Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/97 E. 2018/745 K. 26.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/97 Esas
KARAR NO : 2018/745
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 28/09/2012
KARAR TARİHİ : 26/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı … belediyesi tarafından …/…/… tarihinde … Merkez … Mahallesi …Sokak … Çarşısı …arkasında pınarlar devlet orman alanında yapılan yol çalışmasını …/…/… tarihli protokol uyarınca diğer davalı …’ye yaptırılırken müvekkili kuruma ait … nolu trafonun postası ile …nolu trafo posası arasındaki Ring hattının koparılarak kullanılmaz duruma geldiğini, koparılan kabloların müvekkil kuruma teslim edilmediği gibi yerinde olmadığının da tespit edildiğini, doğan hasardan dolayı zararın ödenmesi için davalı şirkete yazılı olarak 464 sayılı yazı ile talepte bulunulduğunu, ancak davalının süresinde herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerine … İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasında takibe girişildiğini, beyan etmiş olup, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesini ve davalıların haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle % 40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiş, … Asliye Hukuk Mahkemesinin …tarih ve …Esas – …Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize intikal etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davada sözü edilen Ring hattının koparılarak kullanılmaz duruma gelmesine neden olunduğunu ve koparılan kabloların müvekkili kuruma teslim edilmeyerek yerinde olmadığını, ayrıca …tarih ve …sayılı yazı ile çalışmalar sırasında elektrik direkleri ile elektrik hatlarının zarar görebileceği ve yerlerinin değiştirilmesi hususunun belirtildiğini, yol çalışması ile ilgili bilgilerin Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. Aksu İşletme Şefliğine bildirildiğini, İşletme Şefliğinin teknik olarak uygun çalışmayı yaparak çalışmaya engel hususları ortadan kaldırıldığını, beyan etmiş olup, açıklanan nedenlerle açılan davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası celp edilmiş, hasar tespit tutanağı ve kurumlar arasındaki yazışmalar dosyaya sunulmuş, mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişiden ayrıntılı rapor aldırılmış, ayrıca davalılar arasında düzenlenen …tarihli protokol de dosyaya sunulmuştur.
Dava; itirazın iptali davası niteliğindedir. Davacı taraf , davalıların haksız eylemleri sonucunda zarara uğradığından bahisle uğradığı zarardan doğan alacağın tahsili için davalılar aleyhinde icra takibine girişmiş, itiraz üzerine eldeki dava açılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça borçlu davalılar aleyhinde …tarihinde 17.445,43.-TL asıl alacak, 1.166,60.-TL gecikme cezası ve 209,99.-TL de kdv olmak üzere toplam 18.822,02.-TL alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine süresinde borçlu vekilince icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin diğer davalı … ile aralarındaki anlaşma uyarınca yol yapım çalışması esnasında davacıya ait ring hattının zarara uğradığı anlaşılmaktadır. Meydana gelen zararla davalıların eylemi arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı, davalıların davacıya karşı hukuken sorumluluklarının bulunup bulunmadığı hususu ihtilaflıdır.
Davalılar arasında düzenlenen …tarihli protokol başlıklı belgenin incelenmesinde; …Belediyesi sınırları içerisindeki … Mah … Sk. Yol güzergahı …da bulunan ve Antalya …Müdürlüğü ile protokolü yapılmış olan yol açma ve hafriyat çalışmasına ilişkin olarak protokolün düzenlendiği, davalı belediyenin idare sıfatıyla, diğer davalı …’nin de yüklenici sıfatıyla protokolü imza ettikleri ve protokol uyarınca yapılacak olan yol açma ve hafriyat işine ait çalışma esnasında oluşabilecek her türlü kaza veya zarardan yüklenicinin sorumlu olacağı, ayrıca çalışma sahasındaki her türlü güvenlik önleminin alınmasının da yüklenici tarafından sağlanacağı, kazı alanından çıkan malzemelerin taşınması sırasında meydana gelebilecek tüm zararların yüklenici tarafından karşılanacağının hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır.
Mahallinde …tarihinde 1 Hukukçu 1 de Elektrik Mühendisi Bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak bilirkişilerden ayrıntılı rapor aldırılmış, keşif esnasında tanıklar … ile … da dinlenilmiştir.
Tanık … beyanında; davacı kurumda kontrol mühendisi olarak çalıştığını, davalı belediyenin taşeron firma aracılığıyla yol yapım çalışmaları yaptırmakta iken iş makinelerinin çalışması esnasında yer altı OG Ring hattı diye tabir edilen yaklaşık 130 metrelik yer altı elektrik şebekesinin koparılarak kullanılamaz hale geldiğini tespit ettiklerini, yine kabloların da hafriyat kamyonlarıyla götürüldüğünü öğrendiklerini beyan etmiş, Tanık … da kendisinin belediyede fen işlerinde görevli mühendis olduğunu, … yılı içinde belediye olarak davalı taşeron firmaya yol yapım çalışması işinin verildiğini, çalışmalara başlanmadan önce de davacı kuruma yazı yazılarak gerekli güvenlik önlemlerinin alınması hususunda uyarıları yaptıklarını, buna rağmen davacının bahsettiği hasarın olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi …ve …tarafından düzenlenen …tarihli rapora göre; Enerji Ve TAbi Kaynaklar Bakanlığınca 30/11/2000 tarihinde 241246 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren elektrik kuvvetli akım yönetmeliğinin 58.maddesindeki kablolar başlığının b fıkrasının kabloların döşenmesi alt başlığı ile 16 madde halinde asgari koşulları belirlediğini, buna göre madde 13’e göre; kablolar duruma göre toprak içine, kablo kanallarına ya da duvarlara tutturulan delikli tavalara veya merdiven raflara döşenmelidir. Toprak içerisine yerleştirilen kabloların altında üstünde yaklaşık 10 cm kalınlıkta elenmiş kum bulunmalıdır. Kablonun üzerindeki kumun üstüne ve aynı kanala döşenen alçak gerilim ve yüksek gerilim kabloları arasına tüm kablo boyunca dolu tuğla ya da en az 6 cm kalınlıkta beton plaka veya plastik malzemelerden yapılmış elemanlar yerleştirilmelidir. Böylece çukuru açan işçilerin kazma darbelerinden kablo korunmalı ya da kablo bulunduğu önceden anlaşılmalıdır. Bu koruyucunun yaklaşık 30 cm üzerine ise en az 10 cm genişliğinde poli etilenden yapılmış uyarı şeridi konulmalıdır.
Madde 16/e bendine göre; “…………yer altı kablo güzergahları, kaplamasız yerlerde işaretli beton kazıklarla, kaplamalı yerlerde oyulmuş işaretlerle belirtilmelidir. Şöyle ki ; güzergahı görülmeyen kablolar, kablo güzergahı ve niteliği anlaşılacak şekilde işaretlenmelidir. Bu çerçevede düz güzergah, maksimum 100 metrede bir ek ve branşman yerleri dönüş noktaları ve benzeri yanılgıyı önleyecek şekilde işaretlenmelidir. Bu işaretler yerine göre beton kazık prinç veya döküm levha ya da kaldırım kaplamasında oyulmak suretiyle yapılmalıdır.” şeklinde düzenlemenin mevcut olduğunu, somut olayda AKEDAŞ tarafından daha önce yapılmış olan ve yol çalışması sonucunda zarar gördüğü ifade edilen yer altı kablo hattında herhangi bir uyarı levhası veya uyarı işaretlenmesinin olmadığının anlaşıldığını, tanık beyanlarından da sadece taraflar arasında yapılan yazışmalar sonucu hat güzergahının şifahi olarak gösterildiğinin anlaşıldığını, bundan başka kablo hattını belli edecek uyarı levhası ya da benzeri bir şeyin zeminde mevcut olmadığını, davalıların bu nedenlerle olayda kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını belirtmiş, ayrıca hasar bedeli olarak da 13.203,85.-TL hesaplanmıştır.
Açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; davalılar arasındaki yapılan protokol uyarınca yol yapım çalışmaları esnasında davacı idareye ait yer altı elektrik kablolarının koparılmak suretiyle hasara uğradığı, ancak mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere bu konuda elektrik kuvvetli akım yönetmeliğinde mevcut olan düzenlemeler gereğince davacı idare tarafından gerekli işaretlemelerin yapılmaması nedeniyle davalıların meydana gelen zarardan dolayı kusur ve sorumluluklarının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …tarih ve …Esas – …Karar sayılı ilamı ile “Davalı …, bir kamu kurumu olup eylem ve işlemleri kamusal nitelik taşımaktadır. Davalı tarafından yol yapım çalışmaları sırasında davacıya ait kablolara zarar verildiği iddia edildiğine, yani hizmet kusuruna dayanıldığına göre; istemin idare hukuku kuralları çerçevesinde ve idari yargı yerinde değerlendirilmesi gerekmektedir. İtirazın iptali davası sırasında, icra takibinin temelini oluşturan ve aslı da idari eylem olan alacağın varlığının ve kapsamının hukuk mahkemesi tarafından çözümlenmesi kabul edilemez.
Diğer yandan, idari yargı yerinde “itirazın iptali” biçiminde bir dava yolu düzenlenmediğinden, adli yargı yerinde yargı yolu bakımından görevsizlik kararı da verilemez. Bu durumda, istem idari yargı yerinde dava konusu edilip oradan bu konuda bir karar alınmadan icra takibi yapılmasına ve icra takibine itiraz üzerine adli yargı yerinden itirazın iptalinin istenmesine yasal olanak bulunmadığından, davacının istemi dinlenilebilir nitelikte değildir.
Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davalılardan …yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Davacının davalılardan …’ye yönelik temyizi bakımından;
Dosya kapsamından; davacıya ait kablolara davalı şirket tarafından yapılan yol çalışması sırasında zarar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece dayanılan davanın reddi gerekçeleri, gerekli şartların oluşması halinde ancak tazminat miktarından indirim yapılmasını gerektirebilir. Açıklanan olgular gözetilerek zarar kapsamı belirlenmeli ve hüküm altına alınmalıdır. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilerek, taraf vekillerinden bozmaya karşı diyecekleri sorulmuş ve bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Bozmaya uyulmasına karar verildikten sonra evvelce rapor sunan bilirkişi heyetinden …tarihli ek rapor aldırılmış, bilirkişiler raporlarında; davacının uğramış olduğu zarar tutarının 16.339,20TL olarak hesaplamışlar ve davacı kurumun yer altı kablosu döşenirken elektrik kuvvetli akım yönetmeliği hükümlerine göre kablo hat güzergahını belli edecek şekilde işaretlenmemiş olması nedeniyle davacının da kusurunun bulunduğu ve davacının %90 oranında kusurunun bulunduğunu belirttikleri görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi raporundaki zarar hesaplamasına ilişkin belirlemelere göre raporun denetime elverişli ve ayrıntılı olması sebebiyle itibar edilmiş ancak kusur konusundaki belirlemeye itibar edilmemiş ve bilirkişilerin davacının kusuru olarak belirtmiş oldukları hususun bozma ilamında da belirtildiği üzere tazminat miktarından indirimin yapılmasını gerektirir nitelikte 818 sayılı B.K’nın 44. Maddesi hükümlerinde değerlendirilerek zarar tutarından re’sen mahkememizce indirim yapılması gerekli görülmüştür.
Dava haksız eyleme dayalı olduğundan ve haksız eylemin …tarihinde meydana geldiği göz önüne alındığında 6101 sayılı TBK’nın yürürlük ve uygulamasına dair kanunun 1. Maddesi uyarınca olayda 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümleri uygulanmıştır.
Buna göre ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde ve hükmüne uyulan Yargıtay Bozma İlamında da açıklandığı üzere; davalılar arasında yapılan protokol uyarınca yol yapım çalışmaları sorasında davacı idareye ait yer altı elektrik kablolarının koparılmak suretiyle kurumun zarara uğratıldığı ve bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda zarar tutarının 16.339,20TL olarak hesaplandığı ancak davacının da BK 44. maddesi uyarınca mütrafik kusurunun bulunduğu, dolayısıyla hesaplanan zarardan mahkememizce yarı oranında indirim yapılmak suretiyle tazmini gereken zarar tutarının 8.169,60TL olarak belirlendiği, bu tutardan davalı …’nin sorumlu olduğu, bu miktar yönünden davalı …yönünden itirazın iptali davasının kısmen kabulüne ve davalının itirazının kısmen iptaline karar vermek gerekmiş, alacak yargılama sonucu belirlendiğinden davacının icra inkar tazminat talebi reddedilmiş, diğer davalı … yönünden ise bozma ilamında da belirtildiği üzere davanın usulden reddine dair verilen kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …tarih ve …Esas – …Karar sayılı ilamı ile; “…Şu durumda, mahkemece davacı tarafın kusur raporuna itiraz nedenleri ile ilgili yönetmelik hükümleri değerlendirilerek tarafların kusur durumlarının tespit edilmesi için yeniden ek rapor alınması veya yeni seçilecek bir bilirkişiden rapor alınması ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilmiştir.
Taraf vekillerinden bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmuş, mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, bozma ilamında işaret edildiği üzere davacının evvelce aldırılan kusur raporlarına karşı itirazları da değerlendirilerek ve ilgili yönetmelik hükümleri değerlendirilmek suretiyle … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak, …Elektrik Elektronik Fakültesi Öğretim Üyesi …’dan rapor aldırılmıştır. Bilirkişinin düzenlemiş olduğu …tarihli rapora göre; orta gerilim tabloları geniş bir alanı besleyen elektrik enerjisi taşıdığından dolayı arızalandıklarında arıza yeri tespit edilir edilmez kısa sürede onarıldığı, dosyada bahsedilen ring hattın özelliği tüketicilerin enerjisi arıza nedeniyle kesildiğinde gerekli manevra yapılarak başka bir hattan enerjinin devamlılığının sağlanması olduğunu, yer altına döşenen OG kablolarının çekim usullerinin TEDAŞ Elektrik Dağıtım şebekeleri enerji kabloları montaj usul ve esasları yönetmeliğine uygun olarak yapıldığını, bu montaj işlerinin genelde taşeron firmalara verilerek yapılan işlerin kontrol mühendisi ile yerinde denetlendikten sonra hattın geçici kabulünün yapıldığını ve enerji verildiğini, dışarıdan bakılınca yer altından tesis edilen kablo için çok gereklilik olmayınca bir işaret konmadığını, bunun nedeninin kablo yerinin ifşa edilmemesi olduğunu, anılan yönetmelikte kabloların 80 cm derinliğinde kablo kanalına yerleştirilerek üstüne kum ve tuğla döşenerek hattın işaretlendiğini, elle yapılan kazılarda bu işaretlemelerin rahatlıkla görülüp kazının durdurulduğunu ancak, iş makinesi ile yapılan kazılarda ise kepçe tırnaklarının bu kısımları kesip attığından operatör tarafından görülmesinin mümkün olmadığını, OG kablolarının işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından yüksek gerilim taşıdığından elektriğe çarpılma, uygun ortamda patlama ve yangın ile birlikte ölüm riskinin olduğunu, bundan dolayı OG hatları civarında yapılacak çalışmalarda elektrik idaresinin gözlemci ve hattın yerini gösterir bir elektrik teknisyeni bulundurması gerektiğini, yer altı OG kablolarının dış izolasyon kılıfının içinde iletken kalkan denilen ve kabloyu çepeçevre saran bir kısım bulunduğunu, bu kalkanın kuvvetli manyetik alan içinde bulunduğundan kendiliğinden enerjili olduğunu, herhangi bir dış müdahale sırasında bu kısımda en ufak bir izolasyon kaybı neticesinde hassas koruma aygıtının devreye girerek hattın enerjisini keserek bu kesintinin de tablocular tarafından tespit edileceğini, arıza ekibi de hatta doğru yönlendirilerek hat boyunca ilerlenip arıza yerinin tespit edileceğini, dosyadaki bilgilerden belediyenin bu hattın civarında çalışma yaptıkları Aksu İşletme Şefliği tarafından bilindiğinden arıza yerinin kolaylıkla tespit edildiğini, olay yerinde keşfen inceleme yapıp rapor düzenleyen elektrik mühendisi bilirkişinin kök rapordaki açıklamalarından anlaşılacağı üzere eski kablo güzergahının yerine belli edecek uyarı levhası ya da benzeri bir şey olmadığı görüşüne varıldığını, ancak bilirkişinin belirttiği bu uyarıcı işaretler zemin altında olup, yer üstünden görülmesi mümkün olmadığından ancak kazma ile yapılan kazılarda tespit edilebildiğini, kablo yerlerinin işaretlenmesinin ise kabloyu tesis eden taşeron şirket veya dağıtım şirketi tarafından planlar üzerinde çizilerek yapılmakta ve öncelikle belediyelere verilmekte olduğunu, eğer böyle bir plan belediyeye verilmemiş ise elektrik idaresinin kusurundan, eğer plan verilmiş belediye bu planı kullanmaktan imtina etmiş ise o zaman belediyenin kusurundan söz edilebileceğini, elektrik kuvvetli akım tesisleri yönetmeliği madde 16-e’de yer altı kablo güzergahları, kaplamasız yerlerde işaretli beton kazıklarla, kaplamalı yerlerde oyulmuş işaretlerle belirtilmesi gerektiği belirtilmiş ise de, bundan anlaşılması gerekenin şehir içi veya benze4ri yerlerde insanların yaşadığı mahallelerde işaretlemenin yapılması olduğunu, bunun dışındaki yerlerde işaretleme yapılmadığını, yine dosyadaki bilgilerden kablonun ilk tesis edildiği arazinin ormanlık alan içinde olduğunun anlaşıldığını, söz konusu kabloların TEDAŞ’ın malı olup bölgeden sorumlu dağıtım şirketi tarafından işletmesi, bakım ve onarımlarının yapıldığını, bu bakımdan AKEDAŞ – Aksu İşletme Şefliğinin bu kablonun güvenliğini sağlamak zorunda olduğunu, belediyenin bu işi …ne devrettiğinden arazi üzerinde hat boyunca toprağa kireç döküp belediyeyi uyarmanın geçerli bir güvenlik önlemi olmadığı kanaatinde olduğunu, zaten olayın meydana gelmesinden de bunun böyle olduğunun anlaşıldığını, açıklanan gerekçelerle …nin (davacı …) çalışmalar süresince ağır özen yükümlülüğü gereğince kablo tesisinin güvenliğini ve gerekirse deplasesini sağlamak için gerekli bildirimleri yapacak bir elektrik teknisyenini görevlendirmeden olayda %50 oranında kusurlu olduğunu, Aksu Belediyesinin ise elektrik idaresi onaylı olay yerindeki hatların güzergahını gösterir bir planı görmeden …ne kazı izni vermesi nedeniyle olayın meydana gelmesinde %25 kusurlu olduğunu, yine davalı …nin de kazı işini birçok kez yaptığı ve imzaladığı protokol ile sorumluluğu üzerine aldığı, bu sorumluluk nedeniyle kazı yapılacak yerde olması muhtemel telekom, doğalgaz, İSKİ ve elektrik hatlarının mevcut olup olmadığını kesin olarak tespit etmeden kazıya başlamaması gerektiği halde başlamış olması nedeniyle olayda %25 oranında kusurlarının bulunduğunu, hasar bedelinin tespiti için ise 130 metrelik kablo güzergahında kablonun yeniden tesis edilmesi gerektiği, bunun için ek malzemelerin kullanıldığı, bu gibi işlerde işçilik de önemli bir kalem olduğundan …nin hesapladığı kdvli toplam 17.445,43.-TL bedele uyulması gerektiği görüş ve kanaatinde olunduğunun mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişinin zarar miktarına ilişkin …tarafından yapılan hesaplamaya ilişkin değerlendirmesine itibar edilmemiş, diğer kusura ilişkin tespitlerinin gerekçeli ve ayrıntılı oluşu, denetime elverişli nitelikte oluşu gözetilerek, bilirkişinin kusur belirleyen raporunun ilgili kısımlarına itibar edilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; davalılar arasında yapılan protokol uyarınca yol yapım çalışmaları sırasında davacı idareye ait yer altı elektrik kablolarının koparılmak suretiyle davacının zarara uğratıldığı, mahkememizce ikinci bozmadan önce bilirkişiler … … ve … …tarafından düzenlenen …/…/… tarihli bilirkişi raporunda davacının uğradığı zarar tutarının 16.339,20.-TL olarak hesaplandığı, hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamı uyarınca yeniden talimat yoluyla aldırılan …tarihli mahkememizce de itibar edilen bilirkişi raporuna göre söz konusu olayın meydana gelmesinde davacı idarenin %50, davalı …nin %25 ve …nın da %25 oranında kusurlarının bulunduğu, dolayısıyla hesaplanan zarardan mahkememizce %50 oranında indirim yapılmak suretiyle davacının talep edebileceği zarar miktarının 8.169,60.-TL olarak belirlendiği, bu tutardan TBK’nın 61 ve 62 maddeleri göz önünde bulundurularak davalı …’nin sorumlu olduğu, bu miktar yönünden davalı …tarafından …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazın kısmen iptaline karar vermek gerekmiş, alacak yargılama sonucu belirlendiğinden davacının icra inkar tazminatı talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Davalılardan …yönünden evvelce verilen davanın usulden reddine ilişkin karar bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiğinden bununla ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmiştir.)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-“Davalı … yönünden davanın usulden reddine” ilişkin hüküm bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiğinden bununla ilgili olarak yeniden hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
2-Davalı …yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazının KISMEN İPTALİNE,
Takibin 8.169,60.-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %15 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Davacının fazlaya dair isteminin REDDİNE,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 558,06.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 279,55.-TL harcın mahsubu ile bakiye 278,51.-TL harcın davalı …’den tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 279,55.-TL peşin harç ve 21,25.-TL başvuru harcının toplamı 300,70.-TL’nin davalı …’nden alınarak davacıya ÖDENMESİNE (Davanın kısmen kabulüne karar verildiğinden harcın tamamından davalı sorumlu tutularak),
3-Davacı tarafından Yargıtay bozmasından önce yapılan davetiye, müzekkere, bilirkişi ve keşif gideri olmak üzere toplam 1.468,80.-TL ve bozmadan sonra yapılan davetiye, müzekkere ve bilirkişi gideri 717,00.-TL olmak üzere toplam 2.185,80.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı gözetilerek hesaplanan 948,60.-TL’nin davalı …’den alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Fazla kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davalı … vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE
6-“Davalı … vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.980,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE” ilişkin hüküm bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiğinden bununla ilgili yeniden hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalılardan …vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. .26/11/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)