Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/788 E. 2022/508 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/788 Esas
KARAR NO : 2022/508
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/07/2014
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan, Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Dava dışı …’ a ait , davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın müvekkiline çarparak ağır şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, …’ ın Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E, …K sayılı dosyası ile asli kusurlu bulunup …-TL maddi …-TL manevi tazminata mahkum edildiğini, tazminata hükmedilen kararın Antalya … İcra Dairesinin … nolu dosyası ile icra takibine konulduğunu, …’ ın mal varlığına rastlanmadığından dosyada tahsilat yapılamadığını, davalı sigorta şirketi tarafından dosyaya …-TL yatırıldığını, Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyası ve Antalya … İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyalarında hükme bağlanan alacak miktarları ve davalı tarafından müvekkile yapılan ödemeler baz alınarak bilirkişi marifetiyle hesaplanacak olan alacağın sigorta şirketine ihbar tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle beraber tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın … tarihinde imzaladığı ibranameler ile müvekkil şirketten hiçbir alacağının kalmadığını kayıtsız şartsız kabul ettiğini, davacının sigortalı aleyhine Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında ibranamenin iptaline yönelik hiçbir beyanda bulunmadığını, sigortalı …’ ın müvekkil sigorta şirketine yaptığı başvuru neticesinde dava konusu kazadan dolayı aleyhine ikame edilen davanın kabul edilmesi nedeniyle müvekkil şirketin poliçe teminat limitinden kalan miktarın icar dosyasına adına ödenmesini talep ettiğini, bu bedelin icra müdürlüğü dosyasına ödendiğini, müvekkil şirketin bir sorumluluğunun kalmadığını, işbu davanın zaman aşımı nedeniyle reddini, zaman aşımı itirazlarının kabul görmemesi halinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası Antalya … İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyaları celb edilmiş, sigorta poliçesi ödemeye ilişkin dekontlar ibraname ve temlikname başlıklı belgeler dosyaya sunulmuştur.
Dava; trafik kazası sonucu cismani zarar nedeniyle açılan maddi tazminat davasıdır.
… tarihinde davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı olan ve dava dışı sürücü …’ ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın davacıya çarpması sonucunda davacının yaralandığı, davacı tarafından aynı kaza olayın nedeniyle araç sürücüsü … Hakkında maddi ve manevi tazminat istemiyle dava açıldığı, davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde zaman aşımı itirazında bulunmuş, davalıya ödeme yapıldığını ve davalıdan ibraname ve temlikname alındığını, ibranın yapıldığı tarihten itibaren iki yıllık süre içerisinde dava açılmadığını ileri sürmüştür.
Dosyaya sunulan tarihi belirsiz ibraname incelendiğinde; davalı sigorta şirketi tarafından davacıya …-TL ödeme yapıldığı, ödemenin meydana gelen hasar bedeline ilişkin olduğu, davacının sigorta şirketini tamamen sigortalı araç işleten ve sürücüsünü ile ödenen miktar kadar ibra ettiği görülmüştür.
Yine tarihsiz ibraname ve temlikname başlıklı belgenin incelenmesinde de dava dışı araç sürücüsü … tarafından sigorta şirketinin ibrasına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Kaza tarihi … tarihi itibariyle 6101 sayılı kanun uyarınca olayda 818 sayılı borçlar kanunu hükümleri uygulanacaktır.
Davalı vekili süresinde verdiği cevap dilekçesi ile zaman aşımı itirazında bulunmuştur.
Olayda uygulanması gereken zaman aşımı hükümleri 2918 sayılı KTK’nın 109. Maddesindeki ceza zaman aşımı süresidir. 2918 sayılı KTK’ nın 109/1. Maddesinde “motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve her halde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zaman aşımına uğrar” .
Yine aynı kanunun 109/2. Maddesine göre; ” dava cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi ön görmüş ise bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Söz konusu yasa hükmü kaza zaman aşımının uygulanabilmesi için sadece fiilin cezayı gerektiren bir eylem olmasını yeterli görmekte, bunun dışında eylemi gerçekleştiren fail hakkında soruşturma yapılmasını ceza davası açılmış olması veya mahkumiyet kararı ile sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı koşulu aranmamaktadır.
Ayrıca ceza zaman aşımı süresinin uygulanması bakımından sürücü ve diğer sorumlular arasında bir ayrım da yapılmamış, bunların hepsi için aynı zaman aşımı süresinin uygulanacağı ön görülmüştür.
Dosyaya sunulan ödeme belgelerinden davalı sigorta şirketi tarafından davacıya bir kısım ödemeler yapıldığı anlaşılmaktadır. (…, … ve … tarihlerinde yapılan ödemeler)
818 sayılı Borçlar Kanununun 133. Maddesi zaman aşımını kesen halleri saymış, buna göre; borçlunun borcu ikrar etmesi, bir miktar ödeme yapmasının zaman aşımını keseceği düzenlenmiştir. Yine BK 135. Maddeye göre; ” zaman aşımı kesilince kesilmeden başlayarak yeni bir süre işlemeye başlar” . Kaza tarihi olan … tarihi itibariyle yürürlükte olan 765 Sayılı TCK’ nın 102/4. Ve 459/2 maddeleri göz önüne alındığında kaza olayında sadece davacının yaralanması başkaca ölen ve yaralananın bulunmaması sebebiyle uygulanacak ceza zaman aşımı süresi 5 yıldır. Bu sürenin başlangıç tarihi ise TCK’ rnın 103. Maddesin hükmüne göre olayın gerçekleştiği tarihtir.
Ceza kanunun hükümleri sadece ceza davasının zaman aşımının süresi ve başlangıç noktası bakımından uygulanacak olup, zaman aşımının durması ve kesilmesine ilişkin nedenler ve sonuçları hakkında ceza kanunu hükümleri değil borçlar kanunu hükümleri uygulanır. Bu bakımdan borçlar kanununda ön görülen bir kesilme nedeni gerçekleştikten sonra işleyecek olan yeni süre yine ceza zaman aşımı süresi olacaktır.
Davada yaralanan davacıya sigorta şirketi tarafından yapılan … ve … tarihleri göz önüne alındığında söz konusu ödemelerin zaman aşımını kestiği, ve … tarihinden itibaren 5 yıllık zaman aşımı süresinin … tarihi itibariyle dolduğu anlaşılmaktadır. Davanın açılma tarihi ise … ‘ tür .
Her ne kadar davalı sigorta şirketi tarafından … tarihinde bir ödeme daha yapılmış ise de; bu ödemenin davacı ile bir ilgisi olmadığından sonuca etkili görülmeyip itibar edilmemiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; … tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda davacını yaralandığından bahisle cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemli eldeki dava açılmışsa da; davalı vekili tarafından süresinde verilen cevap dilekçesinde zaman aşımı itirazında bulunulmuş olup, olayda uygulanması gereken zaman aşımı hükümlerinin 2918 sayılı KTK 109/2 maddesinde ön görülen ceza zaman aşımı süresine tabi olduğu, kaza tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK’ nın 102/4 maddesine göre de; ceza zaman aşımı süresinin olayda bir kişinin yaralanması nedeniyle 5 yıllık süreye tabi olduğu, zaman aşımının süresinin başlangıcının da TCK nın 103 maddesi uyarınca kaza tarihi olup, zaman aşımını kesen sebepler de değerlendirildiğinde ödeme yapılan en son … tarihinden itibaren dava tarihi … tarihi itibariyle 5 yıllık zaman aşımı süresi dolduğundan zaman aşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … tarih … Esas – …
“… 1-)a- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. ve devamı maddeleri gereğince haksız fiilden kaynaklı davalarda zamanaşımı süresi zararın ve failinin öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde fiil tarihinden itibaren on yıldır. Ayrıca eylem suç oluşturacak nitelikte ise ceza zamanaşımı süresi uzamış zaman aşımı olarak dikkate alınır.
b-Paralel düzenleme yürürlükten kaldırılan 818 sayılı Borçlar kanununun 60 maddesinde yeralmaktadır.818 sayılı BK’nun 60.maddesi uyarınca haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemleri zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak bir yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı ön gördüğü cezai gerektiren bir fiilden doğmuşsa bu zaman aşımı uygulanır.
c-Somut uyuşmazlıkta haksız fiil tarihi … olup her ne kadar ilk derece mahkemesince olay tarihinde mülga 765 sayılı TCK.nun yürürlükte olduğu ve zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğundan bahisle davanın zamanaşımından reddine karar verilmiş ise de, 5237 sayılı TCK 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe girmiş olmakla olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı yasadaki uzamış zamanaşımı süresi olayda uygulama yeri bulacaktır. Davaya konu haksız fiil 5237 sayılı TCK’nun 89.maddesi uyarınca aynı zamanda taksirle yaralamaya sebebiyet verme suçunu oluşturmaktadır. Bu suç için aynı kanunun 66/1-e madde ve bendi uyarınca ön görülen ceza zamanaşımı süresi 8 yıldır. Davaya konu fiil, … tarihinde gerçekleşmiş, eldeki dava ise … tarihinde yani 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresi içerisinde açılmıştır. Mahkemece yazılı gerekçe ve yanılgılı değerlendirmeyle işin esasına girilmeksizin davanının zaman aşımından reddine hükmolunması hatalı olmuştur, bu sebeple davacının başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılması gerekir.
2-)HMK’nın 353/1-a,6 madde ve bendine göre tarafların davanın esası ile ilgili gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması halinde bölge adliye mahkemesi esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verebilir.
3-)Açıklanan tüm bu sebeplerle, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, taraf delillerinin eksiksiz toplanması, zararın kapsamının belirlenmesi ve mükerrer tahsilata sebebiyet verilmemesi bakımından eldeki dosya ile bağlantılı Antalya …Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının sonucu beklenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmelidir.” gerekçesi ile bozularak mahkememize gelmiş, mahkememizin yukarıdaki esas numarasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Bozma karar ilamından sonra Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasının karara çıkıp çıkmadığı, kesinleşip kesinleşmediği ve ilgili dava dosyasının mahkememiz dosyasında birleştirilmesi hususunun değerlendirilmesi istenilmiş ve dava dosyası aslı dosyamız arasına alınmıştır. Kusur konusunda uzman trafikçi bilirkişiden kusur raporu ve aktüer bilirkişiden hesap raporu aldırılmıştır.
Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı ile dava dosyasının mahkememizin iş bu dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, mahkememizin … tarihli celse duruşmasında ise HMK 166/1 maddesinde aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir hükmünün düzenlendiği, Asliye Hukuk Mahkemesi ve Asliye Ticaret Mahkemesinin aynı düzey ve sıfattaki mahkemeler olmadığı gibi birleşen dava dosyasının dava tarihinin de … yılı olduğu, dolayısıyla her iki davanın bir arada görülemeyeceği anlaşılmakla, birleşen Antalya … AHM’nin … esas sayılı dava dosyasının iş bu dosyadan tefriki ile yeniden … AHM’ne gönderilmesine, tefrik edilen Antalya … AHM’nin … esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına karar verilmiştir.
Bekletici mesele yapılan dosya Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı numarasını aldığını anlaşılmıştır.
Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dava dosyanın incelenmesinde; davacının …, davalının …, davanın trafik kazasına dayalı haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası olduğu, yargılama sırasında kusura ilişkin aldırılan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … ve … tarihli raporlarında davalı sürücünün %75 oranında, davacının ise %25 oranında kusurlu olduğu, davacının maluliyetine ilişkin aldırılan Adli Tıp … İhtisas Kurulunun … tarihli raporunda davacının meydana gelen trafik kazası nedeniyle maluliyet oranının %…, iyileşme süresinin ise … aya kadar uzayabileceğini bu süre zarfındaki maluliyet oranının %100 olduğu, mahkemece aktüer hesabı için bilirkişi … aldırılan raporda 6 aylık geçici işgöremezlik dönemine ilişkin %100 işgücü kaybı ile oluşan maluliyete ilişkin gelirlerin …-TL olduğunu, %36 maluliyete karşılık gelen sürekli işgöremezlik gelirlerinin …-TL olduğunu, bunun maluliyet oranı üzerinden hesaplanması sonucu …-TL olması gerektiğini, her iki tazminat miktarının toplam …-TL olacağını, yapılan kusur indirimi, SGK tarafından bağlanan tazminat indirimi ve sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerden kaynaklanan indirimler düşüldükten sonra davacının toplam işgücü kaybından kaynaklanan talep miktarının …-TL olması gerektiğinin bildirildiği anlaşılmış, mahkemenin … tarih … Esas ve … Karar sayılı kararı ile davacının maddi ve manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verildiği, kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih … Esas … Karar sayılı onama kararı ile yasal süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunulmadığından hükmün … tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Kusura ilişkin aldırılan Trafikçi bilirkişi …’ın … tarihli raporunda sonuç olarak; sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikleti ile meskun mahal içinde havanın açık, zeminin kuru ve görüşe açık düz yol üzerinde seyir halinde iken yolun sağında geri geri manevra yapan kamyonetin görüşe açık görülebilir olduğu halde kazanın oluşumu önlemeye yönelik tedbir alması gerekirken trafik kurallarına riayet etmeyerek kazayı önlemeye yönelik hızını azaltmak gibi gereken önem ve özeni göstermeyerek dikkatsiz tedbirsiz bir şekilde araç kullanarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğinden bu kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğinden 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde-52/1-b(Araçların hızını; aracın yük ve teknik özellikleriyle, yol hava, görüş ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak) trafik suçunu ihlal ettiğinden %25 (Yüzde Yirmibeş) kusurlu olduğu, sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyoneti ile geri geri manevra yapmadan önce aracının arka kısmından görüşe açık görülebilir olmayan yerde yolu kullanan yayalar için bir tehlike oluşturmadan tehlikesizce hareket edebilmeleri ve uyarılmaları için bir gözcü bulundurmaları gerekirken bu trafik kurallarına riayet etmeyerek arkasında aracının arka kısmından gelen araçların görüşe açık olmadığını dikkate almadan önlemsiz olarak geri geri hareket ederek kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğinden 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 84 maddesinde yer alan sürücü asli kusurlardan 10 (Manevraları düzenleyen genel şartlara uymamak) kusurunu ihlal ettiğinden bu kazanın oluşumunda %75(Yüzde Yetmişbeş) kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Aktüer Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporunda sonuç olarak; hesaplamada TRH-2010 Yaşam Tablosu, Progresif Rant Metodu, %10 artırım ve iskonto kullanıldığı, davacının maluliyet oranının %36, iyileşme süresinin 6 ay, gelirinin asgari ücretin … katı, kazanın meydana gelmesinde %25 kusurlu olduğunun kabulüyle hesaplama yapıldığı, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin güncellenerek sürekli iş göremezlik zararından tenzil edildiği, yine SGK tarafından yapılan ödemelerin geçici iş göremezlik zararından tenzil edildiği, davacının bakiye geçici iş göremezlik zararının …-TL olduğunun hesaplandığı, ZMSS tedavi giderleri teminatı bakiye limitinin ise …-TL ile sınırlı olduğu, davacının bakiye sürekli iş göremezlik zararının …-TL olduğunun hesaplandığı, ZMSS sürekli sakatlık teminatı bakiye limitinin ise …-TL ile sınırlı olduğu, Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında da davacı lehine tazminata hükmedilmiş olup, hükmedilen tazminat tutarının zarardan düşülmediği, yalnızca davacıya ödenen bedellerin güncellenerek zarardan düşüldüğünün bildirildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekiline 6100 Sayılı HMK’nın değişik 107/2. Maddesi uyarınca maddi tazminat istemli davasını belirli hale getirmesi için süre verilmiş, verilen süre içerisinde davacı vekilinin belirli hale getirme dilekçesi sunmadığı, harçlandırılmış ıslah dilekçesi sunduğu görülmüş, ıslah dilekçesinde …-TL alacağını …-TL artırarak, …-TL’si geçici iş göremezlik ve …-TL’si sürekli iş göremezlik olmak üzere davasını toplam …-TL olarak ıslah etmiş, ıslah dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; … tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı, dava dışı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı araç ile davacının sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı motosikletin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında aldırılan Adli Tıp … İhtisas Kurulunun … tarihli raporunda, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü uyarınca, davacının sürekli iş göremezlik oranının %36, geçici iyileşme süresinin ise 6 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, gerek … tarihli trafik bilirkişi raporunda gerekse Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında aldırılan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen … ve … tarihli raporlarında, davalı sürücünün %75 oranında, davacının ise %25 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, aktüer bilirkişinin … tarihli raporunda, davacının %25 kusur indirimi ve davacıya yapılan ödemelerin güncellenmesi sonucunda davacının bakiye geçici iş göremezlik zararının …-TL, davacının bakiye sürekli iş göremezlik zararının … TL olduğunun hesaplandığı ancak davalı sigorta şirketinin ZMSS sürekli sakatlık teminatı bakiye limitinin …-TL ile sınırlı olduğunun belirtildiği, davanın bakiye poliçe limiti dahilinde ıslah edildiği, davalı sigorta şirketinin ZMMS sigortacısı sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu olduğu anlaşılmış, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketinin kısmi ödemenin yapıldığı … tarihi itibariyle temerrütünün gerçekleştiği değerlendirilmiş, zarara neden olan sigortalı araç … marka kamyon olup, hüküm altına alınan tazminata ticari faiz uygulanmış, (Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Tarih, … Esas, … Karar Sayılı ilamı) ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının Maddi tazminat davasının KABULÜ İLE;
Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla …-TL geçici iş göremezlik tazminatı, …-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam …-TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden … tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu tutulmasına,
2-Alınması gerekli …-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL ve ıslah ile alınan …-TL olmak üzere toplam …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davalıdan tahsiline, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam …-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yapılan masrafın kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/06/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)