Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/659 E. 2022/488 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/659
KARAR NO : 2022/488
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/10/2018
KARAR TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin 24/06/2018 tarihinde sevk ve idaresindeki … aracıyla seyir halindeyken … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile meydana gelen kaza nedeni ile çismani zarari meydana geldiğini, davalı … Sigorta Aş.’nin ise kazaya sebep olan dava dişi …’nin sevk ve idaresindeki aracın sigorta şirketi olduğunu, müvekkilinin, kaza neticesinde hastaneye kaldırılması sebebiyle kaza tespit tutanağından haberdar olmadan, iyi niyetle emniyet aşamasında şikayetçi olmadığını, ancak devam eden süreçte, ayağa kalkabilecek duruma geldiketn sonra yaptığı araştırmada kaza tespit tutanağında …’in 2918 Sayılı KTK’ya göre kavşağa yaklaşan sürücüler şartlara uyacak şekilde yavaşlamamak ve geçiş hakkı olan araçlar önce imkan vererek önce geçmesini sağlamak kuralını ihlal ttiği ve asli kusurlu olduğu, …’nin ise diğer kural ihlallerinden olan 2918 Sayılı KTK’ya göre kavşağa yaklaşan sürücülerin hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiğin görüşü ile düzenlendiğini, çizilen kroki incelendiğinde durumun bu şekilde olmadığı müvekkilinin asli kusurlu olmadığının ortaya çıkacağını, kaza raporuna göre her iki yönde bölünmüş yolun mevcut olduğunu, müvekkilinin … caddesinden geldiğini, diğer tarafın … ise … Caddesinden geldiğini, kaza raporundaki krokiye göre; … Caddesinden gelen sürücü …’nin olduğu yerde dur levhasının söküldüğünü fakat ayracın ortasında durduğunun belirtildiğini, sadece bu durumun dahi müvekkilinin kullandığı … Caddesinden gelen araçların ana geçiş hakkının olduğunu ispatlar nitelikte olduğunu belirterek sonuç olarak, 2.000,00.-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 24/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle beraber davalı sigorta şirketi yönünden sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davaya konu … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde … Poliçe Nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile teminat altına alındığını, sigortacıların, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorunda olduklarını, davacının Karayolları Trafik Kanunu gereğince usulü yükümlülüğü olan başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmeksizin dava açtığından, davanın usulen reddi gerektiğini, davacılar tarafından dava konusu kazaya ilişkin müvekkili şirkete başvurulmuş olmakla birlikte; Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği ”ne göre düzenlenmiş heyet raporu müvekkili şirkete iletilmediğini, söz konusu evrakların davacı taraftan talep edilmişse de; davacı taraflarca herhangi bir belge iletilmediğinden süreç devam ettirilemediğini, işbu nedenle Trafik Sigortası Genel Şartları gereğince davacının dava açma hakkı bulunmadığını davanın usulen reddi gerektiğini, davayı kabul anlamında olmamak üzere sakatlık tazminatı talebinde bulunan davacının kazadan kaynaklanan maluliyet oranının genel şartlara uygun olarak tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp … İhtisas Kurumu’na sevk edilmesi gerektiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere davacının talebine konu geçici işgöremezlik tazminatı teminatı kapsamında olduğundan, ilgili mevzuat kapsamında SGK tarafından karşılanması gerekli işbu giderlerden davalı müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını geçici iş göremezlik” tazminatı talepleri de tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu belirterek sonuç olarak davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava: Trafik kazası ve cismani zarar nedeniyle açılan maddi tazminat davası niteliğindedir.
Mahkememizce Antalya SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılmış olup, davacıya kazadan dolayı rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığı sorulmuş olup, verilen cevabi yazıda davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı, trafik kazalarında tüm ödemelerin rücuya tabi olduğu iş kazası olmadığından tahkikat yapılmadığı bildirilmiştir.
Davalı sigorta şirketinden … plakalı araca ait poliçe ve hasar dosyası dosyamıza celp edilmiştir.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … esas sayılı dosyası mahkememiz dosyasına celp edilmiş olup incelenmesinde: müştekinin davacı …, şüphelinin … olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak suçunu teşkil ettiği ve 18/07/2018 tarihinde kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyamız Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek rapor aldırılmış, aldırılan 25/02/2020 tarihli raporda: sürücü …’nin, %75 oranında kusurlu, sürücü …’in, %25 oranında kusurlu olduğu hususunda görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dosyamız İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesine gönderilerek rapor aldırılmış, aldırılan … tarihli rapora göre: Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği hususunda görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Atk. … İhtisas Kuruluna itiraz edilmesi üzerine dosyamız İstanbul Adli Tıp … Üst kuruluna gönderilerek rapor aldırılmış olup, aldırılan 24/12/2021 tarihli rapora göre: … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; Mevcut tıbbi belgelere göre … ve … oğlu, 08/10/1962 doğumlu …’in 24/06/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının: 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerine göre değerlendirildiğinde kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin … tarihli Kararı ile İlgili İhtisas Kurulu ve Üst Kurulumuzun mevcut Kararları arasındaki farkın, kişinin 15/01/2021 tarihinde Kurumumuzca yapılan muayenesinde tespit edilen bulguların özürlülük oranı hesaplaması sırasında dikkate alınmasından kaynaklandığı hususlarında görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememiz dosyası aktüer bilirkişi …’e tevdi edilerek rapor aldırılmış, aldırılan 31/05/2022 tarihli rapora göre: davacının kaza tarihinde 55 yaşında ve pasif devrede (emekli) olması, gelir getirici bir işte çalışmaması durumuna göre geçici iş göremezlik zararı talep edip edemeyeceğinin hukuki takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; AGİ ilave edilmemiş net asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama sonucunda; geçici işgöremezlik zararının (%25) kusur indirimi sonrası 3.264,55 TL olduğunun hesaplandığı; Adli Tıp İkinci Üst Kurulu raporuna göre davacının sürekli maluliyeti olmadığından, sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı hususlarında görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ATK Adli Tıp İkinci Üst Kurul’undan aldırılan 24/12/2021 tarihli rapora göre, davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği tespit edildiği; davacının kaza tarihinde emekli olduğu ve gelir getiren bir işte çalıştığının iddia ve ispat edilemediği, dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı olmadığı ve davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı hususları dikkate alındığında davacının işgöremezlik zararı bulunmadığı; her ne kadar davacı vekili tarihli duruşmada 2.000,00.-TL üzerinde efor tazminatı olarak talepte bulunduklarını belirtmiş ise de, bu talebin iddianın değiştirilmesi mahiyetinde olduğu, iddianın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağının dava açılmasıyla başlayacağı ve davalı tarafın açık rızasının da bulunmadığı, kaldı ki bu talep ıslah olarak değerlendirilse bile, efor kaybı zararının sürekli iş göremezlik kaybı hallerinde oluşacağı, davacının sürekli iş göremezlik kaybının olmadığından davacının efor kaybı zararlının da bulunmadığı (benzer şekilde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 03/11/2020 tarih, 2019/6646 Esas, 2020/6446 Karar Sayılı ilamı) anlaşılmakla davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 80,70.-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 35,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye 44,8‬0.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına
3-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/06/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)