Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/863 E. 2022/636 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/863 Esas
KARAR NO : 2022/636
DAVA : İflas (Doğrudan Sermaye Şirketleri İle Kooperatiflerin İflası (İİK 179))
DAVA TARİHİ : 17/08/2017
KARAR TARİHİ : 20/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Sermaye Şirketleri İle Kooperatiflerin İflası (İİK 179)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Serik … Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Antalya Serik’te şirket merkezi olmak üzere … yılından bu yana … , … ve …, … sektöründe faaliyet gösteren büyük bir firma olduğunu, ancak son iki yıldır gerek turizm sektöründeki gerileme gerekse … satışının yasaklyanması ve resesyon gerekse de alacakların tahsilinde yaşanan problemler ve gerekse de kredi kurumlarının kredileri tanımlamayarak yeni kredi imkanı tanımamaları nedeni ile müvekkili şirketin mali açığının her geçen gün arttığını ve şu an itibari ile borç tutarının sermayesinin iki katını geçtiğini, ayrıca müvekkili iş sahibinin şirket ana sektörü olan … yönelik hammaddeyi … den temin ettiğini ve hammaddenin … den gelmesi ve gümrükten teslim alınmasının … aylık bir zaman sürmesinin iç piyasadaki ticari hızı hayli azalttığını, şirketin piyasaya mal sattığını ancak cari alacaklarını tahsil etmekte ciddi sıkıntı yaşadığını ve son iki yıl içerisinde aile ve akrabalarına ait taşınmazları kredi kurumlarına teminat göstermek suretiyle kredi kullandığını ve ticari şartlara rağmen ayakta durmaya çaba göstermiş olsa da cari açık ve banka dönem faiz yükünün hayli arttığını ve bu nedenlerden dolayı ticari faaliyetine devam edemez hale düştüğünü, öncelikle İİK uyarınca iflasın hukuka uygun ve alacaklıların da haklarını korumak amacıyla matuf olmak üzere müvekkil şirket aleyhine başlatılacak icra takipleri ile başlatılmış icra takiplerinin İİK 193/1 uyarınca dururulması yönünde itiyati tedbir kararı verilmesine, yine İİK uyarınca alacaklıların haklarının korunması amacı ile müvekkil şirketin tüm malvarlığı üzerine İİK 159 hükmü uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına ve müvekkili şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, Serik … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve … Esas – … Karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 178. vd. maddeleri gereğince borçlu tarafından açılan iflas davasıdır.
Dosya içerisine; davacı şirkete ait sicil dosyası, kurumlar vergi beyannameleri celp edilmiş, davacının iflas talebi ile ilgili olarak gerekli ilanlar yaptırılmış davaya müdahale eden alacaklıların bu talepleri kabul edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
İİK’nın 179. Maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir.
Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 376. Maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır.
Borca batıklık bilançosunda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek, borca batıklık bilançosunun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı, rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu da dikkate alınıp, bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklık TTK’nın 376. Maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerlerini belirlemek ve İİK’nın 178/1. Maddesinde belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçluların tutarına göre belirlenmelidir.
Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde bu durumun mahkemece resen tespiti gereklidir. Borca batıklığında tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, davacının sunduğu delillere ek olarak mahkemece ek olarak gerekli görülen diğer deliller toplanmalı bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler yapılacak keşif ve bilirkişilerce düzenlenecek raporlarda değerlendirilmelidir. Borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmelerde dikkate alınarak değerlendirilmelidir.
Mahkememizce yapılan yargılamada davacı şirket tarafından şirkete ait ticari defter ve belgelerin kayyum tarafından muhafaza altına alınması ve inceleme yapılması yönünde ara karar kurulmuş ise de kayyum tarafından sunulan … tarihli önraporda da şirket ait ticari defter ve belgelere ulaşılamadığının belirtildiği mahkememizce yapılan araştırmada da temin edilemediği bu durumda davacı şirketin borca batıklığı tespit edilemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli …-TL maktu karar ve ilam harcı ile Hazine tarafından karşılanan …-TL ilan masrafının davacıdan tahsili ile hazine adına gelir KAYDINA,
3-Müdahiller vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak müdahillere ÖDENMESİNE,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, Asli Müdahil … vekili Av. …, Asli Müdahil … vekili Av. …, Asli Müdahil … AŞ ile … vekili Av. …, Asli Müdahil … AŞ vekili Av. …’ın yüzlerine karşı, davacının ve diğer müdahillerin yokluğunda, İİK 363. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 günlük süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/09/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır