusu belge altındaki imza ile ilgili olarak imza incelemesi yaptırılarak bilirkişiden ayrıntılı rapor aldırılmış, ayrıca Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
Davalı vekilinin icra dairesine ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazının; davanın konusunun sözleşmeden kaynaklı para alacağına ilişkin olup, HUMK 10 ve BK 73 maddeleri gereğince davacı alacaklının ikametgahının da Antalya oluşu gözetilerek, davalının icra dairesine ve mahkemenin yetkisine yönelik itirazı reddedilmiştir.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça, borçlu davalı aleyhinde … tarihinde …-TL gecikme tazminatı, …-TL eksik sözleşme bedeli ve …-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam …-TL alacaktan dolayı icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde borçlu vekilinin icra dairesine verdiği itiraz dilekçesiyle icra dairesinin yetkisine ve borca ve ferilere itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dava; … tarihli sözleşme uyarınca yüklenici tarafından iş sahibi aleyhine bakiye iş bedeli alacağı ve ceza-i şart alacağının tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında dosyaya aslı sunulan … tarihli sözleşme ilişkisinin varlığı ihtilafsızdır. Sözleşmenin konusu … İlçesinde düzenlenecek uluslar arası yamaç paraşütü yarışmasının organizasyonunun yapılması işidir ve davacı şirket de bu işi organizatör sıfatıyla yükümlenmiştir. İş sahibi ise davalı …’dır. … tarihleri arasında yapılacak olan uluslararası yamaç paraşütü yarışmasına organizasyon işi davacı firmaya verilmiş, sözleşmenin 43.maddesi ile işin bedeli …-TL + %18 KDV olarak belirlenmiş, sözleşmenin 48.maddesinde ödemede gecikme halinde ceza-i şart kararlaştırılmış olup, buna göre; ödeme konusunda gecikme halinde belediyenin geciken her gün için …-EURO gecikme tazminatı ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği düzenlenmiştir. Buradaki cezaya ilişkin düzenleme ifaya ekli ceza-i şart niteliğinde değerlendirilmiştir.
BK’nın 158 maddesi hükümleri doğrultusunda ceza-i şart istenebilmesi için edanın kabulü sırasında itirazi kayıt ileri sürülmesi gereklidir.
Davacı vekili, davalı belediyenin kendisine …-TL tutarında ödeme yaptığını ileri sürmekte, davalı ise ödenen bedeli …-TL olduğunu belirtmektedir. Arada …-TL gibi cüzi bir farklılık söz konusudur. Davalı taraf savunmasında, sözleşme ilişkisinin varlığını doğrulamakla birlikte, davacı tarafın edimini eksik yerine getirdiğini ve yapılan işin karşılığının da davacıya ödendiğini savunmaktadır.
Davacı tarafça dosyaya davalı … başkanlığının temsilcisi konumundaki … Belediye başkanı … imzalı … tarihli belge aslı dosyaya sunulmuştur. Buna göre; ilgili belediye başkanının ilgili belgenin son sayfasında organizasyonu gerçekleştiren ekibe organizasyonu eksiksiz ve kusursuz tamamladıkları için teşekkür mahiyetinde yazı yazdığı anlaşılmakta olup, davalı taraf sözleşme altındaki imzanın belediye başkanına ait olmadığından bahisle imza inkarında bulunmakla, söz konusu belge altındaki imzanın aidiyeti bakımından fizik grafoloji uzmanı bilirkişiye inceleme yaptırılmış bilirkişi …’nun düzenlendiği … tarihli rapora göre; söz konusu belge altındaki imzanın … elinden çıktığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır. Söz konusu belge mahkeme dışı ikrar niteliğinde olup, davalıyı bağlayıcı bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamındaki deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; taraflar arasında ihtilafsız bulunan … tarihli iş görme akdi niteliğinde olan sözleşmeden dolayı davacı tarafça (yüklenici) , davalı (iş sahibi) aleyhine eksik ödenen iş bedeli ve ceza-i şart alacağının tahsili için Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi yapılmış, süresinde davalı tarafça borca itiraz edilerek takip durdurulmuştur. İşin bedeli sözleşmeye göre …-TL + %18 KDV olarak belirlenmiş olup, buna göre iş bedeli toplam …-TL’ye denk düşmektedir. Davalı tarafça bir kısım iş bedeli ödenmiş olup, ödeme miktarı davacıya göre …-TL, davalıya göre ise …-TL tutarında olup, arada çok cüzi bir farklılık bulunmakta, ödenen miktar mahkememizce …-TL olarak değerlendirilmiştir. Her ne kadar davalı …, işin eksik ifa edildiğini savunmakta ise de bu konuda davalı kurumun en yetkili kişisi konumundaki belediye başkanının mahkeme dışı ikrar niteliğinde değerlendirilen … tarihli kendi imzalı beyanı bulunmakta olup, bu belge davalı tarafı bağlayıcı nitelikte olup, bu nedenle işin eksik yerine getirildiği savunmasına itibar edilmemiştir. Bu nedenle davacının sözleşme gereğince iş bedeli olarak kararlaştırılan bedelden yapılan ödeme tutarı düşüldüğünde talep edebileceği bakiye iş bedeli …-TL olarak hesaplanmıştır. Davacı tarafın ceza-i şart talebi ise, davacı tarafça kısmi ödemeler kabul edilirken herhangi bir itirazi kayıtta bulunulduğu ileri sürülmemiş olup, itirazi kayıt ileri sürülmeksizin edanın kabul edilmiş olması halinde ceza-i şart talep edilemeyeceği gözetilerek, ceza-i şart isteminin yerinde olmadığı ve yine takip öncesinde davalı taraf usulünce temerrüte düşürülmediğinden davacının işlemiş faiz talep edemeyeceği değerlendirilerek, sonuç olarak davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle …-TL tutarında alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla, bu miktar yönünden davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının kısmen iptali ile davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, alacağın sözleşme ilişkisinden kaynaklanıyor oluşu ve belirlenebilir niteliği gözetilerek davacı yararına takdiren %40 oranında icra inkar tazminatına, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Taraf vekillerince kararın temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yüksek Yargıtay … Hukuk Dairesinin … gün ve …-… sayılı ilamı ile “Taraflar arasındaki sözleşmenin 48. Maddesinde ödeme konusunda gecikme olması halinde Belediye gecikilen her gün için …-Euro gecikme tazminatı ödemeyi kabul ve taahhut eder şeklinde yapılan düzenleme ile hizmet bedelinin süresinde ödenmemesi halinde davalı tarafından cezai şart ödenmesi kararlaştırılmıştır. Bu hususa ilişkin B.K’nın 158. Maddesinde “Aktin icra edilmemesi veya eksik olarak icrası halinde tediye edilmek üzere cezai şart kabul edilmiş ise, bilafına mukavele olmadıkça alacaklı ancak bir aktin icrasını veya cezanın tediyesini isteyebilir. Aktin muayyen zamanına ve meşrut mahallinde icra edilmemesi halinde tediye olunmak üzere cezai şart kabul edilmiş ise alacaklı hem aktin icrasını hem meşrut cezanın tediyesini talep edebilir. Eğer ki alacaklı bakımda saraaten feragat etmiş veya kayıt dermayan etmeksizin edayı kabul eylemiş olsun” hükmü bulunmaktadır. bu yasal düzenleme kapsamında sözleşmede kararlaştırılan cezai şart düzenlemesi ifaya ekli cezai şart niteliğinde olup, davalı tarafından süresinde ödenmeyen asıl alacakla sınırlı olarak sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı talep edebileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda mahkememce sözleşmenin 48. Maddesinde kararlaştırılan cezai şart bedelinden ödenmeyen hizmet bedeli alacağına karşılık gelen miktarın hesaplanmasına ilişkin alınacak bilirkişi raporu sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamı üzerine mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, dava dosyası hukukçu bilirkişi Avukat …’a tevdi edilerek bilirkişiden rapor aldırılmıştır. Bilirkişi tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre; gecikilen günlerin net tespit edilebilmesi için öncelikli davacının düzenlediği fatura tarihlerinin esas alınacağını, ve sözleşmede … içinde pilot listesi verildiğinde ödenecek şeklindeki tarihin listenin ne zaman verildiği dosya içerisinden anlaşılamadığı ve nisan ayı içindeki herhangi bir günün ödeme için kabul edileceği husus dikkate alındığında son ödeme gününün … olacağı kanaatiyle ödeme tarihi … olarak, … içinde ödenecek şeklindeki tarihi de aynı gerekçeyle … olarak dikkate alarak gecikilen günün hesaplanması gerektiğini, son ödemenin organizasyonun bittiği tarih olduğu ve dosyadaki yazışmalarda ve etkinlik ilanlarında … tarihi olduğu anlaşılmakla … takip tarihine kadar gecikilen süre hesaplanarak ona göre değerlendirme yapılacağını belirterek tablo halinde gösterildiği şekilde icra takip tarihi olan … tarihine kadar toplam … günlük gecikme tespit edildiğini ve günlük …-Euro ile çarpıldığında …-Euora’ya tekamül edip, TL cinsinden ise …-TL olarak cezai şart mütala edildiği anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle dosya kapsamına göre ve hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere aldırılan bilirkişi raporuna göre: taraflar arasında varlığı itilafsız olan … tarihli sözleşme ile davacı tarafından … tarihleri arasında … ilçesinin tanıtımını yapmak amacıyla uluslararası … paraşüt organizasyonu gerçekleştirileceği, organizasyon bedeli olarak davalı kurum tarafından davacıya …-TL + KDV ödeneceği bu bedelin …-TL + KDV kısmının … tarihinde, … + KDV kısmının … yılı … ayı içinde … TL + KDV kısmının …’in … ayı içinde, kalan …-TL + KDV’nin de organizasyonun bitimine müteakip … yılı … ayı içinde ödeneceğinin kararlaştırıldığı buna göre iş bedelinin toplam …-TL ye denk düştüğü davalı tarafça …-TL iş bedelinin davacıya ödendiği, her ne kadar davalı … işin eksik ifa edildiğini savunmakta ise de bu konuda davalı kurumun en yetkili kişisi konumundaki belediye başkanını mahkeme dışı ikrar niteliğinde değerlendirilen … tarihli kendi imzalı beyanı bulunmakta olup, bu belge davalı tarafı bağlayıcı nitelikte olup, bu nedenle işin eksik yerine getirildiği savunmasına itibar edilmemiştir. Bu nedenle davacının sözleşme gereğince iş bedeli olarak kararlaştırılan bedelden yapılan ödeme tutarı düşüldüğünde talep edebileceği bakiye iş bedeli …-TL olarak hesaplanmış, taraflar arasındaki sözleşmenin 48. Maddesindeki düzenlemeyle kararlaştırılan cezai şart düzenlemesinin de ifaya ekli cezai şart niteliğinde oluşu gözetilerek ve hükmüne uyulan yargıtay bozma ilamı doğrultusunda aldırılan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere gecikilen 123 günlük süreye karşılık cezai şart tutarının … TL olduğu anlaşılmakla sonuç olarak bakiye iş bedeli …-TL, cezai şart alacağı …-TL olmak üzere davacının icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan toplam … TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla bu miktar yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun itirazının kısmen iptaline karar vermek gerekmiş, takip öncesinde davacı taraf usulunce temerrüde düşürülmediğinden davacı tarafın işlemiş faiz talebi reddedilmiş, alacağın likit nitelikte olduğu da gözetilerek davacı yararına takdiren %40 icra inkar tazminatına, davalının da kötü niyet talebinin davalının takibinde kötü niyetli oluşu tespit edilemediğinden reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih ve … Esas – … Karar sayılı ilamı ile; “Davacı, yamaç paraşütü etkinliği düzenlemek üzere davalı ile yapılan sözleşmeye göre edimini ifa etmesine rağmen sözleşmede kararlaştırılan ücretin ödenmediğini ileri sürerek, ücret ve cezai şart alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Dairemizce … tarihli bozma ilamı ile sözleşmenin 48. maddesinde düzenlenen cezai şartın ifaya ekli cezai şart olarak kabul edildiği, cezai şartın da her bir dönem için ödenmesi gereken tüm bedel dikkate alınarak belirlendiği, öyle olunca her bir ödeme dönemi için ödenmesi gereken tüm bedel ile buna karşılık gelen cezai şartın oranlanması, bu oranlama da dikkate alınarak eksik ödenen bedel için dönemsel olarak ne kadar cezai şart ödeneceğinin hesap edilmesi gerekirken, her bir döneme tekabül eden ve hiç ödenmemesi halinde ödenmesi gereken bedel üzerinden hesaplama yapılması yerinde görülmemiştir. O halde mahkemece açıklanan hususlar gözetilerek gerekirse bilirkişi raporu ya da ek rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilmiş, taraf vekillerinden bozmaya karşı diyecekleri sorulmuş ve mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Bozma ilamına uyulduktan sonra evvelce rapor düzenleyen Bilirkişi …’dan … tarihli ek rapor aldırılmış, rapora göre; her bir dönem için ödenmesi gereken tüm bedel dikkate alınarak hesaplanan gecikme cezası tutarının …-Euro olduğu, takip tarihi itibariyle … Bankası döviz satış kuru üzerinden bunun TL karşılığının …-TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilince bilirkişi ek raporuna itiraz edilmesi üzerine bir kez de Hesap Bilirkişisi …’dan rapor aldırılmış, bilirkişi … tarihli raporunda; sözleşmeye göre ödeme tarihleri ve ödemenin yapıldığı tarih ve gecikme süresini tabloda göstermiş buna göre …-TL toplam sözleşme bedeli için 1 günlük gecikme tazminatının …-Euro olduğu, her bir dönem için gecikmeli ödemeler süresince yapılan hesaplamaya göre toplam davacının hak etmiş olduğu gecikme tazminatı tutarının toplam …-Euro olup icra takip tarihindeki … Bankası döviz satış kuru üzerinden TL karşılığının …-TL olarak hesaplandığının belirtildiği görülmüştür.
Bilirkişiden davacı vekilinin talebi doğrultusunda … tarihli ek rapor aldırılmış, ilk raporda hesaplama yapılırken kdv tutarları dikkate alınmadan hesaplama yapılmış olduğunu, bu maddi hatanın giderilerek yeniden yapılan hesaplamaya göre sözleşmede işin bedelinin …-TL + %18 kdv olarak belirlendiğini, buna göre sözleşme bedelinin toplam kdv dahil …-TL olduğunu, buna göre yapılan hesaplamaya göre davacının davalıdan talep edebileceği gecikme tazminatı tutarının …-Euro olup, takip tarihindeki TL karşılığının da …-TL olarak hesaplandığının mütalaa edildiği anlaşılmıştır. Bilirkişinin ek raporunun gerekçeli, denetime elverişli ve ayrıntılı oluşu gözetilerek bilirkişi ek raporuna itibar etmek gerekmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında varlığı ihtilafsız olan … tarihli sözleşme ile davacı tarafından …-… tarihleri arasında … İlçesinin tanıtımını yapmak amacıyla uluslararası yamaç paraşüt organizasyonu gerçekleştirileceği, organizasyon bedeli olarak …-TL + kdv ödeneceğinin kararlaştırıldığı, buna göre iş bedelinin toplam …-TL olup, davalı tarafça …-TL iş bedelinin davacıya ödendiği, bakiye kısmın ise ödenmediği, davalı … işin eksik ifa edildiğini savunmakta ise de, bu savunmasına mahkememizce itibar edilmediği, dolayısıyla davacının iş bedelinden yapılan ödeme tutarı düşüldüğünde talep edebileceği bakiye iş bedelinin …-TL olduğu, ayrıca bundan başka sözleşmenin 48.maddesinde kararlaştırılan ceza-i şart düzenlemesinin de ifaya ekli ceza-i şart niteliğinde oluşu gözetilerek ve hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli ek raporda açıklandığı üzere hükmüne uyulan Yargıtay … Hukuk Dairesinin … esas – … Karar sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere her bir dönem için ödenmesi gereken tüm bedel ile buna karşılık gelen ceza-i şart oranlanarak buna göre eksik ödenen bedel için dönemsel olarak ödenmesi gereken ceza-i şart alacağının …-Euro olarak hesaplandığı, bunun da takip tarihi itibariyle TL karşılığının …-TL’ye denk düştüğü, sonuç olarak davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan …-TL + …-TL) …-TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla bu miktar yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, takipten önce davalı taraf usulünce temerrüte düşürülmediğinden davacının işlemiş faiz talebi reddedilmiş, alacağın likit nitelikte oluşu da gözetilerek, davacı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmolunmuş, davalının kötü niyet tazminatı talebinin de koşulları bulunmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. (Yargıtay … Hukuk Dairesinin …kez bozmaya ilişkin, mahkememizin … gün ve … Esas – … Karar sayılı ilamı sadece davalı tarafça temyiz edilip davacı tarafından temyiz edilmediğinden, aleyhe hüküm kurma yasağı ilkesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilirken evvelki hükümde hüküm altına alınan …-TL asıl alacak üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmolunmuştur.)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazının KISMEN İPTALİNE,
Takibin 57.258,89.-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Davacının fazlaya dair isteminin REDDİNE,
Haksız itiraz edilen 32.960,00.-TL asıl alacağın takdiren %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ÖDENMESİNE,
Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 3.911,35.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.019,80.-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.891,55.-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.019,80.-TL peşin harç ve 18,40.-TL başvuru harcının toplamı 1.038,20.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE (Dava kısmen kabul edilmekle harcın tamamından davalı sorumlu tutularak),
4-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 1.261,70.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı (%55,30) gözetilerek hesaplanan 698,00.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Fazla kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.648,40.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 5.438,50.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
7-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/01/2019

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)