Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/5 E. 2018/2 K. 05.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/5
KARAR NO : 2018/2
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 03/01/2018
KARAR TARİHİ : 05/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalı …A.Ş. tarafından, davalı … Ltd.Şti. Aleyhinde Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … E. ve … E. sayılı dosyaları üzerinden icra takibi başlatıldığını, takiplerin kesinleşmesi üzerine, davalı takip alacaklısı tarafından, İİK. md. 89 gereği, davacı müvekkile birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnameleri gönderildiğini, müvekkilinin davalı takip borçlusu …Şti. nezdinde doğmuş ve doğacak hiçbir istihkakı, hakedişi veya başkaca bir alacağı, sair talep hakkı veya herhangi bir malı mevcut olmadığı halde süresinde haciz ihbarnamelerine itiraz edilmediğini, İ.İ.K.nın 89/3. maddesi uyarınca 3. haciz ihbarnamesine karşı açılacak menfi tespit davasının 3. haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içinde açılmasının zorunlu olup, … tarihinde tebliğ edilen 3. haciz ihbarnamelerine karşı iş bu menfi tespit davasının açılması zorunluluğunun hasıl olduğunu, müvekkilinin davalı borçlu şirketle şahsi olarak hiçbir ticari ve borç ilişkisinin bulunmayıp, öncelikle müvekkilinin telafisi zor herhangi bir zarara uğramaması bakımından, dava sonuçlanıncaya kadar takibin durdurulmasını ve davanın kabulü ile davalı alacaklı tarafın, üçüncü haciz ihbarnamelerinde belirttiği toplam …-TL borç miktarı yönünden müvekkilinin her iki davalı tarafa da borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Ticaret Mahkemelerinin iş sahası ve hangi davalara bakacağı … tarihinde yürürlüğe giren, 6102 sayılı TTK’nun 5. Maddesinde belirtilmiş olup, 4 . Madde de hangi davaların ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın madde de belirtilen nedenlerden doğan davaların ticari dava sayıldığı açıklanmıştır. Kanunda sayılan bu davalara mutlak ticari dava denilir. Mutlak ticari davaların yanında nispi ticari davalarda mevcuttur. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için, her iki tarafın tacir olması ve her iki tarafın ticari işletmesine uyuşmazlığın kaynaklanıyor olması, bu iki unsurun birlikte bulunması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’da değişikli yapan ve 01/07/2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunun 2.maddesiyle, 6102 sayılı TTK’nın 5.maddesinin 3.fıkrası değiştirilmiş ve Asliye Ticaret Mahkemesiyle Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak düzenlenmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın İİK 89/1 maddesi uyarınca açılan menfi tespit davası olup, (hamiline ait olmayan veya cirosu kabil bir senetle müstenit bulunmayan alacak veya sair bir talep hakkı veya borçlunun üçüncü şahıs elindeki taşınır bir malı haczedilirse icra memuru; borçlu olan hakiki veya hükmi şahsa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödiyebileceğini ve takip borçlusuna yapılan ödemenin muteber olmadığını veya malı elinde bulunduran üçüncü şahsa bundan böyle taşınır malı ancak icra dairesine teslim edebileceğini, malı takip borçlusuna vermemesini, aksi takdirde malın bedelini icra dairesine ödemek zorunda kalacağını bildirir (Haciz ihbarnamesi).Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2,3 ve 4 üncü fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bildirilir.hükmüne göre kanunda anılan 3 şahıslar kimleri kapsar.) davanın ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği, davanın İİK’dan kaynaklanıyor oluşu, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişkinin olmayışı, davacının tacir de olmayışı gözetilerek, görev ile ilgili düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği göz önüne alındığında ve HMK 114 maddesi uyarınca görev hususunun dava şartı niteliğinde oluşu gözetilerek mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı, … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 05/01/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)